Mısır’da İsmailiye Emniyet Müdürlüğü’nde çıkan büyük yangınla ilgili soruşturma başlatıldı

İsmailiye’deki Emniyet Müdürlüğü’nde yangın çıktı (Reuters)
İsmailiye’deki Emniyet Müdürlüğü’nde yangın çıktı (Reuters)
TT

Mısır’da İsmailiye Emniyet Müdürlüğü’nde çıkan büyük yangınla ilgili soruşturma başlatıldı

İsmailiye’deki Emniyet Müdürlüğü’nde yangın çıktı (Reuters)
İsmailiye’deki Emniyet Müdürlüğü’nde yangın çıktı (Reuters)

İsmailiye Emniyet Müdürlüğü’nde çıkan büyük yangının ardından Mısır’da üzüntü havası hâkimken, Mısırlı yetkililer dün yangınla ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı. Başsavcı Müsteşar Muhammed Şevki, dün şafak vakti müdürlük binasında çıkan yangınla ilgili ivedilikle geniş çaplı bir soruşturma başlatılması talimatını vermişti.

Bu haberin yazımı sırasında hala ölü olup olmadığına dair resmi bir açıklama bulunmazken, Sağlık Bakanlığı 38 kişinin çeşitli şekillerde yaralandığını duyurdu.

Dün Başsavcılık’tan yapılan açıklamaya göre, savcılık geniş bir ekiple, yangının ihbarı gelir gelmez olayı incelemek ve bu konuda gerekli hukuki tedbirleri almak üzere Emniyet Müdürlüğü binasına ulaştı.

Savcılık, yapılan incelemeler sonucunda Emniyet Müdürlüğü binasının alevlerin içinde kaldığını ve alevlerin üst katlardan yükseldiğinin anlaşıldığını açıkladı. İtfaiye ekipleri ve sivil savunma ekiplerinin, silahlı kuvvetlere ait uçakların da desteğiyle, yoğun çabaların ardından yangını kontrol altına alarak söndürdüklerini belirtti. Aynı zamanda olay yerine gelen ambulanslarla yaralıların hastaneye sevk edildiğini kaydetti.

33 yaralıdan 29’unun İsmailiye Tıp Kompleksi’ne ve 4 kişinin de Süveyş Kanalı Heyet Hastanesi’ne kaldırıldığı, savcılık soruşturma ekibinin durumu elverişli olan bu kişilerden ifade aldığı ve savcılığın yangının nedenlerini belirlemek için soruşturmalarını sürdürdüğü belirtildi.

Öte yandan Sağlık ve Nüfus Bakanlığı, İsmailiye hastanelerinde yangın sonucu yaralananların kabul edilmesi için hazırlık durumunun artırıldığını duyurdu. Sağlık ve Nüfus Bakanlığı Sözcüsü Dr. Husam Abdulgaffar, yangının ihbarı üzerine 50 tane tam donanımlı ambulansın derhal yangın mahalline sevk edildiğini ve İsmailiye hastanelerinde tüm acil ilaçların ve kan gruplarının bulunduğunu vurguladı.

Abdulgaffar, 12 kişiye olay yerinde ambulanslarda müdahale edildiğine ve 24’ü boğulma ve ikisi yanık olmak üzere 26 vakanın İsmailiye Tıp Kompleksi’ne sevk edildiğine dikkat çekti. Bu kişilerden yedisinin tedavilerinin ardından hastaneden taburcu edildiğini, sağlık durumlarının iyi olduğunu ve takiplerinin yapılmaya devam edildiğini belirtti.

Mısır İçişleri Bakanı Mahmud Tevfik, İsmailiye Emniyet Müdürlüğü’ndeki yangının yaşandığı olay mahallinde incelemelerde bulundu ve yaralılara, iyileşene kadar gerekli tedavilerinin sağlanması talimatını verdi. Bakan ayrıca, yangının nedenlerinin belirlenmesi ve binanın yapısal güvenliğinin gözden geçirilerek en kısa sürede yeniden hizmet verebilmesi için bir danışmanlar komitesinin kurulmasını istedi.

İsmailiye Valisi Tümgeneral Şerif Fehmi Bişara, yangında yaralananları ziyaret etti. Burada sağlık durumlarını takip ederek yangın sonucu yaralananların sevk edildiği İsmailiye Tıp Kompleksi’nde her yönden gerekli tıbbi bakımın sağlık çalışanları tarafından sağlanması talimatını verdi.

Öte yandan İsmailiye’deki Bölgesel Kan Nakli Merkezi, vatandaşlara, çeşitli kan gruplarında sıkıntı yaşanmaması ve yangının ardından tıbbi ihtiyaçların karşılanması için hızlı bir şekilde kan bağışında bulunmaları çağrısında bulundu. İsmailiye’den milletvekilleri de halka kan bağışı çağrısında bulundu.



Zincire bağlı 1500 yıllık iskelet, kadınlardaki aşırı çileciliği gösterdi

Bizans dönemi Kudüsü'ndeki bir mezarda, zincirlenmiş bir kadın bulundu (Matan Chocron/İsrail Eski Eserler Kurumu)
Bizans dönemi Kudüsü'ndeki bir mezarda, zincirlenmiş bir kadın bulundu (Matan Chocron/İsrail Eski Eserler Kurumu)
TT

Zincire bağlı 1500 yıllık iskelet, kadınlardaki aşırı çileciliği gösterdi

Bizans dönemi Kudüsü'ndeki bir mezarda, zincirlenmiş bir kadın bulundu (Matan Chocron/İsrail Eski Eserler Kurumu)
Bizans dönemi Kudüsü'ndeki bir mezarda, zincirlenmiş bir kadın bulundu (Matan Chocron/İsrail Eski Eserler Kurumu)

Kudüs yakınlarında keşfedilen 1500 yıllık zincirlenmiş insan kalıntılarının, bir erkeğe değil kadına ait olduğu ortaya çıktı. Araştırmacılar bulguların, dini çileciliğin daha aşırı biçimlerinin kadınlar tarafından da sergilendiğine kanıt sunduğunu söylüyor.

Kudüs'teki Eski Şehir'e yaklaşık 3 kilometre mesafedeki bir Bizans manastırında yapılan kazılarda çok sayıda erkek, kadın ve çocuğa ait iskeletler bulunmuştu. Mezarlardan birinde zincirlere bağlanmış birine ait kemikler ortaya çıkarken, İsrail Eski Eserler Kurumu iki yıl önce bu kişinin erkek olduğunu açıklamıştı.

Ancak hakemli dergi Journal of Archaeological Science: Reports'ta yayımlanan yeni bir makale aksini söylüyor. 

Hıristiyanlığın, MS 380'de Roma İmparatorluğu'nun resmi dini haline gelmesiyle birlikte, her türlü fiziksel zevkten kaçınmayı amaçlayan çilecilik de Avrupa ve Ortadoğu'da yayıldı. Daha aşırı biçimlerinde kişiler kendilerini zincirliyor ve cezalandırıyordu. 

Çalışmanın yazarlarından Zubair 'Adawi ve Kfir Arbiv, "Keşişler vücutlarına zarar veriyordu" diyerek ekliyor: 

Tanımlanan eziyet biçimleri arasında uzun süreli oruçlar, vücudun etrafına demir zincirler ve çeşitli aksesuarlar sarmak, vücudu kayalara bağlamak, ağır yükler yüklemek, kendini ayakta durmaya ve uyanık kalmaya zorlayan bir düzeneğe yerleştirmek, kendini dar bir alana hapsetmek vardı.

Kadınların da çilecilik eylemleri gerçekleştirdiği bilinse de oruç tutmak ve meditasyon gibi daha hafif yöntemler benimsedikleri düşünülüyordu.

Eski Şehir'deki mezarda bulunan kişinin kalıntılarını inceleyen bilim insanları, durumun böyle olmayabileceğini gösterdi.

Araştırmacılar, MS 5. yüzyıla ait kemikler pek iyi korunmadığı için diş kalıntılarını kullanarak cinsiyetini saptamaya çalıştı. 

Ekip bu örneklerde, mine gelişimiyle ilgili bir X kromozomu genini tespit ederken, aynı görevi üstlenen Y kromozomu genini bulamadı. Bu durum mezardaki kişinin sadece X kromozomuna sahip bir kadın olduğuna işaret ediyor.

Bilim insanları makalede "Bu, Bizans'ın kendine eziyet etme ritüelini yalnızca erkeklerin değil, kadınların da gerçekleştirdiğini gösteren ilk kanıt" diye yazıyor.

Weizmann Bilim Enstitüsü'nden çalışmanın bir diğer yazarı Elisabetta Boaretto, "Zincirler muhtemelen kadının çileci kimliğinin ayrılmaz bir parçası olarak görülüyordu" diyerek gömülmesinin, "onun çileci yaşamını onurlandırmaya ve ruhani bağlılığının ölümünden sonra bile tanınmaya devam etmesi amacı taşımış olabileceğini" ekliyor.

Araştırmacılar, kadının kilise sunağının altında kendisine ayrılmış bir mezara gömüldüğünü belirtiyor.

İsrail Eski Eserler Kurumu'ndan Dr. Amit Re'em, erkeklerin baskın olduğu bu tür eylemleri gerçekleştirmek isteyen kadınların, zaman zaman erkek kılığına girebildiğini söylüyor.

Independent Türkçe, Live Science, IFLScience, Journal of Archaeological Science: Reports