Yemen, Kızıldeniz krizinin hedef noktasındahttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/4786316-yemen-k%C4%B1z%C4%B1ldeniz-krizinin-hedef-noktas%C4%B1nda
ABD-İngiliz saldırılarında 5 Husi üyesi öldürüldü ve Suudi Arabistan gerilimi tırmandırmaktan kaçınma çağrısında bulundu
Perşembe gecesi, Kıbrıs’taki İngiliz Akrotiri hava üssünden bir savaş uçağı Yemen’deki Husi hedeflerini vurmak için havalanırken (Reuters)... Husi destekçileri Sana’da ABD ve İsrail bayraklarını yaktı (EPA)
Perşembe gecesi, Kıbrıs’taki İngiliz Akrotiri hava üssünden bir savaş uçağı Yemen’deki Husi hedeflerini vurmak için havalanırken (Reuters)... Husi destekçileri Sana’da ABD ve İsrail bayraklarını yaktı (EPA)
Yemenliler Perşembe gününe, Yemen’i Kızıldeniz krizinin hedef noktasına yerleştiren Husilerin uluslararası deniz ticaretine yönelik tehditlerine yanıt olarak ABD-İngiliz uçaklarının Sana dahil beş Yemen vilayetindeki 60 ila 73 Husi bölgesini hedef almasıyla uyandı.
Saldırılar beş Husi’nin ölümüyle ve ABD’nin insansız hava araçları (İHA), füzeler, kıyı radarları ve hava gözetimi ile bağlantılı olduğunu söylediği alanların yok edilmesiyle sonuçlandı.
ABD Başkanı Joe Biden ve İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, operasyonun başlamadan önce saldırı haberlerinin sızdırılması üzerine ‘şiddetli bir uyarı’ niteliğinde olduğunu söyledikleri operasyonu duyurdu.
Uluslararası alanda tanınan Yemen hükümeti, ülkeyi bir ‘propaganda çatışma alanı’na dönüştürmekten tamamen Husileri sorumlu tuttu ve Kızıldeniz’in emniyetini artırma noktasında egemenlik hakkına sahip olduğunu vurguladı.
Suudi Arabistan, Kızıldeniz bölgesinde gerçekleştirilen askeri operasyonları ve Yemen Cumhuriyeti’nin birçok noktasına düzenlenen hava saldırılarını büyük bir endişeyle takip ettiğini açıkladı. Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, ‘tüm dünyanın çıkarlarına zarar vermesi nedeniyle seyrüsefer serbestliğinin uluslararası bir talep olduğu Kızıldeniz bölgesinde güvenlik ve istikrarın korunmasının önemi’ vurgulandı. Ayrıca ‘bölgede meydana gelen olaylar ışığında itidal ve gerilimi tırmandırmaktan kaçınma’ çağrısında bulunuldu.
Husi grubu da hızla tehditte bulunarak gemilere saldırmaya devam edeceğini belirtti. Örgütün Askeri Sözcüsü Yahya Seri, saldırının ‘cevapsız ve cezasız kalmayacağını’ belirterek, hareketin tüm tehdit kaynaklarını ve düşman hedeflerini hedef almakta tereddüt etmeyeceğini söyledi.
Öte yandan ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) eski Komutanı Orgeneral Joseph Votel Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda “Husilerin yarattığı tehdit göz önüne alındığında bu saldırıların çok yerinde olduğunu ve çok geç geldiğini düşünüyorum. Yönetim acele etmeyerek doğru adımı attı ve ardından Husilere sert bir darbe indirdi” ifadelerini kullandı.
HDK: El-Faşir'de ateşkes için herhangi bir çağrı almadık ve buna uymayacağızhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5159461-hdk-el-fa%C5%9Firde-ate%C5%9Fkes-i%C3%A7in-herhangi-bir-%C3%A7a%C4%9Fr%C4%B1-almad%C4%B1k-ve-buna-uymayaca%C4%9F%C4%B1z
HDK: El-Faşir'de ateşkes için herhangi bir çağrı almadık ve buna uymayacağız
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) mensupları (Arşiv - Telegram)
Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK), Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de mahsur kalan ve açlık tehdidi altında olan binlerce sivile yardım ulaştırmak üzere çeşitli uluslararası taraflarca talep edilen insani ateşkes talebiyle ilgili olarak bilgilendirilmediğini açıkladı.
Bu yanıt, Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan'ın Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in talebi üzerine kentte bir hafta süreyle insani ateşkesi kabul etmesinden bir gün sonra geldi.
HDK'nin hukuk danışmanı Muhammed el-Muhtar en-Nur, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, güçlerinin el-Faşir veya diğer bölgelerde kısmi veya başka türlü herhangi bir ateşkesi kabul etmeyeceğini söyledi. En-Nur, HDK'nin ilan edilen ateşkes planıyla ilgili olarak söylendiği gibi BM ya da ABD'den herhangi bir resmi bildirim almadığını belirtti. Binlerce sivilin Tavile, Karma ve Cebel Merra bölgelerine gitmesinin ardından el-Faşir şehrinin boşaldığını ve el-Faşir'de bulunanların Sudan ordusuna ve onunla ittifak halindeki silahlı hareketlerin ortak güçlerine mensup savaşçılar olduğunu kaydetti.
HDK'nin hukuk danışmanı Muhammed el-Muhtar en-Nur (Şarku'l Avsat)
En-Nur, “HDK sadece savaşı durduracak ve Sudan'daki krizi kökten çözecek siyasi bir süreçle bağlantılı kapsamlı bir ateşkesi kabul edecektir” dedi.
Guterres'in çağrısı
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres cuma günü yaptığı açıklamada, el-Faşir kentindeki trajik durumu ele almak üzere insani bir ateşkese varmak için Sudan'daki savaşan taraflarla temas halinde olduğunu söyledi. “Orgeneral Abdulfettah el-Burhan'dan olumlu bir yanıt aldım. Umarım her iki taraf da el-Faşir'de tanık olduğumuz felaketi önlemenin ne kadar önemli olduğunun farkına varır” ifadelerini kullanan Guterres, el-Faşir bölgesinde ‘kitlesel bir yardım dağıtımına hazırlanmak’ amacıyla yardım dağıtımı için önceden üzerinde mutabık kalınması gereken bir ateşkes sağlanması gerektiğini vurguladı.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'de insani ateşkes çağrısında bulundu. (AFP)
Son verilere göre el-Faşir yaklaşık yarım milyon vatandaşa ev sahipliği yapıyor. Sudan ordusu ile HDK arasındaki çatışmaların patlak vermesinden bu yana on binlerce insan buradan kaçarak Ebu Şuk, Zemzem ve es-Selam kamplarında kaldı. Şehir ve çevresindeki yerinden edilme kampları, çok sayıda vatandaşın bölgenin kuzeyindeki bölgelere göç etmesine yol açan büyük bir gıda, içme suyu ve sağlık hizmeti sıkıntısı çekiyor. Bölgede faaliyet gösteren yardım kuruluşları, el-Faşir nüfusunun yüzde 70'inden fazlasının insani yardıma ihtiyaç duyduğunu bildirerek, son üç ayda açlık, susuzluk ve sağlık hizmetlerinin yetersizliği nedeniyle ölümlerin kaydedildiğini belirtti.
ABD'den uyarı
Buna karşılık yerel bir grup olan el-Faşir Direniş Komiteleri Koordinasyonu, birçok uluslararası ve yerel tarafın ilan edilen ateşkesi memnuniyetle karşıladığı bir dönemde HDK'nin saldırılarını arttırdığını, yerleşim bölgelerini ve sivil barınakları hedef aldığını ifade etti. Facebook üzerinden yapılan açıklamada, “Binlerce yerinden edilmiş insanın barındığı yoğun nüfuslu mahalleler ağır topçu bombardımanı altında kaldı. Sivillerin acılarını hafifletmek için yapılan ateşkes çağrılarına açıkça meydan okuyarak dün erken saatlerden bu yana devam eden bombardıman, HDK'nin askeri bir gerçekliği zorla kabul ettirmek için hiçbir uluslararası anlaşmaya uymayacağını göstermektedir” denildi.
ABD'nin BM Daimî Temsilciliği Geçici Maslahatgüzarı Dorothy Shea, cuma günü yapılan BM Güvenlik Konseyi toplantısında Sudan'daki çatışmanın taraflarına insani yardımların ulaştırılması ve malzemelerin ulaşmasını geciktiren bürokratik engellerin kaldırılması için 72 saatlik bir süre verildiğini söyledi. Shea, “Taraflar, Güney Sudan sınırı ve Darfur bölgesi de dahil olmak üzere Sudan içindeki tüm sınır kapılarını açmalıdır” dedi.
ABD'nin BM Daimî Temsilciliği Geçici Maslahatgüzarı Dorothy Shea (Reuters)
Shea, insani yardım kuruluşlarına taleplerinden itibaren bir hafta içinde vize verilmesini istedi. Ayrıca insani yardımın ulaştırılmasını engelleyenlerin sorumlu tutulması gerektiğini vurguladı. Shea, Sudan'da gerekli incelemeleri sürdürmek üzere uzmanlardan oluşan bir ekibin süratle oluşturulması çağrısında bulundu.
BM Güvenlik Konseyi haziran ayında, bir yıldan uzun bir süredir HDK tarafından kuşatma altında tutulan el-Faşir'deki kuşatmanın kaldırılması yönünde bir karar aldı. Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki HDK ülkenin batı bölgesindeki dört eyaleti kontrol ederken, el-Faşir Sudan ordusu tarafından kontrol edilen son kale konumunda.