İşkence ve hakaret: Gazze’de İsrail ordusu tarafından alıkonan Filistinli çocukların ifadeleri…

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

İşkence ve hakaret: Gazze’de İsrail ordusu tarafından alıkonan Filistinli çocukların ifadeleri…

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Salim el-Rayyes

Refah: İsrail’in aralıksız dördüncü ayına girmek üzere olan Gazze savaşı sırasında, İsrail ordusunun kadınlar ve çocuklar dahil olmak üzere Filistinlilere karşı işlediği pek çok cinayet ve işkence vakası gün yüzüne çıkıyor. Özellikle Gazze şehrinden ve Gazze Şeridi’nin kuzeyinden 18 yaş altındaki çocukların evlerinden alınarak, hiçbir açık suçlama yöneltilmeden soruşturma ve işkence merkezlerine götürülmesi söz konusu.

Majalla, Zeytun mahallesi sakinlerinden olup, İsrail ordusu tarafından birkaç gün alıkonan bazı çocuklarla görüştü. Çocuklar, tutuklanma hadiselerini, hatta aileleri olmadan zorla Gazze Şeridi’nin güneyine gitmeye zorlandıklarını anlattı.

Gazze şehrinin güneydoğusundaki Zeytun mahallesinden 14 yaşındaki Ahmed Ebu Ras, ailesinin evinde oturuyorken, İsrail ordusu onların yerleşim bölgesine baskın yapmış ve evlerinin etrafındaki tarım arazilerini buldozerlerin önüne katıp götürmeye başlamış. Bunun üzerine annesi ve küçük kardeşleriyle beraber, gerekli bazı şeylerin olduğu küçük çantaları omuzlarına atıp, evin arkasından çıkmak zorunda kalmışlar, ancak askerler onları bekliyormuş.

O sırada İsrailli askerler, evlerini boşaltıyor, ahaliyi bir alanda topluyor, sonra da onları zorla arıyorlarmış. Ahmed şöyle diyor:

Ordu bizi durdurdu ve zorla aradı. Eşyalarımızı yere koyduk, çantaları açıp boşalttık; paraları bir kenara, telefonları bir kenara, geri kalan kıyafetlerimizi ve eşyalarımızı da başka bir kenara koyduk.

Daha sonra, o bölgedeki Gazzelilerin eşyalarının tasnif edilmesinin ardından kadınlar, orayı terk etmeye zorlanmış ve Gazze Şeridi’nin güneyini kuzeye bağlayan Selahaddin Caddesi yoluyla Gazze Şeridi’nin güneyine gitmeleri istenmiş. İsrail ordusu, Zeytun mahallesi sakinlerinin evlerine baskın düzenlediği yere iki kilometreden az bir mesafede bir denetleme noktası oluşturmuştu.

Kadınlar orayı terk etmeye zorlandı ve Gazze Şeridi’nin güneyini kuzeyine bağlayan Selahaddin Caddesi üzerinden Gazze Şeridi’nin güneyine gitmeleri istendi. İsrail ordusu, Zeytun mahallesi sakinlerinin evlerine baskın düzenlediği yere iki kilometreden az bir mesafede bir denetleme noktası oluşturmuştu

Kadınlar ve çocuklar bölgeyi terk ederken, ordu da erkekler ve gençleri, hatta bazı çocukları bölgeye yakın bir noktada bir tüccarın deposu olarak kullanılan mekânda alıkoymuş. Alıkonulan kişiler arasında Ahmed gibi çocuklar da varmış. Orada aralıksız 5 gün tutulmuşlar ve bu süre boyunca işkenceye maruz bırakılmış, ayaklarla ve ateşli silahların dipçikleriyle darp edilmişler. Ahmed şöyle diyor:

Bedenimizin her yerine farklı saatlerde ve aralıksız darbe aldık. Uykuyu bile tadamadık. Yemek yememizi engellediler ve bir serçeye yetmeyecek kadar su içmemize müsaade ettiler.

Hacetini gidermek için tuvalet izni istediğinde dahi onu sert bir şekilde darp edip, ağza alınmayacak sözler söylemişler.

Daha sonra Gazze Şeridi’nin dışına götürülmüş. Ebu Ras şöyle diyor:

5 gün dayak ve işkence sonrasında sabah saat 4’te bizi uyandırdılar, ellerimizi ve gözlerimizi bağladılar. Önümüzü göremiyorduk. Bize otobüse binmemizi söylediler ve Gazze sınırına yakın bir yerleşime benzeyen başka bir yere götürdüler.

Orada ilk defa bir parça ekmek yemelerine izin vermişler. Orada bir saat kalmış. Bu süre içinde dövülmüş ve hakarete maruz kalmış. Sonra 3 başka çocukla beraber onu alıp, İsrail’in Selahaddin Caddesi’ndeki kontrol noktası yakınında yer alan Zeytun mahallesine götürmüşler ve acınacak haldelerken onlardan Gazze Şeridi’nin güneyine gitmelerini istemişler.

Gazze’deki Hükümet Medya Ofisi’nin tahminine göre, Hamas’ın 7 Ekim saldırısı üzerine patlak veren İsrail savaşının başlangıcından Aralık 2023 sonuna kadar İsrail ordusu, Gazze’den ve Gazze Şeridi’nin kuzeyinden 2 bin 600’den fazla Filistinliyi tutukladı. Medya Ofisi, tutuklular arasında 40 sağlık personeli ile 8 gazetecinin bulunduğunu, tutuklu çocukların sayısının ise tespit edilemediğini açıkladı.

“Dayak yemekten yoruldum”

Tutuklama, sadece Ebu Ras adlı çocukla sınırlı değildi. Gazze’nin güneydoğusundaki Zeytun mahallesi sakinlerinden 15 yaşındaki Ahmed el-Arkan da bu çocuklardan bir diğeri. İsrail ordusu onun da ailesinin evine baskın düzenlemiş. Onu ve babasını diğerleriyle birlikte bir tüccarın pirinç deposuna götürmüş. Annesi ile ailesinin diğer üyeleri ise Gazze Şeridi’nin güneyine gitmeye zorlanmış. Ahmed şöyle diyor:

Bizi pirinç deposuna soktular ve üzerimize bol miktarda pirinç atmaya başladılar. Biz yerdeyken altımıza, üstümüze, içimize, her tarafımıza girdi. Yerde oturamaz oldum. Bu da işkencenin bir parçasıydı. Sonra ayaklarıyla karnımıza, sırtımıza ve bacaklarımıza vurmaya başladılar. Bir asker, eliyle karnıma vurdu.

Aralık 2023’ün ortasında, soğuk bir kış havasında, askerler tarafından farklı yaşlardaki diğer tutuklularla birlikte elbiselerini çıkarmaya zorlandıktan sonra yarı çıplak vücuduna su da sıkılan Ahmed el-Arkan’ın maruz kaldığı bu işkence, onun zayıf bedeninin kaldırabileceğinden fazlaydı. “Fiziksel ve psikolojik darbe ile işkenceden yorulmuştum. Dayak, hakaret, uykusuzluk ve rahatsızlık dışında benden ne istediklerini anlamıyordum.”

Gazze’deki Hükümet Medya Ofisi’nin tahminine göre Hamas’ın 7 Ekim saldırısı üzerine patlak veren İsrail savaşının başlangıcından Aralık 2023 sonuna kadar İsrail ordusu, Gazze’den ve Gazze Şeridi’nin kuzeyinden 2 bin 600’den fazla Filistinliyi tutukladı

Ahmed el-Arkan ile farklı yaşlardaki diğerlerinin tutuklanmasının üzerinden dört gün geçmiş ve bu süre içerisinde İsrailli askerler, onları Hamas hareketi ve harekete mensup kişiler hakkında bilgi sahibi olmakla suçlamaya çalışmış. Ancak bu çocuk, askerleri memnun edecek herhangi bir bilgiye sahip değilmiş. Bu yüzden dayağı ve hakareti sürdürmüşler. Ona yemek de vermeyip, her gün az miktarda su içirmişler. Ta ki onu İsrail’e götürüp, orada bir gece boyunca küçük çakıl taşlarından oluşan bir zemin üzerinde uyumaya zorlamışlar. “O zeminde mahvoldum. Ne oturabildim ne uyuyabildim. Ayakta durmama bile izin vermediler.”

sdcv
Fotoğraf: AFP

Daha sonra ordu, Ahmed’in bir parça ekmek yiyip, su içmesine izin vermiş. Ardından onu Gazze şehrinin güneydoğusundaki Kuveyt Kavşağı’na götürmüşler. Ahmed’in ifadesine göre, orada ordu, ona ve tutuklayıp işkenceye ve soruşturmaya maruz bıraktığı birkaç çocuğa şöyle demiş:

Güneye gidin, orası güvenli. Gazze, tehlikeli.

İçlerinden biri ambulansı aramış. Filistin Kızılayı’na ait ambulanslar gelmiş ve onları Gazze Şeridi’nin merkezinde yer alan Deyr el-Belah’taki Aksa Şehitleri Hastanesi’ne götürmüş. Zira tutukluluk esnasında sürekli maruz kaldıkları fiziksel işkence yüzünden o ve diğerleri ne yürüyebiliyor ne de hareket edebiliyormuş.

Tutuklama operasyonları, erkek çocukları, genç erkekleri ve yaşlıları kapsıyordu. Nitekim İsrail askerlerinin Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki farklı bölgelerden Gazzelileri tutukladıkları operasyonlara dair pek çok görüntü yayıldı. Bu görüntülerde Gazze’nin içinde veya dışındaki işkence ve tutukluluk merkezlerine götürülen Gazzelilerin iç çamaşırları hariç tüm kıyafetleri çıkarılmış görünüyordu. Bunlardan bir kısmı serbest bırakıldı, ancak birçoğunun İsrail hücreleri ve gözaltı merkezlerindeki akıbetleri bilinmiyor. Bunların yanı sıra bazı kadınlar ve genç kızlar da tutuklandı.

(15 yaşındaki çocuk): ‘Fiziksel ve psikolojik darbeden ve işkenceden yoruldum. Dayak, hakaret, uykusuzluk ve rahatsızlık dışında benden ne istediklerini anlamadım’

Onlara travma ve işkence yaşatan şey, sadece İsrail’in çocukları tutuklaması değil. Gözlerinin önünde evlerinin yıkılması ve ailenin kasıtlı olarak dağıtılması da onların yüreğinde iz bıraktı. Gazze’nin çocuk sakinlerinden 15 yaşındaki Musa Ahmed Ali de mağdurlardan biri. Ordu, onların da evini basmış ve onları bir ön uyarı yapmaksızın evi derhal boşaltmaya zorlamış. Ardından onları eve çok yakın bir yere götürmüş. Sonra ihtiyaç duydukları hiçbir eşyayı almalarına izin vermeden evi yıkıp geçmiş. Musa Ahmed Ali şöyle diyor:

Evimiz gözlerimizin önünde yıkıldı. Bizi yarısı kadın, yarısı da çocuk olmak üzere ikiye ayırdılar. Çocukların ve kadınların güneye gitmelerini istediklerini söylediler. Benim annem ve kardeşlerimle gitmeme izin vermeyip, ısrarla genç erkekler ve adamlarla alıkoydular.

Çocuğu diğerleriyle birlikte tutuklayıp, bilmediği bir yere götürmüşler. Dövüldüğünü, yeme-içmenin yasaklandığını, tuvaletten ve uykudan mahrum bırakıldığını, uyandırmak istediklerinde soğuk su sıktıklarını, kendisinin ve diğerlerinin en basit yaşam koşullarından yoksun bırakıldığını söylüyor ve askerin ruh haline göre, herhangi bir uyarı veya sebep olmaksızın dayak yediklerine dikkat çekiyor.

“Asker bana, ‘7 Ekim’de orada mıydın’ diye soruyordu, ben de ona İngilizce ‘Hayır’ cevabını veriyordum, bana vuruyordu. Ona her dilde cevap veriyordum, ama asker sadece şiddet, dayak ve küfür dilinden anlıyordu” ifadelerini kullanan Ahmed Ali, onlarla birlikte alıkonanların sayısının 25 ila 30 arasında değiştiğini, sadece onun ve daha önce ailelerinden koparılmış olan başka çocukların serbest bırakıldığını belirtti.

Gördüğü işkence sonucunda pek çok kırığı bulunan Ahmed Ali, Aksa Şehitleri Hastanesi’ne götürüldükten sonra annesiyle güçlükle iletişime geçmiş. Deyr el-Belah’taki bir okulda barınan annesi, oğlunu alıkoydukları süre boyunca yaşadığı kaygı ve uykusuzluktan sonra onun serbest bırakıldığına ve kendisiyle konuştuğuna inanamamış.

*Bu makale Şarku’l Avsat tarafından Londra merkezli Al Majalla dergisinden çevrilmiştir.



İsrail ordusu, Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı yakınına ve Genelkurmay karargahına hava saldırısı düzenledi

TT

İsrail ordusu, Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı yakınına ve Genelkurmay karargahına hava saldırısı düzenledi

İsrail bugün Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı karargahına hava saldırısı düzenledi. (Reuters)
İsrail bugün Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı karargahına hava saldırısı düzenledi. (Reuters)

Bu sabah erken saatlerde Suriye'nin güneyindeki Suveyda kentinde Suriye hükümet güçleri ile yerel Dürzi militanlar arasındaki çatışmalar yeniden başlarken, İsrail dünden bu yana Suriye'nin güneyindeki Suveyda ve Dera ile sınırlı tuttuğu saldırılarını bugün Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı yerleşkesini de kapsayacak şekilde genişletti. Duruma müdahalesini arttıran İsrail, başkent Şam’daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve Genelkurmay Başkanlığı karargâhı yakınlarına art arda saldırılar düzenledi.

Saldırılar, Suriye hükümetinin, hükümet güçlerinin kentin kontrolünü ele geçirmesinden bir gün sonra Suveyda'da çatışmaların yeniden başladığını açıkladığı sırada gerçekleşti. Suriye resmi haber ajansı SANA, Savunma Bakanlığı'nın bugün yaptığı açıklamada, ‘yasadışı’ grupların Suveyda'daki ulusal hastaneyi ordu ve iç güvenlik güçlerine karşı operasyonları için bir merkez olarak kullandıklarını ifade ettiğini aktardı.

Savunma Bakanlığı Medya ve İletişim Dairesi, silahlı gruplara mensup çok sayıda keskin nişancının hastanenin çatılarında konuşlandığını ve hükümet güçlerini yoğun bir şekilde hedef aldığını bildirdi. Medya ve İletişim Dairesi tarafından yapılan açıklamada, “Hastane ve çevresinin temizlenmesi ve Sağlık ve Acil Durum bakanlıkları yetkililerinin hastaneye girmesine izin verilmesi için defalarca çağrı yaptık, ancak şu ana kadar herhangi bir yanıt alamadık” denildi.

cd
Suveyda'daki çatışmaların ardından ordu ve güvenlik güçleri kente konuşlandı. (EPA)

İsrail, önceki gün Suriye'nin güneyindeki Suveyda ve Dera ile sınırlı kalan saldırılarını bugün Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve Genelkurmay Başkanlığı karargâhı çevresini de kapsayacak şekilde genişletti.

İsrail ordusu bugün yaptığı açıklamada, Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı yerleşkesinin girişini hedef aldığını ve Suriye ile sınır bölgesindeki güçlerini takviye edeceğini duyurdu. İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee bugün yaptığı açıklamada, ordunun Suriye ordusunun başkent Şam'daki Genelkurmay Karargahı’nın girişine saldırı düzenlediğini bildirdi. Adraee yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun ‘Suriye'deki Dürzi vatandaşlara yönelik gelişmeleri ve eylemleri izlemeye devam ettiğini’ belirterek, siyasi direktifler doğrultusunda bölgede saldırılar düzenlediklerini ve farklı senaryolara karşı tetikte olduklarını söyledi. Genelkurmay Başkanlığı yerleşkesinin girişine yapılan saldırıdan birkaç saat sonra İsrail savaş uçakları, Şam'ın kalbindeki bu askeri bölgeye yeni saldırılar düzenlemek üzere geri döndü. İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Suriye'ye yönelik acı verici saldırıların başladığını söyledi. Katz, “Şam'a verilen sinyaller sona erdi ve şimdi acı verici saldırılar gelecek” dedi.

Suriye resmi haber ajansı SANA bugün Şam'da bir patlama sesi duyulduğunu bildirirken, Suriye devlet televizyonu da İsrail insansız hava araçlarının (İHA) başkent üzerinde uçtuğunu duyurdu. Suriye devlet televizyonu, İsrail'in Şam'ın merkezinde düzenlediği saldırıda iki sivilin yaralandığını bildirirken, Reuters iki Suriyeli güvenlik kaynağına dayandırdığı haberinde İsrail hava saldırısının başkentteki Savunma Bakanlığı'nı hedef aldığını duyurdu. Suriye medyası daha sonra Genelkurmay Başkanlığı binasında ciddi hasar meydana geldiğini bildirdi.

Gelişmeler, Suveyda'da ilan edilen ateşkesin birkaç saat sonra çökmesinin ardından geldi. Ateşkes, insanların ölümüne neden olan ve günlerce süren kanlı mezhep çatışmalarına son vermeyi amaçlıyordu.

Suriye'nin güneyinde Dürzilerin çoğunlukta olduğu vilayette patlak veren şiddet olayları, çeşitli mezhepler arasındaki ayrışmaları gün yüzüne çıkardı.

yjuı
Dürzilerin çoğunlukta olduğu Suveyda'ya giren Suriye güvenlik güçleri, 15 Temmuz 2025 (Reuters)

Suriye güvenlik güçleri pazartesi günü Dürzi militanlar ile Bedevi aşiretler arasındaki çatışmaları kontrol altına almak üzere bölgeye sevk edilmiş, ancak Dürzi militanlarla çatışmaya girmişti. İsrail pazartesi ve salı günleri hükümet güçlerine hava saldırılarıyla müdahale etti ve amacın Dürzileri korumak olduğunu söyledi.

Suriye Savunma Bakanlığı tarafından dün gece ilan edilen ateşkes kısa sürdü. Yerel bir haber sitesi olan Suveyda 24'ün haberine göre Suveyda şehri ve civar köyler günün erken saatlerinde ağır topçu ve havan topu saldırısına maruz kaldı. Şarku’l Avsat’ın Suriye resmi haber ajansı SANA’dan aktardığına göre Suriye Savunma Bakanlığı, Suveyda'daki yasadışı grupları ateşkesi ihlal etmekle suçladı. Savunma Bakanlığı kent sakinlerine evlerinde kalmaları çağrısında bulundu.

Çatışmaların başladığı pazar gününden bu yana onlarca sivil, asker ve Dürzi militan öldü. Bir kişi, evinde başından vurulan kardeşinin cesedini bir Reuters muhabirine gösterdi.

fvgthy
Suriye güvenlik güçleri mensupları Suveyda'da bir mahallede, 15 Temmuz 2025 (AFP)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz bugün yaptığı açıklamada, Suriye hükümetini ‘Dürzileri rahat bırakması’ konusunda uyardı ve İsrail ordusunun Suriye hükümet güçleri çekilene kadar onları bombalamaya devam edeceğini vurguladı. ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack dün yaptığı açıklamada, ABD'nin ‘sükûnet ve bütünleşmeye doğru ilerlemek için’ tüm taraflarla temas halinde olduğunu ifade etti.