Hizbullah, savaşın genişlemesi halinde İsrail hedeflerini ‘karada ve denizde’ vurmakla tehdit etti

İsrail’in Lübnan’ın güneyindeki Zabkin kasabasını hedef alan hava saldırısı sonucu dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail’in Lübnan’ın güneyindeki Zabkin kasabasını hedef alan hava saldırısı sonucu dumanlar yükseliyor (AFP)
TT

Hizbullah, savaşın genişlemesi halinde İsrail hedeflerini ‘karada ve denizde’ vurmakla tehdit etti

İsrail’in Lübnan’ın güneyindeki Zabkin kasabasını hedef alan hava saldırısı sonucu dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail’in Lübnan’ın güneyindeki Zabkin kasabasını hedef alan hava saldırısı sonucu dumanlar yükseliyor (AFP)

Hizbullah, İsrail’in savaşı Lübnan’a doğru genişletmesi halinde ‘karada ve denizde’ İsrail hedeflerini vurmakla tehdit ederek, son çatışmalar ve kullanılan silah ile füzelerin türü aracılığıyla direnişin sahada güçlü bir mesaj verdiğini bildirdi.

İsrail’in Lübnan’ın güneyindeki Dhayra kasabasına düzenlediği şiddetli hava saldırıları, beş evin yıkılmasına yol açtı.

Hizbullah, geçtiğimiz perşembe günü kamera ile donatılmış, 10 kilometre menzile sahip, hedeflere saldırmadan önce coğrafi engelleri aşacak şekilde eğimli uçabilen Almas (Elmas) isimli yeni bir güdümlü füze kullandı.

Ayrıca ses hızını aşan, menzili 10 kilometre olan, patlayıcı başlığı ağırlığının 50 kilo olduğu İran yapımı yeni Falaq-1 füzesinin kullanıldığını da açıkladı.

Hizbullah Yürütme Konseyi Başkan Yardımcısı Şeyh Ali Damuş, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Düşman, son çatışmalar ve kullanılan silah ve füzelerin türü aracılığıyla direnişin saha ve ateş mesajlarını iyi anlamalı. Lübnan’ın güneyine yönelik saldırının devam etmesi durumunda sert bir karşılıkla karşılanacağını ve direnişin hedef çemberini genişleteceğini bilmelidir.”

Damuş, dün güney banliyösünde düzenlenen anma töreninde yaptığı konuşmaya şu ifadelerle devam etti:

“Lübnan’a yönelik saldırıyı genişletmek düşmanı uçurumun eşiğine getirecek ve varlığını direniş ateşi altına sokacaktır. Bu nedenle düşmanın hesaplarında hata yapmaması gerekir. Direnişin ulusal çıkarları gözeterek savaşa sürüklenmekten kaçındığı doğrudur ama bu kendisine dayatılırsa bundan korkmaz. Bütün gücüyle, cesaretiyle, yeteneğiyle en geniş ölçüde karşı koymaya tamamen hazırdır.”

Kara ve deniz

Damuş, savaş sınırlı olduğu için direnişin şu ana kadar operasyonlarında yetenekleri, silahları ve füzelerinin yalnızca küçük bir kısmını kullandığına dikkat çekerek şunları söyledi:

“Eğer düşman Lübnan’a karşı geniş bir savaş düşünüyorsa, direnişin yeteneklerinin sınırlarda çatışmanın ötesine geçeceğini ve direnişin hassas füzelerinin Siyonist varlığın her yerine ulaşacağını biliyor. İsrail’in karadaki, denizdeki ve tüm bölgedeki hedefleri ve mevzileri, Lübnan’daki direnişin hassas füzelerinin menzilindedir.”

Parti liderleri, daha önce Genel Sekreter Hasan Nasrallah’ın konuşmalarından birinde bahsettiği Guş Dan bölgesi de dahil olmak üzere, İsrail’deki hayati hedefleri vurma tehdidinde bulunduğundan, deniz hedeflerini hedef almaya yönelik bu tehdit, savaşın başlangıcından bu yana ilk oldu.

Damuş, denizdeki hedeflerden kastedilenin askeri hedefler mi, yoksa İsrail kıyıları açıklarında Akdeniz’deki gaz çıkarma tesisleri mi olduğunu belirtmedi.

İsrail vurmaya devam ediyor

İsrail, Lübnan topraklarındaki hedefleri vurmaya devam ediyor.

İsrail ordusu, dün yaptığı açıklamada, Lübnan’ın güneyindeki Hizbullah askeri tesislerinin hedef alındığını açıkladı.

Açıklamada, savaş uçaklarının Lübnan’ın güneyinde Hizbullah’a ait iki askeri noktaya saldırdığı bildirildi.

Ordunun ‘tehdidi ortadan kaldırmak amacıyla’ sabah saatlerinde Lübnan’ın güneyinde birçok noktaya saldırı düzenlediği bilgisi de verildi.

Ayrıca, Lübnan sınırındaki hazırlığı artırmak için askeri eğitim düzenleneceği de ifade edildi.

İsrail medyası, Celile’ye füze fırlatılmasının yanı sıra Hizbullah’ın Margaliot’ı hedef almak amacıyla gönderdiği bir silahlı insansız hava aracının (SİHA) imha edildiğini duyurdu.

Hizbullah, art arda yaptığı açıklamalarda, Tel Şaar sahasındaki İsrail askerlerini füzeyle hedef aldıklarını, Honin Kışlası civarına Burkan füzesi fırlattıklarını, Ramim kışlası ve çevresinin yanı sıra Birkat Risha bölgesinin doğusunu da hedef aldıklarını bildirdi.

İsrail’e ait bir SİHA, dün şafak vakti Lübnan’ın güneyindeki Tayr Harfa-Al-Jabain üçgenindeki bir ticari kuruluşu hedef alarak hem bu kuruluşa hem de komşu kuruluşlara büyük zarar verdi.

İsrail ordusu, Kafr Kila kasabasını top atışlarıyla vurdu. Ayrıca Markaba kasabasını ve Houla’daki yerleşim mahallelerini de hedef aldı.

Lübnan resmi haber ajansı NNA, batı kesimdeki Dahira kasabasında çok sayıda evin yıkılmasına yol açan hava saldırısında bir kadının yaralandığını bildirdi.

İsrail ordusu ayrıca, Marun ar-Ras kasabasına da hava saldırısı düzenledi.



İnsani krizler karşısında Sudan'ı desteklemeye yönelik uluslararası çabaların artırılması

Uluslararası yardımların bir parçası (Şarku’l Avsat)
Uluslararası yardımların bir parçası (Şarku’l Avsat)
TT

İnsani krizler karşısında Sudan'ı desteklemeye yönelik uluslararası çabaların artırılması

Uluslararası yardımların bir parçası (Şarku’l Avsat)
Uluslararası yardımların bir parçası (Şarku’l Avsat)

Sudan'da devam eden insani kriz ve ülke içinde ve komşu ülkelerde nüfusun artan temel ihtiyaçları ışığında, 2023 yılında çatışmaların patlak vermesinden bu yana devam eden zor durumunda Sudan halkına destek sağlamaya yönelik uluslararası çabaların önemi artıyor.

Raporlar, Sudan'ın, özellikle ülke içinde ve dışında savaştan etkilenen insanların ve mültecilerin sayısının artmasıyla birlikte gıda, sağlık, barınma ve eğitim dahil olmak üzere acil insani yardıma ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.

İnsani yardım kuruluşları

Geçtiğimiz yıl boyunca insani yardım kuruluşları Sudan genelinde 15,6 milyondan fazla insana 1,8 milyar dolarlık destekle ulaştı. Sağlanan yardımlar arasında 13 milyondan fazla insan için gıda ve geçim desteğinin yanı sıra su, sanitasyon, hijyen, sağlık, beslenme ve barınma yardımı da yer aldı.

Komşu ülkelerde faaliyet gösteren insani yardım kuruluşları bir milyondan fazla kişiye gıda, yarım milyon kişiye tıbbi destek ve 800 binden fazla kişiye koruma hizmetleri sağlayarak hayat kurtarıcı yardımlarda bulundu.

Kötüleşen koşullar

Bu bağlamda Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), insani krizin başlangıcından bu yana Sudan'a destek sağlıyor. Suudi Arabistan, Nisan 2023'te krizin patlak vermesinden önce daha sürdürülebilir müdahaleler uygulamaya yönelen Kral Selman Yardım ve İnsani Çalışmalar Merkezi'nin (KSrelief) çabalarının bir parçası olarak, birçok coğrafi alana ve insani sektöre dağıtılan 132 milyon dolarlık insani yardım da dâhil olmak üzere Sudan'a 3 milyar dolardan fazla destek sağladı.

KSrelief, çatışma nedeniyle kötüleşen insani durumun bu kazanımları heba ettiğini, bunun da KSrelief’i acil yardım sağlamak için geri dönmeye zorladığını ve Nisan 2023'ten bu yana Birleşmiş Milletler (BM) ve diğer insani yardım kuruluşlarıyla iş birliği içinde 73 milyon dolardan fazla maliyetle 70'ten fazla insani yardım projesi uyguladığı Sudan'daki ihtiyaç alanlarındaki çabalarını iki katına çıkardığını açıkladı.

Kalkınma projeleri

BAE Dışişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan son istatistikler, BAE'nin 2014-2025 yılları arasında 3,5 milyar dolar değerinde insani yardım ve kalkınma yardımı sağladığını ortaya koyarken, 2023'te çatışmanın patlak vermesinden bu yana 600,4 milyon dolar tahsis edildi. Bu yardımlardan iki milyondan fazla kişi doğrudan faydalandı.

defd
Sudan'a yönelik Suudi yardımı hava yoluyla ulaştırıldı. (Şarku’l Avsat)

Bu çabaların bir parçası olarak BAE, Şubat 2025'te Addis Ababa'da düzenlenen Sudan için Üst Düzey İnsani Yardım Konferansı'nda 200 milyon dolar taahhüt etti. BAE ayrıca 162 uçak ve bir deniz sevkiyatı aracılığıyla, 6 bin 388 tonu Sudan içinde ve 280 tonu tıbbi yardım olmak üzere 12,6 bin ton gıda, sağlık ve yardım malzemesi dahil olmak üzere yardımların ulaştırılmasına katkıda bulundu.

Sudanlı mültecileri desteklemek üzere Çad'a 6 bin ton ve Uganda'ya 200 ton gönderildi. Ayrıca bir sağlık merkezine destek sağlandı, 3 su kuyusu açıldı ve 10 sağlık tesisi inşa edildi. BAE ayrıca, Güney Sudan'daki mültecilere 300 ton yardım sağladı.

Sağlık sektörü

Sağlık sektöründe BAE, Çad'da 90 bin 889'dan fazla hastaya tıbbi hizmet sağlayan iki sahra hastanesi kurdu ve Güney Sudan'ın Bahr el-Gazal eyaletinde bir hastane açtı. Ayrıca 14 Sudan eyaletinde 127 sağlık tesisi desteklendi.

İstatistikler, BAE'nin Sudan'da faaliyet gösteren BM kurum ve kuruluşlarına 70 milyon dolar, komşu ülkelerdeki Sudanlı mültecilere de 30 milyon dolar sağladığını gösterdi. Buna Dünya Gıda Programı (WFP) için sağlanan 25 milyon dolar da dahil.

csdvfgt
BAE yardımı, Sudan'da mağdur olanlara yardım etmek için çeşitli kalemler içeriyor. (WAM)

Söz konusu mali katkılar şöyle: WFP’ye 25 milyon dolar, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'ne (UNHCR) 20 milyon dolar, Dünya Sağlık Örgütü'ne (WHO) 8 milyon dolar, Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu'na (UNICEF) 7 milyon dolar, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’ne (FAO) yaklaşık 5 milyon dolar ve Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi’ne (OCHA) yaklaşık 5 milyon dolar.

Ek destek

BAE ayrıca, krizden etkilenen Sudanlı mülteci kadınlar için WHO’ya 3 milyon dolar, UNHCR'ye 3 milyon dolar, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu'na (UNFPA) 2 milyon dolar, Kadın Barış ve İnsani Yardım Fonu'na 2 milyon dolar ve Çad'daki Toplumsal Cinsiyete Dayalı Müdahale Programı'na 250 bin dolar olmak üzere 10,25 milyon dolar değerinde ek destek sağladı.

Eğitime destek bağlamında BAE, UNICEF ile Çad'daki Sudanlı mültecilerin eğitimine 4 milyon dolar destek sağlamak üzere bir anlaşma imzaladı.

Bu çabalar, Sudan'ın hem ülke içinde hem de mülteci kamplarında milyonlarca insanın yaşam koşullarının kötüleştiği bir ortamda, insani krizi hafifletmek için daha koordineli bir uluslararası desteğe ihtiyacı olduğunu vurguluyor.