Libya’daki iki hükümet kararlar çıkarma konusunda yarışırken, seçim süreci için hiçbir adım atılmıyor

Siyasetçiler, her iki hükümet tarafından yapılan açıklamaların ‘vatandaşın değil, daha çok kendi politikaları lehine’ olduğunu düşünüyorlar

UBH Başbakanı Dibeybe’nin Ulusal Petrol Şirketi (NOC) başkanıyla görüşmesinden (UBH)
UBH Başbakanı Dibeybe’nin Ulusal Petrol Şirketi (NOC) başkanıyla görüşmesinden (UBH)
TT

Libya’daki iki hükümet kararlar çıkarma konusunda yarışırken, seçim süreci için hiçbir adım atılmıyor

UBH Başbakanı Dibeybe’nin Ulusal Petrol Şirketi (NOC) başkanıyla görüşmesinden (UBH)
UBH Başbakanı Dibeybe’nin Ulusal Petrol Şirketi (NOC) başkanıyla görüşmesinden (UBH)

Libya’da birbiriyle rekabet eden iki ayrı hükümet, farklı kararlar yayınlayarak ve açıklamalar yaparak siyaset sahnesinde ağırlıklarını artırmaya çalışıyor. Libyalı siyasetçiler ise bu durumu ertelenen seçimlerin yapılmasına yönelik herhangi ciddi bir adım atmadan iktidarda kalma çabası olarak değerlendirdi.

Libyalı Milletvekili Ammar el-Ablak, iki hükümet arasında ‘vatandaşların lehine olmaktan ziyade, kendi politikaları lehine kararlar alındığını ve açıklamalar yapıldığını, yoğun rekabetin onların ve müttefiklerinin iktidardaki konumlarını koruma çabasından ibaret olduğunu söyledi. Şarku’l Avsat’a konuşan Milletvekili Ablak, devletin yönetiminde siyasi ve mali bir başarısızlık olduğunu, kimsenin devleti tehdit eden risklerin farkında olmadığını ve yolsuzluk vakalarının giderek arttığını vurguladı.

Libya'da Mart 2022’den bu yana iki hükümet iktidar mücadelesi veriyor. Bu hükümetlerden biri, başkent Trablus merkezli, Abdulhamid ed-Dibeybe’nin başbakanı olduğu geçici Ulusal Birlikte Hükümeti (UBH). Diğeri ise Usame Hammad’ın başbakanı olduğu ve Temsilciler Meclisi (TM) tarafından desteklenen, merkezi Libya'nın doğusunda bulunan paralel İstikrar Hükümeti.

dve
Paralel İstikrar Hükümeti Başbakanı Usame Hammad (İstikrar Hükümeti)

Her iki hükümet de ülkenin meşru hükümeti olduğunu iddia ederken, başta denetim olmak üzere ülkenin yürütme otoritesi ile bu otoriteye bağlı kurumların birleştirilmesini gerektiren temel sorunlara bazı geçici çözümlere bel bağlıyor. Her iki hükümetin aldığı kararlar, seçimlerin yapılacağı tarih açıklanmadan daha fazla zamana ihtiyaç duyarken, seçim tarihini açıklamak ise onların değil, TM ve Devlet Yüksek Konseyi’nin (DYK) yetkisi dahilinde.

UBH Başbakanı Dibeybe, çeşitli tarafların karşı çıkmasına rağmen, nihayet Hamada petrol sahasının geliştirilmesine yönelik çalışmaların sürdürülmesinin gerekli olduğuna yönelik teknik ve hukuki gözlemlerin ele alınmasını vurguladı ve gerekli talimatları verdi. Bu konuyu değerlendiren Milletvekili Ablak, iki hükümet arasında zaman zaman öne çıkan ikincil meselelerle ilgili çekişmeler ve sekteye uğrayan siyasi süreç meselesinin unutulması nedeniyle Libyalıların dikkatinin dağılmasına karşı uyardı.

Akaryakıt kaçakçılığıyla mücadele etme bahanesiyle akaryakıt sübvansiyonlarını kaldırma kararı alan Dibeybe, halkın çeşitli kesimlerinin verdiği tepkinin ardından geri çekti. İstikrar Hükümeti Başbakanı Hammad da hiç vakit kaybetmeden kararın yansımaları konusunda uyarmış, kararla ilgili bir kamuoyu yoklaması yapılması çağrısında bulunmuştu. İstikrar Hükümeti tarafından yapılan açıklamada, bu tür kararların sonuçları, boyutları ve olası zararları incelenmeden hiç kimse tarafından bu kadar hızlı bir şekilde alınamayacağı vurgulandı.

Her iki hükümet de koltuklara sıkı sıkıya tutunuyor

Libyalı Milletvekili Halife ed-Dağari, yakında ne iki hükümetin de istifa edeceğini ne de seçimler için ciddi hazırlık yapılacağını düşünüyor. Dağari, buna karşın kendilerinin ve çatışmanın ana taraflarından müttefiklerinin mevcut konumlarına sadık kaldıklarının altını çizdi. Birleşmiş Milletler Libya Özel Temsilcisi Abdullah Bathiliy’nin siyasi bir çözüme ulaşmak için Libyalı tarafları bir müzakere masası etrafında toplamak için başlattığı inisiyatife dikkat çeken Dağari, şartların tüm taraflarca belirlediğini söyledi.

Şarku’l Avsat’a konuşan Dağari, sözlerini şöyle sürdürdü:

Petrol ihraç ediliyor ve gelirleri ise maaşlar, destek, yeniden yapılanma ya da diğer harcama yapılan kalemler de dahil, genel bütçeye dağıtılıyor. Her hükümet de bunlardan pay alıyor. Haliyle hiçbiri iktidardan ayrılmayacak.

sd
TM ile Merkez Bankası, Daniel Kasırgası'ndan etkilenen şehirlerin yeniden inşası için yapılacak harcama konusunda anlaştı (TM)

Dağari, TM ve Merkez Bankası'nın kısa bir süre önce Daniel Kasırgası'ndan etkilenen şehirlerin yeniden inşası için 3 yıllık bir süre zarfında kademeli olarak yapılacak harcama konusunda anlaşmaya vardıklarını söyledi. Her iki hükümetin liderlerinin, kendi nüfuz bölgelerinde yaşayan vatandaşların bu hükümetler tarafından alınan ve genel olarak seçimlere hazırlanmakla ilgili olmayıp, belirli bir tarafın taleplerinin karşılanması, bazı gıda maddelerinin tedariğinin desteklenmesi ya da küçük hibelerin sağlanması ile sınırlı olan kararlara dikkat çeken Dağari, yapılan çalışmalardan memnun olup olmadıklarını öğrenmek isteyip istemediklerini merak ettiğini dile getirdi.

Dağari, TM ve DYK başkanlıklarının ve üyelerinin çoğunluğunun, gerek seçim yasaları üzerinde fikir birliğine vararak gerekse anayasa taslağı hazırlayarak’ ülkedeki bölünmeyi ele almaya ve siyasi süreçte ilerlemeye yönelik çağrıları görmezden gelmeye devam etmelerini eleştirdi.

İstikrar Hükümeti’nin Yerel Yönetim Bakanlığı, geçtiğimiz günlerde Derne şehrini vuran Daniel Kasırgası nedeniyle evleri hasar gören 400 aileye tazminat belgelerini dağıttı. Öte yandan UBH’nin medya platformu, son günlerde Başbakan Dibeybe’nin gençlere ve ihtiyaç sahibi ailelere konut sağlama girişimi kapsamında başkent Trablus’un güneyindeki Suvani Bin Adem bölgesinde nakit kredi için aday listelerini açıkladığı aktarıldı.

Libyalı siyasi aktivist Ahmed et-Tevati, yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:

İki hükümetin de geçtiğimiz yılın başlarında bir şekilde seçim düzenlemeye hazır olduklarını açıklamaları, aralarındaki rekabetin ciddiyeti konusunda şüphe yaratma girişiminden başka bir şey değildi. Bathiliy’nin inisiyatifinin engellenmesiyle birlikte seçimlerle ilgili açıklamalar da azaldı.

Tevati, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bir şehrin içinde bulunduğu koşulların düzeltilmesi, belirli bir kesimin maaşlarının iyileştirilmesi ya da bir okul veya köprü inşa edilmesi gibi her iki hükümetin de yaptığı hizmetlerin Libyalılara asıl hayalleri olan seçimleri unutturmayacağını söyledi.

Libyalıların her iki hükümetin de vaatlerinden yüz çevirdiklerini ve kararlarının gerekçeleri konusunda şüphe duyduklarını belirten Tevati, İstikrar Hükümeti Başbakanı Hammad'ın, Libya Ulusal Ordusu (LUO) lideri Mareşal Halife Hafter'in oğlu Belkasım'ı Derne ve kasırga felaketinden etkilenen diğer şehirler ve bölgeler için İcra Direktörü olarak atama kararı sonrası başlayan tartışmalara dikkati çekti.

Tüm taraflara halkın gösterdiği sabra daha fazla güvenmemeleri tavsiyesinde bulunan Tevati, özellikle mali ve düzenleyici kurumların raporlarının, geçtiğimiz yıl ülkenin yasama ve yürütme organlarına yapılan toplam harcamalardaki artışa ilişkin ortaya çıkardığı sonuçların gerilimi tırmandığını hatırlattı. Tevati, UBH’nin Maliye Bakanlığı tarafından yayınlanan Aydınlatma ve Şeffaflık Raporu'na göre, toplam harcamaların 3 milyar 855 milyon dinar (Libya’da 1 dolar 4,81 dinar) olarak gerçekleştiğini de sözlerine ekledi.



Irak, Güney Kore ile hava savunma sistemi anlaşması imzaladı

Güney Kore'nin Cheongung-II hava savunma sistemi (Defence Blog)
Güney Kore'nin Cheongung-II hava savunma sistemi (Defence Blog)
TT

Irak, Güney Kore ile hava savunma sistemi anlaşması imzaladı

Güney Kore'nin Cheongung-II hava savunma sistemi (Defence Blog)
Güney Kore'nin Cheongung-II hava savunma sistemi (Defence Blog)

Irak, hava ve balistik füze savunma sistemi satın almak üzere Güney Koreli bir şirketle anlaşırken, Savunma Bakanlığı, görevden alınan meclis başkanı Muhammed el-Halbusi'nin yol açtığı siyasi tartışmalara rağmen Peşmerge güçlerine ABD yapımı silahlar verilmesi kararını savundu.

Güney Koreli LIG Nex1 şirketi dün (Cuma) yaptığı açıklamada, Irak'a Kore yapımı hava ve balistik füze savunma sistemi ihraç etmek üzere bir anlaşma imzalandığını duyurdu. Gelişmiş silah sistemleri üreticisi yaptığı açıklamada, Güney Kore'nin M-SAM2 hava savunma sistemi olarak da bilinen Cheongung-II sistemini ihraç etmek için Irak Savunma Bakanlığı ile 2,78 milyar dolarlık bir anlaşma imzaladığını belirtti. Irak, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Suudi Arabistan'ın ardından Ortadoğu'da Güney Kore üretimi hava ve balistik füze savunma sistemini satın alan üçüncü ülke oldu. Güney Kore'nin füze savunma stratejisinin en önemli parçasını oluşturan sistem, öncelikle Kuzey Kore tehditlerine karşı koruma sağlamak amacıyla füze ve uçakları durdurmak üzere tasarlandı.

Füzeler ve M-SAM-2 entegre sistemi LIG Nex1 tarafından üretilmekte, Hanhwa Systems şirketi radarı sağlamakta ve Hanhwa Aerospace de füze rampaları ve araçlarını üretmektedir.

Cheongung-II, Rus füze sistemlerinde kullanılan 9M96 füzesinin teknolojisi temel alınarak geliştirilen orta menzilli bir karadan havaya savunma sistemidir.

Kürt Peşmerge güçleri Haziran 2023'te Erbil'de düzenlenen bir törende (AFP)Kürt Peşmerge güçleri Haziran 2023'te Erbil'de düzenlenen bir törende (AFP)

Peşmerge silahları

Irak Savunma Bakanlığı, ABD yapımı obüslerin Peşmerge güçlerine teslim edilmesini savundu.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Peşmerge güçlerine tahsis edilen 105 mm'lik obüslerle ilgili olarak medyada ve sosyal medyada dolaşan haberlere cevaben, silahların alımının Savunma Bakanı İrfan el-Hayali döneminde sözleşmeye bağlandığını ve Savunma Bakanı Cuma Anad döneminde değiştirildiğini açıklığa kavuşturmak isteriz” denildi.

Bakanlığın açıklamasına göre, meblağlar mevcut hükümetin kurulmasından önce ödendi ve silahlar 20 Kasım 2023 tarihinde Umm Kasr Limanı’na ulaştı.

Silahlar Umm Kasr Limanı’na varışlarının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Peşmerge Bakanlığı’na teslim edilmemiş. Ardından Genelkurmay Başkanı tarafından bir nota verildikten ve gerekli tüm tedbirler alındıktan sonra bu işlem gerçekleştirilmiş.

Savunma Bakanlığı, ‘Peşmerge güçlerinin Irak'a sadakatinden şüphe duyulmayan ulusal bir güç olduğunu ve daha önce bahsi geçen silahlar konusunun yedi yıldan fazla bir süre önce gerçekleştiğini, silahların ancak bu konuda tüm tedbirler alındıktan sonra teslim edildiğini’ vurguladı.

Söz konusu mesele, özellikle Tekaddum Partisi lideri Muhammed el-Halbusi'nin silahların Erbil'e teslim edilmesi anlaşmasına itiraz etmesinin ardından büyük bir siyasi tartışmaya yol açtı.

Halbusi geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, “Bu tür silahlar, yetenek ve kapasitelerine sürekli ihtiyaç duyduğumuz Irak ordusunun tekelinde olmalıdır” dedi.

Ancak Halbusi kısa bir süre önce açıklamalarını tersine çevirerek, ‘bölgedeki mevcut siyasi liderliğin varlığı göz önüne alındığında, Peşmerge güçlerine teslim edilen ABD silahlarını kullanmaktan korkmadığını’ belirtti. Halbusi bir televizyon kanalında yaptığı açıklamada, “IKBY liderleri mantıklı hareket ediyor ama gelecek korkuları var” ifadesini kullandı.

Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre siyasi partiler, özellikle de Şii Koordinasyon Çerçevesi'ndeki güçler, Mustafa Kazımi'ninki de dahil olmak üzere önceki hükümetlerin silahları IKBY'ye teslim etmeyi reddettiğini belirterek, karara itiraz ettiler.

IKBY Peşmerge Bakanı Şoreş İsmail geçtiğimiz ağustos ayında, ABD Savunma Bakanlığı'nın Irak federal hükümetinin onayıyla Peşmerge güçlerine bir dizi ağır silah verdiğini açıkladı.