Sudan kriz hattına giren Dibeybe eleştirilere maruz kaldı

Dibeybe, Almanya'nın Libya Özel Elçisi Bock ile görüştü. (UBH Medya Ofisi)
Dibeybe, Almanya'nın Libya Özel Elçisi Bock ile görüştü. (UBH Medya Ofisi)
TT

Sudan kriz hattına giren Dibeybe eleştirilere maruz kaldı

Dibeybe, Almanya'nın Libya Özel Elçisi Bock ile görüştü. (UBH Medya Ofisi)
Dibeybe, Almanya'nın Libya Özel Elçisi Bock ile görüştü. (UBH Medya Ofisi)

Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe’ye yönelik eleştiriler artarken Almanya'nın Libya Özel Elçisi Temsilcisi Christian Bock, Birleşmiş Milletler (BM) Libya Özel Temsilcisi Abdullah Bathiliy’nin çabalarını desteklediklerini ve Almanya'nın seçimler yoluyla Libya'da istikrarın sağlanmasını arzu ettiğini dile getirdi.

Dibeybe ise dikkatini Sudan’a çevirerek ilk kez resmi olarak Sudan krizini çözmeye yönelik girişimini duyurdu. Bu, Dibeybe’nin Libya krizini çözememesi nedeniyle yerel düzeyde eleştirilmesine neden oldu.

Yerel medyanın Dibeybe'nin Libya'da barışı yeniden tesis etme ve Ulusal Uzlaşma Konferansı’nı sonuçlandırmadaki ‘başarısızlığı’ olarak tanımladığı şeye rağmen Dibeybe önceki akşam Sudan Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Muhamed Hamdan Dagalu (Hamideti) ile yaptığı telefon görüşmesinde Sudan'a barış ve ateşkes getirecek girişim çağrısında bulundu. Ayrıca Hamideti’yi Libya’ya davet etti. Dibeybe’nin ofisine göre Hamideti, UBH Başbakanı’na Sudan'da güvenlik ve istikrarı desteklemeye yönelik çabalarına şükranlarını ifade ederek daveti memnuniyetle karşıladığını vurguladı.

Diğer yandan Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Abdulfettah El Burhan'ın bu hafta Trablus'a resmi bir ziyarette bulunması bekleniyor.

Almanya Elçisi

Almanya'nın Libya Özel Elçisi Christian Bock, Trablus’ta siyasi yetkililerle ayrı ayrı görüşmelerde bulundu. Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi dün Bock ve Libya dosyasından sorumlu kişi Sarah Holt ve Maslahatgüzar Sven Kroespe ile Libya'daki siyasi durumla ilgili gelişmeleri görüştüğünü söyledi.

swcwev
Menfi, Bock ile görüştü. (Başkanlık Konseyi)

Menfi, toplantıda Libya’da her kesimin katılacağı seçimlerin düzenlenmesi için siyasi sürecin ilerletilmesinin yanı sıra Başkanlık Konseyi tarafından kabul edilen ulusal uzlaşma projesindeki gelişmelere ve önümüzdeki nisan ayı sonunda yapılması beklenen ‘kapsayıcı forum’ hazırlıklarını görüştüklerini bildirdi.

Menfi, Almanya'nın Libya'daki olumlu rolünü ve Libya'da barışı sağlamak ve bir an önce seçimlere ulaşmak amacıyla ‘Berlin Yolu’nun sonuçlarına ulaşmaya yönelik diplomatik ve siyasi çabalarına övgüde bulundu.

Dibeybe dün, Trablus’ta Bock ve beraberindeki heyetle bir araya geldi. Başta Libya'ya komşu ülkeler olmak üzere bölgedeki siyasi durumla ilgili gelişmeler ve bölgenin istikrarına hizmet edecek konular görüşüldü.

Dibeybe’nin ofisi, Almanya'nın Libya dosyasındaki rolüne övgüde bulunduğunu ve Libya'yı istikrara kavuşturmayı amaçlayan her türlü yerel ve uluslararası çabaya desteğini bildirdi. Ayrıca, Libya'daki Birleşmiş Milletler Destek Misyonu'nun Libyalı siyasi partilerle yapması planlanan toplantıya bağlılığını ve seçimlerin adil yasalara uygun şekilde yapılmasını ve geçiş aşamalarının sona erdirilmesini amaçlayan tüm uluslararası çabalara desteğini vurguladı.

Toplantıda ayrıca iki ülke arasındaki ekonomik iş birliğinin yanı sıra, özellikle enerji ve yenilenebilir enerji alanlarında bir dizi ortak ekonomik etkinliğin düzenlenmesi de ele alındı.

Diğer yandan Libya Ulusal Yüksek Seçim Komisyonu Başkanı İmad es-Sayih dün Almanya Elçisi ile Trablus’ta yaptığı görüşmeye değinerek, uluslararası toplumun Libya'daki demokratik sürece verdiği destek çerçevesinde ve Komisyon'un bu yıl içinde uygulanması planlanan belediye meclisi seçimlerini uygulamaya hazırlık düzeyini gözden geçirdiğini aktardı.

scvew
Libya Ulusal Yüksek Seçim Komisyonu Başkanı İmad es-Sayih, Almanya Elçisi Bock ile bir araya geldi. (Libya Ulusal Yüksek Seçim Komisyonu)

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Bock, Alman hükümetinin, Komisyon'un seçimleri dünyada geçerli olan en yüksek standartlara uygun olarak gerçekleştirme çabalarından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.  Komisyon'un beklenen yetkileri uygulamaya hazırlığını artıran teknik ve danışmanlık desteği sağlamaya hazır olduğunu yineledi.



Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi: Taleplerimizin reddedilmesi ve “ayrılıkçılıkla” suçlanması ‘kasıtlı bir hile’

SDG unsurları Haseke'de (Reuters)
SDG unsurları Haseke'de (Reuters)
TT

Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi: Taleplerimizin reddedilmesi ve “ayrılıkçılıkla” suçlanması ‘kasıtlı bir hile’

SDG unsurları Haseke'de (Reuters)
SDG unsurları Haseke'de (Reuters)

Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi (KDSDÖY) tarafından dün yapılan açıklamada, Kürtlerin taleplerinin reddedilmesini ve ‘ayrılıkçılıkla’ suçlanmasını ‘Suriye'nin otoriterliğe karşı mücadelesi gerçeğinin kasıtlı olarak çarpıtılması’ olduğu belirtilerek, Suriye topraklarının birliği konusunda taviz verilmeyeceği vurgulandı.

Reuters’ın aktardığı açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Bugün ortaya koyduğumuz talepler, yani çoğulcu demokratik sistem, sosyal adalet, cinsiyet eşitliği ve tüm bileşenlerin haklarını güvence altına alan bir anayasa yeni talepler değil, 2011 yılından bu yana Suriyelilerin uğruna sokağa döküldükleri taleplerin özüdür. Suriye halkı, on yıllardır iktidarı ve serveti tekelinde tutan, yerel yönetimleri dışlayan ve ülkeyi arka arkaya krizlere sürükleyen merkezi bir rejim altında acı çekmiştir. Bugün, yeni Suriye'nin inşasında etkin ortaklar olmayı hedefliyoruz.”

Siyasi sürece katılmanın stratejik bir tercih olduğunu vurgularken, Suriye yönetimi ile görüşmelerin başarıya ulaşması için çalışacaklarını belirten KDSDÖY, “Demokratik temeller üzerinde devlet kurumlarına entegre olmaya ve tüm Suriyelilerin beklentilerini yansıtan yeni bir anayasanın hazırlanmasına katılmaya hazır olduğumuzu ifade ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Toprak bütünlüğü ilkesi

KDSDÖY, Suriye'deki tüm tarafları ‘ulusal sorumluluklarını yerine getirmeye, nefret ve şiddet söylemlerini terk etmeye ve ülkeyi yıkıcı iç çatışmalara sürüklemeye yönelik tüm girişimlere karşı çıkmaya’ çağırdı.

Suriye topraklarının birliğinin tartışılmaz bir ilke olduğunu ve demokratik özyönetim vizyonunun ve ulusal değişim projesinde bizimle birlikte olan tüm siyasi güçlerin sabit bir temeli olduğunu vurgulayan KDSDÖY, bu konuda aşırıya kaçmanın, siyasi çözüm fırsatlarını baltalamak isteyenlere yarar sağlayacağı uyarısında bulundu.

KDSDÖY, Suriye hükümeti ile ABD ve Fransa hükümetlerinin temsilcilerinin de katıldığı son toplantıların, ‘Suriye devriminin başlangıcından beri hep istediğimiz ciddi bir Suriye-Suriye diyalogu sürecini başlatmak için çok önemli bir adım’ olduğunu belirtti.

"Nefret ve ihanet"

KDSDÖY Dış İlişkiler Departmanı Eş Başkanı İlham Ahmed dün yaptığı açıklamada, resmi makamlardan yapılan bazı açıklamalarda ‘nefret ve ihanet’ söylemlerinin arttığını belirterek endişesini dile getirdi.

Kürt yetkili, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, “Diyaloğu zayıflatmayan, güçlendiren yapıcı bir rol oynamasını umuyoruz. Suriye'deki siyasi çözüme yönelik ABD ve Fransa'nın sürekli desteğini ve Suriyeliler arasındaki görüş ayrılıklarını gidermeye katkıda bulunmalarını takdirle karşılıyoruz” ifadelerini kullandı.

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara, geçtiğimiz günlerde SDG lideri Mazlum Abdi ve ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack ile Şam'da üçlü görüşmelerde bulunarak, geçtiğimiz mart ayında Şara ve Abdi arasında imzalanan ve Suriye'nin kuzeyindeki ve doğusundaki sivil ve askeri kurumların yıl sonuna kadar yeni Suriye yönetimi bünyesine alınmasını öngören anlaşmanın uygulanmasının önündeki engelleri kaldırmaya çalıştı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre anlaşmanın şu ana kadar, Halep'teki tutuklu takası ve Kürtlerin çoğunlukta olduğu Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahallelerinin hükümet ve Kürt güçlerinin ortak kontrolü altına alınması dışındaki çoğu maddesi uygulanmadı.