Sudan ordusu Hartum'daki Hızlı Destek Kuvvetleri mevzilerini bombaladı

Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasında çıkan çatışmalar sonucu başkent Hartum üzerinde dumanlar yükseldi. (AP)
Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasında çıkan çatışmalar sonucu başkent Hartum üzerinde dumanlar yükseldi. (AP)
TT

Sudan ordusu Hartum'daki Hızlı Destek Kuvvetleri mevzilerini bombaladı

Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasında çıkan çatışmalar sonucu başkent Hartum üzerinde dumanlar yükseldi. (AP)
Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasında çıkan çatışmalar sonucu başkent Hartum üzerinde dumanlar yükseldi. (AP)

Sudan ordusu dün (Pazar) Hartum, Omdurman ve Bahri şehirlerinde Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) mevzilerine ağır topçu saldırıları düzenledi.

Londra merkezli Arap Dünyası Haber Ajansı'na (AWP) konuşan görgü tanıkları, yoğun topçu bombardımanının Omdurman sanayi bölgesi civarındaki HDK mevzilerini ve şehir merkezindeki bazı mahalleleri hedef aldığını söyledi. Bombardıman nedeniyle sabahın erken saatlerinden itibaren şehrin gökyüzünü yoğun duman bulutlarının kapladığı belirtildi.

Görgü tanıkları, ordu topçularının başkentin el-Ezheri, es-Selame, el-Menşiye ve Buri mahallelerindeki HDK hedeflerini de vurduğunu bildirdi.

Görgü tanıklarına göre HDK, başkentin doğusundaki ordu komuta binalarına topçu saldırıları düzenledi.

AWP'ye konuşan bölge sakinleri, başkentin kuzeyindeki Bahri şehrinin el-Halfaya mahallesinde ordu ile HDK arasında sokak çatışmaları yaşandığını bildirdi.

Kuzey Kordofan eyaletinin Umm Ruvabe kentindeki Vad Ashana bölgesinde de dün gece ordu ile HDK arasında şiddetli çatışmalar yaşandı.

HDK tarafından dün (Pazar) X platformu üzerinden yapılan açıklamada, “Kuzey Kordofan eyaletindeki Vad Ashana bölgesinde bulunan garnizon kontrol altına alınarak orduya karşı yeni bir zafer elde edildi” ifadeleri yer aldı.

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: “Vad Ashana garnizonunun kontrol altına alınmasıyla Beyaz Nil Eyaleti'ndeki Kosti şehrine ilerlememizin önü açıldı. Geriye kalanları ve ordu destekçilerini tamamen ortadan kaldırmak için de her eksende ilerlemeye devam edeceğiz.”

Vad Ashana bölgesi sakinleri AWP'ye, Sudan ordusuna ait savaş uçaklarının bölgedeki ordu komutanlığı yakınındaki HDK güçlerine yoğun baskınlar düzenlediğini söyledi.

Ordu ile HDK arasında altıncı ayına giren çatışmalar devam ederken, siviller zor yaşam koşulları yaşıyor. Hartum ve ülkenin diğer bölgelerindeki yerleşim bölgeleri askeri savaş alanlarına dönüştü, elektrik ve su uzun saatler boyunca kesildi, birçok hastane hizmet dışı kaldı.

Sivil ve askeri taraflar uluslararası alanda desteklenen bir siyasi sürece son rötuşları yaparken, iki taraf arasında haftalarca süren gerilimin ardından Nisan ayı ortasında ordu ile HDK arasında aniden çatışma çıkmıştı.



Trablus'taki çatışmalar, Dibeybe'nin Libya'daki nüfuzunun arttığını gösteriyor

Libya güvenlik güçleri, Trablus'un Ebu Selim bölgesinde gece boyunca yaşanan çatışmaların ardından geri alınan bir polis karakolunu koruyor (AFP)
Libya güvenlik güçleri, Trablus'un Ebu Selim bölgesinde gece boyunca yaşanan çatışmaların ardından geri alınan bir polis karakolunu koruyor (AFP)
TT

Trablus'taki çatışmalar, Dibeybe'nin Libya'daki nüfuzunun arttığını gösteriyor

Libya güvenlik güçleri, Trablus'un Ebu Selim bölgesinde gece boyunca yaşanan çatışmaların ardından geri alınan bir polis karakolunu koruyor (AFP)
Libya güvenlik güçleri, Trablus'un Ebu Selim bölgesinde gece boyunca yaşanan çatışmaların ardından geri alınan bir polis karakolunu koruyor (AFP)

 

Trablus'ta gece saatlerinde rakip silahlı gruplar arasında çıkan şiddetli çatışmalarda en az altı kişi ve güçlü bir silahlı grubun lideri öldürüldü. Çatışmalar dün salı günü şafak vakti “istikrarın yeniden sağlandığının” duyurulmasıyla sona erdi.

Acil Durum ve Tıp Merkezi salı günü yaptığı açıklamada, “Güney Trablus'taki yoğun nüfuslu Ebu Selim bölgesi civarındaki çatışmaların yaşandığı yerden altı kişinin cesedinin çıkarıldığını” söyledi.

Pazartesi günü başlayan ve saatlerce süren, makineli tüfekler ve roketatarlar da dahil olmak üzere ağır silahların kullanıldığı çatışmalarda başka olası can kayıpları ve yaralanmalar bildirilmedi.

Yerel medya araçları Ganiva lakaplı Abdulgani el-Kikli’nin öldürüldüğünü bildirdi. İstikrarı Destekleme Birimi Başkanı olan Kikli, 2011'den bu yana Trablus'un önemli bölgelerini kontrol eden en önemli silahlı grupların kilit liderlerinden biri.

Muhammed el-Menfi başkanlığındaki Başkanlık Konseyi'ne bağlı gibi görünen İstikrarı Destekleme Birimi, İçişleri ve Savunma Bakanlıkları tarafından güvenliğinin sağlanması gereken devlet kurumları ve hayati öneme sahip tesisler üzerinde kontrolünü zorla dayatan en önemli silahlı gruplardan biri.

AFP'nin doğruluğundan emin olamadığı görüntüler, Kikli'nin yerde yattığını ve yakın mesafeden vurulduğu gösteriyor.

Analist Celal Harşavi, Ganiva'nın yeğeninin, “Trablus'taki silahlı grupların en güçlü ve etkili liderlerinden biri” olan adamın pusuya düşürüldüğünü söylediğini aktardı.

Harşavi, “Kikli’nin bankalar, telekomünikasyon, idareler ve hatta üst düzey diplomatik görevler gibi kilit pozisyonlara kendisine sadık kişileri atayabildiğini” açıkladı.

Salı günü okullar ve Trablus Üniversitesi güvenlik önlemleri kapsamında ikinci bir duyuruya kadar eğitime ara verdiler. Daha sonra Üniversite çarşamba gününden itibaren eğitime yeniden başladığını duyurdu. İçişleri Bakanlığı, “Vatandaşlar ile memurlara işlerine dönme” çağrısı yaparak, durumun “güvenli ve istikrarlı” olduğunu vurguladı.

Pazartesi akşamı uçaklar Trablus Havalimanı'ndan başkentin 200 kilometre doğusunda bulunan Misrata'daki güvenli bir yere nakledildi ve çok sayıda uçuş bu şehre yönlendirildi. Daha sonra havalimanına uçuşlar yeniden başlatıldı ve Mitiga Uluslararası Havalimanı hava sahası da açıldı.

Nüfuz haritasındaki değişim

Pazartesi akşamı Libya'nın başkentinde güçlü bir silahlı grubun liderinin öldürülmesi, saatlerce süren şiddetli çatışmalara ve grubunun kalesinden çıkarılmasına yol açtı. Bu durum, Trablus hükümetiyle ittifak halindeki silahlı grupların nüfuzunun güçlenmesiyle sonuçlanabilir.

Yıllardır Trablus'un geniş bir bölümünü kontrol eden Kikli'nin öldürülmesi, bundan daha geniş bir bölgenin istikrarı açısından da sonuçlar doğurabilir.

Libya önemli bir enerji ihracatçısı olup uzun süredir rakip doğulu ve batılı silahlı gruplar arasında bölünmüş durumda. Akdeniz'i geçerek Avrupa'ya ulaşmak isteyen göçmenler için bir hareket noktası ve bölgedeki rakip güçlerin mücadele alanı konumunda. Libya çatışması Rusya, Türkiye, Mısır ve BAE'yi de kendine çekti.

Kikli'nin öldürülmesinin ardından Ulusal Birlik Hükümeti, Başbakan Abdulhamid Dibeybe'nin düzensiz silahlı gruplar olarak adlandırdığı gruplara karşı güvenlik operasyonunun tamamlandığını duyurdu. Kikli'ye bağlı militanlar cezaevlerini yönettiler ve bakanlıklarda, devletin mali kuruluşlarında görevler üstlendiler.

Avrupa Dış İlişkiler Konseyi'nden Tarık Megerisi, “Ganiva, Trablus'un fiilen kralıydı. Takipçilerinin bir kısmı İç Güvenliği kontrol ederken, diğer bir kısmı da Merkez Bankası'ndan yapılan nakit transferlerinin dağıtımını kontrol ediyorlardı. Ayrıca birçok kamu şirketi ve bakanlık da kontrolleri altındaydı” dedi.

Trablus'ta otoritenin güçlenmesi, son yıllardaki kendisini zorla görevden alma girişimlerinin ardından Türkiye'nin müttefiki ve Ulusal Birlik Hükümeti'nin Başkanı Dibeybe’yi de güçlendirecek. Aynı zamanda Doğu Libya'daki silahlı gruplarla kapsamlı çatışmadaki pozisyonunu destekleyecek.

Dibeybe liderliğindeki Ulusal Birlik Hükümeti'ne bağlı silahlı gruplar, Kikli başkanlığındaki İstikrarı Destekleme Birimi'nin uzun süredir elinde tuttuğu bölgeleri ve üsleri hızla ele geçirdi. Ele geçirilen bölgeler arasında örgütün kalesi olan Ebu Selim bölgesi de yer alıyordu.

Kikli'nin devrilmesiyle birlikte Savunma Bakanlığı'na bağlı ve Dibeybe ile müttefik grupların, özellikle de Mahmud Hamza komutasındaki 444. Tugay ile 111. Tugay ve Misrata'dan gelen Ortak Harekât Gücü’nün daha büyük bir rol üstlenmesi mümkün.

Dibeybe'nin müttefiklerinin birleşmesi, Batı Libya'nın, komutan Halife Hafter'in on yıl önce rakiplerini tasfiye ederek ve diğer grupları kendi kontrolüne girmeye zorlayarak iktidarı ele geçirdiği Doğu Libya’ya benzemesine yol açabilir.

Atlantik Konseyi araştırmacılarından İmadeddin Badi, “Bu, Trablus'ta daha önce görülmemiş düzeyde bir saha kontrolünün önünü açıyor ve silahlı grupların sayısının azaltılmasını sağlıyor” dedi.

Libya, Muammer Kaddafi rejiminin 2011 yılında devrilmesinden bu yana bölünmelerle boğuşuyor. Ülke iki hükümet tarafından yönetiliyor: Biri uluslararası toplum tarafından tanınan ve Abdulhamid Dibeybe başkanlığındaki Trablus'taki hükümet, diğeri ise doğuda Usame Hamad’ın başkanlık ettiği ve Meclis ile Mareşal Halife Hafter tarafından desteklenen hükümet.