Fransa’nın Lübnan Özel Temsilcisi Le Drian bölge turunda

Beşli Komite’nin dışişleri siyasi direktörleri arasında yaklaşan toplantıyı takiben Le Drian’ın Beyrut’a beşinci ziyareti

Le Drian, Fransız elçisinin Beyrut’a son ziyaretinde, Lübnan Parlemanto Başkanı ile görüşmesi sırasında  (Lübnan Parlamentosu)
Le Drian, Fransız elçisinin Beyrut’a son ziyaretinde, Lübnan Parlemanto Başkanı ile görüşmesi sırasında  (Lübnan Parlamentosu)
TT

Fransa’nın Lübnan Özel Temsilcisi Le Drian bölge turunda

Le Drian, Fransız elçisinin Beyrut’a son ziyaretinde, Lübnan Parlemanto Başkanı ile görüşmesi sırasında  (Lübnan Parlamentosu)
Le Drian, Fransız elçisinin Beyrut’a son ziyaretinde, Lübnan Parlemanto Başkanı ile görüşmesi sırasında  (Lübnan Parlamentosu)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Özel Lübnan Temsilcisi Jean-Yves Le Drian “Lübnan’daki cumhurbaşkanlığı krizine çözüm için kendisine verilen arabuluculuk görevine” devam ediyor.

Bu bağlamda Şarku'l Avsat, Paris’teki yetkin kaynaklardan Le Drian'ın cumartesi günü Kahire’ye gideceğini öğrendi. Pazar günü, Lübnan dosyasının takipçileri, Mısırlı yetkililerle görüşmelerde bulunacak. Ziyaret, Gazze'de çözümü için uğraşılan krize dair uluslararası ilgi, ateşkes ya da barış arayışı nedeniyle, Beşli Komite’nin bölgesel-uluslararası faaliyetlerine ara vermek zorunda kalmasının akabinde, görüşmelere yeniden başlama çabasının ilk adımı oldu.

Le Drian, Lübnan'da Beşli Komite’nin yürüttüğü hareketin ardından, İlgili ülkelerin (Suudi Arabistan, Mısır, Fransa, ABD, Katar) büyükelçileri düzeyinde bir dizi istişarelerde bulunmayı planlıyor. Le Drian Suudi Arabistan’ın Beyrut Büyükelçisi Velid el-Buhari’nin konutundaki görüşmesi ve ardından Meclis Başkanı Nebih Berri ile genel merkezde görüşmesi de dahil olmak üzere, taraflarla ikili temaslarda bulunacak.

Adı geçen kaynaklar, “Eski Cumhurbaşkanı Mişel Avn'ın görev süresinin son bulmasının ardından Fransız elçinin, Cumhurbaşkanlığı dosyasını Ekim 2022'nin sonundan bu yana içinde bulunduğu çıkmazdan çıkaracak yeni öneriler veya girişimler ortaya koymak için komitenin bulgularından yararlanabileceğini” belirtti.

Le Drian'ın çabaları, komitedeki beş ülkenin dışişleri bakanlıklarının siyasi direktörleri düzeyindeki "beşli" toplantıdan önce geliyor. Şu anda bakanlar düzeyinde bir toplantı yapılması yönünde bir istek görülmemekle birlikte, bu durum, son günlerde Lübnan basınında dolaşan bilgilerin tam tersi. Toplantının yeri henüz teyit edilmedi. Şu anda Kahire veya Riyad'ın toplantıya ev sahipliği yapması öneriliyor. Toplantının ardından Le Drian, grubun sözcüsü olarak Beyrut'a giderek grubun ulaştığı fikir ve kanaatleri aktaracak. Komitenin üzerinde çalıştığı "formüle" göre, amacı Lübnanlı temsilcilere "bir adayın adını empoze etmek" değil. Bu görev "kendi yetkisi dahilinde de değil." Üçüncü veya dördüncü aday için de herhangi bir baskı yok. Aksine, gittiğinde, Lübnanlıların gerekli özelliklere sahip bir adayı seçmelerine yardımcı oluyor ve onları motive ediyor.

Bunlardan en önemlisi, Lübnan'ı içinde bulunduğu çoklu krizlerden çıkarmaya yönelik bir "vizyona" sahip olması, el birliğinin yanı sıra tüm taraflarla iletişim ve diyalog kurma becerisine sahip olmasıdır.

Bugün bile, bu kaynakların belirttiği gibi bloklar arasındaki siyasi ittifaklar ve gerilimler, Beşli Komite’nin çalışmalarını kolaylaştırmasına yardımcı olacak gibi görünmüyor. Lübnan'da kurumsal çözümlere ulaşmanın, öncelikli olarak Lübnan’ın güney cephesindeki gerilimi düşürmeye, bunun da Gazze savaşındaki gelişmelere bağlı olduğu yönünde köklü bir kanaat var. Yukarıdakilere ek olarak, son saatlerde ABD, Fransa, Lübnan ve İsrail'den oluşan Dörtlü İrtibat Komitesi’nin yeniden canlandırılması yoluyla Lübnan ile İsrail arasında "geçici" çözümlere ulaşıldığı yönünde haberler mevcut. 1996'da İsrail ile Hizbullah arasındaki savaşı sona erdirmeyi başaran şey "hızlı davranmak" oldu. Bunun nedeni ise Gazze'deki savaş devam ettiği sürece Lübnan'da beklenen olumlu gelişmelerin gerçekleşmeyecek olmasıdır. Gerçek şu ki, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken'in Tel Aviv'deki görüşmelerinin ardından yaptığı hararetli açıklamalar, Refah şehrinin kaçınılmaz işgaline ilişkin teyitleri, ateşkes veya barışla ilgili her türlü konuşmayı yersiz kılıyor. İsrail, Tel Aviv hükümetindeki aşırı sağcıların baskıları ve Hamas için bir "ödül" olarak gördüğü anlaşmayı reddetmesi nedeniyle Hamas'ın açıklamalarını ve ateşkes koşullarını reddetti.

Le Drian, yeni diplomasi turunda ve Lübnan'a beşinci ziyaretinde yeni bir atılım yapmayı başarabilecek mi? Bu soru gündeme geliyor ve şu ana kadar Başkan Macron'un kendisine geçen Haziran ayında verdiği görevde bir atılım gerçekleştirmiş gibi görünmüyor. Geçen yılın sonbaharından bu yana Gazze savaşı ve bunun Lübnan'daki duruma yansımalarıyla birlikte işlerin daha da karmaşık hale geldiği açık.



Hamas nakit krizi yaşıyor, savaşçılara ödeme yapılamıyor

İsrail ordusu, 7 Ekim 2023'ten bu yana 51 binden fazla Filistinliyi öldürdü (Reuters)
İsrail ordusu, 7 Ekim 2023'ten bu yana 51 binden fazla Filistinliyi öldürdü (Reuters)
TT

Hamas nakit krizi yaşıyor, savaşçılara ödeme yapılamıyor

İsrail ordusu, 7 Ekim 2023'ten bu yana 51 binden fazla Filistinliyi öldürdü (Reuters)
İsrail ordusu, 7 Ekim 2023'ten bu yana 51 binden fazla Filistinliyi öldürdü (Reuters)

Gazze'de nakit sıkıntısı çeken Hamas'ın savaşçılarına ödeme yapamadığı iddia ediliyor.

Wall Street Journal (WSJ), İsrail’in saldırılarını tekrar başlatması ve Gazze’deki bazı bölgelerde işgalini genişletmesi nedeniyle Hamas’ın nakit para sorunu yaşadığını yazıyor.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla konuşan Arap istihbarat yetkilileri, Hamas’a bağlı birçok memurun maaşının kesildiğini söylüyor. Ayrıca geçen aydan beri çok sayıda savaşçı ve siyasetçinin normal maaşlarının sadece yarısını alabildiği aktarılıyor.

Gazze ekonomisiyle ilgili araştırmalar yapan Eyal Ofer şu değerlendirmeleri paylaşıyor:

Büyük miktarda nakit paraya sahip olsalar bile bunu dağıtma kabiliyetleri çok sınırlı hale geldi.

Araştırmacı, Hamas’ın nakitleri kuryeler aracılığıyla taşıdığını veya Gazze’de belirli yerlere ödeme noktaları kurduğunu belirtiyor. İsrail askerlerinin yürüttüğü kara operasyonları nedeniyle iki yöntemin de etkili şekilde kullanılamadığı ifade ediliyor.

Haberde, Gazze'deki sivil hükümeti kontrol eden Hamas’ın savaştan önce Katar'dan aylık 15 milyon dolar nakit transferi aldığı bilgisi paylaşılıyor. Batılı ve Arap yetkililer, Hamas’ın Batı Afrika, Güney Asya ve Birleşik Krallık gibi ülkelerden de fon topladığını, çoğu Türkiye’de olmak üzere yaklaşık 500 milyon dolarlık bir nakit stoku oluşturduğunu ileri sürüyor.

Gazze’nin kuzeyindeki Eş-Şati mülteci kampından Filistinli avukat Mumen Natur, Hamas’ın nakit krizi yaşadığını savunarak şu iddiaları paylaşıyor:

Hamas para bulmakla ilgili ciddi bir kriz yaşıyor. Çoğunlukla karaborsada nakit karşılığı satılan insani yardımlara bağımlıydılar.

WSJ, nakit sıkıntısı nedeniyle Hamas’ın yeni savaşçıları safına katmakta güçlük yaşadığını da yazıyor.  

Gazze Şeridi’nde toplamda ne kadar nakit para kaldığı bilinmiyor. Ancak Ofer, toplamda 3 milyar dolarlık nakdin dolaşımda olabileceğini öngördüğünü söylüyor.

WSJ, Hamas’ın yorum taleplerine yanıt vermediğini aktarıyor.

19 Ocak 2024’te yürürlüğe giren ateşkes ve esir takası anlaşmasının 42 günlük birinci aşaması 2 Mart'ta sona ermişti. İsrail, 1700'den fazla Filistinli mahkumu salıvermiş, Hamas da 8’i ölü 33 İsrailli ve 5 Taylandlı rehineyi serbest bırakmıştı.

Taraflar arasında anlaşma sağlanamadığı için ikinci aşamaya geçilememişti. Tel Aviv yönetimi, 2 Mart'ta Gazze Şeridi'ne her türlü insani yardım malzemesinin girişini durdurmuş, 9 Mart'ta da bölgeye elektrik tedarikini kesmişti. Bunların ardından İsrail ordusu, 18 Mart’ta ateşkes sürecini bozarak Gazze’ye saldırıları yeniden başlatmıştı.

Tel Aviv yönetimi, Hamas’ın uluslararası yardımları çalarak karaborsada sattığını ileri sürüyor. Filistinli örgütse iddiaları defalarca yalanlamıştı.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Times of Israel