İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze Şeridi'ndeki savaşın en üst düzeye ulaştığını ve ordusunun yer altında ve üstünde yeni sistemlerle güçlü bir şekilde savaştığını iftiharla söyledi.
Netanyahu, "Üstün durumdayız, 8 binden fazla militanı öldürdük" dedi.
Netanyahu'nun özellikle ölen militan sayısını belirttiği bu açıklaması, Tel Aviv'de şok etkisi yarattı ve İsrail'in Gazze Şeridi'nde çok sayıda sivili öldürdüğünü açığa çıkarmış oldu.
Kurban sayılarındaki fark
Filistin Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre, Gazze'deki İsrail saldırılarında ölenlerin sayısı 22 bin 600'e yükseldi.
Savaşın başladığı 7 Ekim'den bu yana bölgede günde ortalama 300 kişi hayatını kaybetti.
Filistin Sağlık Bakanlığı'nın kaydettiği toplam kurban sayısından Netanyahu'nun öldürüldüğünü iddia ettiği militan sayısı çıkartıldığında, İsrail'in 92 gün içinde Gazze Şeridi'nde yaklaşık 14 bin 600 sivili öldürdüğü ortaya çıkıyor.
DSÖ kurban sayılarının güvenilir olduğunu doğruladı
Savaşın başlangıcında hem İsrail hem de ABD, Filistin Sağlık Bakanlığı'nın belgelediği vefat sayılarına şüpheyle yaklaşmış, bu sayıların abartılı olduğunu düşünmüştü.
Ancak, Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) Gazze'ye gönderdiği temsilci Richard Peeperkorn, bu raporlardaki kurban sayılarının güvenilir olduğunu doğruladı.
Peeperkorn, "Filistin sağlık kurumlarının ölümleri takip etme yöntemi tam olarak güvenilir. Bu veriler, Birleşmiş Milletler ajansları tarafından da kullanılıyor. Filistin'in veri toplama yetenekleri profesyonel ve bakanlık çalışanlarının birçoğu Amerika Birleşik Devletleri'nde eğitim gördü" ifadelerini kullandı.
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı tarafından sunulan rakamları izlediklerini belirten Peeperkorn, sözlerine şöyle devam etti:
Ancak rakamların gerçekten daha az olduğunu teyit ediyoruz. Bu istatistikler, hastanelere ulaşmayan veya enkaz altında kalmış olabilecek kurbanları içermiyor. Genellikle sadece sağlık tesislerine giren kurbanlar dikkate alınıyor.
Çocuk ve kadın kurbanlar
Ayrıca, Filistin Sağlık Bakanlığı, düzenli raporlarında sivillerle savaşçıları ayırt etmiyor, ancak kurbanların üçte ikisinden fazlasının çocuklar ve kadınlardan oluştuğuna dikkat çekmek için sürekli bir çaba içinde.
Bu, bilinçli bir şekilde yapılan ve anlaşılır işaretler taşıyan bir durum.
Askeri konular uzmanı Vasıf Erekat, "Çocuklar ve kadınların kurban olduğuna dair işaretler genellikle sivilleri gösterir. Bu gruplar savaşa katılmazlar ve uluslararası hukuka göre siviller ve barışçıl kişilerdir" dedi.
Bu konuşma, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu'nun raporuyla uyumlu.
"Gazze'deki son tırmanıştan bu yana ölenlerin yaklaşık yüzde 70'ini kadınlar ve çocuklar oluşturuyor. Filistinli kadınlar ve çocuklar hayat hakkı olan kişilerdir ve askeri hedef değillerdir" ifadesi yer alan rapor "Ateşi durdurun şimdi" şeklinde son buluyor.
Eleştiriler
Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Antony Blinken, "İsrail hükümetinin sivilleri koruma niyeti ile kurban sayıları arasında bir uçurum var. Sivilleri koruma niyeti ile sahada gördüğümüz gerçek sonuçlar uyuşmuyor" dedi.
Blinken, sözlerine şunları ekledi:
İsrail yetkilileriyle, saldırılarını savaş hukukuna uygun olarak yürütmelerini sağlamak için görüşüyoruz. Önemli olan askeri operasyonların, sivillerin korunmasını sağlayacak şekilde düzenlenmesidir.
Ayrıca, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, Gazze'de sivillerin korunmasına yönelik uluslararası insani hukuk ihlallerini kınadı.
Gazze'deki sivil ölüm sayıları için "benzeri görülmemiş" ifadesini kullanan Guterres, "Son birkaç haftada binlerce çocuğun öldürüldüğüne şahit olduk, bunlar savaşçı değiller" dedi.
DAHA FAZLA OKU
İsrail ordusunun "üzüntüsü"
Netanyahu'nun sadece 8 bin militanı öldürdüğü yönündeki açıklamasının ardından, İsrail Ordusu son zamanlarda işlediği katliamlarda sivil kayıplar için özür dilemek ve üzüntülerini ifade etmek zorunda kaldı.
İsrail ordusu tarafından yapılan bir açıklamada, "Gazze Şeridi'nin ortasındaki El-Megazi mülteci kampında onlarca insanın ölümüne neden olan saldırıdan dolayı üzgünüz" denildi.
Sözcü Jonathan Conricus, "Mühimmat saldırının doğasına uygun olmadığı için önlenebilir geniş çaplı zararlara yol açtı" dedi.
Conricus, şunları ekledi:
İlk soruşturma, İsrail hedeflerine yakın birkaç binanın hava saldırıları sırasında bombalanması sonucu, sivillere kasıtsız zarar verildiğini ortaya koydu. Savaşçı olmayanlara zarar verdiğimiz için özür dileriz, bilinmelidir ki saldırı Hamas militanlarını hedef almıştı. Bu olaydan dersler çıkarmak için çalışıyoruz.
Jonathan, Gazze'de sivil bölgelerde faaliyet gösteren ve içinde silahlı kişilerin de bulunduğu ordu nedeniyle sivil kayıpların yaşandığını açıkladı.
Kuvvetlerin uluslararası hukuka bağlı kaldığını ve siviller üzerindeki zararı azaltmak için ciddi adımlar attığını vurguladı.
Ayrıca, orduyun saldırılardan önce uyarılar gönderdiğini ve beklenmedik sivil varlığı durumunda saldırıları durdurmak zorunda kaldığını belirtti.
Jonathan, bir silahlıya karşılık iki sivilin zarar görmesi oranının, mevcut durumda olumlu bir sonuç olduğunu belirtti.
Uygunsuz mühimmat
İsrail ordusunun sivil kayıplar konusunda yaptığı açıklamada "Mühimmatın saldırının doğasına uygun olmadığı" vurgulandı.
Bu, Amerikan istihbaratının hazırladığı bir değerlendirmede ortaya çıkan "aptal bombaların" İsrail tarafından kullanıldığını gösteriyor.
"Aptal bombalar", ayrıca "serbest düşüş bombaları" olarak da bilinen, rehberlik sistemleri olmayan bombalardır ve istenmeyen hedefleri vurarak siviller için risk oluşturabilir ve hedefini 30 metreye kadar şaşırabilir.
Hükümet Basın Ofisi verilerine göre, İsrail Ordusu Gazze Şeridi'ne 66 bin ton patlayıcı attı.
Amerikan istihbarat değerlendirmelerine göre, bu bombaların yaklaşık yüzde 45'i güdümsüz. Bu durum, sivil kayıpların artmasında önemli bir etken olabilir.
İsrail Ordusu sözcüsü Keren Hajioff, "Ordu olarak uluslararası hukuka ve ahlaki davranış kurallarına bağlıyız. Sivillere verilen zararı en aza indirmek için önemli kaynaklar ayırdığımızı vurgulamak isterim. Bomba türü ne olursa olsun, hepsi yüksek hassasiyetle kullanılıyor. Savaş uçaklarımızda bulunan GPS, kameralar ve bilgisayarları aktif olarak kullanıyoruz" dedi.
Filistin Sağlık Bakanı Mey el-Keyle de "İsrail'in sivil zararı azaltma konusunda bir niyeti olduğuna inanmıyorum. Bu konuda Birleşmiş Milletler ve Amerika'nın yaptığı çağrılara rağmen, ordu ölümcül ve yıkıcı silahlar kullanıyor. Bu durum, fotoğraflardan da açıkça görülebilir" şeklinde konuştu.
Independent Arabia - Independent Türkçe