Göç, gaz ve Gazze'nin bölünmesi: Filistinlilerin ABD’nin inşa ettiği yüzer liman korkusu

Resmi kurumlar da yüzer limanın açılışının ardında gizli bir gündem olduğu konusunda aynı derecede endişeli

Gazze’de iskelenin Filistinlilerin Gazze Şeridi dışına çıkarılması için bir koridor olacağı korkusu (AFP)
Gazze’de iskelenin Filistinlilerin Gazze Şeridi dışına çıkarılması için bir koridor olacağı korkusu (AFP)
TT

Göç, gaz ve Gazze'nin bölünmesi: Filistinlilerin ABD’nin inşa ettiği yüzer liman korkusu

Gazze’de iskelenin Filistinlilerin Gazze Şeridi dışına çıkarılması için bir koridor olacağı korkusu (AFP)
Gazze’de iskelenin Filistinlilerin Gazze Şeridi dışına çıkarılması için bir koridor olacağı korkusu (AFP)

İzzettin Ebu Aişe

Gazzeliler, ABD'nin Gazze açıklarında inşa ettiği yüzer limana kuşku ve şüphe karışımı bir tepkiyle yaklaştı. Bir yandan deniz üzerinden insani yardımlar ulaştırılırken, Filistinliler, arkasında gizli gündemlerin olduğuna inandıkları projeyle ilgili endişelerini dile getirdiler.

İsrail'in yüzer limanın inşasındaki çıkarları endişelere neden oluyor

Tel Aviv'in ‘Biden iskelesi’ diye adlandırılan projeyi memnuniyetle karşılaması, yüzer limanın güvenliği için denizde çalışan ABD güçlerini korumak üzere İsrail ordusundan bir tugay tahsis etmesi ve İsrail ordusunun limanın çalışmalarının sorumluluğunu üstlenmesi, Filistinliler arasında bu projenin kendi çıkarlarına zarar veren gizli hedefleri olabileceği endişesi yarattı.

ABD Başkanı Joe Biden, İsrail'in Gazze'deki sınır kapılarını yeniden açmayı reddetmesi ve insani yardım akışını arttıracak herhangi bir adım atmamasının yanı sıra Kerem Şalom ve Refah sınır kapılarının kapanmasına neden olan Refah’ın işgaline bir çözüm olarak Gazze açıklarında bir yüzer liman inşa edilmesi fikrini ortaya atmıştı. ABD, yüzer liman ile diğer ülkelerin İsrail’in kısıtlamaları ya da Hamas’ın engellemeleri olmaksızın Gazzelilere hayati öneme sahip insani yardımların ulaştırabileceğine inanıyor.

Gazzeliler, yüzer limanın gönüllü ya da zorunlu göç ve Gazze’nin deniz sahasından doğal gaz transferi için kullanılabileceğinden şüpheleniyor.

Göç ve gaz hırsızlığı

Gazze sakinlerinden Aleyyan Şemleh, Gazze halkının denizden ya da karadan gelecek her türlü yardıma büyük bir ihtiyaç duyduğunu vurguladı. Ancak Şemleh, “Bana göre bu iskele, insani yardımdan daha ciddi bir şeyin başlangıcı. İsrail'in savaşın hedeflerinden biri olarak gerçekleştirmeye çalıştığı yerinden edilme sürecine katkıda bulunmayı amaçlıyor olabilir” ifadelerini kullandı.

Bir diğer Gazzeli Aya eş-Şille’ye göre ABD'nin inşası için 320 milyon dolar ayırdığı yüzer liman, insani yardımların ulaştırılması için değil, İsrail'in Gazze’deki savaşın başından beri savunduğu Gazzelileri Avrupa ülkelerine yerinden edilmesi planına katkıda bulunmak için olabilir.

Gazzeli Rasim Maruf ise yüzer limanın gaz sahalarının yanına, özellikle de savaştan önce rezervlerinin çıkarılabileceği konuşulan Gazze’nin deniz sahasının yakınlarına inşa edildiğini belirterek “Bu projenin Filistin’in kaynaklarını yağmalamayı ve Gazzelilerin doğal gaz hakkını ellerinden almayı amaçladığına inanıyorum” ifadelerini kullandı.

Bir Filistin devletinin kurulması için

Öte yandan yüzer limanın İsrail'e hiçbir şekilde bağlı olmayan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasının önünü açmayı amaçladığına inan küçük bir grup da var. Siyasi analist Talat İsa, ABD’nin planına göre önünde sonunda bir Filistin devletinin kurulması gerektiğini söyledi.

İsrail’in Filistinlilere istedikleri hakların bir kısmının verilebileceğini bildiğini söyleyen İsa, “Ancak Tel Aviv'deki yönetim Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) rüyasıyla herhangi bir şekilde ilişkilendirilmeyi reddettiğinden yüzer limanın çalışmalarını yönetmeyi ve daha sonra bu görevi Filistinlilere devretmeyi kabul etti.”

Resmi kurumlar da endişeli

Yukarıdakiler Gazzelilerin görüşleriydi. Ancak Filistin’in resmi kurumlarının görüşü de onlardan çok farklı değil. Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi Genel Müdürü İsmail es-Sevabite, yaptığı açıklamada, “Eğer yüzer limana olumlu bir açıdan bakarsak, kuşatmayı kırdığı kesin, ancak Gazze nüfusunun gıda ihtiyacını karşılamıyor” dedi.

Gazzelilerin her gün en az yedi milyon öğüne ihtiyacı olduğunu belirten Sevabite, “Yüzer liman bu miktarların ulaştırılmasını sağlayamaz. Bu yüzden sivillerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek kara koridorlarına alternatif olmadığının altını çiziyoruz” ifadelerini kullandı.

Filistin’in resmi kurumlarının yüzer limanın inşasıyla ilgili endişelerini aktaran Sevabite, projenin sahibinin, İsrail'in Gazze'ye karşı savaşında stratejik ortağı olan ABD olduğunu vurgulayarak “Bu durum, yüzer limanın inşasının arka planında gizli hedefler olduğu yönündeki korkularımızı ve şüphelerimizi güçlendiriyor” ifadelerini kullandı.

Ayrıca iskelenin İsrail’in savunduğu planlardan biri olarak Gazzelilerin yerlerinden edilmesinin başlangıcı olabileceğine dikkati çeken Sevabite, yüzer limanın Filistinliler arasında ‘Gazze’nin deniz sahasından doğalgaz yağmalamak' için kullanılacağına dair korkuların arttığını da gizlemedi.

Yüzer liman inşasının siyasi boyutları

Öte yandan siyaset bilimi uzmanı Adil Şedid, yüzer limanın savaşın gerçek ve stratejik hedefi olan Filistinlileri Gazze Şeridi'nden çıkarmak için bir yol olabileceğini, 320 milyon dolara mal olan yüzer limanın sadece insani hedefler için inşa edilmiş olamayacağını söyledi. Yüzer limanın inşasının ikinci bir boyutu daha olduğunu belirten Şedid, yüzer limanın Gazze’nin deniz sahasının yakınlarındaki Nuseyrat sahilinde yer aldığını, bunun da amacın Akdeniz'deki gaz kaynaklarını kontrol etmek olduğu şüphesini uyandırdığını sözlerine ekledi.

Şedid, sözlerini şöyle sürdürdü:

Bir diğer amaç ise Refah ve Kerem Şalom sınır kapılarının rolünü marjinalleştirerek İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilere karşı sivil sorumluluğundan kurtulma çabalarını güçlendirmek ve böylece Gazzelilerin hayati ihtiyaçlarının karşılanmasından Tel Aviv'in değil, dünyanın sorumlu olmasını istemektir.

Şedid’in dikkati çektiği bir diğer boyut ise yüzer limanın inşasındaki amacın Gazze Şeridi'nin Filistin topraklarının geri kalanından ayrılması olabileceğiydi. Şedid’e göre bu, Gazze Şeridi’nin bağımsız bir siyasi ve coğrafi oluşum olarak görülmesi ve gümrük, ithalat, ihracat ve ticaret konularında Filistin topraklarının geri kalanından ayrılması anlamına geliyor.

ABD ve İsrail’in vizyonu

Öte yandan Filistinlilerin düşüncelerinden uzakta, ABD’nin vizyonu çerçevesinde bizzat Başkan Biden tarafından duyurulan yüzer liman, sadece insani yardımların ulaştırılmasını amaçlıyor. Başka bir amacının olmadığı vurgulanan limanın, kara limanlarının yerini de almayacağı, ancak uluslararası toplumun katılımıyla hayati öneme sahip insani yardımların ulaştırılmasına bir şekilde katkıda bulunacağının altı çiziliyor.

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcü Yardımcısı Sabrina Singh, yaptığı bir açıklamada, “Hamas'ın yüzer limanı hedef alması halka zarar vermek ve aç bırakmak anlamına gelecektir. Hamas'a yüzer limanın ne olduğunu ve nasıl çalıştığını, bunun yanında tek amacının insani yardımların ulaştırılması olduğunu ilettik” ifadelerini kullandı.

Diğer taraftan İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, yüzer limanın Gazze'deki sivillere ek insani yardımlar sağlamayı amaçladığını ve Hamas yönetiminin çöküşüne katkıda bulunacağını söyledi.



Gazze: İsrail hava saldırısında çoğu yardım bekleyen 21 kişi hayatını kaybetti

Gazze'de sığınak olarak kullanılan bir okula düzenlenen İsrail hava saldırısında hayatını kaybedenlerin cenaze namazını kılan Filistinliler (AP)
Gazze'de sığınak olarak kullanılan bir okula düzenlenen İsrail hava saldırısında hayatını kaybedenlerin cenaze namazını kılan Filistinliler (AP)
TT

Gazze: İsrail hava saldırısında çoğu yardım bekleyen 21 kişi hayatını kaybetti

Gazze'de sığınak olarak kullanılan bir okula düzenlenen İsrail hava saldırısında hayatını kaybedenlerin cenaze namazını kılan Filistinliler (AP)
Gazze'de sığınak olarak kullanılan bir okula düzenlenen İsrail hava saldırısında hayatını kaybedenlerin cenaze namazını kılan Filistinliler (AP)

Filistin merkezli medya kuruluşları bugün, İsrail'in şafak vakti Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 21 kişinin hayatını kaybettiğini, bunlardan 16'sının yardım bekleyen kişiler olduğunu bildirdi.

Filistin resmi haber ajansı WAFA, bugün erken saatlerde İsrail'in Gazze şehrinin batısını bombalaması sonucu 6 kişinin yaşamını yitirdiğini bildirdi. Ajans, sağlık kaynaklarına dayandırdığı haberinde, yardım bekleyenlerin bir kısmının el-Vaha bölgesinde doğrudan kurşunlara maruz kaldıktan sonra Gazze'deki Şifa Tıp Kompleksi'ne kaldırıldığını aktardı.

WAFA ayrıca, İsrail savaş uçaklarının Gazze şehrinin doğusunda bulunan Şucaiyye mahallesindeki çeşitli bölgeleri hedef alan bir dizi hava saldırısı düzenlediğini belirtti.

Kızılhaç

Uluslararası Kızıl Haç Komitesi (ICRC) Başkanı Mirjana Spoljaric yaptığı açıklamada, uluslararası toplumu, Gazze Şeridi'nde giderek artan insani acıya son vermek için harekete geçmeye çağırdı.

Spoljaric, “Gazze Şeridi'nde olanların hiçbir gerekçesi olamaz. İnsani acıların boyutu ve insan onuruna yapılan saldırıların seviyesi yasal ve ahlaki olarak kabul edilebilir sınırları aşmıştır” ifadelerini kullandı.

Ateşkesin devam etmemesinin, siviller arasında daha fazla can kaybı anlamına geldiğini vurgulayan Spoljaric, sivillerin ayrım gözetmeyen savaşın yol açtığı büyük acılar altında ezildiğini ve en temel yaşam gereksinimlerinden mahrum kaldıklarını belirtti.

Spoljaric, “Devam eden düşmanlık eylemleri acımasızca insanların canını alıyor, çocuklar yetersiz beslenme nedeniyle ölüyor ve aileler var olmayan güvenliği aramak için tekrar tekrar yerlerinden ediliyor” dedi.

Spoljaric, Gazze Şeridi'nde 350 ICRC personelinin gıda ve temiz suya erişimde aynı zor koşullarla karşı karşıya olduğunu kaydetti.

Bu trajedinin derhal ve kesin bir şekilde sona erdirilmesi gerektiğini vurgulayan Spoljaric, siyasi tereddütlerin veya devam eden ihlallerin gerekçelendirilmesinin, savaş zamanında asgari insanlık standartlarını korumadaki toplu başarısızlık olarak tarihe geçeceğini ifade etti.

Spoljaric, ülkelerden Cenevre Sözleşmeleri kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmelerini ve uluslararası insani hukukun saygı görmesini sağlamalarını talep etti.

Gazze’nin güneyindeki Refah'taki Birleşmiş Milletler’e bağlı bir okulda yiyecek alan Filistinli çocuklar. (AFP)Gazze’nin güneyindeki Refah'taki Birleşmiş Milletler’e bağlı bir okulda yiyecek alan Filistinli çocuklar. (AFP)

Spoljaric ayrıca, Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine insani yardımların acilen, engelsiz ve ayrım gözetmeksizin ulaştırılmasının yeniden başlatılması, kalan tüm esirlerin serbest bırakılması ve ICRC'nin İsrail'deki gözaltı merkezlerinde tutulan Filistinli mahkûmları ziyaret etmesine izin verilmesi çağrısında bulundu.

Spoljaric, Gazze Şeridi'nde hayat kurtarmanın, savaş kurallarına saygı gösterme ve uluslararası insani hukukun sivillere sağladığı korumayı garanti etme konusunda siyasi cesaret gösterilmesi halinde mümkün olduğunu vurguladı.

7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail, Gazze Şeridi'ne saldırılar düzenliyor. Söz konusu saldırılar sonucunda çoğu çocuk ve kadın olmak üzere 59 bin 676 Filistinli hayatını kaybetti ve 143 bin 965 kişi yaralandı. Bu rakamlar kesin değil; çünkü bazı kurbanlar halen enkaz altında ve kurtarma ekipleri onlara ulaşamıyor.

İsrail, yardım bekleyenlere karşı da korkunç katliamlar gerçekleştiriyor. Yardım bekleyen insanlar, her gün rastgele ateş açılması ve doğrudan hedef alınmaları nedeniyle ölüm tehlikesiyle karşı karşıya. Mayıs ayında yardım dağıtım noktalarının faaliyete geçmesinden bu yana yaşamını yitirenlerin sayısı bini aştı ve yüzlerce kişi yaralandı.

Gazze halkı, yardıma erişimin kesilmesi nedeniyle açlık içinde yaşıyor. Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı dün, bölgedeki hastanelerde 24 saat içinde açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle 9 yeni ölüm vakası kaydedildiğini bildirdi.

Bakanlık yaptığı açıklamada, açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybedenlerin toplam sayısının 122'ye yükseldiğini, bunların 83'ünün çocuk olduğunu belirtti.

Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı (WFP) dün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi nüfusunun yaklaşık üçte birinin günlerdir yemek yemediğini belirterek, yetersiz beslenmenin hızla arttığı uyarısında bulundu.

WFP tarafından yapılan açıklamada, “Gazze Şeridi'ndeki gıda krizi, daha önce görülmemiş bir umutsuzluk düzeyine ulaştı. Her üç kişiden biri günlerce yemek yemiyor. Beslenme yetersizliği hızla artıyor; 90 bin kadın ve çocuk acil tedaviye ihtiyaç duyuyor” denildi.