Gazze savaşı nasıl sona erebilir? İsrail’in önündeki 4 senaryo

Yüzer iskelenin yanında Gazze'ye insani yardımın ulaşmasını bekleyen Filistinliler. (DPA)
Yüzer iskelenin yanında Gazze'ye insani yardımın ulaşmasını bekleyen Filistinliler. (DPA)
TT

Gazze savaşı nasıl sona erebilir? İsrail’in önündeki 4 senaryo

Yüzer iskelenin yanında Gazze'ye insani yardımın ulaşmasını bekleyen Filistinliler. (DPA)
Yüzer iskelenin yanında Gazze'ye insani yardımın ulaşmasını bekleyen Filistinliler. (DPA)

Gazze Şeridi'ndeki acımasız savaşın üzerinden yedi ay geçmesine rağmen Hamas halen savaşıyor. Hamas'ın kabiliyetleri azalmış olsa da Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki sıcak noktalarda yeniden toplanıyor ve Gazze Şeridi'nin çevresindeki İsrail yerleşimlerine roket saldırılarına devam ediyor.

Şarku’l Avsat’ın Associated Press'ten (AP) aktardığına göre İsrail, kara kuvvetlerinin önünü yıkıcı hava bombardımanlarıyla açtıktan sonra Hamas'a karşı başlangıçta taktiksel ilerleme kaydetti. Ancak daha sonra birçok İsrailli, silahlı kuvvetlerinin ABD'nin Irak ve Afganistan'daki savaşlarıyla karşılaştırıldığında sadece kötü seçimler yaptığını düşünmeye başladı.

Bu bağlamda, İsrail Savaş Kabinesi'nin iki üyesi, Savunma Bakanı Yoav Gallant ve Netanyahu'nun rakibi Benny Gantz isyan ederek Netanyahu'dan Gazze Şeridi'ndeki savaş sonrası süreç için ayrıntılı bir plan geliştirmesini talep etti.

Gantz ve Gallant, 7 Ekim saldırısından sonra Hamas'a karşı yakın tarihin en büyük hava bombardımanını, kara operasyonlarını ve Birleşmiş Milletler'in (BM) Gazze Şeridi'nin bazı bölgelerinin kıtlığın eşiğine geldiğini söylediği sınır geçişi kısıtlamalarını içeren müdahaleyi destekledi.

dfvgb
Gazze Şeridi'nde esir tutulan İsraillilerin yakınları, Tel Aviv'de düzenlenen bir gösteri sırasında yakınlarının fotoğraflarını tutuyor. (AP)

İki Savaş Kabinesi üyesi, İsrail güçlerinin 2005 yılında çekildiği Gazze Şeridi'ni yeniden işgal etmeleri halinde uzun ve maliyetli bir savaştan korkarken, aynı zamanda Gazze Şeridi'nde Hamas yönetiminin yeniden tesis edilmesine veya bir Filistin devletinin kurulmasına yol açabilecek herhangi bir çekilmeye de karşı çıkıyor.

Aşağıda savaşın nasıl sona erebileceğine dair 4 senaryo yer alıyor:

1- Askeri işgalin tamamlanması

Netanyahu, Hamas'a karşı tam bir zafer ve esirlerin iadesi sözü verdi. İsrail'in Hamas'ın güçlü bir kalesi olarak gördüğü Refah'a topyekûn bir saldırı başlatması halinde bu zaferin haftalar içinde elde edilebileceğini açıkça belirtti.

Gazze Tümeni'nde komutan yardımcısı olarak görev yapan İsrailli emekli general Amir Avivi, İsrail'in Gazze Şeridi'nde kalmak zorunda olduğunu ifade etti.

Avivi mevcut durumu şöyle açıkladı: “Bataklığı kurutmazsanız sivrisineklerle baş edemezsiniz. Bataklığı kurutmak eğitim müfredatını tamamen değiştirmek, terör örgütleriyle değil yerel liderlerle uğraşmak anlamına gelir ve bu bir gecede olmaz.”

İsrail hükümetindeki aşırı sağcı bakanlar, çok sayıda Filistinlinin başka yerlere ‘gönüllü olarak göç etmesi’ ve Gazze Şeridi'ndeki İsrail yerleşimlerinin yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu.

İsraillilerin çoğu, yaklaşık 2,3 Filistinlinin yaşadığı bir yerde büyük bir asker varlığına karşı çıkıyor. Zira işgalci bir güç olarak İsrail sağlık, eğitim ve diğer hizmetleri sağlamaktan sorumlu olacak.

Tam işgalin Hamas'ın ortadan kaldırılmasına yol açacağının garantisi yok. Hamas 1980'lerde Gazze Şeridi tamamen İsrail kontrolü altındayken kuruldu. Lübnan'daki Hizbullah İsrail güçleri Güney Lübnan'dayken kuruldu ve İsrail güçleri 1967'den beri bölgeyi kontrol etmesine rağmen Batı Şeria'daki silahlı unsurlarla sık sık çatışıyor.

2- Sınırlı işgal ve Anka’dan yardım

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ülkesinin Gazze Şeridi'nde güvenlik kontrolünü elinde tutacağını, ancak sivil yönetimi Hamas ya da Filistin Yönetimi ile bağlantısı olmayan yerel yetkililere bırakacağını söyledi. Bazı Arap ülkelerinin yönetime ve yeniden inşaya katkıda bulunmasını önerdi. Ancak hiçbir ülke bu öneriye ilgi göstermedi.

Eski bir askeri istihbarat subayı ve Tel Aviv Üniversitesi'nde Filistin çalışmaları analisti olan Michael Milstein, İsrail'in Gazze Şeridi'nde iş adamları ve aşiret üyelerini kullanma girişiminin ‘felaketle’ sonuçlandığını ve Gazze Şeridi'nde kendisine yardım edecek Anka kuşu gibi efsanevi yaratıklar aradığını söyledi.

3- Büyük anlaşma

AP'ye göre Arap ülkeleri, ABD'nin onlarca yıllık çatışmayı çözmeyi amaçlayan önerisi etrafında bir araya geliyor. Öneri, Arap ve Müslüman ülkelerin yardımıyla Gazze Şeridi'ni yönetecek Filistin Yönetimi'nde reform yapılması planına dayanıyor.

Netanyahu, Gallant ve Gantz ile birlikte öneriyi reddederek, bunun “Hamas'ı ödüllendireceğini ve İsrail sınırlarında bir milis devleti kurulmasına yol açacağını” belirtti.

Filistinliler kan döngüsünü durduracak tek çözümün Gazze, Batı Şeria ve Doğu Kudüs toprakları üzerinde bir Filistin devletinin kurulması olduğunu ifade ediyor.

Hamas ise en azından geçici olarak iki devletli çözümü kabul ettiğini söylüyor ve savaş sonrası herhangi bir çözümün parçası olması gerektiğini ekliyor.

4- Hamas ile anlaşma

Hamas, Gazze Şeridi'ndeki esirlerin serbest bırakılması karşılığında Filistinli tutukluların serbest bırakılmasını, İsrail güçlerinin Gazze Şeridi'nden çekilmesini, uzun vadeli ateşkesi ve Gazze Şeridi'nin yeniden inşasını içeren çok aşamalı bir anlaşmayı içeren farklı bir teklif sundu.

Bu önerinin hayata geçirilmesi Hamas'ın Gazze'nin yönetiminde yer almaya devam edeceği ve 7 Ekim saldırısından sonra Filistinlilerin maruz kaldığı geniş çaplı yıkım ve ölü sayısına rağmen askeri yeteneklerini yeniden inşa etmesine ve hatta zafer ilan etmesine olanak sağlayacaktır.

Binlerce İsrailli geçtiğimiz haftalarda liderlerinin bu teklifi kabul etmesini talep etmek için gösteri yaptı, zira esirlerin iadesi için tek yol bu olabilir. Protestocular, Netanyahu'yu anlaşmayı engellemekle suçluyor. Çünkü bu durum aşırılık yanlısı koalisyon ortaklarının istifasına ve hükümetin düşmesine yol açabilir ki bu da Netanyahu'nun siyasi kariyerinin sonu olur ve yolsuzluk suçlamasıyla yargılanmasına neden olabilir.



Abdulati, Gazze Şeridi'nin altyapısının yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
TT

Abdulati, Gazze Şeridi'nin altyapısının yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati bugün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nin altyapısının yeniden inşa edilmesinin ve insani yardımların bölgeye güvenli, hızlı ve engelsiz şekilde ulaşmasının önemini vurguladı.

Açıklama, Abdulati’nin Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Eşitlik, Hazırlık ve Kriz Yönetimi Komiseri Hadja Lahbib ile gerçekleştirdiği görüşme sonrasında Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Temim Hallaf tarafından duyuruldu.

Hallaf’ın açıklamasına göre Abdulati, mart ayında yayımlanan ortak bildiriyle Mısır-AB ilişkilerinin kapsamlı ve stratejik bir ortaklığa yükseltilmesinden bu yana yaşanan olumlu gelişmeleri memnuniyetle karşıladı. Bakan, ortaklığın altı ana ekseninin uygulanması çerçevesinde karşılıklı çıkar alanlarında iş birliğini güçlendirmeye kararlı olduklarını belirtti. Ayrıca uluslararası toplumun bölgedeki jeopolitik krizler ile mülteci ve göçmen sorunlarının yükünü paylaşma sorumluluğunu hatırlatarak, komşu ülkelerdeki krizler nedeniyle milyonlarca yabancıya ev sahipliği yapan Mısır’ın ağır bir yük taşıdığını ifade etti.

Abdulati, Lahbib’i Gazze Şeridi’ndeki son duruma ve ateşkesin Şarm eş-Şeyh Barış Anlaşması doğrultusunda kalıcı hâle getirilmesine yönelik yürütülen çabalara dair bilgilendirdi. Ayrıca Mısır’ın, erken toparlanma, yeniden inşa ve Gazze’nin kalkınmasını ele alacak uluslararası konferansa yönelik hazırlıklarını sürdürdüğünü aktardı.

Mısır Dışişleri Bakanı, 20 Kasım’da Brüksel’de yapılan Filistin Bağışçılar Grubu’nun ilk toplantısını da memnuniyetle karşıladı. AB ve üye ülkelerden yeniden imar sürecinin finansmanına etkin katılım beklediklerini belirten Abdulati, Filistin halkına ve Filistin Yönetimi’ne destek sağlayan Avrupa mekanizmalarının etkinleştirilmesi ve bütçelerinin güçlendirilmesinin önemini vurguladı.

Suriye dosyasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Abdulati, Mısır’ın Suriye’nin birliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesini savunan kararlı tutumunu yineledi. Abdulati, ülkenin istikrarını zayıflatabilecek her türlü girişim ve müdahaleye karşı olduklarını belirterek, Suriye halkının beklentilerini karşılayacak kapsamlı bir siyasi sürecin hayata geçirilmesi çağrısında bulundu.

Açıklamaya göre Lahbib, Mısır’ın bölge barışı ve istikrarı için yürüttüğü çabaları ve Gazze Şeridi’nde ateşkesin sağlanması ile insani yardımların ulaştırılmasındaki kritik rolünü takdir etti. AB’nin Mısır’ın bu yöndeki çalışmalarını desteklediğini ve stratejik ortaklığı güçlendirmeye önem verdiğini ifade etti.

Hallaf, görüşmede Sudan’daki gelişmelerin de ele alındığını aktardı. Abdulati’nin, özellikle el-Faşir bölgesinde işlenen ağır ihlalleri kınadığı ve Sudan’daki çatışmaların durdurulması ile devletin birliği ve bütünlüğünün korunması için Mısır’ın dörtlü mekanizma kapsamında yürüttüğü çabaları anlattığı belirtildi.

Abdulati, insani yardımların Sudan’a ulaştırılmasının önemine dikkat çekerek, ülkenin egemenliğine saygı duyulması ve uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde yardım akışının kolaylaştırılması yönündeki kararlılıklarını vurguladı.

Görüşmede ayrıca Lübnan’daki gelişmeler ele alındı. Abdulati, Mısır’ın Lübnan’ın birliği, egemenliği, güvenliği ve istikrarına verdiği desteğin değişmez olduğunu ifade etti.


Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
TT

Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)

İsveç Göç Bakanı Johan Forssell, bugün yaptığı açıklamada, Stockholm ve Şam'ın, İsveç'te işlenen suçlardan hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacağını duyurdu. Bu, Stockholm'ün Suriye'ye yaptığı yardımların bir kısmını dağıtmaya devam edebilmesi için koyduğu bir koşuldu.

Forssell, İsveç kamu yayın kuruluşu SR'de yaptığı açıklamada, söz konusu kişilerin "İsveç'te bulunan ve orada suç işlemiş Suriye vatandaşı kişiler olduğunu ve sınır dışı edilmeleri gerektiğini, ancak bunun çeşitli nedenlerle bazen çok zor olduğunu" belirtti.

Forssell ve Uluslararası Kalkınma Bakanı Benjamin Dossa, bu hafta Suriye'yi ziyaret ederek Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü. Bu, İsveçli bakanların 2011'den bu yana Şam'a yaptığı ilk ziyaretti.

2015 yılında savaştan kaçan birçok Suriyeliye İsveç'te sığınma hakkı tanıyan büyük göçmen akınının ardından, ardışık sol ve sağ hükümetler sığınma kurallarını sıkılaştırdı.

Forssell, "İsveç'in en önemli önceliklerinden biri konusunda iş birliği yapmayı kabul ettik," diyerek, "İsveç'e gelenlerin büyük çoğunluğu dürüst ve yasalara saygılı, ancak suç işleyenler de var" ifadeleriini kullandı.

Forssell, "Bu insanları sınır dışı edebilmeliyiz; İsveç'te onlara yer yok" dedi.

İsveç kalkınma yardımlarını düzenleyen ve artık göçü azaltmayı ve sınır dışı işlemlerini hızlandırmayı da içeren yeni ilkeye işaret etti; bu iki hükümet önceliği var.

"İsveç çıkarlarımız tehlikede... Kalkınma yardımı sağladığımızda, bu ülkelerin bizimle iş birliği yapmalarını ve vatandaşlarını, özellikle de İsveç'te suç işleyenleri geri almalarını bekliyoruz. Benzer adımlar atılmazsa, kalkınma yardımı sağlamayacağız" dedi.

İki bakan, Suriyelilerin geri dönüşü konusunu eş-Şara ile genel olarak görüştü. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ülkelerine dönmek isteyen Suriyelilere, seyahat masrafları ve diğer lojistik giderlerini karşılamak üzere mali yardım alma hakkı tanınıyor.


Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
TT

Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)

Alman Haber Ajansı'nın (DPA) haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) toplantısında Rus silahlarının etkinliği hakkında konuştu.

Rus haber ajansı Interfax'ın aktardığına göre Putin, bugün Kırgızistan'da düzenlenen askeri ittifak toplantısında, "Gerçek muharebe operasyonlarında etkili olduğu kanıtlanmış modern Rus silahları ve teknolojisiyle birleşik silahlı kuvvetleri donatmak için geniş çaplı bir program başlatmayı öneriyoruz" dedi.

Rusya, Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşta düzenli olarak yeni silah sistemleri test ediyor.

Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te konuşan Putin, hava ve savunma kabiliyetlerine odaklanan ortak askeri tatbikatların planlandığını söyledi.

 KGAÖ, Rusya'nın hakim olduğu bir askeri ittifaktır.

Şu anda eski Sovyet cumhuriyetleri olan Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Belarus'u kapsamaktadır.

Ermenistan, Dağlık Karabağ bölgesindeki anlaşmazlıkta Azerbaycan'a yenilmesinin ardından Rusya ile gerginliğin artması üzerine Şubat 2024'te ittifak üyeliğini dondurdu.