Suudi Arabistan sel felaketi sonrası Libya ile dayanışmasını ifade etti

Şiddetli yağmurun ardından Libya'nın Derne kentinde bir caddede görülen  yıkım (AP)
Şiddetli yağmurun ardından Libya'nın Derne kentinde bir caddede görülen yıkım (AP)
TT

Suudi Arabistan sel felaketi sonrası Libya ile dayanışmasını ifade etti

Şiddetli yağmurun ardından Libya'nın Derne kentinde bir caddede görülen  yıkım (AP)
Şiddetli yağmurun ardından Libya'nın Derne kentinde bir caddede görülen yıkım (AP)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı, Libya'nın Derne kentinde meydana gelen sel felaketinde hayatını kaybedenler için başsağlığı ve dayanışma dileklerini iletti.

Bakanlık, ölenlerin ailelerine ve yakınlarına başsağlığı dilerken, yaralılara ise acil şifalar diledi.

Libya Temsilciler Meclisi bugün, Meclis üyelerini ülkeyi vuran 'Daniel Kasırgası’ ile ilgili önümüzdeki Perşembe günü acil bir oturum düzenlemeye çağırdığını açıkladı.

Libya Parlamentosu yaptığı açıklamada, ‘felaketin etkileriyle yüzleşmek için gerekli acil önlemlerin alınması’ amacıyla oturumun Bingazi şehrinde düzenleneceğini belirtti.

Libya, son iki gün içinde ülkeyi vuran Daniel Kasırgası sonucu şiddetli sellere maruz kalırken, başta el-Bayda, Shahat ve Derne olmak üzere ülkenin doğusundaki birçok şehir sular altında kaldı.

Libya Ulusal Ordusu sözcüsü, yalnızca Derne kentinde ölü sayısının 2 bini aştığını belirterek, kentte 5 ila 6 bin arasında kayıp kişinin bulunduğunu ve bu sayının çok ciddi oranda artabileceğini söyledi.



Hizbullah yetkilileri davalarla karşı karşıya

İki Hizbullah destekçisi Kafr Kila'da İsrail bombardımanından kalan enkazın yanından geçerken (Arşiv- Reuters)
İki Hizbullah destekçisi Kafr Kila'da İsrail bombardımanından kalan enkazın yanından geçerken (Arşiv- Reuters)
TT

Hizbullah yetkilileri davalarla karşı karşıya

İki Hizbullah destekçisi Kafr Kila'da İsrail bombardımanından kalan enkazın yanından geçerken (Arşiv- Reuters)
İki Hizbullah destekçisi Kafr Kila'da İsrail bombardımanından kalan enkazın yanından geçerken (Arşiv- Reuters)

Hizbullah yetkilileri, özellikle Genel Sekreteri Naim Kasım, "Lübnan'ın güvenliğini tehlikeye atmak" ve "Lübnan vatandaşlarını ölümle tehdit etmek" suçlamalarıyla Lübnan mahkemelerinde yargılanıyor. Bu davalar, partiye ait olanlar da dahil olmak üzere tüm yasadışı silahların imha edilmesi ve bunların kullanımının yalnızca devletle sınırlandırılması taleplerinden kaynaklanıyor.

Şarku’l Avsat'a açıklamada bulunan bir adli kaynak, “davaların kayıt altına alınması ve soruşturulmasının, ciddiyetlerini kanıtlayan verilerle bağlantılı olduğunu” belirtti. Kaynak, “Savcılığın haberi ve önemini değerlendirdiğini ve soruşturma açma ya da davanın kapatılıp kapatılmayacağına karar verdiğini” ifade etti.

Siyasi nitelikteki davaların yanı sıra, özellikle yurtdışında yaşayan bazı güney sakinleri, Hizbullah hakkında “konutların altına ve sivillerin arasına füze, silah ve mühimmat depoladığı ve sahiplerinin bilgisi olmadan kasabalarda ve evlerin altında tüneller kazarak bunların İsrail tarafından hedef alınmasına ve imha edilmesine yol açtığı” gerekçesiyle şikayette bulundu.