Uluslararası Göç Örgütü: İklim değişikliği nedeniyle yerinden edilenlerin sayısı artıyor

Derne’deki sel (IOM)
Derne’deki sel (IOM)
TT

Uluslararası Göç Örgütü: İklim değişikliği nedeniyle yerinden edilenlerin sayısı artıyor

Derne’deki sel (IOM)
Derne’deki sel (IOM)

Uluslararası Göç Örgütü (IOM) Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölge Direktörü Osman el-Belbisi, iklim değişikliğinin bölge dahilinde yerinden edilenlerin artması yönündeki yansımaları konusunda uyarıda bulundu. Şarku’l Avsat’a konuşan Belbisi, IOM’un yaklaşık 5 yıldır iklim değişikliğinin dünya çapında bireylerin yerinden edilmesi üzerindeki etkisini araştırdığını söyledi. IOM’un geçtiğimiz yıl Şarm eş-Şeyh'te düzenlenen 27. Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Konferansı’na (COP 27) katıldığını, geçtiğimiz günlerde bilhassa Libya'da yaşanan yıkıcı sel felaketinin ardından Kahire'de aynı konuyla ilgili bir çalıştay düzenlediğini bildirdi.

Belbisi’nin ifade ettiğine göre pek çok ülkeden akademisyenin katıldığı çalıştayda, iklim değişikliği kaynaklı doğal afetlerle mücadele için erken uyarı sistemlerine sahip olmanın, gelişmiş müdahale mekanizmalarının ve bu alana bütçe ayrılmasının önemine değinildi. Kuraklık ve sellere sahne olan Arap bölgesinin iklim değişikliğinden en çok etkilenen bölgelerden biri olduğu belirtildi.

Su sıkıntısı çeken 17 ülkeden 12'si Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesinde yer alıyor. Ülke İçinde Yerinden Edilme İzleme Merkezi’nin (IDMC) son raporlarına göre, yalnızca 2022’de Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesindeki felaketler nedeniyle 305 bin kişi ülke içinde yerinden edildi.

Belbisi’nin ifade ettiğine göre Irak, iklim krizine karşı en savunmasız beşinci ülke konumunda. Artan sıcaklıklar, yetersiz ve azalan yağışlar, kötüleşen kuraklık ve su kıtlığı, artan kum ve toz fırtınaları ve seller iklim kaynaklı göçün artmasına neden oluyor.

IOM, 2021'in sonunda Irak'taki 19 ilden yalnızca 10'unda su kıtlığı, yüksek tuzluluk ve Irak genelindeki düşük su kalitesi nedeniyle yaklaşık 20 bin kişinin yerinden edildiğini kaydetti. Norveç Mülteci Konseyi tarafından 2021 yılında yapılan bir araştırma, kuraklıktan etkilenen bölgelerde her 15 aileden birinin iş aramak için göç ettiğini ortaya çıkardı. Dünya Bankası raporu, iklim değişikliğinin etkileri nedeniyle 2050 yılına kadar yalnızca Kuzey Afrika'da yaklaşık 19,3 milyon kişinin ülkeleri içinde yerinden edileceğini öngörüyor. Ayrıca Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da 2022 yılı sonu itibariyle çatışma, şiddet ve durumların hassaslığı nedeniyle yerinden edilmiş 12,7 milyon insan bulunuyor.

Derne’deki selde en az 4 bin kişinin öldüğü öngörüsünde bulunan IOM, ilk raporlara göre aralarında 250'si Mısırlı olmak üzere 400'den fazla göçmen olduğunu bildirdi. 10 bin kişi ise hala kayıp. Kuzeydoğu Libya'daki sel nedeniyle yerinden edilenlerin sayısının yaklaşık 43 bin kişi olduğu tahmin ediliyor. Bu nedenle pek çok insan Derne’den doğu ve batı belediyelerine, çoğu ise akrabalarının yanına taşındı.

IOM Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölge Direktörü Belbisi, gıda, içme suyu, ruh sağlığı ve psikososyal destek gibi acil ihtiyaçların yanı sıra yerinden edilmiş ailelerin çocuklarının okula gitmesi ve okul malzemelerinin sağlanması konusundaki endişelerinin bulunduğunu da hatırlattı.

Belbisi ayrıca Lübnan'da giderek kötüleşen yaşam krizi konusunda uyarıda bulundu. IOM’un bu yıl gerçekleştirdiği yeni araştırma, ankete katılan 954 Lübnan vatandaşının en az yüzde 78'ininin Lübnan'dan ayrılmayı düşündüğünü gösterdi. Dörtte biri ise düzensiz göçü değerlendirmeye istekli olduklarını söyledi.

Kötüleşen ekonomik durum ışığında Lübnan, tarihindeki en büyük göç dalgalarından birine tanıklık ediyor. Suriyeliler ve Filistinlilerin yanı sıra giderek daha fazla sayıda Lübnanlı ülkeyi terk etmek istiyor. Bu insanlar deniz yoluyla Avrupa'ya geçiş sağlamak için çoğunlukla göçmen kaçakçılarına güveniyor.

Lübnan'daki en savunmasız grupların acil insani ihtiyaçlarını karşılamak için Lübnan hükümeti ve diğer ortaklar ile işbirliği yapmaya devam eden IOM, iyi göç yönetimini teşvik etme konusunda Lübnan kurumlarını destekliyor. Göçmen kaçakçılığına karşı ulusal sınır yönetimi ile arama ve kurtarma hizmetlerinin güçlendirilmesi, hayatları veya güvenlikleri risk altındaki göçmenlerin kurtarılıp onlara koruma ve yardım sağlanması da bu kapsamda yer alıyor.

Belbisi, Libya-Tunus sınırındaki göçmen krizi konusunda ise IOM’un sınırdaki 896 kişinin nakledilmesini, güneyde bulunan üç sığınma merkezinde ise 653 kişinin barınmasını sağladığını bildirdi.



Microsoft karbon ayak izi sorununu insan dışkısıyla çözecek

Vaulted Deep'in ortak kurucusu Omar, Hutchinson sahasının açılış töreni sırasında ekip liderlerini yönlendiriyor (Vaulted Deep)
Vaulted Deep'in ortak kurucusu Omar, Hutchinson sahasının açılış töreni sırasında ekip liderlerini yönlendiriyor (Vaulted Deep)
TT

Microsoft karbon ayak izi sorununu insan dışkısıyla çözecek

Vaulted Deep'in ortak kurucusu Omar, Hutchinson sahasının açılış töreni sırasında ekip liderlerini yönlendiriyor (Vaulted Deep)
Vaulted Deep'in ortak kurucusu Omar, Hutchinson sahasının açılış töreni sırasında ekip liderlerini yönlendiriyor (Vaulted Deep)

Microsoft, insan atıklarını yeryüzünün yaklaşık 1500 metre altına pompalayarak muazzam seviyedeki karbon ayak izini azaltmaya çalışıyor.

Teknoloji devi yapay zeka alanındaki girişimleriyle daha da artan devasa karbon ayak izini, alışılmadık bir sera gazı giderme stratejisi kullanarak dengelemeyi umuyor.

Microsoft perşembe günü Vaulted Deep'ten 4,9 milyon metrik tonluk dayanıklı karbondioksit giderme kredisi satın almak üzere bir anlaşma yaptığını duyurdu. Şirket, insan ve çiftlik atıklarının karışımından oluşan "biyolojik gübre kompostu"nu, karbon kredileri karşılığında yeraltının derinliklerine enjekte ediyor.

Microsoft'un aldığı karbon kredisi gelecek yıldan başlayarak 12 seneye yayılacak. Yeraltının derinliklerine gönderdikleri her 1 ton karbon için bir karbon giderme kredisi alacaklar.

Vaulted Deep'in kurucu ortağı ve CEO'su Julia Reichelstein, Wall Street Journal'a yaptığı açıklamada "Farklı türlerde organik atıklar alıyoruz" diyor.

Reichelstein "Bugün yeryüzünde sorunlara yol açan, çamurumsu ve genellikle kirli organik atıkları alıp kalıcı karbon giderimi için yerin çok derinlerine gönderiyoruz" diye ekliyor.

Vaulted Deep'in kullandığı atık genellikle bulamaç oluyor; tam olarak katı, sıvı veya gaz değil. Geleneksel olarak işlenmesi zor olan bu tür atıklar, sıklıkla arazilerde bırakılarak besin kirliliğine ve PFAS diye bilinen "sonsuz kimyasalların" su sistemlerine yayılmasına yol açıyor.

Ancak Vaulted Deep, bulamacı alıp doğal kaya oluşumlarının derinliklerine aktarıyor. Şirket daha sonra toprağın altında depoladığı karbon miktarına göre karbon kredisi satıyor. Habere göre bu kredilerin bir metrik tonu halihazırda yaklaşık 350 dolardan satılıyor.

2020'den 2024'e kadar 75,5 milyon ton CO2 salan Microsoft gibi şirketler, organik atıkları yerin binlerce metre altında depolamanın emisyon hedeflerine ulaşmalarına katkı sağlamasını umuyor.

Microsoft'un 2030'a gelindiğinde karbon negatif olma hedefi var ve kuruluşundan bu yana yaydığından daha fazla sera gazını 2050'ye kadar ortadan kaldırmayı umuyor.

Microsoft bugüne kadar çok sayıda karbon giderme kredisi satın aldı. Habere göre Vaulted Deep'le anlaşmasının dışında, bu yıl şimdiye kadar 59 milyon tonu satın alınmış olmak üzere 83 milyon tondan fazla karbon giderme kredisi edindi.

Teknoloji devinin enerji ve karbon gideriminden sorumlu kıdemli direktörü Brian Marrs, Vaulted Deep'e yapılan yatırımın her iki taraf için de faydalı olduğunu dile getiriyor.

Marrs "Esasen biyokatıları alıyorlar ve bugün bunların çoğu arazilere yayılıyor" diyor. 

Su havzalarında besin [kirliliğine] ve diğer kirleticilerin yayılmasına neden olabilir ve bu biyokatıları çevreye rahatsızlık veremeyeceği, karbonu atmosfere geri göndermeyeceği bir yerde izole etme yaklaşımı, bu ortak fayda yaklaşımı bizim için çok ama çok ilgi çekici.

Independent Türkçe