İsrail ordusu Gazze'de kitap yakan askerler hakkında soruşturma başlattı

Yakılan kitaplar arasında Kur'an-ı Kerim’in de olması muhtemel

Gazze Şeridi'nde kara operasyonundaki İsrail askerleri (Reuters)
Gazze Şeridi'nde kara operasyonundaki İsrail askerleri (Reuters)
TT

İsrail ordusu Gazze'de kitap yakan askerler hakkında soruşturma başlattı

Gazze Şeridi'nde kara operasyonundaki İsrail askerleri (Reuters)
Gazze Şeridi'nde kara operasyonundaki İsrail askerleri (Reuters)

İsrail ordusu dün (Cuma) sosyal medyada yayınlanan ve İsrail askerlerinin Gazze'de muhtemelen bir Kur'an nüshası da dahil olmak üzere kitap yaktığını gösteren bir fotoğraf ve videonun ardından soruşturma başlattığını duyurdu.

Olaylarla ilgili bir soru üzerine Ordudan AFP'ye yapılan açıklamada "Askeri polisin kriminal birimi tarafından bir soruşturma başlatıldığı" belirtildi.

Videoda görülen davranışların, "tüm dinlere saygı duyduğunu" söyleyen İsrail ordusunun "değerlerine uymadığı" ve "bu tür davranışları kategorik olarak kınandığı" ifade edildi.

Yaygın olarak dolaşımda olan videoda, İsrail ordusu üniforması giyen bir askerin, Kur'an-ı Kerim olabilecek bir kitabı ateşin içine attığı görülüyor. Fransız Haber Ajansı AFP, dün akşama (Cuma) kadar videonun gerçekliği hakkında bilgiye ulaşamadı.

İnternette yaygın olarak dolaşan bir başka görüntüde ise Gazze'de alevler içinde kalmış kitapların önünde duran bir İsrail askeri görülüyor.

Video ve fotoğraf İsrail televizyonunda yayınlandı.

Bellingcat web sitesindeki araştırma bir gazeteci, fotoğrafın arka planında görünen kitap dolu rafların Gazze'deki El Aksa Üniversitesi kütüphanesindeki raflarla eşleştiğini doğruladı.

Gazze'de savaşın başladığı 7 Ekim'den bu yana İsrail askerleri kişisel sosyal medya hesaplarında Filistinliler hakkında aşağılayıcı içerikler paylaşmakla suçlanıyor.

Şarku’l Avsat’ın ulaştığı bilgiye göre ordu şubat ayında, savaş sırasında askerler tarafından gerçekleştirilen çeşitli suiistimallerle ilgili olarak cezai soruşturma başlatıldığını duyurdu.

İsrail Ordusu Askeri Savcısı Yifat TomerYerushalmi o dönemde yaptığı açıklamada, olayların "tutuklulara kötü muamele, tutukluların ölümü, yağma ve yasadışı güç kullanımı şüphelerini artırdığını" söyledi.



Dibeybe’den Trablus'taki milislere ‘savaş’ tehdidi

Libya'nın geçici Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe (UBH)
Libya'nın geçici Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe (UBH)
TT

Dibeybe’den Trablus'taki milislere ‘savaş’ tehdidi

Libya'nın geçici Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe (UBH)
Libya'nın geçici Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe (UBH)

Libya'nın başkenti Trablus'ta güvenlik krizinin tırmanmasıyla birlikte, geçici Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe, ‘devletin otoritesini tesis etme’ ve silahlı milisleri dağıtma planına bağlı kalacağını açıkladı.

Silahlı gruplara karşı savaşı önlemek için aranan kişilerin başsavcıya teslim edilmesi, havaalanları, limanlar ve hapishanelerin devletin yetkisine tabi tutulması gibi bazı şartlar öne süren Dibeybe, yasadışı silahlı gruplara seslenerek, “Sabrımız tükendi, devletin yetkisini yayma zamanı geldi” dedi.

Öte yandan Libya'nın doğusunda, Bingazi'deki Usame Hammad’ın başbakanı olduğu İstikrar Hükümeti diplomatik misyonlar ve uluslararası kuruluşların hareketlerine kısıtlamalar getirdi. İstikrar Hükümeti tarafından yapılan açıklamada bunun ‘uluslararası taahhütler ile güvenlik ve ulusal egemenliğin sağlanması gerekliliği arasında dengeyi sağlayan düzenlemeler’ olduğu belirtildi.

Uluslararası resmi ve sivil toplum kuruluşlarını ‘diplomatik amaçlara tam olarak bağlı kalmaya’ çağıran İstikrar Hükümeti, Libya içinde önceden haber vermeden resmi ziyaretler veya toplantılar yapılmaması gerektiğini vurguladı.