Nyala'nın Hızlı Destek Kuvvetleri’nin eline geçmesi ne anlama geliyor?

Uzmanlar: Nyala’nın düşüşü Darfur eyaletlerinin kontrolünün önünü açıyor.

Askeri operasyon sırasındaki Hızlı Destek Kuvvetleri savaşçıları (AP)
Askeri operasyon sırasındaki Hızlı Destek Kuvvetleri savaşçıları (AP)
TT

Nyala'nın Hızlı Destek Kuvvetleri’nin eline geçmesi ne anlama geliyor?

Askeri operasyon sırasındaki Hızlı Destek Kuvvetleri savaşçıları (AP)
Askeri operasyon sırasındaki Hızlı Destek Kuvvetleri savaşçıları (AP)

Aylar süren şiddetli çatışmaların ardından Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK), Sudan ordusunun batı komuta merkezi olan 16’ncı Tümeni ele geçirdiğini ve Güney Darfur eyaletinin başkenti Nyala kentinde kontrolünü sağladığını duyurdu. Askeri uzman ve analistlere göre ‘Arap zamkının ve çiftlik hayvanlarının başkenti’ olarak bilinen Nyala kentinde kontrolün sağlanması, Darfur eyaletlerinin kontrolüne kapı aralıyor. Sudan’da ‘yağlı tohum borsasını’ içeren, kuşatma altındaki Kuzey Kordofan eyaletinin başkenti el-Ubeyd şehri de buna dahil.

Bu adım, Suudi Arabistan ile ABD'nin önderlik ettiği ve yakın zamanda Hükümetler Arası Kalkınma Otoritesi (IGAD) ve Afrika Birliği'nin (AfB) de katıldığı arabuluculuğa yanıt olarak, savaşan iki tarafın Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde müzakerelere dönmesinden birkaç saat sonra geldi.

Sudan ordusu, 16’ncı Tümen’in düşüşünü yalanlamadı veya doğrulamadı. Ordu sözcüsünün veya liderlerinden herhangi birinin sosyal medya hesaplarında, orada olup bitenlere dair herhangi bir atıf yoktu. Ancak orduyu destekleyen bazı aktivistler başlangıçta söz konusu üssün düştüğünü inkâr etse de çoğu daha sonra geri adım atarak ordunun ‘geri çekildiğini’ ve saflarını bu son derece önemli askeri bölgeyi geri almak için yeniden düzenlediğini söyledi.

Tanıklar şehrin düşüşünü doğruladı

Tanıklar ve aktivistler şehrin tamamen HDK’nin kontrolü altına girdiğini doğruladı. Yazar Abdulmecid Abdulhamid, Facebook sayfasında yayınladığı bir makalede şunları söyledi: “Şiddetli çatışmalar ve efsanevi kararlılığın ardından 16’ncı Tümen’in kahramanları mevzilerini terk ettiler... Savaşta bir cepheyi kaybetmek garipsenecek bir durum değil.” Abdulhamid saatler önce yine bir makalesinde ordunun saldırıyı engellediğini doğrulamıştı. Sudan’ın Hartum’dan sonra en büyük ikinci askeri gücü olan Batı Komutanlığı, Nyala içindeki sekiz ve dışındaki 13 askeri karargâhtan oluşan 16’ncı Tümen’in komutası altında yer alıyor. Bu karargâhların başlıcaları şunlar; Batı Askeri Bölge Komutanlığı, Ulaştırma ve Onarım Birlikleri, Sinyal Birlikleri, Stratejik Depo, Sudan-Çad Müşterek Kuvvetleri Komutanlığı ve Zırhlılar, Topçular ve Mühendisler Birliği Komutanlığı.  Ülkenin batısındaki askeri operasyonların, Nyala'nın düşmesinin ve Hartum ile diğer bazı bölgelerdeki çatışmaların ordu ile HDK arasındaki müzakerelerin ilerleyişini etkilemesinden yaygın olarak korkuluyor. Bazıları bunu her iki tarafın müzakere pozisyonunu güçlendirmeye yönelik ‘girişimler’ olarak görüyor. Sosyal medyada Nyala'nın HDK’in elinde olduğuna dair bilgiler dolaşıyor. Bu da Darfur'daki ordu üslerinin düşmesine kapı aralıyor. Aynı zamanda birkaç aydır HDK kuşatması altında bulunan Kuzey Kordofan eyaletinin başkenti el-Ubeyd şehrine giden yolu da açıyor.

Nyala bölgenin güneyinde, doğu, batı ve güneyden gelen kara yollarının kesişim noktasında yer alıyor ve demiryolu hattı onu ülkenin geri kalanına bağlıyor. Nüfusu yaklaşık 3,4 milyon olan Nyala, nüfus yoğunluğu açısından Hartum'dan sonra ikinci sırada yer alıyor.

Nyala'nın ekonomik ve askeri önemi

Şehir, büyük ölçüde ithalat ve ihracata bağlı olan coğrafi konumu, Nyala Uluslararası Havaalanı’nın varlığı ve onu ülkenin geri kalanına bağlayan demiryolu hattı nedeniyle Hartum'dan sonra önemli bir ekonomik merkez olarak ikinci sırada yer alıyor. Orta Afrika ile Güney Sudan’a komşu ve Çad’a yakın olması nedeniyle sınır ticaretinin merkezi haline gelen Nyala, en büyük canlı hayvan pazarlarına sahip olmasının yanı sıra yer fıstığı, darı, meyve ve sebze gibi tarımsal ürünlerin borsasını da içeriyor.

Nyala, Arap zamkı ve hayvancılık ihracatının en büyük merkezlerinden biridir. Şehir sakinleri tarım, hayvancılık ve ticaretle uğraşır. Emekli mühendis Yarbay et-Tayyib el-Malkabi, Şarku'l Avsat'a verdiği röportajda, “Nyala şehri askeri önemini nüfus, ekonomik kaynaklar ve orada bulunan büyük askeri güç açısından Sudan'ın ikinci şehri olmasından alıyor. Aynı zamanda Sudan’ın birçok komşu ülkeye açık bir omurgasını teşkil ediyor” ifadelerini kullandı.

Nyala için sırada ne var?

Sudan ordusunun 16’ncı Tümeni’nin düşmesinin Darfur'daki en önemli şehirlerin düşmesi anlamına geldiğini ifade eden el-Malkabi, “Sadece 16'ncı Tümen'in düşüşünden bahsetmek doğru değil. Çünkü söz konusu tümenin düşüşü, askeri gücün ötesine geçiyor. Çünkü Nyala'nın düşüşünden bahsettiğimizde, Darfur bölgesindeki en önemli şehirlerin düşüşünden bahsediyoruz” ifadelerini kullandı. El-Malkabi, Nyala'nın düşmesinin, Darfur’daki en önemli şehirlerin düşmesi ve HDK için açık bir tedarik arteri olup, alanı ve pist uzunluğu sayesinde her türlü uçağı alabilen Nyala Uluslararası Havalimanı’nın ele geçirilmesi anlamına geldiğini söyledi. Nyala şehrinin düşmesinin, askeri üslerin ve birimlerin düşmesi anlamına geldiğini ifade eden el-Malkabi, bunun HDK’ye çok sayıda asker toplama ve onları tam bir güvenlik içinde eğitme yeteneği sağladığına dikkat çekti.

El-Malkabi ayrıca, Nyala şehrinin konumunun HDK’nin kendi sosyal kuluçka merkezinde çalışmasına olanak tanıdığına ve onları kendi komutası ve liderliği altına yerleştirdiğine, bunun da sosyal kuluçka merkezindeki gençlerin güçlerine katılmasını kolaylaştırdığına inanıyor. “Tüm bunlar, HDK'nin eline geçen şeyin yalnızca 16’ncı Tümen değil, Nyala şehri olduğunu açıkça ortaya koyuyor” diyen el-Malkabi, HDK’nin Nyala şehrini ele geçirerek askeri, ekonomik ve siyasi avantajlar elde ettiği yeni bir aşamaya girdiğini, bunun da konumunu güçlendirmekten başka bir şeye sebep olmadığını ileri sürüyor.

Nyala'nın düşüşü bir koz

Nyala şehrinin sakinlerinden gazeteci İzzeddin Dahab da Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Nyala, nüfus ve ekonomik faaliyet açısından Hartum'dan sonra ülkenin en büyük ikinci şehridir. Coğrafi konumuyla, çevresindeki önemli sınır geçişleri sayesinde çok sayıda Afrika ülkesinin mal ihtiyacını karşılayan en önemli ticaret noktalarından biridir. Libya ve Çad'dan gelen ticari konvoyların yanı sıra Sudan'ı Orta Afrika’ya bağlayan Um Dafuk Kapısı ve ülkeyi Güney Sudan'a bağlayan Temsaha Kapısı da bunlardan en önemlileri.” Dahab, Nyala'nın HDK’nin eline geçmesinin HDK ile ordu arasındaki savaş denkleminde önemli bir koz olduğunu, zira buranın HDK’nin sosyal kuluçka merkezinin ortasında yer aldığını ifade etti. Dahab sözlerini şöyle sürdürdü: “Dolayısıyla HDK'nin buradaki kontrolünün savaşın gidişatına büyük askeri ve siyasi etkisi olacak. Onların karşılaştığı en büyük zorluk, tartışmalı şehri yönetme, güvenlik, hizmet sağlama ve hayatı normale döndürme becerisidir.”



Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati: İsrail 5 bin kamyonun geçişini engelliyor

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ve Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa'nın Refah Sınır Kapısı'nın Mısır tarafında düzenledikleri basın toplantısından (AFP)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ve Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa'nın Refah Sınır Kapısı'nın Mısır tarafında düzenledikleri basın toplantısından (AFP)
TT

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati: İsrail 5 bin kamyonun geçişini engelliyor

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ve Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa'nın Refah Sınır Kapısı'nın Mısır tarafında düzenledikleri basın toplantısından (AFP)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ve Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa'nın Refah Sınır Kapısı'nın Mısır tarafında düzenledikleri basın toplantısından (AFP)

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Refah Sınır Kapısı önünde yaptığı açıklamada, “İsrail'in yardımların girişine engel olan kısıtlamaları kaldırması koşuluyla Gazze Şeridi'ne yardım yağdırmaya hazırız” dedi.

Abdulati, Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa ile düzenlediği ortak basın toplantısında, İsrail makamlarının Refah Sınır Kapısı’nın Mısır tarafında bulunan 5 binden fazla kamyonun girişini engellediğini söyledi.

Filistin Başbakanı bugün, Refah Sınır Kapısı’nın Mısır tarafına gelerek, Mısır'ın Gazze Şeridi'ne insani yardım malzemeleri ulaştırma çabalarını inceledi.

xdcvfg
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ve Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa, el-Ariş Havaalanı’nda (AFP)

Abdulati, Mısır'ın ‘Filistin halkının direnişini ve kararlılığını desteklediğini ve Gazze Şeridi'nde ateşkes müzakereleri için çabalarını sürdürdüğünü’ söyledi. Abdulati, “Filistinlilerin topraklarından sürülmesine yönelik her türlü girişimi kesin bir şekilde reddediyoruz” ifadesini kullandı.

Filistin meselesinin kritik bir aşamadan geçtiğini belirten Abdulati, Mısır'ın İsrail'in ‘Büyük İsrail’ ile ilgili açıklamalarını reddettiğini, ayrıca ‘herhangi bir isim altında Gazze Şeridi'nde kalma veya Batı Şeria'yı ilhak etme niyetine’ de karşı çıktığını bildirdi.

sdfrgty
Mısır tarafındaki Refah Sınır Kapısı’nda Gazze Şeridi'ne yardım malzemesi taşıyan bir kamyonun yanında bekleyen şoförler (AFP)

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa ise İsrail'in saldırılarının devam etmesinin hiçbir yerel veya uluslararası tarafa Gazze Şeridi'ne üstünlük kurma hakkı vermeyeceğini söyledi. Gazze Şeridi'nin Filistin devletinin ayrılmaz bir parçası olduğunu, Filistin Kurtuluş Örgütü'nün (FKÖ) Filistin halkının tek ve meşru temsilcisi olduğunu ve hükümetin Gazze Şeridi'ndeki işleri yönetmeye yetkili tek yürütme organı olduğunu yineledi.

Mustafa, Filistin hükümetinin, tüm zorluklara rağmen, tüm kardeşler ve dostlarla iş birliği içinde, özel sektör, sivil toplum ve istekli uluslararası kuruluşlarla ortaklık içinde, Gazze Şeridi'ndeki Filistin halkına karşı sorumluluklarını üstlenmeye hazır ve muktedir olduğunu vurguladı.

uı8o
Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa, Refah Sınır Kapısı’nın Mısır tarafında düzenlenen basın toplantısında konuşuyor. (AFP)

Mustafa, “Yakında Gazze Şeridi'nin işlerini yönetmek üzere bir komite kurulacağını duyuracağız. Bu komite geçici bir komite olup, Filistin hükümetine bağlı çalışacak. Söz konusu komitenin amacı, Filistin devleti ve hükümetinin Gazze Şeridi'ndeki kurumlarının anayasaya ve uluslararası kuruluşların kararlarına uygun olarak yeniden faaliyete geçirilmesidir” ifadelerini kullandı.

Mustafa sözlerini şöyle sürdürdü: “Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ndeki Filistin ulusal kurumlarının birliği ve tüm Filistin topraklarında bağımsız bir Filistin devletinin kurulması konusundaki ulusal iradeyi ve Arap ve uluslararası uzlaşıyı engellemeye yönelik her türlü girişimi boşa çıkaracağız.”

csdfgthy
Mısır'ın Kuzey Sina Valisi Halid Mucavir (solda), Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ve Filistin Başbakanı Muhammad Mustafa'yı, Mısır ile Gazze Şeridi arasındaki Rafah Sınır Kapısı’nı ziyaret etmeden önce el-Ariş Havaalanı’na vardıklarında karşıladı. Karşılama törenine Sosyal Dayanışma Bakanı Maya Morsy de katıldı. (Reuters)

Filistin Başbakanı Mustafa, Filistin Devlet Başkan Mahmud Abbas'ın kardeş ve dost ülkelerin ve uluslararası kuruluşların desteğiyle saldırıları durdurmak, yerinden edilmeyi önlemek, devlet kurumları ve FKÖ çatısı altında vatanın iki parçasını birleştirmek için siyasi ve diplomatik girişimlerde bulunduğunu vurguladı.

Mustafa, “Filistin Yönetimi'nin kurulmasından bu yana Gazze Şeridi'ndeki halkımıza eğitim, sağlık, su, elektrik ve diğer hizmetleri sunma konusundaki taahhüdümüzü ve sorumluluklarımızı, bu bölgedeki on binlerce çalışanımızın katılımıyla sürdüreceğiz. Mısır'daki kardeşlerimizle birlikte, mümkün olan en kısa sürede Kahire'de yeniden inşa konferansı düzenlemek için çalışmaya devam edeceğiz. Arap ve uluslararası düzeyde kabul edilen Gazze'nin iyileştirilmesi ve yeniden inşası planına dayanarak, kardeşlerimiz ve dostlarımızla iş birliği içinde Gazze Şeridi'ni yeniden inşa edeceğiz” dedi.

xsdefrt
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, Rafah Sınır Kapısı önünde düzenlenen basın toplantısında Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa'nın yanında konuşuyor. (AFP)

Mustafa, “Refah Sınır Kapısı, İsrail'in halkımızı abluka altına alması için bir araç değil, yaşamın kapısı olmalıdır. İsrail'in geçidi kapatmaya devam etmesi ve binlerce yardım kamyonunun Gazze Şeridi'ne girmesini engellemesi, İsrail'in Filistin halkını aç bırakarak onları göç ettirmek ve bağımsız bir devlet kurmalarını engellemek istediğinin en büyük kanıtıdır” şeklinde konuştu.

Mısır'ın ilkeli ve kararlı tutumunu takdir eden Mustafa, sözlerine şöyle devam etti: “Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi'nin temsil ettiği Mısır'ın, kendisine yönelik muazzam baskılara rağmen, sürgün planlarına karşı sağlam bir set oluşturduğu kararlı tutumunu takdir ediyorum. Ayrıca, Filistinlilerin haklarının yanında tarihi bir şekilde yer almasını, adil davamıza yönelik sağlam siyasi ve milliyetçi vizyonunu, savaşı sona erdirmek, ablukayı kaldırmak, sürgünü önlemek, yeniden inşa etmek ve Filistin'in ve ulusal kurumlarının FKÖ'nün liderliğinde meşruiyet altında birleşmesini sağlamak için sürdürdüğü çabaları takdir ediyorum.”

Mustafa, İsrail'in yardımları derhal yeniden başlatması ve açlığı sivillere karşı bir silah olarak kullanmayı bırakması için daha etkili uluslararası eylem çağrısında bulundu.