Ayn el-Hilve Kampı’na yönelik ateşkes çabalarında başarı sağlanamıyor

El-Azzam, Beyrut’ta… 5 gündür devam eden çatışmaların durdurulması için güvenlik toplantıları düzenleniyor.

Sayda'daki Filistinli gruplar arasında bir süre önce yaşanan çatışmalar nedeniyle ‘Ayn el-Hilve’ Filistin mülteci kampı dumanla kaplandı. (Reuters)
Sayda'daki Filistinli gruplar arasında bir süre önce yaşanan çatışmalar nedeniyle ‘Ayn el-Hilve’ Filistin mülteci kampı dumanla kaplandı. (Reuters)
TT

Ayn el-Hilve Kampı’na yönelik ateşkes çabalarında başarı sağlanamıyor

Sayda'daki Filistinli gruplar arasında bir süre önce yaşanan çatışmalar nedeniyle ‘Ayn el-Hilve’ Filistin mülteci kampı dumanla kaplandı. (Reuters)
Sayda'daki Filistinli gruplar arasında bir süre önce yaşanan çatışmalar nedeniyle ‘Ayn el-Hilve’ Filistin mülteci kampı dumanla kaplandı. (Reuters)

Siyaset arenasından tapılan tüm çağrılara rağmen Lübnan'ın güneyindeki Sayda şehrindeki Filistinli mültecilerin Ayn el-Hilve Kampı’nda ateşkesin sağlanmadı ve arananların teslim edilmesi sağlanamadı. Daha önceki tüm anlaşmalar da başarısız oldu. Kampta beş gün süren çatışmalarda 10 kişi öldü. Kamptaki Filistinli Güvenlik Şefi Ebu Eşref el-Armuşi suikastı kapsamında arananlardan biri de ölenler arasındaydı.

Lübnan hükümeti dün öğleden sonra çatışmaları durdurmak için ek önlemler aldı. Ordu Komutanı General Joseph Avn, Lübnan'daki Filistin Büyükelçisi Eşrf Debur'u kabul etti ve Ayn el-Hilve kampındaki gelişmeleri takip etti. Güvenlik Genel Müdürü Vekili Tümgeneral İlyas Biseri tarafından acil çağrıyla yapılan toplantıya, aralarında el-Fetih Hareketi’nin Genel Sekreteri ve Lübnan'daki Filistin Kurtuluş Örgütü'nün (FKÖ) fraksiyonlarının Genel Sekreteri Fethi Ebu Aradat'ın da bulunduğu birçok Filistinli lider katıldı. Yetkililer daha sonra Filistin Büyükelçiliği’ne geçerek, bu dosyayı takip etmek için Beyrut'a gelen ‘Fetih Hareketi’ Merkez Komitesi üyesi ve Lübnan sahnesinin sorumlusu Azzam el-Ahmed ile bir toplantı gerçekleştirdiler.

Filistin Demokratik Kurtuluş Cephesi (FDK) sorumlusu Ali Faysal, Tümgeneral İlyas Biseri ile yaptığı toplantının ardından şu açıklamada bulundu:

“Ateşkes konusunda anlaşmaya varıldı ve güvenlik güçleri ile Filistin İşbirliği Heyeti arasında mutabık kalınan hususların uygulanmasına başlandı. Bu çerçevede, aranan isimlerin teslimi başlayacaktır."

Ancak son günlerde tekrarlanan bu anlaşmalar uygulanmadı. Şarku'l Avsat’a konuşan Fetih Hareketi’ne yakın kaynaklar, ateşkes anlaşmalarının başarısızlığının, aşırılık yanlısı güçlerin, özellikle de Ebu Eşref el-Armuşi suikastıyla ilgili arananların teslim edilmesi konusunda anlaşmalara uymamasından kaynaklandığını söyledi. Diğer kaynaklar ise ‘Hamas Hareketi’ ve ‘Asabetu’l Ensar’ adlı oluşumun, aşırılık yanlısı İslami gruplar üzerinde baskı uyguladığını ancak bu baskıların anlaşmaların uygulanmasına yol açmadığını, bunun da ‘çatışmaları körüklediğini’ aktardı. Bu durum, son beş gündür devam eden çatışmaların dinmesine engel oldu ve rastgele açılan ateş nedeniyle çevredeki yerleşim yerlerini hedef haline getirdi.

Fetih Hareketi’nden kaynaklar açıklamalarında “Taleplerimiz açıktır. Ateşkesin sağlanması ve aranan kişilerin teslim edilmesi” ifadesine yer verdi. Kampta el-Fetih'e karşı savaşan İslami güçlerin ‘aranan kişilerin iadesinden kaçınmak için durumu tırmandıracaklarına’ dikkat çekti.

Kamptaki kaynaklara göre ölü sayısı 10'a yükseldi ve onlarca kişi de yaralandı. Ölenlerden altısı Fetih Hareketi’ne, ikisi de İslami gruplara mensup. Ayrıca çevredeki yerleşim yerlerinden iki sivil yaşamını yitirdi. Ölenlerden biri, Lübnan'ın güneyindeki Gaziye kasabasında, rastgele açılan ateş sonucu vurulan bir Lübnanlıydı.

Kamptaki kaynaklar yaptıkları açıklamada, bir İslami örgüt üyesinin dün öldürüldüğünü, kendisinin Ebu Eşref el-Armuşi suikastıyla ilgili aranan isimlerden biri olduğunu aktardılar. Ayrıca, geçtiğimiz cuma günü kampın Hıttin semtinde çatışmayı başlatan ve aşırılık yanlısı bir örgüte üye olduğu için Lübnan hükümeti tarafından aranan bir kişinin de yaralandığını bildirdiler.

Pazar gecesi boyunca süren kısmi sakinliğin ardından dün sabah saatlerinde çatışmalar hız kazandı. Söz konusu sakinlik, aralıklarla da olsa silah ve bomba sesleriyle kesintiye uğradı. Çatışmaların odak noktası, Hıttin-Cebel el-Halib ve Ras el-Ahmer-Türi semtleri ile Yukarı Caddesi oldu. Çatışmalarda makineli tüfekler ve roket atarlar kullanıldı. Ayrıca keskin nişancılar, sahil kenti Sayda'nın mahallelerini ve civar bölgelerini hedef aldı. Keskin nişancılar, Sayda'nın güney girişi olan Hisbe bölgesinde de etkiliydi ve trafiğin deniz yoluna yönlendirilmesine neden oldu.

Rastgele atılan mermiler, şehrin merkezindeki Gassan Humud Caddesi'ndeki birçok binayı hedef aldı. Dellaa semtindeki Natasha Saad Caddesi'nin kesişimine iki roket düştüğü, ancak ölü ya da yaralı olmadığı bildirildi. Bu artan gerilim, şehirde resmi daireler, su idaresi, okullar ve üniversitelerin kapandığı ve güvenlik gelişmeleri nedeniyle günlük yaşamın tamamen felç olduğu bir dönemde yaşandı.

Lübnan ordusu tarafından yapılan bir açıklamada, geçtiğimiz pazar günü üç roketin, kampın çevresinde konuşlu ordu birliklerinin iki merkezine düştüğü ve bunun sonucunda beş askerin yaralandığı, birinin durumunun ağır olduğu bildirildi. Hamas Hareketi tarafından dün yapılanı açıklamada ise u ifadelere yer verildi:

"Olayların patlak verdiği ilk günden bu yana, tüm Filistinli ve Lübnanlı fraksiyonlar, güçler, güvenlik güçleri ve Lübnan'daki Filistin Büyükelçisi ile birlikte ateşkes için ve kampın, halkının ve Lübnanlı komşularının güvenliğini korumak için çalıştık. Kampta güvenliği ve istikrarı sağlamak için tüm sadıklarla birlikte çalışmalarımızı sürdüreceğiz."

Hamas Hareketi’nin, açıklamasında ayrıca hareket ve Lübnan'daki Filistinli fraksiyonların, ‘halkın tüm sorunlarını yönetmekle görevli Filistin Ortak Çalışma Heyeti'nde birlikte çalıştığı ve aralarında yetki ve Filistin kararı üzerindeki kontrol mücadelesi olmadığı’ vurgulandı.



Gazze ateşkesi: ‘Witkoff önerisinin’ boşluklarını doldurma çabaları

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta bulunan el-Ensar Camii’ni vuran İsrail saldırısının ardından mezar başında dua eden bir Filistinli (AFP)
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta bulunan el-Ensar Camii’ni vuran İsrail saldırısının ardından mezar başında dua eden bir Filistinli (AFP)
TT

Gazze ateşkesi: ‘Witkoff önerisinin’ boşluklarını doldurma çabaları

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta bulunan el-Ensar Camii’ni vuran İsrail saldırısının ardından mezar başında dua eden bir Filistinli (AFP)
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta bulunan el-Ensar Camii’ni vuran İsrail saldırısının ardından mezar başında dua eden bir Filistinli (AFP)

Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşmasına varılmasının önündeki engellerin kaldırılması için çabalar sürerken, İsrail medyasında Washington'daki karar alıcı çevrelere yakın olan Filistin asıllı Amerikalı iş adamı Bishara Bahbah'ın, Mısır ile Katar'ın bu yöndeki çabaları ışığında Hamas'la görüşmelerde bulunmak üzere Doha'da olduğu konuşuluyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan uzmanlara göre, ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'a yakın olan Bahbah'ın çabaları, ABD'nin, Mısırlı ve Katarlı arabulucuların rolünün aynı kalması koşuluyla, Filistin hareketiyle yapılan görüşmelerin ardından geçen ay ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander'ın serbest bırakılmasına neden olan arabulucu aracılığıyla Hamas ile doğrudan müzakere etme arzusunun bir ifadesi.

Uzmanlara göre mevcut göstergeler, Washington ‘ciddi’ bir şekilde hareket edip İsrail'e baskı yapmadığı sürece, esas olarak savaşın sona erdirilmesiyle sonuçlanacak müzakerelere geçişin sağlanmasında temsil edilen boşlukların kapatılmasının mümkün olduğuna dair umut vermiyor.

yuı
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta gıda yardımı almak için koşan Filistinli bir genç (AFP)

İsrail Kanal 12 televizyonu dün ismi açıklanmayan bir güvenlik kaynağına dayandırdığı haberde, İsrail'in ‘Hamas'la Doha ya da Kahire'ye heyet göndermeden uzaktan müzakere etmeye karar verdiğini’ ve ‘sanki ortada müzakere yokmuş ve ateşkesi durdurmanın tek yolu Hamas'ın Witkoff'un son önerisini kabul etmesiymiş gibi Gazze Şeridi'nde tam güçle faaliyet gösterdiğini’ bildirdi.

Yedioth Ahronoth'un haberine göre Witkoff, Bahbah'tan Doha'da kalmasını ve Hamas'ı kendi önerisine yaklaştırmak ve kapının kapanmış gibi görünmemesi için müzakerelere devam etmesini istedi.

Anlaşma ‘halen mümkün’

Eş zamanlı olarak İsrail Yayın Kurumu da pazartesi akşamı bir açıklama yaptı: “ABD, Katar ve Mısır, Hamas ile aradaki boşlukları kapatmak için bir dizi görüşme yürütüyor. Görüşmeler hâlâ devam ediyor ve henüz çökmüş değil. Ancak iki tarafın pozisyonları, özellikle savaşı sona erdirme konusunda birbirinden çok uzak. Bir anlaşmaya varmak halen mümkün.”

sı89o
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta bulunan el-Ensar Camii’ni de vuran İsrail saldırısında tahrip olan mezarların arasında oturan bir çocuk (AFP)

Katar Başbakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani'nin Hamas liderleriyle yurtdışında bir araya gelerek ‘Witkoff'un mevcut önerisi ile Hamas'ın yorumlarla dolu yanıtı arasındaki boşlukların nasıl giderileceğini görmeye çalıştığını’ belirten İsrail Yayın Kurumu, Hamas'ın herhangi bir anlaşmada halen ek ABD garantileri talep ettiğini söyledi.

Öte yandan Hamas lideri Mahmud Merdavi, İsrail'i iç meselelerini çözmek için Filistinli gruplar ve ABD arabulucusu tarafından onaylanan ateşkes önerisinin etrafından dolanmakla suçladı ve İsrail'in diğer maddelerin uygulanması konusunda garanti vermeden ilk gün on esiri teslim almak istediğini belirtti. Merdavi, İsrail'in arabulucular tarafından üzerinde mutabık kalınan insani protokolün asgari şartlarına uymayı reddettiğini de vurguladı.

Witkoff, Hamas'ın cumartesi günü ABD'nin önerisine verdiği yanıtı ‘tamamen kabul edilemez’ olarak nitelendirdi ve hareketin önümüzdeki günlerde 60 günlük bir ateşkes anlaşması imzalanmasının tek yolu olarak öneriyi kabul etmesinde ısrar etti. Teklife göre Hamas, yaşayan 10 İsrailli esiri serbest bırakacağını ve 18 cesedi teslim edeceğini açıklamasının ardından, yaşayan esirlerin ve elindeki cesetlerin yarısını serbest bırakacaktı.

Ertesi gün Mısır ve Katar yaptıkları ortak açıklamada, Witkoff'un önerisi temelinde anlaşmazlık noktalarını aşmak için yoğun çabalarını sürdürdüklerini duyurdu. Hamas yaptığı açıklamada, arabulucuların devam eden çabalarını memnuniyetle karşılayarak ‘Gazze Şeridi halkının rahatlamasını sağlamak ve insani trajediye son vererek kalıcı bir ateşkese ve işgal güçlerinin tamamen çekilmesine yol açmak amacıyla anlaşmazlık noktaları üzerinde bir anlaşmaya varmak için derhal dolaylı bir müzakere turu başlatmaya hazır olduğunu’ vurguladı.

‘Umudu canlı tutmak’

Eski Mısır Dışişleri Bakanı Muhammed el-Arabi, Bahbah'ın tekrar tekrar ortaya çıkmasının, taraflara bölge hakkında bilgi verebileceğine inanan ABD yönetiminin politikasının bir parçası olduğunu düşünüyor. El-Arabi, “Nihayetinde önerilen mesajları taşıyor. Ancak yakın ilişkileri göz önüne alındığında, iki arabulucu olan Mısır ve Katar’ın yerini tutacak hiçbir şey yok” ifadelerini kullandı.

p0ğ
Bishara Bahbah, ABD Başkanı Donald Trump ve Başkan Yardımcısı J.D. Vance ile birlikte (Bahbah'ın X hesabı)

El-Arabi, şu ana kadar olası herhangi bir boşluğu kapatmak için çabaları sürdürmekten başka yol olmadığını söyledi ve arabulucuların ‘boşlukları kapatmak için olası tüm uzlaşmaları tükettiğine ve şimdi sadece Witkoff'un önerisine ve Washington'dan onu değiştirme olasılığına sahip olduğumuza’ inandığını belirtti.

Filistinli siyasi analist Nizar Nazzal, Bahbah'ın Doha'da bulunmasını ABD'nin müzakerelerin sürdüğüne ve Hamas'ın üzerindeki baskılar, özellikle de askeri baskılar karşısında taviz verebileceğine dair umudunu korumakta ısrar etmesi olarak değerlendirdi.

Nazzal, “Washington Bahbah için bir rol istiyor gibi görünürken iki arabulucu, Mısır ve Katar, önemli rolleri ışığında müzakerelerin denetleyicileri olmaya devam ediyor. Witkoff'un önerisi İsrail'e yönelik önyargısını kırmadığı ve İsrail'in talepleri adına konuşmadığı sürece ateşkes sürecinde yeni bir şey olamaz” şeklinde konuştu.

Müzakerelerin geleceğine ilişkin tüm bu belirsizliklerin ortasında İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki saldırıları devam ediyor. Reuters'a göre, İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki çatışmalarda üç askerinin öldürüldüğünü açıklamasından saatler sonra, Gazze Şeridi'ndeki sağlık yetkilileri İsrail güçlerinin dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki bir gıda yardımı dağıtım alanı yakınlarında en az 27 Filistinliyi öldürdüğünü ve onlarcasını yaraladığını duyurdu.

sdfrgt
Dün Gazze'nin er-Rimal mahallesinde İsrail saldırısı sonucu yıkılan bir binanın enkazından ceset çıkarıldı. (EPA)

El-Arabi, gerilimin devam etmesi ve müzakerelerde bir ilerleme kaydedilememesi nedeniyle yakın zamanda bir anlaşmaya varılabileceğine inanmıyor. El-Arabi, “Biraz zamana ihtiyacımız olacak” dedi.