Arap ülkelerinden Lahey’de Kur’an-ı Kerim’e yapılan saldırıya tepki

Bir adam elinde Kur’an-ı Kerim tutuyor. (Arşiv-AP)
Bir adam elinde Kur’an-ı Kerim tutuyor. (Arşiv-AP)
TT

Arap ülkelerinden Lahey’de Kur’an-ı Kerim’e yapılan saldırıya tepki

Bir adam elinde Kur’an-ı Kerim tutuyor. (Arşiv-AP)
Bir adam elinde Kur’an-ı Kerim tutuyor. (Arşiv-AP)

Mısır, Kuveyt, Umman ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) dün, Hollanda’nın Lahey kentindeki bir dizi büyükelçiliğin önünde aşırılık yanlısı bir grup tarafından Kur’an-ı Kerim nüshalarının yırtılmasını kınadı.

Mısır Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, Mısır’ın Hollanda’daki aşırılık yanlısı eylemlerin tekrarlanmasından duyduğu derin üzüntüyü dile getirdi. Bakanlık, “Milyonlarca Müslümanın kutsalını ihlal eden kışkırtıcı ve sorumsuz uygulamalar nefret söylemini körüklüyor” açıklamalarında bulundu.

BAE

BAE resmi haber ajansı WAM’da yer alan habere göre, BAE Dışişleri Bakanlığı Hollanda’daki aşırılık yanlılarının Kur’an-ı Kerim’e yönelik saldırılarını kınadı. Bakanlık, bu konuda Hollanda hükümetini sorumlu davranmaya ve bu taciz edici eylemleri durdurmaya çağırdı.

BAE Dışişleri Bakanlığı, güvenlik ve istikrara yönelik, insani ve ahlaki ilkelere aykırı tüm uygulamaları reddettiğini vurguladı. Nefret söylemi ve aşırılığın, hoşgörü, bir arada yaşama ve barış değerlerini halklar arasında yaymaya çalışan uluslararası çabalarla çeliştiği konusunda uyardı.

El-Ezher’den tepki

Bugün erken saatlerde El-Ezher, Facebook sayfası aracılığıyla Lahey’deki bir dizi büyükelçiliğin önünde İslam’a ve Kur’an’a yönelik saldırıları kınadı.

El-Ezher açıklamasında, “Bu suçların tekrarlanması gösteriyor ki bazı Batılı hükümetler, El-Ezher’in yaymak için çaba gösterdiği dünya barışı ve bir arada yaşama değerlerinin zıddına hareket ediyor. El-Ezher, Batı’nın, halklarının ve tüm dünyanın İslam’ı derinlemesine incelemeye ve bu ülkelerin iddia ettiği ilerleme ve medeniyete yakışır bir anlayışla anlamaya çağırıyor” ifadelerine yer verdi.

Kuveyt

Kuveyt Dışişleri Bakanlığı da kınamalarını dile getirerek, bu iğrenç ve utanç verici uygulamaların tekrarlanmasına karşı uyarıda bulundu. Bakanlık, uluslararası topluma, yalnızca Müslümanların duygularını alevlendirecek ve ifade özgürlüğü bahanesiyle nefret söylemi yayacak bu tür eylemleri durdurma çağrısını yineledi.

Kuveyt Dışişleri Bakanlığı X platformundaki açıklamasında, bu tür eylemlerle yüzleşmek için tüm ülkelerin işbirliğinin önemini vurguladı.

Umman

Umman Sultanlığı Dışişleri Bakanlığı da yaşananları kınadı. Bakanlık X platformundaki hesabından yaptığı açıklamada, tekrarlanan provokasyonları şiddetle kınadığının altını çizdi. Bakanlık ayrıca bu tür eylemleri şiddet ve nefrete teşvik olarak nitelendirdi.



İsrail, Güney Lübnan'a savaş atmosferini geri getiriyor

 İsrail'in dün Güney Lübnan'daki Nebatiye'ye düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseldi (EPA)
İsrail'in dün Güney Lübnan'daki Nebatiye'ye düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseldi (EPA)
TT

İsrail, Güney Lübnan'a savaş atmosferini geri getiriyor

 İsrail'in dün Güney Lübnan'daki Nebatiye'ye düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseldi (EPA)
İsrail'in dün Güney Lübnan'daki Nebatiye'ye düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseldi (EPA)

Savaş havası dün Güney Lübnan'a geri döndü. İsrail topçuları Nebatiye bölgesini ateş çemberi ile çevreleyerek, bir dizi şiddetli saldırıyla hedef aldı.

Lübnan Sağlık Bakanlığı, saldırılarda bir kişinin öldüğünü ve sekiz kişinin yaralandığını bildirirken, İsrail ordusu, güney Lübnan'da Hizbullah'ın "ateş ve savunma sistemlerini işletmek için kullandığı" bir "altyapı tesisini" bombaladığını duyurdu. Saldırılarda "Hizbullah unsurlarının yanı sıra silah ve tünel girişlerinin de hedef alındığı" ifade edildi.

Bu tırmanış, özellikle İsrail ordusunun Litani Nehri'nin kuzeyinde sığınak delici bombalar kullanması göz önüne alındığında, oldukça tehlikeli bir askeri mesaj olarak ortaya çıktı. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre bu bombalar Lübnan'da daha önce Hizbullah'ın eski genel sekreterleri Hasan Nasrallah ve Haşim Safiyuddin'in suikastları dışında hiç kullanılmamıştı.

Güvenlik, savunma ve strateji uzmanı Tuğgeneral Hasan Cuni, İsrail operasyonlarının "özellikle yer altında belirli derinliklere ulaşan nüfuz edici mühimmat kullanımıyla yeni bir hedefleme örüntüsüne işaret ettiğini" söyledi.