NYT, Şifa Hastanesi saldırılarındaki mühimmatları inceledi: "İsrail ordusuna ait"

"Doğum servisine havan mermileri isabet etti"

İsrail ordusu, yerlerinden edilen Filistinlilerin sığındıkları alanlar da dahil Şifa Hastanesi'nin farklı noktalarına saldırılar düzenlemişti (Reuters)
İsrail ordusu, yerlerinden edilen Filistinlilerin sığındıkları alanlar da dahil Şifa Hastanesi'nin farklı noktalarına saldırılar düzenlemişti (Reuters)
TT

NYT, Şifa Hastanesi saldırılarındaki mühimmatları inceledi: "İsrail ordusuna ait"

İsrail ordusu, yerlerinden edilen Filistinlilerin sığındıkları alanlar da dahil Şifa Hastanesi'nin farklı noktalarına saldırılar düzenlemişti (Reuters)
İsrail ordusu, yerlerinden edilen Filistinlilerin sığındıkları alanlar da dahil Şifa Hastanesi'nin farklı noktalarına saldırılar düzenlemişti (Reuters)

ABD'nin tanınmış gazetelerinden New York Times (NYT), Gazze'deki Şifa Hastanesi'ne düzenlenen saldırılarda kullanılan bazı mühimmatları inceledi. 

NYT, 3 Kasım'da düzenlenen dört saldırıdan en az üçünde kullanılan mühimmatların İsrail ordusuna ait olduğunu yazdı. Tel Aviv yönetimi, hastanenin Filistinli militanlar tarafından vurulduğunu öne sürmüştü.

İncelenen uydu görüntülerinde, saldırılarda hastanenin doğum servisinin yer aldığı binaya iki mermi isabet ettiği görüldü. Ayrıca saldırılardan birinin hastanenin girişinde Filistinlilerin sığındığı bölgeye yapıldığı, diğerininse tahliye edilecek hastalara ayrılan kliniğe düzenlediği aktarıldı.

ABD Savunma Bakanlığı'ndan emekli istihbarat analisti Marc Garlasco, hastanenin girişine isabet eden mühimmatın aydınlatma amaçlı kullanılan bir havan mermisi olduğunu söyledi. Haberde, İsrail ordusunun Gazze'de Filistinli militanların konuşlandığı bölgeleri tespit edebilmek için bu mermilerden sık sık kullandığı belirtildi. 

Birleşik Krallık ordusundan emekli bomba imha uzmanı Richard Stevens da bu analizi doğruladı.

Garlasco, doğum servisine isabet eden mühimmatlarınsa İsrail ordusundaki tanklarda kullanılan 120 milimetrelik mermiler olduğunu söyledi. Haberde, Hamas'ın elinde tank olmadığına ve bu mermilerin sadece İsrail ordusunun cephaneliğinde yer aldığına dikkat çekildi.

Uzmanlar, tahliye edilecek hastaların yer aldığı kliniğe düzenlenen saldırıda kullanılan mühimmatın tespit edilebilmesi içinse yeterli bilgi olmadığını söyledi. 

Şifa Hastanesi'nin direktörü Muhammed Ebu Selmiye, cuma günkü saldırılarda 7 kişinin öldüğünü ve onlarca kişinin yaralandığını ifade etti. 

İsrail ordusu, saldırılarını yoğunlaştırarak bu sabah Şifa Hastanesi'nin içine operasyon düzenlemeye başladı. Ordu sözcüsü Avichay Adraee, operasyonda hastanedeki sağlık personelinin ve sivillerin hedef alınmadığını iddia etti. 

Tel Aviv yönetimi, Şifa Hastanesi'nin altında Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin Kassam Tugayları'na ait bir komuta merkezi bulunduğunu öne sürmüştü. İsrail, militanların hastanenin altına kazdığı tünellerde rehineleri sakladığını ve yakıt depoladığını da savunmuştu. 

Öte yandan İsrail ordusuna ait radyodan yapılan duyuruda, hastanede İsrailli esirlerin olduğuna yönelik belirtilerin bulunmadığı, askerlerin aramalarını sürdürdüğü aktarıldı. 

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby de Hamas'ın, aralarında Şifa Hastanesi'nin de yer aldığı hastanelerin altındaki tünelleri karargah olarak kullandığını ileri sürmüştü.

Hamas ise iddiaları reddetmiş, Birleşmiş Milletler başta olmak üzere uluslararası yardım kuruluşlarını hastanede inceleme yapmaya çağırmıştı. 

İsrail, İzzeddin Kassam Tugayları'nın 7 Ekim'de başlattığı Aksa Tufanı operasyonuna Demir Kılıçlar operasyonuyla yanıt vermişti. 

Filistin Sağlık Bakanlığı'nın paylaştığı rakamlara göre, İsrail ordusunun bombardımanlarında Gazze'de 4 bin 650'si çocuk, 3 bin 145'i de kadın 11 bin 320 kişi öldürülürken, yaralananların sayısıysa 27 bin 490'a yükseldi. 

İsrail ise Gazze'den düzenlenen saldırılarda 365'i asker en az 1200 kişinin öldürüldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını duyurdu.

Independent Türkçe



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.