Cezayirliler hastane kabusundan kaçmak için yurtdışında tedavi oluyor

Cezayirli hastalar devlet hastanelerinde ücretsiz tedavi almak için aylarca beklemek ve binlerce kilometre yol kat etmek zorunda kalıyorlar

Cezayir’de çoğu devlet hastanesi aşırı hasta yoğunluğu ve ekipman sıkıntısı ile mücadele ediyor (AFP)
Cezayir’de çoğu devlet hastanesi aşırı hasta yoğunluğu ve ekipman sıkıntısı ile mücadele ediyor (AFP)
TT

Cezayirliler hastane kabusundan kaçmak için yurtdışında tedavi oluyor

Cezayir’de çoğu devlet hastanesi aşırı hasta yoğunluğu ve ekipman sıkıntısı ile mücadele ediyor (AFP)
Cezayir’de çoğu devlet hastanesi aşırı hasta yoğunluğu ve ekipman sıkıntısı ile mücadele ediyor (AFP)

Devlet hastaneleri çeşitli alanlarda tıbbi bakımları ücretsiz sağlasa da, Cezayirlilerin çoğu yurtdışında tedavi alabilmek için çok para harcıyor. Zira devlet hastanelerindeki bu ücretsiz bakımı almak haftalarca veya aylarca beklemeye ve birçok kez binlerce kilometrelik yol kat etmelerini gerektiriyor. Birçok hasta, radyoloji ve endoskopi ekipmanlarının sürekli arızalanmasından ve özellikle ülkenin güneyindeki çöl bölgelerinde ücretsiz hizmet veren ve ciddi bir uzman sıkıntısı çeken hastanelerde tüm uzmanlık dallarının bulunmamasından ve bu nedenle Cezayir’in başkentindeki diğer hastanelerde tedavi randevusu alabilmek için binlerce kilometre yol kat etmek zorunda kalmaktan şikayet ediyor. Bir hasta kendisi için belirlenen zamanda hastaneye tekrar gelmek zorunda kalabiliyor, ancak testler sonucunda hastanede kendisi için gerekli ameliyat yapılamadığı için ülkenin doğusunda veya batısındaki başka bir hastaneye sevk edilebiliyor. Bunun sonucunda hasta tekrar randevu almak için binlerce kilometre yol kat ediyor, bu da birçok hastayı ya özel hastanelere başvurmaya ya da tedavi için yurtdışına gitmeye sevk ediyor.

Devlet hastanesi kabusu

Devlet hastaneleri, hemen müdahale edilen acil vakalara öncelik verirken, diğer hastalar ise tetkik, röntgen veya muayeneden yararlanmak, tıbbi bakım için hastaneye gelmek veya cerrahi operasyon geçirmek için randevu sistemine uymak zorunda kalıyor. Ancak randevular sınırlı ve bazı uzmanlık alanlarında sırasını bekleyen çok sayıda hasta olması nedeniyle bekleme listesinde sıranın gelmesi haftalarca veya aylarca sürebiliyor.

secf
Boufarik Devlet Hastanesi'ndeki doktorlardan biri (AFP)

Sağlığın Yükseltilmesi ve Bilimsel Araştırmanın Geliştirilmesi Ulusal Kurumu Başkanı Mustafa Hitafi, Cezayir’deki sağlık sektörünün sorununun ‘yeterlilik, uzman veya ekipman eksikliğinden değil, yönetim kaosundan, kötü organizasyondan ve hastayla iletişim eksikliğinden kaynaklandığına’ inanıyor. Hitafi Arap Dünya Haber Ajansı’na sağlık sektörünün hastaneler ve buralardaki uzmanlara ilişkin veri tabanı eksikliği, aşırı kalabalıklık ve ücretsiz tedavi nedeniyle büyük baskı, acil ve karmaşık vakalar için randevu almanın zorluğunu nedeniyle sıkıntı yaşandığını belirtti. Bu durumlar hakkında “Haftalarca, aylarca beklemekten, hastane dolaşmaktan kaçınmak için hastalara tedavi için yurtdışına gitmekten başka seçenek bırakmıyor. Bu da vatandaşların devlet hastanelerine olan güveninin azalmasına neden oluyor. Zira hastalar her gün kötü karşılama ve muameleye maruz kalıyor. Ayrıca kamu hastaneleri ile özel klinikler arasındaki organizasyon eksikliği ve koordinasyon eksikliği gibi sorunlar yaşanıyor” ifadelerine yer verdi.

Hastanelerin dijitalleşmesi

Hitafi tüm bu sorunların tek çözümünün tüm hastanelerdeki uzmanlıklar, cihaz ve testler, mevcut tedaviler ve uzmanlarla ilgili tüm bilgilerin hastalara sunulduğu özel bir platform oluşturmak ve hastayı rahatsız eden kaos, dağınıklık ve koordinasyon eksikliğinden kurtulmak için dijitalleşmeyi sağlamak olduğunu düşünüyor.

Ulusal Halk Sağlığı Uygulayıcıları Birliği Başkanı Dr. İlyas Merabet, Arap Dünya Haber Ajansı’na “Dijitalleşmeyi devreye sokarak hastanelerdeki organizasyon ve koordinasyon eksikliği durumunu ortadan kaldırma yolundayız. Hasta randevularının düzenlenmesi, cerrahi operasyonlar, tıbbi takip randevuları ve hastaların sağlık durumlarının sürekli ve düzenli olarak izlenmesi söz konusu olduğunda bocalayan sektörün sorunlarına radikal bir çözüm bulunması konusunda tüm umutlar buna bağlandı” dedi.

svef
Bir hastayı Boufarik Hastanesi’ne taşımak için bir ambulansın geldiği an (Reuters)

Merabet, karaciğer dokusu ve omurilik kök hücresi nakli gerektiren vakaların halen Türkiye, Fransa, Tunus ve Ürdün'e sevk edildiğine dikkati çekti. Bunun ‘Cezayir’deki yeterlilik eksikliğinden değil, teknoloji, ekipman ve tesis eksikliğinden kaynaklandığını’ açıkladı. Hastanın devlet desteğiyle yurt dışına tedavi için gönderilmesi, sadece nadir görülen hastalık vakalarında oluyor veya özel kliniklerde tedavi veya yurtdışına gitmek için bağış toplanması gerekebiliyor. Hastaların ve ailelerinin hayırsever insanlara çağrıları, Cezayir’deki özel kliniklerde ameliyat yapılması için bağış toplamaktan, ülke dışında tedavi için fahiş fiyatlarla yol ve konaklama masraflarını ödemekle sınırlı kalmıyor. Birçok hasta, tedavi masraflarını karşılamak için bağış toplamak amacıyla hayır kurumlarına ve tanınmış Cezayir sayfalarına giderek hayırseverlere yönelik günlük çağrılarda bulunuyor.

Fransa, Türkiye ve Tunus

Hiyati “Son kırk yıldır hastalar tedavi için özellikle Fransa’ya gönderiliyordu, ancak son yıllarda hükümet diğer ülkelerle anlaşmalar imzaladı, bu nedenle kalp hastalığı vakaları İrlanda’ya, ciddi göz hastalıkları vakaları ise İspanya’ya yönlendiriliyor” dedi. Hükümetin resmi olarak yurtdışına tedavi için destek verdiği vaka sayısı, bazı ülkelerle yapılan anlaşmalar kapsamında çoğu çocuk olmak üzere 200 ila 300 vakayı geçmiyor. Kendi imkanlarıyla yurt dışında tedaviyi tercih eden hastaların ise tedavi ve konaklama masraflarını karşılamaları gerekiyor.

secfe
Sağlık Bakanlığı genel merkezi önünde sırasını bekleyen vatandaşlar (Reuters)

Hiyati Cezayirlilerin yurtdışındaki tıbbi tedavinin Cezayir’dekinden çok daha iyi olduğuna inandıklarını ve bu nedenle hastalığın türü ve ameliyatın türü ne olursa olsun yurtdışında tedaviyi tercih ettiklerini sözlerine ekledi. Durumu iyi olan birçok hastanın ücretsiz olmasına rağmen devlet hastanelerine gitmediğini, bunun yerine ameliyat olmak, hatta teşhis koydurmak için doğrudan Fransa’ya, Türkiye’ye ya da Tunus’a gittiğini bunun için ulaşım, konaklama sıkıntısı ve yüksek maliyetlere katlandıklarını belirtti.

Yurt dışında tedavi gören Cezayirlilerin sayısına ilişkin resmi bir istatistik yok, ancak binlerce hasta tedavi için masrafları kendilerine ait olmak üzere yurt dışına seyahat ediyor.

Cumhurbaşkanı müdahalesi

Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun sosyal medyada geniş çapta destek alan 9 yaşındaki Melissa vakasında olduğu gibi, hastaların tedavi için yurt dışına nakledilmesini sağlamak amacıyla bizzat birçok kez müdahalede bulundu. 2021 yılında, masrafları devlete ait olmak üzere Fransa’da kanser tedavisi gören komedyen Saleh Aougrout’un durumunun acilen tedavi altına alınması için müdahalede bulunuldu ve tedavi görmesi için Paris’e gönderildi. Ancak Cumhurbaşkanının müdahaleleri, hiçbir şekilde, ücretsiz devlet hastanelerinde gerekli tıbbi bakıma erişimlerinde zorluklarla karşılaşan ve yurtdışında tedavi gerektiren tedavisi olmayan hastalıklardan muzdarip olan tüm hastaları kapsamıyor.

seve
Sağlık Bakanı Abdulhak Seyhi (Sağlık Bakanlığı)

Temsilciler geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanı Abdulhak Seyhi’nden özellikle şehir içi bölgelerde kadın hastalıkları, doğum, çocuk cerrahisi gibi gerekli uzmanlıkların sağlanması, çeşitli eyaletlerde kanser hastaları için özel merkezler açılması, kronik hastalıkları olanlara ise uzman sağlık ekiplerinin sağlanması gerektiği çağrısında bulundu. Ayrıca üniversite hastanelerinin modern ekipmanlarla donatılması, sağlık merkezlerinin ambulanslarla güçlendirilmesi, acil tıp ekipmanlarının sağlanması, hasta ulaşımına çözüm bulunması için çalışılması, yeni mezun eczacı ve sağlık görevlilerinin akreditasyon lisanslarındaki donmanın kaldırılmasını da talep ettiler.



BM’den Gazze'de yağma olaylarının arttığına dair uyarı

İsrail Ramazan boyunca Gazze Şeridi'ne yardım girişini engelledi (AFP)
İsrail Ramazan boyunca Gazze Şeridi'ne yardım girişini engelledi (AFP)
TT

BM’den Gazze'de yağma olaylarının arttığına dair uyarı

İsrail Ramazan boyunca Gazze Şeridi'ne yardım girişini engelledi (AFP)
İsrail Ramazan boyunca Gazze Şeridi'ne yardım girişini engelledi (AFP)

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in sözcüsü Stephane Dujarric dün yaptığı açıklamada, özellikle mart ayından bu yana insani yardımların girişinin engellenmesi nedeniyle vahim bir insani durumla karşı karşıya olan Gazze Şeridi'nde yağma olaylarının arttığı uyarısında bulundu.

Geçtiğimiz hafta sonu Deyr el-Belah'ta bir kamyona ve Gazze şehrinde bir depoya yönelik gerçekleşen yağma olaylarına işaret eden Dujarric, “Vahim bir insani durum ve gıda sıkıntısı nedeniyle yağma olaylarında artış olduğuna dair haberler geliyor” dedi.

Dujarric, yağma olaylarına karışan failler hakkında hiçbir bilgisi olmadığını da sözlerine ekledi.

Han Yunus'ta gıda yardımı almaya giden Filistinli çocuklar (Reuters)Han Yunus'ta gıda yardımı almaya giden Filistinli çocuklar (Reuters)

BM yetkilisi, geçici ateşkes döneminde, yardımlar Gazze Şeridi’ne ulaşırken, kendilerine herhangi bir yağmalama olayının rapor edilmediğini vurguladı.

Dujarric, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İnsanlar çaresizlikten mi çalıyor, yoksa suç çeteleri satmak için mi çalıyor bilmiyorum ama Gazze'de gıda sıkıntısının giderek arttığını çok iyi biliyoruz.”

Gazze Şeridi’nde bu yılın başlarından beri çocuklarda akut yetersiz beslenme vakalarının sayısı yaklaşık 10 bine yükseldiği kaydedildi.

Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'ta gıda yardımı almak için bekleyen Filistinli bir çocuk (Reuters)Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'ta gıda yardımı almak için bekleyen Filistinli bir çocuk (Reuters)

İsrail, 2,4 milyon nüfuslu ve eşi benzeri görülmemiş bir insani krize sahne olan Gazze Şeridi'ne giren tüm insani ve hayati yardımları denetliyor ve 15 ay süren kesintisiz çatışmaların ardından varılan kırılgan ateşkesin çökmesinden birkaç gün önce yani 2 Mart'tan bu yana her türlü yardımın Gazze’ye girişini engelliyor.