İsrail güçlerinin Gazze sınırında açtığı ateş sonucu 2 Filistinli yaralandı

İsrail güçlerinin, abluka altındaki Gazze Şeridi'nin sınır bölgesinde gösteri düzenleyen Filistinlilere ateş açması sonucu 2 kişinin yaralandığı belirtildi

(AA)
(AA)
TT

İsrail güçlerinin Gazze sınırında açtığı ateş sonucu 2 Filistinli yaralandı

(AA)
(AA)

Gazze'deki Filistinlilerin, fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa baskınını protesto etmek için düzenlediği gösteriler 7'nci gününde de devam etti.

Gazze sınırı yakında toplanan Filistinliler araç lastiği yakarak, İsrail tarafına ses bombası attı.

İsrail güçleri, gerçek ve plastik mermi ile göz yaşartıcı gaz bombası kullanarak Filistinlileri dağıtmaya çalıştı.

Yerel sağlık kaynaklarından alınan bilgiye göre, saldırı sırasında yaralanan 2 Filistinli Eş-Şifa Hastanesine kaldırıldı. Gaz bombasından etkilenenler ise ayakta tedavi edildi.

Gazze'deki Filistinliler, fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa baskınını protesto etmek için 7 gündür İsrail sınırına yakın bölgelerde gösteriler düzenliyor.

Gazze'nin doğusunda gösterilerin başladığı günden bu yana İsrail ordusu, protestoculara müdahale için sınıra ağır silahlı birlikler ile keskin nişancılar konuşlandırdı.

Gazze'deki gösterilerin 3. gününde bir Filistinli İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu hayatını kaybetmişti.

İsrail güçlerince 10 Temmuz'da öldürülen Filistinli toprağa verildi

İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail güçleri tarafından öldürülen 33 yaşındaki İbrahim Hasani Kadeh son yolculuğuna uğurlandı.

Batı Şeria'nın Ramallah kenti batısındaki Deyr Nidham köyü yakınında İsrail askerleri tarafından 10 Temmuz'da öldürülen ve cenazesi dün ailesine teslim edilen Filistinli Kadeh için Ramallah'ta yüzlerce kişinin katılımıyla cenaze töreni düzenlendi.

Cenaze törenine katılanlar, tekbir getirip, çeşitli sloganlar atarak Filistinli gruplara birleşme ve bölünmeyi reddetme çağrısı yaparken, bazı kişiler de havaya ateş açtı.

Yüzlerce Filistinli tarafından kılınan cenaze namazının ardından Kadeh'in naaşı toprağa verildi.

İsrail, askerleri tarafından öldürülen Kadeh'in naaşını 10 Temmuz'dan 22 Eylül'e kadar alıkoymuştu.



“Ateş çemberi” Sinvar'a ne olduğuyla ilgili soruları derinleştiriyor

İsrail ordusu tarafından salı günü Han Yunus'taki Avrupa Hastanesi yakınlarına düzenlenen hava saldırısının gerçekleştiği yere toplanan Filistinliler (Reuters)
İsrail ordusu tarafından salı günü Han Yunus'taki Avrupa Hastanesi yakınlarına düzenlenen hava saldırısının gerçekleştiği yere toplanan Filistinliler (Reuters)
TT

“Ateş çemberi” Sinvar'a ne olduğuyla ilgili soruları derinleştiriyor

İsrail ordusu tarafından salı günü Han Yunus'taki Avrupa Hastanesi yakınlarına düzenlenen hava saldırısının gerçekleştiği yere toplanan Filistinliler (Reuters)
İsrail ordusu tarafından salı günü Han Yunus'taki Avrupa Hastanesi yakınlarına düzenlenen hava saldırısının gerçekleştiği yere toplanan Filistinliler (Reuters)

İsrail ordusu, Hamas'ın askeri kolu İzzettin el-Kassam Tugayları'nın mevcut komutanı Muhammed es-Sinvar'a yönelik bir saldırının gerçekleştiğine inanılan bölgenin etrafını iki gündür ateş çemberine alarak Sinvar'ın akıbetinin üzerine gizemlilik örtüsü örttü.

Şarku’l Avsat’a konuşan sahadaki kaynaklar, İsrail ordusunun dün, bir gün önce onlarca bomba ve füzeyle hedef alınan Han Yunus'un doğusundaki Avrupa Gazze Hastanesi'nin acil servisi avlusunu ve arka bahçesini bombaladığını ve etrafını ateş çemberine aldığını söylediler.

Hamas'ın merhum lideri Yahya es-Sinvar(d. 1962) ve küçük kardeşi Muhammed es-Sinvar (d. 1975), Gazze Şeridi’ndeki savaş boyunca İsrail için önemli bir hedef olmaya devam ettiler. Ancak İsrail ordusu, savaş boyunca Sinvar’ı özellikle hedef aldığını hiçbir zaman resmi olarak açıklamadı. Bu da onun kılık değiştirme ustası olduğu yönündeki popüler imajı güçlendirdi.

Ateş çemberi yöntemi, Lübnan Hizbullah'ının eski Genel Sekreteri Hasan Nasrallah ile bazı önde gelen Hamas ve Kassam Tugayları liderlerine yönelik suikast deneyimini hatırlattı.

İsrail basınında Sinvar'ın hedef alındığına dair haberler artarken Hamas, sessizliğini koruyor. Hamas’tan bazı kaynaklar, özellikle de Sinvar'ın yirmi yılı aşkın süredir suikast girişimlerinden kurtulma geçmişine sahip olmasından dolayı, böyle bir saldırının olup olmadığını doğrulamayı ya da yalanlamayı reddettiler.