Tunus: Nahda lideri Gannuşi açlık grevine başladı

Nahda Hareketi lideri Gannuşi siyasi tutukluların haklarının iadesi için açlık grevine başladı

Nahda Hareketi lideri Raşid Gannuşi ( EPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid Gannuşi ( EPA)
TT

Tunus: Nahda lideri Gannuşi açlık grevine başladı

Nahda Hareketi lideri Raşid Gannuşi ( EPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid Gannuşi ( EPA)

Nahda Hareketi, cezaevinde bulunan Tunus eski Meclis Başkanı ve Nahda Hareketi lideri Raşid Gannuşi'nin, siyasi tutukluların serbest bırakılması ve haklarının iadesi için açlık grevinde olan siyasi tutuklu Anayasa Profesörü Prof. Dr. Cevher Bin Mübarek ile dayanışma için 3 günlük açlık grevine başladığını duyurdu.

Gannuşi açlık grevi kararını, “devlet güvenliğine karşı komplo” davası kapsamında tutuklanan çok sayıda siyasi aktivistin gözaltı süresinin 6 ay geçtikten sonra 4 ay daha uzatılmasının ardından aldı. Şarku’l Avsat’a konuşan bazı gözlemcilere göre açlık grevinin amacı, sanıkların dinlenmesi için yetkililere baskı yapmak, dosyanın karara bağlanması için adli duruşmalar düzenlemek ve sanıklar hakkında "ciddi" suçlamalarda bulunmak.

Nahda Hareketi'nin başta Gannuşi ve Bin Mübarek olmak üzere tüm siyasi tutuklulara destek vermeye ve onlarla dayanışma içerisinde olmaya devam edeceği kaydedildi.

Şarku’l Avsat’ın aktardığı açıklamasında Nahda, yetkililere tüm siyasi tutukluların derhal serbest bırakılması çağrısında bulunarak, grevcilerin sağlık ve güvenliğine gelebilecek her türlü zarardan onları sorumlu tuttu.

AZX
Nahda Hareketi destekçilerinin daha önce bazı liderlerinin tutuklanmasını protesto etmek amacıyla düzenlediği gösterilerden (EPA)

Siyasi Tutsaklar Savunma Komitesi üyesi Samir Dilo, Bin Mübarek'in 4 gün önce açlık grevine başladığını, Gannuşi’nin ise Bin Mübarek'e destek ve dayanışma kapsamında açlık grevine başladığını doğruladı. Gannuşi'nin yaşının ilerlemesi nedeniyle açlık grevinden sağlığının etkilenebileceği uyarısında bulunan Dilo, bu kararın sonuçlarından yetkilileri sorumlu tuttu.

Kendisi de cezaevinde olan İsam eş-Şebi liderliğindeki Cumhuriyetçi Parti, devlet güvenliğine karşı komplo iddiasıyla tutuklananların derhal serbest bırakılmasını talep ederek, açlık grevcileri yapanşarla dayanışmasını dile getirdi. Açlık grevi seçeneğinin ardından bu davada 7 ayı aşkın süredir tutuklu bulunanların sağlığını tehdit eden durumdan Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said ve Adalet Bakanı Leyle Ceffal’i sorumlu tutarak, bu kişilerin derhal serbest bırakılmasını talep etti. Ayrıca, dosyanın "mahkumiyet yönünde herhangi bir destek veya argüman içermediği" gerekçesiyle kalıcı olarak kapatılmasını talep etti.

Bu bağlamda, Siyasi Mahkumlar Savunma Komitesi üyesi Delile Musaddık, Bin Mübarek'in "kendisine yönelik şikayetler ortadan kalkana ve kendisini bu uydurulmuş siyasi davadaki tüm tutuklular serbest bırakılana kadar bu grevi durdurmayacağını" açıkladı.

Tunuslu yetkililer, geçtiğimiz Şubat ayında bir dizi siyasi aktivist ve iş adamını “devlet güvenliğine karşı komplo kurmak” suçlamasıyla tutuklamış olması ve bunlardan ikisinin 13 Temmuz'da serbest bırakıldı.

Buna karşılık Tunus yargısı, siyasetçi ve iş insani Hayyam et Turki, Nahda Hareketi eski lideri Abdulhamid el-Celasi, Rıza Bilhac, Demokratik Akım Partisi Genel Sekreteri Gazi eş-Şevaşi, Kurtuluş Cephesi lideri Bin Mübarek ve Şabi’nin serbest bırakılmasını reddediyor.

Diğer yandan Ulusal Kurtuluş Cephesi Başkanı Ahmed Necib eş-Şabi, siyasi tutuklu siyasetçilerin açlık grevi, kendisinin "yargı ertelemesi" olarak tanımladığı durumu protesto etmek amacıyla önümüzdeki hafta artacağını söyledi.



Libya'nın başkentinde şiddetli çatışmalar yaşanırken mahkumlar firar etti

Libya'nın başkenti Trablus'ta UBH’ye bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi (AFP)
Libya'nın başkenti Trablus'ta UBH’ye bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi (AFP)
TT

Libya'nın başkentinde şiddetli çatışmalar yaşanırken mahkumlar firar etti

Libya'nın başkenti Trablus'ta UBH’ye bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi (AFP)
Libya'nın başkenti Trablus'ta UBH’ye bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi (AFP)

Libya'nın başkenti Trablus'ta Ulusal Birlik Hükümeti'ne (UBH) bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç (RADA) arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi.

Görgü tanıkları, çatışma seslerinin dün gece yarısından bu yana kesilmediğini ve RADA’nın Suk el-Cuma ve Mitiga Uluslararası Havalimanı yakınları gibi çeşitli bölgelerde konuşlandığını söyledi.

Trablus Kızılayı, Trablus’ta olağanüstü hal İ(OHAL) ilan etti ve alarm seviyesini yükseltti. Sosyal medya üzerinden yapılan açıklamada, vatandaşlara dikkatli olmaları ve güvenlikleri için yetkili makamlar tarafından verilen talimatlara uymaları çağrısında bulunuldu. Uçuş takip kayıtlarına göre uçuşlar Mitiga Uluslararası Havalimanı'ndan Misrata Uluslararası Havalimanı'na yönlendirildi.

Libya'daki Birleşmiş Milletler Destek Misyonu (UNSMIL), Trablus'ta sivillerin yoğun olarak yaşadığı mahallelerde son iki gecedir yaşanan ve sivillerin hayatını riske atan şiddet olaylarından derin endişe duyduğunu ifade etti. UNSMIL’in resmi internet sitesi üzerinden yapılan açıklamada, sivillerin yaşadığı tüm bölgelerde derhal ve koşulsuz ateşkes çağrısında bulunulurken çatışmaların devam etmesinin başkenti ve tüm ülkeyi daha da istikrarsızlaştıracağına karşı uyarı yapıldı.

UNSMIL açıklamada ayrıca sükûnet ve arabuluculuk amaçlı tüm çabalara tam destek verdiğini ve Libyalıların can ve mal güvenliği ile istikrarın korunması amacıyla çatışmaların sona erdirilmesi ve diyaloğun kolaylaştırılması için iyi niyet misyonunu yerine getirmeye hazır olduğunu vurguladı.

Öte yandan polis, el-Cedide Hapishanesi yakınlarında devam eden çatışmaların mahkumlar arasında korku ve paniğe neden olduğunu belirtti. Yapılan basın açıklamasında, çoğu ağır cezalı olmak üzere çok sayıda mahkûmun kaçmayı başardığı belirtildi.

Suk el-Cuma’nın ileri gelenleriyle bir araya gelen Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi, Başkanlık Konseyine bağlı bir medya platformu tarafından yayınlanan açıklamasında, başkentte toplumsal barışın korunmasının taviz verilemeyecek ortak bir sorumluluk olduğunu ve devlet kurumlarının siyasi gerilimlerden uzak durması gerektiğini söyledi. Menfi, mevcut sürecin en yüksek derecede bilgelik ve ulusal disiplin gerektirdiğini, iç cepheyi birleştirmeyi ve kapsayıcı bir ulusal proje etrafında toplanmayı ve ‘kaos savunucularının’ önünü kesmeyi gerektirdiğini de sözlerine ekledi.

Diğer taraftan UBH, bu gece yaşanan olaylar ve devam eden çatışmalar hakkında yorum yapmaktan kaçındı.