Lübnan İç Güvenlik Güçleri Direktörü Tümgeneral İmad Osman, siyasetin istikrara yansımaları konusunda uyardı

Lübnan İç Güvenlik Güçleri Direktörü Tümgeneral İmad Osman, emekli subaylarla bir araya geldi. (Lübnan İç Güvenlik Güçleri web sitesi)
Lübnan İç Güvenlik Güçleri Direktörü Tümgeneral İmad Osman, emekli subaylarla bir araya geldi. (Lübnan İç Güvenlik Güçleri web sitesi)
TT

Lübnan İç Güvenlik Güçleri Direktörü Tümgeneral İmad Osman, siyasetin istikrara yansımaları konusunda uyardı

Lübnan İç Güvenlik Güçleri Direktörü Tümgeneral İmad Osman, emekli subaylarla bir araya geldi. (Lübnan İç Güvenlik Güçleri web sitesi)
Lübnan İç Güvenlik Güçleri Direktörü Tümgeneral İmad Osman, emekli subaylarla bir araya geldi. (Lübnan İç Güvenlik Güçleri web sitesi)

Lübnan İç Güvenlik Güçleri Direktörü Tümgeneral İmad Osman, ülkedeki güvenlik durumunun kontrol altında olduğunu belirtti. Osman, Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, siyasetin,  Lübnan'da güvenlik ve istikrar üzerindeki etkileri konusunda uyarıda bulundu ve güvenlik güçlerinin durumundan endişe duyduğunu ifade etti.

Osman, “Kurum için bir tehlike olduğunu hissediyorum. Ülkede güvenliği sağladığı için birileri onu hedef alıyor. Detaylara girmek istemiyorum ama güvenlik güçlerinin doğrudan ve haksız yere hedef alınmasının söz konusu olduğunu söyleyebilirim” ifadelerini kullandı. Güvenlik güçlerini göreve devam etmeye iten en güçlü güdünün ‘kendilerinin yerine geçmek isteyenlerin ve istikrar yerine kaos isteyenlerin varlığı’ olduğunu belirten Osman, “Hayatımız bilinmeyene karşı tetikte olmak üzerine kurulu” dedi.

Osman, “güvenlik endişelerini artıran Suriyeli göçünün” yanı sıra “bazı bölgelere yayılan ve askeri bir nitelik kazanan güvenlik karakolları, Filistin kampları ve buralarda zaman zaman meydana gelen çatışmalar” gibi sorunların varlığına dikkat çekti.

Osman sözlerini şöyle sürdürdü: “Suriyelilerle bağlantılı pek çok suç işleniyor. Bu durum, Lübnan'daki güvenlik güçleri ve cezaevi altyapısı üzerinde baskı yaratıyor. Çünkü Suriyeli mahkumların sayısı şu anda Lübnan'daki mahkûm sayısının üçte birine yaklaşmış durumda. Mahkumların yüzde 17,8'i, tutukluların ise yüzde 43'ü Suriyelilerden oluşuyor.”



Filistin'den İsrail'in Mescid-i Aksa'yı havaya uçurma planları konusunda uyarı

Mescid-i Aksa (Reuters)
Mescid-i Aksa (Reuters)
TT

Filistin'den İsrail'in Mescid-i Aksa'yı havaya uçurma planları konusunda uyarı

Mescid-i Aksa (Reuters)
Mescid-i Aksa (Reuters)

Filistin Dışişleri Bakanlığı bugün, ‘Mescid-i Aksa'nın havaya uçurulması ve yerine tapınak (Süleyman Mabedi) inşa edilmesine ilişkin olarak Yahudi örgütlere ait platformlarda dolaşıma sokulan haberlerin tehlikesi’ konusunda uyarıda bulundu.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı, söz konusu planı, ‘işgal altındaki Kudüs'te bulunan kutsal mekanların hedef alınmasına yönelik sistematik bir kışkırtma’ olarak değerlendirdi. Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, “İsrail'in iktidardaki sağ kanadı, özellikle Gazze Şeridi'nde işlediği soykırım suçlarına ve tezahürlerine yönelik cılız uluslararası tepkiler ışığında yayılmacı ve ırkçı Yahudileştirme planlarını uygulayabileceğini düşünüyor” denildi.

Bakanlık, uluslararası toplumu ve yetkili Birleşmiş Milletler (BM) kurumlarını ‘bu kışkırtmayla ciddi bir şekilde ilgilenmeye, İsrail hükümetinin Filistin halkı üzerindeki tekeline son vermek için uluslararası hukukun dayattığı önlemleri almaya, İsrail’i uluslararası meşruiyet kararlarına ve soykırımı durdurmaya yönelik uluslararası mutabakata uymaya ve halkımızı koruyacak mekanizmaları sağlamaya zorlamaya’ çağırdı.

Diğer yandan İsrail makamları, Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa'nın Batı Şeria'nın Ramallah ve Nablus vilayetlerindeki bazı kasaba ve köyleri ziyaret etmesini engelledi.

Duvar ve Yerleşim Direniş Komisyonu’nun Facebook sayfası üzerinden yapılan paylaşımda, “İsrail işgal yetkilileri, önceden uyarıda bulunmaksızın, Başbakan Muhammed Mustafa'nın Nablus vilayetindeki Duma ve Kusra kasabalarını, Ramallah vilayetindeki Berka ve Deyr Dibvan kasabalarını ziyaret etmesini engelledi” denildi.

Paylaşımın devamında, “Bu keyfi adım, işgal makamları tarafından Filistin hükümetine karşı alınan bir dizi ırkçı tedbirin devamı niteliğinde olup, hükümet ile Filistin vatandaşları arasındaki güveni sarsmaya yönelik umutsuz bir girişimdir” ifadesi yer aldı.