İzzeddin Ebu Ayşe
Hani, birkaç gündür Gazze'nin güneyinde ailesi için bir barınak bulabilme umuduyla minibüsyle şehri dolaşıyor.
Ancak ne yazık ki, İsrail'in hava saldırılarından ailesini koruyabilecek bir konut bulma çabaları olumsuz sonuçlandı.
Minibüsü durdurup, yol kenarına inen Hani, kaldırımda oturup ağlarken, şunları söyledi:
İsrail, Gazze'deki evlerimizi terk etmemizi ve güneye gitmemizi istedi ve biz de bunu yaptık. Ancak insani bölgeye ulaştığımızda ailem için bir yer bulamadık.
Bölgeden geç ayrıldığını ve daha önce ayrılanlarınsa tüm konutları aldıklarını söylen Hani, "Bir konut kiralamaya çalıştım, ancak tüm birimler mültecilerle doluydu. Hastanelerin koridorları insanlarla dolmuş durumda ve UNRWA tarafından yönetilen çadır kampı, aşırı kalabalık. Boş bir çadır yok. Okullardaki sınıflar da insanlarla dolu ve hastalıklar hızla yayılıyor" dedi.
DAHA FAZLA OKU
Gerçekten de Güney Gazze'de insanların barınabilecekleri boş bir yer kalmamış durumda.
İsrail, 1,1 milyon kişiden fazlasına evlerini hemen terk etmeleri talimatını verdi ve bu karar sonucunda 2,3 milyon kişilik Gazze nüfusu, 130 kilometrekarelik küçük bir bölgede yoğunlaştı.
2,3 milyon kişi gibi büyük bir sayıya ulaşmış durumda olan Gazze'deki nüfus sadece 130 kilometrekarelik bir alana sıkışmış durumda. / Meryem Ebu Dakka- Independent Arabia
Filmlerden edinilen fikir
Hani'nin çaresiz kaldığını gören oğlu, babasına ilginç bir öneride bulundu:
Bir önerim var, arabayı taşınabilir bir eve dönüştürmeye ne dersin? Filmlerde bunu sıkça görüyordum, bu deneyimi yaşayalım derim.
Oğlunun bu önerisi Hani'yi gülümsetti ve küçük oğlunun isteğini kabul etti. Keza, bu onların tek seçeneğiydi; mevcut koşullarda başka bir alternatifleri yok.
Bugünlerde Hani ve 5 kişilik ailesi, bir minibüsün içinde yaşıyor.
Minibüslerini uyumak, beslenmek, haberleri takip etmek ve telefonlarını şarj etmek için kullanıyorlar.
Ancak Hani, ailesinin yaşadığı zorlukları içten içe hissederken bu durumu çocuklarından ve eşinden saklıyor.
Artık taşınabilir bir ev haline getirdikleri otobüslerinin camına hem ailesine mahremiyet sağlamak hem de sabah ışıklarının içeriye girmesini engellemek için bez parçalarıyla kapatmaya çalışıyor.
Böylelikle Hani, çocuklarına daha rahat bir ortam sunmayı hedefliyor.
Çantanın içindeki mutfak eşyaları
Otobüsün içinde plastik bir su tankı, küçük bir gaz tüpü, tabaklar ve tencereler gibi mutfak eşyalarını bulunuyor.
Hani oldukça düzenli, aracın temizlik ve bakımıyla ilgileniyor.
Minibüsün içi gündüzleri ailecek vakit geçirdikleri bir oturma odası gibi kullanılırken, akşamları yatak odasına dönüşüyor.
Minibüs koltuklarının pozisyonunu değiştirerek yatacakları hale getiriyorlar.
Ancak Hani yine de gece boyunca uyuyamıyor, çünkü bir yandan savaş uçaklarının gürültüsü ve diğer yandan Gazze'deki olayların belirsizliği onu tedirgin ediyor.
Minibüsü güney Gazze'deki hastanelerin yanına park eden Hani, bu binalardan uzaklaşmamaya dikkat ediyor.
Bu tesislerin uluslararası insan hakları bağlamında korunduğuna inanılıyor, bu nedenle Hani, sürekli olarak sağlık kurumlarının yanında kalmaya özen gösteriyor.
Minibüsün radyosundan haber bültenlerini dinleyen Hani, umutla İsrail ve Hamas arasında ateşkese ilişkin bir anlaşmanın haberini duyabileceğini bekliyor.
Ancak tüm haberler Gazze Şeridi'nin farklı bölgelerinde gerçekleştirilecek askeri operasyonlar hakkında...
Sürücü koltuğunun yanındaki koltukta oturan eşi Suad, Hani'den radyoyu kapatmasını istedi ve şöyle dedi:
Tüm bu haberler moralimizi bozuyor, biz, bir şeyler getirip çocukların açlığını giderelim, çok açız.
Gazze'deki durumdan rahatsızlık duyan Hani, elleriyle hafifçe masaya vurdu.
Kendi minibüsünü taşınabilir barınak haline getiren tek kişi Hani değil.
Aynı şekilde onlarca aile de araçlarını bu şekilde kullanıyor.
Hepsi güvenli sığınaklarını kaybett ve onları İsrail hava saldırılarından koruyacak herhangi bir yerleri yok.
Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA) sözcüsü Adnan Ebu Hasene, Gazze'deki tüm barınma merkezlerinin, İsrail bombardımanından kaçan insanlarla dolu olduğunu ve UNRWA sığınağının yoğunluğunun, sığınak başına düşen ortalama mülteci sayısına dayanarak yaklaşık yüzde 251 olduğunu söyledi.
Hasane, "Yerinden edilmişlerin sayısı artıyor; sığınma merkezleri, çadır kampları ve hastaneler dolup taşıyor. Bu, Gazze'ye yaklaşan kış günlerinde büyük bir tehlikeye işaret ediyor. Bu nedenle Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin çağrısına yanıt olarak ateşkesin acil olarak ilan edilmesi gerekiyor, bu şekilde Gazze'deki kurtarılabilir durumdaki insanları kurtarmak mümkün olacaktır " dedi.
Independent Arabia - Independent Türkçe