Le Drian’ın görevi, Lübnanlıların diyalog konusundaki çekinceleriyle çatışıyor

Cemayel: Diğer taraf, bizi yarı yolda bırakmadı.

Canbolat (sağda), Le Drian’la evinde görüştü. (AFP)
Canbolat (sağda), Le Drian’la evinde görüştü. (AFP)
TT

Le Drian’ın görevi, Lübnanlıların diyalog konusundaki çekinceleriyle çatışıyor

Canbolat (sağda), Le Drian’la evinde görüştü. (AFP)
Canbolat (sağda), Le Drian’la evinde görüştü. (AFP)

Fransa Cumhurbaşkanı’nın Lübnan’daki Özel Temsilcisi Jean-Yves Le Drian, cumhurbaşkanlığındaki boşluğun sona ermesi amacıyla Lübnan siyasi güçlerini kendi aralarında diyaloga katılmaya ikna etmeye çalışırken dün, Beyrut’ta görüştüğü isimlere krizi sona erdirmenin tek yolunun diyalog olduğunu vurguladı. Ancak Fransız yetkili, tarafları ikna edemezken, diyalogla ilgili çekincelerle karşılaştı. Öyle ki Değişim Bloğu Milletvekilleri süreci yürütecek bir başkan talep ederken, İlerici Sosyalist Parti’nin eski başkanı Velid Canbolat ve Hizbullah da onun diyalog çağrısına destek verdi.

Fransa Cumhurbaşkanlığı Temsilcisi yetkililerle görüşmelerine devam ederken dün sabah Direnişe Sadakat Bloğu (Hizbullah) Milletvekili Muhammed Raad ile bloğun genel merkezinde bir araya geldi. Hizbullah medya ilişkilerinin bildirdiğine göre görüşme sırasında cumhurbaşkanlığı konusunda Lübnanlılar arasında diyalog başlatmayı amaçlayan Fransız girişimi meselesine değinildi.

csdv
Le Drian, Raad ile bir araya geldi. (NNA)

Le Drian, “Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri’nin diyalog teklifi de aynı bağlamda yer alıyor ve Fransa’nın bu konudaki çabalarını tamamlıyor” dedi.

Raad ise cumhurbaşkanlığı meselesiyle ilgili mevcut durumdan çıkmanın tek yolu olarak Lübnanlılar arasında diyalog ve iletişimin önemine dikkat çekti.

Canbolat ve isim oyunu

Le Drian, Demokratik Buluşma bloğunun başkanı olan oğlu Teymur Canbolat’ın katılımıyla kendisini Clemenceau’da karşılayan Canbolat’a ziyarette bulundu.

zascd
Canbolat, oğlu Teymur’un katılımıyla Le Drian ile bir araya geldi. (AFP)

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre toplantının ardından Teymur Canbolat, yaptığı açıklamada “Cumhurbaşkanı Nebih Berri ve Le Drian’ın diyaloğa dayalı bakış açısını tercih ediyoruz” dedi. Kendi tutumunun Lübnan Kuvvetleri Partisi’nden farklı olduğunu belirten Canbolat, “Kuvvetlerin bizimkinden farklı bir bakış açısı var” ifadesini kullandı. Diyalog oturumunun zamanlaması konusunda Demokratik Buluşma’ya bilgi verilip verilmediğine ilişkin bir soruya ise “Bize hiçbir konuda bilgi verilmedi ve her şey zamanında gerçekleşti” şeklinde yanıt verdi.

Le Drian’ın Marada Hareketi lideri Süleyman Franciyye’yi destekleyip desteklemediğine ilişkin olarak ise Canbolat, “İsim oyununa girmedik ve isim oyununa sokulmadık” derken, “Bazı yerel partiler çözüm istemiyor, o yüzden tepelerde tweet atanlara soralım” ifadelerini kullandı.

Değişim Bloğu milletvekilleri

Le Drian, Pine Palace’ta Değişim Bloğu milletvekillerinden oluşan bir heyeti kabul etti. Milletvekili Yasin Yasin, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada diyalog planında netlik bulunmadığını belirterek şunları söyledi:

“Diyalogla ilgili çekincelerimiz ve korkularımız var. Çünkü diyaloğun hangi temelde olacağı, içeriğinin ne olacağı, kimin davet edileceği, diyaloga kimin başkanlık edeceği henüz belli değil. Ayrıca diyalog hukuki şaibelerle dolu.”

befr
Le Drian, 12 Eylül’de Beyrut’tu ziyaret etti. (AFP)

Muhalefet güçlerinin, anayasanın uygulanması ve bir cumhurbaşkanının seçilmesi için parlamentoda ardı ardına yapılan seçim oturumları sonrasında Franciyye’nin cumhurbaşkanlığına ulaşması yönündeki taleplerine dikkat çekti.

Yasin açıklamasını şöyle sürdürdü:

Berri’den, sadece ardı ardına gelen oturumların değil, bir cumhurbaşkanının seçilmesi ve bu boşluğun sona erdirilmesi için birbirini izleyen seçim oturumlarının da olduğunu ve ekibinin bir sonraki seçim döngüsünden pay almak için parlamento salonunda kalıp kalmayacağını bizzat duymak istiyoruz.

Cumhurbaşkanlığı boşluğunu sonlandırmayan 13 oturum tecrübesine de değinen Yasin, “Değişim milletvekilleri olarak ihtiyaç duyulanın üzerine inşa edeceğiz ve ‘cumhurbaşkanının adı, devletin parçalanmasına yol açan krizler ve diğer ekibin bir devlet kurma niyetinin olup olmadığı’ hakkında neyden bahsedildiğini anlamak için sorular soracağız” açıklamasında bulundu. Milletvekili Yasin Yasin açıklamasına şöyle devam etti:

Süreci yürüten ve reformlara ayak uyduran bir başkan istiyoruz. Anayasanın uygulanmasını istiyoruz. Daha önceki kota bazlı yaklaşımlara göre isim tartışmak istemiyoruz. Özellikle partisinin sembollerinden birinin ABD yaptırım listelerinde yer alması nedeniyle, Suriye’nin var olduğu dönemden sonra hüküm süren siyasi sistem içerisinden bir cumhurbaşkanı seçmek istemiyoruz. Bizim istediğimiz, 17 Ekim 2019 hareketinden sonraki bu geçiş aşamasını örnek alacak bir başkandır.  Le Drian, bizim bakış açımıza uyuyordu. Ancak parlamentodaki seçmenleri temsil eden partiler arasındaki bakış açılarını yakınlaştırarak boşluğu doldurmaya çalışıyor.

Muavvad, Mahzumi ve Cemayel

Le Drian ayrıca, Yenilenme Bloğu milletvekilleri Mişel Muavvad ve Fuad Mahzumi ile bir araya gelirken, daha sonra ise Ketain Partisi Başkanı Sami Cemayel’i ziyaret etti. Sami Cemayel, görüşme sırasında şunları söyledi:

Ülkenin tanık olduğu bu krize ilişkin tavrımızı ve temel mesajımızı dile getirdik. Kurumların ve demokratik sistemin silah ve zorbalığın esiri olduğunu ve bu gerçeklik var olduğu sürece hakların inkâr edildiğini düşünüyoruz. Hizbullah kurumlara, ülkeye, demokrasiye yönelik zorbalık, dayatma, tehdit ve darbe mantığıyla yoluna devam ediyor. Bu nedenle dost ülkeleri bu gerçeğin farkına vararak Lübnan’ın özgürleşmesine yardım etmeye, cellatla kurbanı aynı kefeye koymamaya çağırıyoruz. Cumhurbaşkanını seçmenin bedelinin Hizbullah’a teslim olmak olduğunu kabul etmeyeceğiz. Bu bedeli bugün, yarın ve yüz yıl sonra ödemeyeceğiz. Diğer taraf, bizi yarı yolda bırakmadı. İlk yapılması gereken Hizbullah’ın bizi yarı yolda bırakmasıdır. Ancak Hizbullah’ın kurumlara, demokrasiye, ülkeye dayatma, tehdit ve darbe mantığını kullandığına inanıyoruz.

Lübnan Kuvvetleri Partisi’nin parlamentodaki temsilcisi olan milletvekili Gassan Hasbani ise Le Drian’ın Lübnan Kuvvetleri Partisi Başkanı Samir Caca ile görüşmesi hakkında şunları söyledi:

Diyalog hakkında çok şey duyuyoruz. Bunlar, prensip olarak asil ve olumlu sözlerdir. Ancak bugünkü sunuluşuyla olumlu özelliklerini yitiriyor. Daha doğrusu diyalog, bazılarının çalışmalarını ve ‘Temsilciler Meclisi’nin açık ve birbirini takip eden oturumlarla açılması yönündeki’ anayasal görevlerini yerine getirebilmeleri için bir önkoşul haline geldi.

Le Drian’ın yeni bir şey getirmediğini, aksine ziyaretin önceki toplantıların devamı olduğunu ve bakış açılarını birbirine yakınlaştırmaya çalıştığını söyleyen Hasbani sözlerini şöyle sürdürdü:

Cumhurbaşkanlığı meselesine ilişkin muhalefet güçleri, ılımlı güçler ve diğerleri arasında ikili düzeyde birçok diyalogun devam ettiğini unutmamalıyız. Ama bu, anayasayı eksiltmiyor, ona aykırılık oluşturmuyor ve cumhurbaşkanının Temsilciler Meclisi'nde seçilmesinin ön şartını teşkil etmiyor.

Diğer yandan Le Drian, geçen salı günü Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri, Başbakan Necib Mikati, Marada Hareketi lideri Süleyman Franciyye ve Güçlü Lübnan Bloğu Başkanı Cibran Basil’i ziyaret etti ve daha sonra ordu komutanı General Joseph Avn ile görüşmede bulundu.

Tıkalı ufuk

Fransa’nın Beyrut Büyükelçiliği’nden yapılan açıklamada, Le Drian’ın daha önceki iki görevi sırasında yaptığı görüşmelerin kapsamına giren tüm siyasi aktörlerin mecliste temsil edildiği yeni görüşmelerde bulunacağını ve halihazırda tıkalı olan siyasi ufkun dışına çıkmanın gerekliliğini vurgulayacağını belirtti. Açıklamaya göre kendisi ayrıca tüm aktörlerle, mecliste uzlaşıya dayalı bir çözümün belirginleşmesini kolaylaştırmak ve kurumsal boşluğu doldurmak amacıyla yeni cumhurbaşkanının ele alması gereken öncelikli projeleri de görüşecek.

Diğer yandan Fransa Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Anne-Claire Legendre, Le Drian’ın cuma gününe kadar Beyrut’ta kalacağını açıkladı. Basın toplantısında konuşan Sözcü, “Lübnanlı liderlerin işleri ileriye taşımanın acil hale geldiğinin farkına varmalarını umuyoruz” diyerek, Le Drian’ın bölgedeki ortaklarla koordineli şekilde çalıştığına dikkat çekti.



Gazze Şeridi'ndeki gıda krizi nedeniyle Filistinliler kaplumbağa eti yiyor

 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)
 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)
TT

Gazze Şeridi'ndeki gıda krizi nedeniyle Filistinliler kaplumbağa eti yiyor

 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)
 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)

Magda Qinan, İsrail'in uyguladığı boğucu abluka ve yardımların engellenmesi nedeniyle açlık tehlikesiyle karşı karşıya olan Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir çadırda yaşayan yerinden edilmiş ailesini doyurmak için üçüncü kez kaplumbağa pişirmek zorunda kaldı.

61 yaşındaki Magda eti temizliyor, un ve sirkeyle karıştırıyor, yıkıyor ve eski, hasarlı bir tencerede kaynatıp kızarttıktan sonra soğan, domates ve biberle çeşnilendiriyor. “Çocuklar kaplumbağadan korkuyorlardı, biz de onlara dana eti kadar lezzetli olduğunu söyledik,” diyerek odun ateşinde pişen kırmızı eti izlerken AFP'ye “Bazıları yedi, bazıları ise reddetti” diyor.

İsrail 2 Mart'ta Gazze'ye tam bir abluka uygulayarak ateşkesle birlikte yeniden başlayan uluslararası yardımların girişini engelledi ve ana tuzdan arındırma tesisine giden elektrik arzını kesti.

Bir grup uluslararası sivil toplum kuruluşu bu hafta “kıtlık sadece bir risk değil; Gazze'nin neredeyse tüm bölgelerinde hızla gelişiyor gibi görünüyor” uyarısında bulundu.

Filistinli bir çocuk, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında kısıtlı yemeğini yiyor (AFP)Filistinli bir çocuk, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında kısıtlı yemeğini yiyor (AFP)

İsrail'in çarşamba günü Gazze'ye insani yardım girişini engellemeye devam edeceğini açıklamasının ardından, Hamas perşembe günü yaptığı açıklamada İsrail'i “açlığı bir silah olarak kullanmakla” suçladı. Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Hamas bu kararın “baskı araçlarından biri... ve bir savaş suçunun kamuoyu önünde yeniden kabulü” olduğunu belirtti.

Magda Qinnan, “Sınır kapıları kapalı. Pazarda domates, salatalık ve biberden başka bir şey yok” diyerek 80 şekele (19 avro) iki küçük torba sebze aldığını ve hiç et olmadığını belirtiyor. Kaplumbağaları yakalayıp kestikten sonra pişirdiklerini “birkaç aileye paylaşmaları için dağıttığını” söyleyen kadın, “bunların satılık olmadığını” ifade etti.

 Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarını almak için yiyecek dağıtım noktasının önünde bekliyor (AFP)Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarını almak için yiyecek dağıtım noktasının önünde bekliyor (AFP)

“Bir gün kaplumbağa yiyeceğimizi hiç düşünmemiştik” diyen balıkçı akrabası Abdul Halim Qinan, kaplumbağa etinin yiyecek yerine geçtiğini belirtti: “Savaş başladığından beri ne bize ne de başkasına yiyecek var. İhtiyacımız olan protein ve besin maddelerini yerine koymaya çalışıyoruz. Et yok, kümes hayvanı yok, sebze yok” şeklinde konuştu.

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) bu hafta “insani durumun savaşın başlamasından bu yana geçen 18 ay içinde muhtemelen en kötü durumda olduğu” uyarısında bulunarak “Gazze'ye geçişlere bir buçuk aydır izin verilmediğini, bunun bugüne kadarki en uzun tedarik kesintisi dönemi olduğunu” kaydetti.

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarına düşen kısıtlı miktarı alabilmek için sırada bekliyor (AFP)Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarına düşen kısıtlı miktarı alabilmek için sırada bekliyor (AFP)

Dünya Sağlık Örgütü Doğu Akdeniz Bölge Direktörü Hanan Balkhi haziran ayında, Gazze sakinlerinin lağım suyu içmeye ve hayvan yemi yemeye zorlandığı uyarısında bulundu.

İsrail ordusu, 19 Ocak'ta başlayan ateşkes ve esirlerin serbest bırakılması anlaşmasının çökmesinin ardından 18 Mart'ta yeniden saldırıya geçmesinden beri Gazze Şeridi'nde hava bombardımanını yoğunlaştırdı ve kara operasyonlarını genişletti.