Lübnan'da ateşkesin sağlandığı Ayn el Helva kampında çatışmalar yeniden başladı

Ayn el Helva'da 11 Eylül'de yapılan ateşkes sonrası yeniden başlayan çatışmalarda 7 kişi öldü, 24 kişi yaralandı.

(AA)
(AA)
TT

Lübnan'da ateşkesin sağlandığı Ayn el Helva kampında çatışmalar yeniden başladı

(AA)
(AA)

Lübnan'da, 11 Eylül'de ateşkesin sağlandığı Filistinli mültecilerin ikamet ettiği en büyük kampta yeniden başlayan çatışmalarda 7 kişi öldü, 24 kişi yaralandı.

Lübnan resmi ajansı NNA'da yer alan habere göre, akşam saatlerinde Sayda kentinde yer alan Ayn el Helva Kampı'nda Fetih Hareketi ile diğer Filistinli gruplar arasında şiddetli çatışmalar yaşandı.

11 Eylül'de sağlanan ateşkes sonrası bugün yeniden başlayan çatışmalarda 7 kişinin öldüğü, 24 kişinin yaralandığı kaydedildi. Ölenlerin 6'sının cenazesinin hastane morguna kaldırıldığı aktarıldı.

Filistin Ortak Eylem Komitesi, 55 bin mülteciye ev sahipliği yapan Ayn el-Helva'daki kanlı çatışmaların durması için Lübnan Başbakanı Mikati'nin çağrısı üzerine 11 Eylül'de Fetih ile diğer Filistinli gruplar arasında ateşkesin sağlandığını duyurmuştu.

Ateşkesin en önemli şartı Filistin Ulusal Güvenlik Komutanı Ebu Eşref el-Armuşi ve arkadaşları ile Müslüman Gençlik Birliği üyesi Abdurrahman Ferhud'u öldürenlerin Lübnan yargısına teslim edilmesiydi.

Ayn el-Helva'daki çatışmalar

Lübnan'daki en büyük Filistin mülteci kampı Ayn el-Helva'da 29 Temmuz'da başlayan çatışmalarda 13 kişi yaşamını yitirmiş, 60'tan fazla kişi yaralanmıştı. Kanlı çatışmalar nedeniyle yaklaşık 4 bin kişi evlerini terk etmek zorunda kalmıştı.

Kamptaki Filistinli gruplar arasında 31 Temmuz'da Lübnanlı tarafların arabuluculuğunda ateşkes sağlandığı duyurulsa da çatışmalar aralıklarla devam etmişti.

Lübnan İçişleri Bakanı Bessam Mevlevi, 7 Ağustos'ta Ayn el-Helva Mülteci Kampı'ndaki durumun sakinleştiğini belirtmişti.

(AA)

Ayn el-Helva Mülteci Kampı'nda bir aylık sakinliğin ardından taraflar arasında 7 Eylül'de yeniden çatışmalar başlamıştı.

Lübnan resmi ajansı NNA, 10 Eylül'de Ayn el-Helva'da Fetih Hareketi ile diğer Filistinli gruplar arasında çıkan ve bir süre devam eden çatışmada 5 kişinin öldüğünü, 52 kişinin yaralandığını duyurmuştu.

Lübnan'daki 12 Filistin mülteci kampının en büyüğü olan Ayn el-Helva'da 55 bine yakın Filistinli yaşam mücadelesi veriyor.

Lübnan ile Filistinli gruplar arasında 1969'da yapılan Kahire Anlaşması'na göre, kampların iç güvenliği Filistinli gruplarca sağlanırken, giriş ve çıkışlar ise Lübnan ordusunun denetiminde bulunuyor.



Suriye Dışişleri Bakanı: Savaş istemiyoruz ve İsrail'le imzalanan 1974 Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması bağlıyız

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani (AFP)
Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani (AFP)
TT

Suriye Dışişleri Bakanı: Savaş istemiyoruz ve İsrail'le imzalanan 1974 Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması bağlıyız

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani (AFP)
Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani (AFP)

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani dün yaptığı açıklamada, Suriye'nin savaş istemediğini ve İsrail ile 1974 yılında imzalanan Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması’na bağlı olduğunu söyledi.

Şeybani, Avrupa Birliği’nin (AB) Akdeniz'den sorumlu Komisyon Üyesi Dubravka Suica ile birlikte Şam'da düzenlediği ortak basın toplantısında şunları söyledi:

İsrail'in Suriye topraklarına yönelik saldırıları Suriye'nin egemenliğini ihlal ediyor ve güvenliğini tehdit eden grupların Suriye'yi istikrarsızlaştırmasının önünü açıyor.

Suriyeli Bakan sözlerini şöyle sürdürdü:

Biz 1974 tarihli anlaşmanın uygulanması çağrısında bulunuyoruz. Suriye savaş değil yeniden inşa istediğini her zaman ifade etmiştir.

Öte yandan İsrail ordusu dün, Suriye topraklarından Golan Tepeleri’ne top mermileriyle gerçekleşen saldırının ardından Suriye'nin güneyindeki bir bölgeyi topçularla hedef aldığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Suriye Arap Haber Ajansı SANA’dan aktardığı habere göre İsrail ordusu tarafından düzenlenen bombardımanının Dera'nın batısındaki Yermuk Havzası bölgesini hedef aldığını bildirdi.

Şeybani, basın toplantısında, Suriye'nin ‘dış mihraklarca yönlendirilen tehditler’ olarak tanımladığı zorluklar ile karşı karşıya olduğunu belirterek bazı bölgelerin eski rejim kalıntıları ve silahlı gruplar tarafından saldırıya uğradığını söyledi. Suriyeli Bakan “Eğer bu saldırılar başka bir ülkede olsaydı, terör saldırısı olarak sınıflandırılırdı” diye ekledi.

AB'yi ve tüm ülkeleri ülkesinin güvenlik ve istikrarını koruma çabalarına destek olmaya çağıran Şeybani, “Suriye, Avrupa kurumları ve bu kurumlara üye ülkelerle ilişkiler kurmaya hazır, diyalog ve yatırıma açık” ifadelerini kullandı.