Mismari: Gadames Libya Ulusal Ordusu için stratejik bir hedef değil

Libya Ulusal Ordu Sözcüsü Ahmed el-Mismari Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, askeri kurumun ‘şiddetli bir kampanyaya’ maruz kaldığını söyledi.

Libya Ulusal Ordu Sözcüsü Ahmed el-Mismari, Libya'nın güneyindeki Sebha kentinde daha önce yapılan bir toplantı sırasında. (Libya Ulusal Ordu Sözcüsü resmî hesabı)
Libya Ulusal Ordu Sözcüsü Ahmed el-Mismari, Libya'nın güneyindeki Sebha kentinde daha önce yapılan bir toplantı sırasında. (Libya Ulusal Ordu Sözcüsü resmî hesabı)
TT

Mismari: Gadames Libya Ulusal Ordusu için stratejik bir hedef değil

Libya Ulusal Ordu Sözcüsü Ahmed el-Mismari, Libya'nın güneyindeki Sebha kentinde daha önce yapılan bir toplantı sırasında. (Libya Ulusal Ordu Sözcüsü resmî hesabı)
Libya Ulusal Ordu Sözcüsü Ahmed el-Mismari, Libya'nın güneyindeki Sebha kentinde daha önce yapılan bir toplantı sırasında. (Libya Ulusal Ordu Sözcüsü resmî hesabı)

Libya Ulusal Ordusu (LUO) Sözcüsü Ahmed el-Mismari, kuvvetlerinin bir kısmının kısa süre önce ülkenin güney sınırını güvence altına almak üzere harekete geçtiğini duyurdu. Bu duyurudan sonra kuvvetlerinin şiddetli bir kampanyaya maruz kaldığını ifade eden el-Mismari, Gadames'in stratejik bir hedef olmadığını söyledi.

El-Mismari, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, bazı yabancı elçilikler ve Libya’daki Birleşmiş Milletler (BM) misyonunun, güneydeki ordu hareketliliğine ilişkin endişelerini dile getiren açıklamalarını şu sözleriyle yorumladı: “Trablus'ta olup bitenlerle ilgili endişelerini dile getireceklerini umuyorduk. Trablus'ta her gün olanlar ortada: çatışmalar, ölümler, yaralanmalar, yerinden edilmeler, masum insanların sindirilmesi ve ailelerin sınır dışı edilmesi...”

“Gerçeği söyleyeceklerini umuyorduk” diye ekleyen el-Mismari, “Bu zamanda silahlı kuvvetlere karşı bu şiddetli kampanya neden düzenlendi? Trablus'taki olaylar Batı için daha önemli. Batı, silahlı kuvvetlerin hareketinden çok bu olaylarla ilgilenmeli” ifadelerini kullandı.

El-Mismari sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu güçlerin hareketi, komutanlarının talimatları doğrultusunda kendilerine verilen görev ve sorumlulukları yerine getirmeyi, sınırları korumayı ve tüm Libya topraklarını güvence altına almayı amaçlıyor. Özellikle de şu günlerde bunun önemini daha net görüyoruz. Güneydeki bazı ülkeler ile Batı Sahra'da ve Afrika Sahrası'nda Libya topraklarına silah ya da savaşçı sızmasına yol açabilecek çatışmalar yaşanıyor.”

x cvfdbg
Hafter'in kara kuvvetleri ülkenin güneybatısında devriye geziyor (LUO)

El-Mismari ordunun, Cezayir sınırına yakın Gadames şehrini kontrol etmeyi amaçlamadığını bildirdi. “Gadames'i kontrol etmek ya da oraya gitmek gibi bir niyetimiz asla yok” diyen el-Mismari, kentin LUO için stratejik bir hedef olmadığını ve herhangi bir askeri güç için hayati bir hedef teşkil etmediğini belirtti.

“Cezayir ile sınırlarımız güvenlidir. Orada düzgün ve sıkı çalışan devriyelerimiz var” ifadelerini kullanan el-Mismari, LUO Genel Komutanlığı'nın 2020'de BM misyonu himayesinde imzalanan ateşkese, bu bağlamdaki dost-kardeş ülkelere ve uluslararası örgütlere verdiği sözlere bağlılığını yineledi.

El-Mismari sözlerini şöyle noktaladı: “Bu konu bizim için çok önemli. Zira yeniden yapılanma ve kalkınmaya öncülük etmeye başladık. Büyük projeler ve yabancı şirketler ülkemize girmeye başladı. Bu nedenle ülkemizdeki mevcut durumun istikrarlı bir şekilde devam etmesi büyük önem taşıyor. Aynı şekilde ülkemizin çatışmalardan veya şu anda ordu güçlerinin himayesinde olan kalkınma çarkını istikrarsızlaştırabilecek herhangi bir eylemden uzak olması gerekiyor”.



Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
TT

Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)

Tunus merkezli radyo istasyonu Mosaique FM dün bir mahkemenin, Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi ve eski güvenlik yetkilileri de dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere komplo kurmak suçlamasıyla 12 ila 35 yıl arasında hapis cezaları verdiğini bildirdi.

Bu davada devlete karşı komplo kurmakla suçlananlar arasında, Cumhurbaşkanı Kays Said'in eski Özel Kalem Müdürü Nadia Akkaşa da bulunuyor.

Hakkında 35 yıl hapis cezası bulunan Akkaşa ülkeden kaçtı.

Mosaique FM, bu davada sanık olan eski Başbakan Yusuf eş-Şahid'in, kendisini ceza mahkemesine sevk eden iddianame kararını temyiz ettiğini, temyiz sonucu beklendiği için bu kararın şimdiye kadar hükümlerin kapsamına girmediğini belirtti.

İslami çizgideki Nahda Hareketi’nin deneyimli lideri Gannuşi (84), 14 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Cumhurbaşkanı Said tarafından feshedilen meclisin başkanı olan Gannuşi, 2023 yılından beri hapiste ve son birkaç ay içinde ayrı davalarda toplam 27 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Bu davada 21 kişiye suçlama yöneltildi, bunlardan 10'u halihazırda hapiste, 11'i ise ülkeden kaçtı.

Mahkeme, eski İstihbarat Teşkilatı Başkanı Kemal Keyzani'yi 35 yıl hapis cezasına, eski dışişleri bakanı Rafik Abdusselam’ı 35 yıl hapis cezasına ve Raşid Gannuşi'nin oğlu Muaz Gannuşi'yi 35 yıl hapis cezasına çarptırdı. Üçü de ülkeden kaçtı.

Cumhurbaşkanı Said, 2021 yılında meclisi feshetti ve ülkeyi kararnamelerle yönetmeye başladı. Ardından bağımsız yargı yüksek konseyini feshetti ve onlarca yargıcı görevden aldı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre muhalefet bu hamleyi, 2011 yılında ‘Arap Baharı’ ayaklanmalarını tetikleyen ‘yeni doğan demokrasiyi baltalayan bir darbe’ olarak nitelendiriyor.

Cumhurbaşkanı Said ise bu suçlamaları reddediyor ve attığı adımların yasal olduğunu ve siyasi elitler arasında yıllardır süren kaos ve yolsuzluğu sona erdirmeyi amaçladığını söylüyor.

Cumhurbaşkanı Said'in 2021 yılında iktidarın büyük bir kısmını ele geçirmesinden bu yana muhalefet liderlerinin çoğu, bazı gazeteciler ve Said'i eleştirenler hapiste tutuluyor.

Bu yıl, başka bir mahkemede muhalefet liderleri, iş adamları ve avukatlara yine komplo suçlamasıyla 5 ila 66 yıl arasında değişen hapis cezaları verildi. Muhalefet, bu davanın Cumhurbaşkanı Said’in muhaliflerini bastırmak için uydurulmuş olduğunu söylüyor.

İnsan hakları grupları ve aktivistler, Said'in Tunus'u açık bir hapishaneye dönüştürdüğünü ve yargı ve polisi siyasi rakiplerini hedef almak için kullandığını söylüyorlar.

Tüm bu suçlamaları reddeden Cumhurbaşkanı Said, diktatör olmayacağını, kim olursa olsun, hangi makamda olursa olsun, hiç kimsenin kanunların üstünde olmadığını söylüyor.