Ayn el-Hilve’ye ortak bir Filistin güvenlik gücü konuşlandırıldı

Gücün komutanı Şarku’l Avsat’a: Bir sonraki adım okullardan çekilmeyi sağlamak

Ayn el-Hilve’deki güvenlik gücü üyelerinin bir fotoğrafı (Ulusal Ajans)
Ayn el-Hilve’deki güvenlik gücü üyelerinin bir fotoğrafı (Ulusal Ajans)
TT

Ayn el-Hilve’ye ortak bir Filistin güvenlik gücü konuşlandırıldı

Ayn el-Hilve’deki güvenlik gücü üyelerinin bir fotoğrafı (Ulusal Ajans)
Ayn el-Hilve’deki güvenlik gücü üyelerinin bir fotoğrafı (Ulusal Ajans)

Güney Lübnan’daki Ayn El-Hilve Filistin mülteci kampındaki çatışmaların sona ermesinden yaklaşık bir buçuk hafta sonra, dün, ortak bir Filistin güvenlik gücü, son çatışmalar sırasında temas hattı haline gelen iki ana bölgeye konuşlandırıldı.

Sosyal medyada yayılan bir videoda, kamptaki Filistin güçlerinden bazı yetkililerin bir mahalleyi gezdiği ve onların arkasında da askeri üniforma giyen bir grup silahlı unsurun olduğu görülüyordu. Ayn el Hilve’deki ortak Filistin güvenlik gücünün komutanı Tümgeneral Mahmud El-Acuri, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, 45 üyenin ve subayın iki bölgeye sorunsuz bir şekilde konuşlandırıldığını söyledi. Filistinli ana gruplara mensup 165 üyenin bulunduğu bu güvenlik gücünün güçlendirildiğini belirtti. Önümüzdeki 48 saat içinde Filistin siyasi güçlerinin bir sonraki adım için yani okullardan çekilme tarihini belirlemek için bir araya gelmesi gerektiğini açıkladı.

Acuri “Bu kişilerin Et-Tiri mahallesine konuşlandırılması yönünde temenniler vardı. Ancak bunun için siyasi bir karar gerekiyor” dedi. Güvenlik gücünün konuşlandırılma sürecine tüm ilgili tarafların yanıt verdiğini vurgulayarak “Yeni bir savaş döngüsüne giden yolu kesme doğrultusunda pratik adımlar attığımızı umuyoruz” ifadelerini kullandı.

Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, kampın bu yaz tanık olduğu ve tekrarlanan çatışmaların ardından ateşkes sağlanması için hummalı bir çaba göstermişti. Kampta Fetih Hareketi ile radikal gruplar arasında çıkan çatışma bir hafta sürmüş ve bu süre zarfında 15 kişi hayatını kaybederken 150’den fazla kişi yaralanmıştı.

İlk çatışmalar ise geçtiğimiz Ağustos ayının başında başlamış ve Fetih liderlerinden birinin de aralarında bulunduğu 13 kişinin pusuya düşürülüp öldürülmesiyle sonuçlanmıştı.

Fetih kaynakları iyimser değil

Ayn el-Hilve içindeki Fetih kaynakları, çatışmaların durdurulmasına yönelik anlaşmanın ikinci aşamasının tamamlanması konusunda pek iyimser görünmüyor. İkinci aşama, radikallerin okulları terk etmesini ve ardından Fetih lideri Tümgeneral Ebu Eşref el-Armuşi’nin katillerinin teslim edilmesini içeriyor.

Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, daha önce söylenen iki noktaya güvenlik gücü konuşlandırma adımını ‘gereksiz ayrıntılı bir adım’ olarak nitelendirdiler. Kaynaklar “Çünkü konuşlandırmanın yapıldığı bölgelerde hakimiyet, Fetih’le büyük bir sorunu olmayan Asabetu’l-Ensar’ın elinde (...) Asıl önemli olan şey, okullardan geri çekilmeyi sağlamak ve katilleri teslim etme mevzusunda ilerleme kaydedilmesi” dediler.

Hamas: Doğru yönde atılmış bir adım

Öte yandan, Hamas Hareketi’nin Sözcüsü Cihad Taha, Sputnik’e verdiği demeçte, “Fetih ve Hamas hareketleri de dahil olmak üzere tüm ulusal ve İslami güçleri kapsayan ortak güvenlik gücünün Ayn el-Hilve kampına konuşlandırılması doğru yönde atılmış bir adımdır ve yakın zamanda Meclis Başkanı Nebih Berri’nin arabuluculuğunda mutabakata varılan sürecin sahaya dökülüşünün bir yansımasıdır” ifadelerini kullandı.

Taha “Ortak güç kampın içindeki hassas bölgelerde konuşlanacak. Bunun amacı huzur, istikrar ve güvenliği sağlamak, kampta yerinden edilmiş ve göç etmiş insanların geri dönüşünü teşvik edecek bir sükunet ortamı yaratmak ve son çatışmaların geride bıraktığı tüm mücadelelerin yansımalarını gidermektir” dedi.

Taha ‘şu ana kadar girişimin, Filistin-Filistin koordinasyonu, tüm Filistin ulusal ve İslami bileşenleri arasındaki koordinasyon ve Başkan Berri’nin girişiminin uygulanmasına eşlik eden tüm Lübnanlı resmi ve parti tarafları ile koordinasyon üzerinden kararlaştırıldığı şekilde ilerlediğini’ vurguladı.

Fetih Hareketi, Hamas Hareketi’nin ve diğer grupların da yer aldığı kamptaki en büyük grup sayılıyor. Radikal gruplar kamptaki birçok mahalleyi kendilerine kale olarak görüyor. Lübnan güvenlik güçleri, Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ile Lübnanlı yetkililer arasındaki zımni bir anlaşmaya göre Filistin kamplarına girmiyor. Filistinli gruplar, ortak bir güvenlik gücü aracılığıyla kamplarda bir tür öz güvenlik sağlıyor.



Trump'ın elçisi: Irak kritik bir dönüm noktasında ve silahlı gruplar var olduğu sürece başarılı olamaz

ABD'nin Irak Büyükelçisi Mark Savaya (Irak medyası)
ABD'nin Irak Büyükelçisi Mark Savaya (Irak medyası)
TT

Trump'ın elçisi: Irak kritik bir dönüm noktasında ve silahlı gruplar var olduğu sürece başarılı olamaz

ABD'nin Irak Büyükelçisi Mark Savaya (Irak medyası)
ABD'nin Irak Büyükelçisi Mark Savaya (Irak medyası)

ABD Başkanı'nın Irak Özel Temsilcisi Mark Savaya dün yaptığı açıklamada, Irak'ın kritik bir dönemeçte olduğunu ve silahlı grupların devletle rekabet edip devletin rolünü baltaladığı bir ortamda hiçbir ulusun başarılı olamayacağını söyledi.

Savaya, Irak'taki bölünmüşlüğün ülkenin uluslararası konumunu zayıflattığını, ekonomisini boğduğunu ve ulusal çıkarlarını koruma yeteneğini sınırladığını belirterek, hükümetin ülkeyi bölgesel çatışmalardan uzak tutan ve ulusal önceliklere odaklanan bir yaklaşım izlediğinde, istikrarın mümkün olduğunu kanıtladığını ifade etti.

Irak'ta istikrarın sağlanmasının sorumlu liderlik ve devleti ve kurumlarını güçlendirmeye yönelik kararlı bir yaklaşım gerektirdiğini vurgulayan yetkili, siyasi ve dini liderlerin kararlarının, Irak'ın egemenlik ve güç yolunda ilerleyip ilerlemeyeceğini veya parçalanma ve gerilemeye doğru kayıp kaymayacağını belirleyeceğini belirtti.

Trump'ın liderliğinde Amerika Birleşik Devletleri'nin bu kritik dönemde Irak'ı desteklemeye tamamen hazır olduğunu teyit etti.


Yoksulluk içinde boğulan Gazze, iki aylık kırılgan ateşkesi sona erdirdi

Filistinli bir anne, dün Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde soğuktan ölen kız bebeğinin yasını tutuyor (Reuters)
Filistinli bir anne, dün Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde soğuktan ölen kız bebeğinin yasını tutuyor (Reuters)
TT

Yoksulluk içinde boğulan Gazze, iki aylık kırılgan ateşkesi sona erdirdi

Filistinli bir anne, dün Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde soğuktan ölen kız bebeğinin yasını tutuyor (Reuters)
Filistinli bir anne, dün Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde soğuktan ölen kız bebeğinin yasını tutuyor (Reuters)

Gazze Şeridi, İsrail ve Hamas arasında geçen ekim ayında başlayan kırılgan ateşkes anlaşmasının üçüncü ayına dün girdi. Kuşatma altındaki halk, İsrail'in ihlalleri ve ciddi yardım eksikliğiyle birlikte iki ay geçirdi.

Gazze Şeridi'ni kasıp kavuran şiddetli hava koşulları ve yoğun yağışlar, halihazırda bir bebeğin soğuktan ölmesiyle sonuçlanan zorlu koşulları gidermek için gerekli malzemelerin ulaştırılmasının aciliyetini bir kez daha vurguladı. Birleşmiş Milletler Filistinli Mülteciler Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA), yağışların neden olduğu artan acıların "tıbbi ve yeterli barınma malzemeleri de dahil olmak üzere insani yardımın kesintisiz akışı yoluyla önlenebileceğini" belirtti.

Bu arada, İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı İtamar Ben-Gvir dün, Hamas'ın askeri kanadına adını veren, İsrail sınırları içinde bulunan tarihi lider İzzeddin el-Kassam'ın türbesini kaldırma sözü verdi. Ben-Gvir, güvenlik güçleri ve bir vinç eşliğinde, Suriye doğumlu el-Kassam'ın türbesinin yanına kurulan dua çadırını sökerken çekilmiş bir video yayınladı. Hamas, güvenlik bakanının eylemlerinin "kutsallığa karşı eşi benzeri görülmemiş bir ihlal ve kutsal yerlere saygısızlık" olduğunu ifade etti.


Ateşkesin zorlu eşiği: Silahsızlanma maddesi ABD–İsrail–Hamas üçgenini kilitliyor

TT

Ateşkesin zorlu eşiği: Silahsızlanma maddesi ABD–İsrail–Hamas üçgenini kilitliyor

Ateşkesin zorlu eşiği: Silahsızlanma maddesi ABD–İsrail–Hamas üçgenini kilitliyor

İsrail, ABD Başkanı Donald Trump’ın ekimde ilk aşaması uygulamaya giren Gazze ateşkes planı kapsamında Hamas’ın tamamen silahsızlandırılması şartında ısrarını sürdürüyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilerle Tel Aviv, Hamas’ın uzun süreli bir ateşkes karşılığında silahların “dondurulması” yönündeki önerisini reddetti.

Fransız Haber Ajansı AFP bugün (Perşembe) konuşan bir İsrailli yetkili, “20 maddelik plan çerçevesinde Hamas’ın geleceği yok; örgüt silahsızlandırılacak” dedi. Aynı yetkili, “Gazze tamamen silahtan arındırılmış olacak” ifadelerini kullandı.

Bu açıklamalar, Hamas’ın yurtdışı siyasi büro şefi Halid Meşal’in Al Jazeera’da yayımlanan röportajında, “Direnişin tamamen silahsızlanması kabul edilemez. Silahların dondurulması veya muhafaza edilmesi gibi seçenekler tartışılıyor” sözlerinin ardından geldi.

y
Hamas lideri Halid Meşal (X)

İsrail Ordu Radyosu da Tel Aviv’in “Gazze’nin tamamen silahsızlandırılması” talebini yinelerken, ABD ile konuya dair “sürekli koordinasyon” yürütüldüğünü aktardı.

10 Ekim’de yürürlüğe giren ateşkes anlaşması, Hamas ve diğer silahlı grupların silahsızlandırılmasını öngörüyor.

ABD yönetimi son günlerde daha esnek bir yaklaşım sergiliyor

Hamas’ın üst düzey bir kaynağı, Şarku’l Avsat’a konuşarak Trump yönetiminin silahsızlanma vurgusunu sürdürmekle birlikte, son dönemde arabulucular ile hareket arasında dolaşan bazı önerilere “daha açık” bir tutum sergilediğini belirtti.

Aynı kaynak, “Hareketin sunduğu ve arabulucuların geliştirdiği çeşitli fikirler var. Hâlâ farklı taraflarca iletilen yeni formüller tartışılıyor; amaç ikinci aşamaya geçişi hızlandırmak” dedi.

Bu beklenti, ABD’nin son açıklamalarıyla çelişiyor. ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Mike Waltz, İsrail Cumhurbaşkanı İsaac Herzog’la görüşmesinde, Washington’un “Hamas’ın kendini yeniden inşa etmesine asla izin vermeyeceğini” söyledi.

f
ABD'nin Birleşmiş Milletler Büyükelçisi Mike Waltz (AFP)

Hamas kaynakları, temasların sürdüğünü ve sürece dair “her zamankinden daha ciddi bir irade” oluştuğunu ifade ediyor. Hareket, silahların korunması, depolanarak “dondurulması” veya bir Arap ya da İslam ülkesinin gözetimine devredilmesi gibi formüllerin değerlendirilebileceğini düşünüyor.

Hamas içerisinden bir başka kaynak, arabulucuların “silahsızlandırma, uluslararası güç konuşlandırılması ve Gazze’nin yönetimi gibi konularda ABD ile geniş bir anlayış zemini yaratabileceğini” belirtti.

Meşal, “silahtan arındırma değil dondurma” önerisini anlatırken, “İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının tekrarlanmayacağına dair sağlam garantiler sağlayacak bir çerçeve oluşturmak istiyoruz” dedi.

“Filistin yönetiminin rolü”

İsrail, Hamas’ın elindeki son İsrailli rehinenin naaşı teslim edildikten sonra planın ikinci aşamasına geçilmesinde ısrar ediyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçişin “yakın” olduğunu belirtti ancak “Gazze’nin silahsızlandırılması gibi zorlu dosyalar bulunduğunu” ifade etti.

sdfrg
Filistin Ulusal Güvenlik Kuvvetleri'ndeki Özel Harekat Birimi 101 (Ulusal Güvenlik web sitesi)

Tartışmalar sürerken, Filistin yönetimi ise Gazze’de tam yetki devrinde ısrar ediyor. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, son günlerde Arap, İslam ve Avrupa liderleriyle temaslarında yönetimin Gazze’de sorumluluk üstlenmeye hazır olduğunu vurguladı.

Hamas, bu pozisyona kamuoyu önünde yanıt vermese de, hareketin üst düzey bir kaynağı Şarku’l Avsat’a yaptığı değerlendirmede, “Filistin yönetiminin Gazze’de sorumluluk üstlenmesine karşı değiliz; ancak bunun ulusal bir uzlaşı programına dayanması gerekir” dedi.

Kaynak, “İsrail’in Gazze’de Filistin yönetiminin herhangi bir rolünü reddettiğini ve bu engelin aşılması için uluslararası baskıların devrede olduğunu” belirtti.