Irak’ta af yasası yeniden gündemde

Irak’ta genel af yasasıyla ilgili tartışmalar yeniden başladı (Reuters)
Irak’ta genel af yasasıyla ilgili tartışmalar yeniden başladı (Reuters)
TT

Irak’ta af yasası yeniden gündemde

Irak’ta genel af yasasıyla ilgili tartışmalar yeniden başladı (Reuters)
Irak’ta genel af yasasıyla ilgili tartışmalar yeniden başladı (Reuters)

Alemu’l-Arabi Haber Ajansı (AWP) Irak'ta her seçim döneminde genel af yasasına ilişkin, yeni bir af yasası mı çıkartılmalı yoksa yürürlükteki yasalarda değişiklik mi yapılmalı şeklinde yapılan tartışmaların yeniden başladığını bildirdi.

Bu yıl 18 Aralık’ta yapılması planlanan yerel seçimler için hazırlıklar sürerken siyasi güçler arasında yeni bir genel af yasasının çıkartılması konusunda medya üzerinden tartışmalar yapılıyor. Buna karşın 2016’da çıkartılan 27 sayılı Genel Af Yasası’nda değişiklik tasarısı onaylanmak üzere Bakanlar Kurulu’nda bekliyor.

Iraklı Milletvekili Fahd Mişaan, Irak basınına yaptığı açıklamada, genel af yasasında yapılacak değişikliklerin henüz Temsilciler Meclisi’ne ulaşmadığını ve bu değişikliklerin yasal olarak incelenmesi için şu an Bakanlar Kurulu Genel Sekreterliği'nde olduğunu söyledi.

AWP'nin ulaştığı bilgilere göre Bakanlar Kurulu'na sunulan yasa değişikliği tasarısında 7 madde yer alırken, ilk maddede 2016’da değiştirilen 27 sayılı Genel Af Yasası’nın 3’üncü maddesinin iptal edilmesi öngörülüyor.

Maddede, yasal temsilcinin kamu hakkından feragat etmesini gerektirmeyecek ve af kapsamına girenlerin Devlet Alacaklarının Tahsil Kanunu uyarınca devlete borçlu oldukları borçlarını tahsil etmekten zorunlu tutulmayacak şekilde değişikliğe gidilmesi ve bazı davacıların, davalıların ailelerinden paralarını istemelerinin önlenmesi amacıyla getirilecek kontroller kapsamında kişilik haklarını talep edenlere tazminat ödenmesine yönelik mekanizmanın belirlenmesi için Temsilciler Meclisi, İçişleri Bakanlığı ve Bakanlığın Aşiret İşleri Başkanlığı'ndan komisyonlar oluşturulması yer alıyor.

Önerilen değişiklikler

Irak’ın eski Cumhurbaşkanı Celal Talabani tarafından 2008 yılında onaylanan 19 sayılı Af Yasası’ndan sonra çıkartılan ikinci af yasası eski Cumhurbaşkanı Fuad Masum tarafından 1 Eylül 2016’da imzalanan cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle onaylandı. Ancak yasa terör, cinayet, adam kaçırma, uyuşturucu ve antika kaçakçılığı gibi birçok suçu kapsamıyordu.

İlgili maddede, davacının ya da ailesinin soruşturma hâkimi ya da yetkili mahkeme önünde suçluyu affetmesini, Genel Af Yasası hükümleri kapsamına girenlerin, kişilik hakkı talep edenlere ödemesi öngörülen tazminatı ödemesini gerektiriyor. Temsilciler Meclisi'ndeki Aşiret İşleri Komisyonu, Ulusal Uzlaşı Komisyonu ve İçişleri Bakanlığı Aşiret İşleri Başkanlığı’nın davacıların kişilik haklarına ilişkin tazminat için gerekli mekanizmayı belirlemesi öngörülüyor.

Değişiklikle, ölüm ya da kalıcı sakatlıkla sonuçlanan suçların yanı sıra Irak Silahlı Kuvvetleri’ne karşı isyan ve devlet kurumlarına karşı sabotaj saldırılarında bulunma gibi suçları af yasası dışında bırakan özel maddenin iptal edilmesi de önerildi.

Eski Cumhurbaşkanı Masum tarafından imzalanan 2016 tarihli 27 sayılı Genel Af Yasası, idam ya da hapis cezasına çarptırılan mahkumlar için mağdur ya da kişilik hakkı olan davacının 2011 yılına kadar ülkede kalan işgalci yabancı güçlerden ve bir Iraklıyı öldürmüş olmaması kaydıyla genel af kapsamına girmesi, diğer suçlardan dolayı ömür boyu hapis cezasına çarptırılanların cezasının ise müebbet hapse çevrilmesini öngörüyor.

Daha önceki kanunlar çerçevesinde hüküm giymiş olanların da Genel Af Yasası kapsamına girmesini öngören değişiklikte, itirafının zorla yaptırıldığı ya da gizli bir muhbirin beyanına yahut başka bir sanığın itirafına dayanarak hakkında hukuki ve adli işlem başlatıldığı iddia edilen kişiler hakkındaki soruşturmaların yeniden başlatılması önerildi.

Değişiklik maddesindeki öneriler arasında, Genel Af Yasası hükümleri kapsamına girmeyen hükümlülerin kalan cezalarının yarıya kadar indirilmesi ve ölüm cezasının müebbet hapis cezasına çevrilmesi de yer aldı.

Vatandaşların anayasal hakları

Iraklı avukat ve hukuk uzmanı Nasreddin el-Meyali, AWP'ye yaptığı açıklamada değişikliğin tüm maddelerinin kabul edilmesine karşı çıkarak “Önerilen değişiklik maddelerinden bazıları Irak vatandaşlarının anayasal haklarını ihlal ediyor” dedi.

Değişikliklerin yasalaşması halinde bunun devletin mağdur haklarını ihlal ettiği şeklinde değerlendirileceğine dikkat çeken Meyali, “Vatandaşları öneriyi kabul ettiği için boşa harcanan haklarını hükümetten ve hakkının ihmal edilmesine yasal olarak izin veren Temsilciler Meclisi’nden alma hakkına sahiptir” ifadelerini kullandı.

Meyali, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir gizli muhbir yüzünden hapiste olan mağdurlarla ilgili olarak ise Iraklıların haklarını ve onurunu koruyan bir güvenlik politikası önermek hükümetin sorumluluğunda olduğu gibi yargının da daha güvenli soruşturma yöntemleri kullanması gerekir.”

Bunun yanında Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun soruşturmanın yeniden başlatılmasını, her türlü kötü niyetli ihlale karşı vatandaşın güvenliğinin sağlanmasını ve yetkili mahkemelerin yanıltılmamasını öngördüğünü de belirten Meyali, “Masumiyetini kanıtlayan kişi, muhbiri ve olayı doğru düzgün soruşturmayan ilgili makamlar hakkında yargıya başvurmak zorundadır. Söz konusu ilgili makamlar hakkında şikayette bulunarak tazminat talep etme hakkı olduğu gibi, devletten de tazminat talep etme hakkına sahiptir” diye konuştu.



BM: İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları ‘savaş suçu’ anlamına geliyor

İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bir binayı bombalaması sonucu yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bir binayı bombalaması sonucu yükselen dumanlar (AFP)
TT

BM: İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları ‘savaş suçu’ anlamına geliyor

İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bir binayı bombalaması sonucu yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bir binayı bombalaması sonucu yükselen dumanlar (AFP)

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki sivil hedeflere yönelik saldırılarının ‘hukuk dışı olduğu ve savaş suçu teşkil ettiği’ uyarısında bulundu.

Açıklamada İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilere yönelik saldırılarının son bir hafta içinde hızlandığı belirtildi.

Açıklamanın devamında, Gazze Şeridi'ndeki gıda yardımı stoklarının hızla tükendiği ve bu durumun Gazzelileri açlık riskiyle karşı karşıya bıraktığı ifade edildi.

Bir buçuk yıldan uzun bir süre önce başlayan savaşta yaklaşık iki aylık ateşkesi ihlal eden İsrail, 18 Mart'ta Gazze Şeridi'ne havadan ve ardından karadan saldırılarına yeniden başladı. Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı tarafından dün açıklanan rakamlara göre o tarihten bu yana en az bin 978 Filistinli hayatını kaybetti.

Sağlık Bakanlığı'na göre savaşın başlamasından bu yana Gazze Şeridi'ndeki toplam vefat sayısı en az 51 bin 355'e yükseldi.