Batı Şeria'da İsrail ordusunun açtığı ateş sonucu 5 Filistinli hayatını kaybetti

Batı Şeria'da İsrail hava saldırısında öldürülen İslami Cihad Hareketi üyesinin naaşını taşıyan Filistinliler (AFP)
Batı Şeria'da İsrail hava saldırısında öldürülen İslami Cihad Hareketi üyesinin naaşını taşıyan Filistinliler (AFP)
TT

Batı Şeria'da İsrail ordusunun açtığı ateş sonucu 5 Filistinli hayatını kaybetti

Batı Şeria'da İsrail hava saldırısında öldürülen İslami Cihad Hareketi üyesinin naaşını taşıyan Filistinliler (AFP)
Batı Şeria'da İsrail hava saldırısında öldürülen İslami Cihad Hareketi üyesinin naaşını taşıyan Filistinliler (AFP)

Filistin Sağlık Bakanlığı ve İsrail kaynakları, İsrail ordusunun Batı Şeria'nın kuzeyindeki Tulkerim ve Cenin kentlerinde düzenlediği iki ayrı operasyonda beş Filistinli gencin öldürüldüğünü açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre, İsrail askeri operasyonları son haftalarda Batı Şeria'nın kuzeyindeki Tulkerim kenti yakınlarında bulunan Nur Şems Mülteci Kampı’nda artış gösterdi.

İsrail ordusu Salı gecesi Telegram üzerinden yaptığı paylaşımda, ‘Nur Şems bölgesinde patlayıcı madde hazırlayan bir terör hücresini’ havadan bombalayarak hedef aldığını açıkladı.

Filistin Sağlık Bakanlığı ise yaptığı açıklamada, ‘İsrail'in Nur Şems Mülteci Kampı’nı bombalaması sonucu dört gencin şehit olduğunu’ bildirdi. Bakanlık, yaşları 20 ile 25 arasında değişen dört gencin isimlerini paylaştı.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA'dan aktardığına göre, dört genç Nur Şems Mülteci Kampı’nın merkezinde bulundukları sırada bir İsrail insansız hava aracından (İHA) atılan füzenin hedefi oldu.

Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA), ‘İsrail güçlerinin Nur Şems Mülteci Kampı’nda gerçekleştirdiği operasyon sırasında en az 200 evin hasar gördüğünü’ ve ‘47 kişiden oluşan 11 ailenin yerinden edildiğini’ söyledi.

Ofisten yapılan açıklamada, “Tulkerim şehrini Nablus ve Cenin vilayetlerine bağlayan ana yol da ağır hasar gördü. Bu, kamptaki su kaynağının kesilmesine ve elektrik ve internet hizmetlerinde geçici bir kesintiye neden oldu” ifadeleri yer aldı.

Filistin Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan kısa açıklamada, yakındaki Cenin kentinde İsrail güçlerinin dün (çarşamba) öğleden sonra ‘23 yaşındaki genç Nidal Ziyad el-Amir'i öldürdüğü’ belirtildi.

İsrailli bir güvenlik kaynağı AFP'ye yaptığı açıklamada, el-Amir'in ‘İsrail ordusunun kendisini askeri faaliyetlerinden dolayı gözaltına almaya çalıştığı sırada öldürüldüğünü’ söyledi.

Geçtiğimiz pazartesi günü de işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde, İsrail ordusunun Nur Şems'e düzenlediği saldırı sırasında bir çocuk ve bir kadın öldürülmüştü.

İslami Cihad Hareketi pazar günü, silahlı kanadından bir savaşçının İsrail'in İHA saldırısında öldürüldüğünü duyurdu. Filistin Sağlık Bakanlığı, saldırıda ikisi ağır olmak üzere beş kişinin yaralandığını duyurdu.

İsrail'in 1967'den beri işgal altında tuttuğu Batı Şeria'da bir yıldan uzun süredir şiddet olayları artıyor. Ancak 7 Ekim'de Gazze Şeridi'nde İsrail ile Hamas arasında patlak veren savaştan bu yana durum daha da kötüleşti.

Nisan ayında Nur Şems Mülteci Kampı’nda yaklaşık üç gün süren İsrail askeri operasyonunda 14 kişi öldürüldü. İsrail ordusu bu saldırıların silahlı Filistinli grupları hedef aldığını savunsa da çoğu zaman siviller de öldürülüyor.

Filistinli yetkililere göre Gazze savaşının patlak vermesinden bu yana Batı Şeria'da en az 561 Filistinli İsrail güçleri ya da yerleşimciler tarafından öldürüldü.



BAE, Sudan ordusunun Hartum'daki misyon şefinin karargahını hedef aldığını doğruladı

BAE Dışişleri Bakanlığı binası (Şarku’l Avsat)
BAE Dışişleri Bakanlığı binası (Şarku’l Avsat)
TT

BAE, Sudan ordusunun Hartum'daki misyon şefinin karargahını hedef aldığını doğruladı

BAE Dışişleri Bakanlığı binası (Şarku’l Avsat)
BAE Dışişleri Bakanlığı binası (Şarku’l Avsat)

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Güvenlik ve Askeri İşlerden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Salim el-Cabiri, Sudan ordusunun Hartum'daki BAE misyon şefinin karargâhını hedef aldığını ve bunun sonucunda binada ve çevresindeki tesislerde ciddi hasar meydana geldiğini bildirdi. El-Cabiri, diplomatik binaların dokunulmazlığı temel ilkesinin ve başta Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi olmak üzere uluslararası sözleşme ve normların açık bir şekilde ihlal edildiğini vurguladı.

El-Cabiri, karargâhın hedef alındığını kesin olarak kanıtlayan fotoğraflar ve deliller bulunduğunu, bunun ise Dışişleri Bakanlığı ve Sudan ordusu tarafından sunulan ve Sudan'daki bu çatışmanın neden olduğu insani felaketin yasal ve ahlaki sorumluluğundan kaçmak için umutsuz bir girişim olan sahte anlatıyı ortadan kaldırdığını belirtti. El-Cabiri söz konusu saldırının, uluslararası toplumu yanıltmayı, dikkatleri Sudanlı kardeşlerin çektiği acılardan başka yöne çekmeyi ve BAE'nin ortaklarıyla birlikte barışçıl bir şekilde sona erdirmek için büyük çaba sarf ettiği bu uzun çatışmayı sona erdirmek için uluslararası çabaların getirdiği yükümlülüklerden kaçmayı amaçladığını ifade etti.

Şarku'l Avsat'ın BAE resmi haber ajansı WAM'dan aktardığına göre el-Cabiri, Sudan tarafının başkalarına iftira atma ve sorumluluğu kabul etmeme konusundaki bu inkâr ve ısrarının, Sudan halkının çektiği acılara karşı bariz bir umursamazlığı yansıttığını belirtti. Ayrıca Sudan tarafının, kanıtlanmış gerçeklerle çürütülen gündemler aracılığıyla 9 aydan fazla bir süredir BAE'ye karşı iftira atma konusundaki bu inkâr ve ısrarının, Sudan halkının istikrar ve refaha ulaşma haklarını ve isteklerini reddettiğini vurguladı.

El-Cabiri, Birleşmiş Milletler (BM) uzmanlarını kanıtları gözden geçirmeye ve saldırının yol açtığı hasarı incelemeye davet etti.

Bu bağlamda el-Cabiri, söz konusu korkakça saldırıyı şiddetle kınadıklarını belirterek, bu acımasız saldırıda BAE ile dayanışma içinde olduklarını ifade eden 100'den fazla ülke ve uluslararası kuruluşa teşekkür ve takdirlerini sundu.