Gazze'de 800 bin kişinin hayatı açlık ve susuzluk nedeniyle tehlikede

Gazze'deki hükümet, İsrail'in Gazze Şeridi'nin orta ve kuzey kesimlerine insani yardım girişini engellemesi sonucu 800 bin kişinin açlık ve susuzluk nedeniyle hayatının tehlikede olduğunu bildirdi

(AA)
(AA)
TT

Gazze'de 800 bin kişinin hayatı açlık ve susuzluk nedeniyle tehlikede

(AA)
(AA)

Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi'nden İsrail güçlerinin, Gazze Şeridi'nin orta ve kuzey bölgelerine insani yardımların girişlerine izin vermemesine ilişkin yazılı açıklama yapıldı.

Açıklamada, İsrail'in aç ve susuz bırakma politikası nedeniyle orta kesimdeki Gazze kenti ile kuzey bölgelerindeki yaklaşık 800 bin kişinin hayatının tehlikede olduğu vurgulandı.

Gazze kentine 700, kuzeye 600 olmak üzere günlük 1300 tır insani yardıma ihtiyaç duyulduğu, ancak İsrail'in bölgede tam bir kıtlık yaşattığı belirtildi.

Açıklamada, İsrail'in insani yardımların girişine izin vermediği, bölgeye ulaşmaya çalışan yardım tırlarına ateş açtığı, içme suyu kaynakları ve su kuyularını hedef aldığı kaydedildi.

İnsanların açlık ve susuzluktan ölmesinden İsrail'in yanı sıra uluslararası toplum ve Birleşmiş Milletlerin (BM) sorumlu olduğu belirtilerek saldırıların derhal sonlandırılması talep edildi.

İsrail güçleri tarafından insani yardımların girişinin engellendiği Gazze Şeridi'nde temel ihtiyaç malzemelerinin yanı sıra ilaç ve sağlık malzemeleri sıkıntısı çekildiği için yaralıların tedavisinde de büyük zorluklar yaşanıyor.

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA), Gazze'deki durumun eşi benzeri görülmemiş düzeyde kötüleştiğini vurgulayarak, uluslararası topluma "derhal insani ateşkes" çağrısında bulunmuştu.

UNRWA, İsrail'in saldırıları nedeniyle Gazze'de siviller için güvenli bir yer kalmadığına dikkati çekmişti.

Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (UNOCHA), dün İsrail'in engellemeleri nedeniyle Gazze Şeridi'nin kuzeyine yapılması planlanan gıda, ilaç, su gibi insani yardım sevkiyatlarının büyük çoğunluğunun aksadığını duyurmuştu.

UNOCHA yayımladığı raporda, yılın ilk 10 gününde Gazze Şeridi'nin kuzeyine planlanan 21 insani yardım sevkiyatından yalnızca 3'üne müsaade edildiğini bildirmişti.

Raporda, "İnsani yardım ortaklarının, Gazze'nin kuzey kesimindeki kapsamlı ihtiyaçlara yanıt verme yeteneği, yardım sağlayanların erişiminin sürekli engellenmesi ve İsrailli yetkililerin koordineli güvenli erişim sağlamaması nedeniyle kısıtlanıyor." ifadelerine yer verilmişti.

UNOCHA, İsrail'in, ciddi kısıtlamalarıyla insani yardım ortaklarının çalışmalarını "felç ettiğini" vurgulamıştı.



Finansman kaynakları tükenen Hamas, gençleri silah altına almaya yöneldi

Hamas, savaşın uzamasıyla birlikte ağır krizlerle karşı karşıya kaldı (AFP)
Hamas, savaşın uzamasıyla birlikte ağır krizlerle karşı karşıya kaldı (AFP)
TT

Finansman kaynakları tükenen Hamas, gençleri silah altına almaya yöneldi

Hamas, savaşın uzamasıyla birlikte ağır krizlerle karşı karşıya kaldı (AFP)
Hamas, savaşın uzamasıyla birlikte ağır krizlerle karşı karşıya kaldı (AFP)

Hamas Hareketi, Gazze Şeridi’nde 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana aralıksız devam eden savaşın uzamasıyla birlikte İsrail'e karşı savaşı finanse etmek için kaynaklarının tükenmesi sorunuyla karşı karşıya kaldı. Bu durum, Hamas’ın 40 yıllık tarihinde en büyük zorlukları yaşayarak savaşmaya devam etmek ve Gazze'nin işlerini yönetmek zorunda kalmasına neden oluyor.

İsrailli eski ve mevcut yetkililer, Hamas'ın askeri kanadının zayıflaması ve mali kaynaklarının tükenmesi nedeniyle savaşçılarına yeterli maaş ödeyemez hale gelmesi üzerine gözetleme ve İsrail askerlerinin kullandığı yollara patlayıcı yerleştirme gibi görevler için gençleri silah altına almaya çalıştığını öne sürdüler.

Şarku’l Avsat’ın ABD merkezli Washington Post gazetesinden aktardığı ha bere göre, Hamas'ın tarihindeki en kötü mali ve idari krizi yaşadığını ve İsrail'e karşı savaşmaya devam etmek ve Gazze Şeridi'ni yönetmek için gerekli kaynakları sağlamakta büyük zorluk çekiyor. Gazeteye göre Hamas, İsrail güçleri tarafından tahrip edilen tünelleri ve yeraltı komuta merkezlerini de telafi edemedi. İsrailli eski bir üst düzey istihbarat subayı olan Oded Ailam gazeteye verdiği demeçte, Hamas'ın tünellerini yeniden inşa edemediğini ve yüksek eğitimli savaşçılarına maaş ödemediğini, sadece hayatta kalmaya çalıştıklarını söyledi.

Ailam, Filistin polisi ve Gazze'den iki kaynak, Hamas yönetiminin 2007 yılından beri iktidarda olduğu Gazze'de polis ve bakanlık çalışanlarının maaşlarını ve öldürülen üyelerinin ailelerine ölüm tazminatı ödemelerini sürdüremez hale geldiğini vurguladı.

Filistinli yazar İbrahim el-Medhun, Washington Post’a yaptığı açıklamada, Hamas’ın bir yıldan fazla sürecek bir savaşa hazırlıklı olmadığını belirterek bazı temel hizmetleri sürdürmeye çalışırken ve iktidarının imajını korumak amacıyla, çöp toplama ve jeneratör yakıt yönetimi gibi temel yerel hizmetleri sunan acil durum komiteleri kurarken, idari harcamaları ve maaşları düşürmek gibi kemer sıkma önlemleri almak zorunda kaldığını belirtti.

Hamas, 7 Ekim 2023'te İsrail'e saldırarak Gazze'de yıkıcı bir savaş başlattı. Bu saldırı sonucunda yaklaşık bin 200 kişi öldü ve 250 kişi esir alınarak Gazze'ye rehin olarak götürüldü. O tarihten beri İsrail'in Gazze Şeridi'nde yürüttüğü savaş çoğu kadın ve çocuk olmak üzere58 binden fazla Filistinlinin ölümüne yol açtı.

İsrailli askeri yetkililer, Hamas'ın çatışmalar sırasında liderlerinin ve silah stoklarının yüzde 90'ını kaybettiğini söylüyor. Savaşın ilk aşamasında Hamas, para ve malzemeleri yeraltında depolamak gibi bir önlem alsa da bu kaynaklar tükenmeye başladı. İsrail ordusunun WhatsApp grubunda geçtiğimiz yılın mart ayında yayınlanan bir açıklamaya göre İsrail askerleri Gazze'nin kuzeyindeki Şifa Hastanesi'nin altındaki tünellerden 3 milyon dolardan fazla para ele geçirdi.

Arabulucular, Hamas Hareketi ve İsrail arasında 60 günlük ateşkesin sağlanması için müzakereleri sürdürürken bir yandan İsrail, Hamas üzerindeki baskısını korumak garantilemek istiyor, diğer yandan Hamas bir çıkış yolu arıyor. Tüm taraflar müzakerelerde ilerleme kaydedildiğini vurgulasa da anlaşmaya varılması halen uzak bir ihtimal olarak görünüyor.