SOHR: Suriye'nin doğusundaki askeri tesisleri hedef alan saldırılarda 12 kişi öldü

İsrail'in Suriye'ye saldırılarından (Arşiv-SOHR)
İsrail'in Suriye'ye saldırılarından (Arşiv-SOHR)
TT

SOHR: Suriye'nin doğusundaki askeri tesisleri hedef alan saldırılarda 12 kişi öldü

İsrail'in Suriye'ye saldırılarından (Arşiv-SOHR)
İsrail'in Suriye'ye saldırılarından (Arşiv-SOHR)

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), dün gece (Cumartesi) Suriye'nin doğusundaki mevzilerine kimliği belirsiz uçaklar tarafından düzenlenen hava saldırılarında İran yanlısı 12 savaşçının öldürüldüğünü açıkladı.

Gözlemevi, çok sayıda kişinin de yaralandığı beş hava saldırısının Deyrizor kenti ve doğusundaki mevzilerin yanı sıra, Irak sınırı yakınlarındaki Elbu Kemal bölgesini hedef aldığını duyurdu.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne (SOHR) göre İran'ın önemli bir nüfuza sahip olduğu Deyrizor bölgesi düzenli olarak İsrail, bazen de ABD hava saldırılarına maruz kalıyor.

Şarku’l Avsat’ın aktardığına göre Gözlemevi, saldırıların özellikle Deyrizor havaalanı yakınlarındaki askeri mevzileri hedef aldığını bildirdi.

Suriye'de iç savaşın başladığı 2011 yılından bu yana İsrail, ağırlıklı olarak İran yanlısı grupları hedef alan yüzlerce saldırı gerçekleştirdi. ABD de Suriye'nin doğusunda bu grupları hedef aldı.

İsrailli yetkililer saldırılar hakkında nadiren yorum yapıyor, ancak İran'ın Suriye'deki varlığını güçlendirmesine izin vermeyeceklerini birçok defa dile getirdiler.

Son günlerde İsrail ordusunun Lübnan'daki Hizbullah kalelerine karşı büyük bir bombardıman kampanyası başlatması sonrasında bölgedeki gerilim arttı.

SOHR’a göre İsrail ordusu Hizbullah'ın Suriye-Lübnan sınırındaki silah ikmal yollarını defalarca hedef aldı.



İslam İşbirliği Teşkilatı, tüm ülkeleri, İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon’a katılmaya davet ediyor

TT

İslam İşbirliği Teşkilatı, tüm ülkeleri, İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon’a katılmaya davet ediyor

İslam İşbirliği Teşkilatı, tüm ülkeleri, İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon’a katılmaya davet ediyor

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), tüm ülkeleri, Suudi Arabistan tarafından başlatılan İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon adlı tarihi siyasi girişime katılmaya çağırdı. Söz konusu girişimin uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler (BM) kararları çerçevesinde iki devletli çözüm vizyonu için siyasi bir koruma ağı oluşturduğu ve İsrail işgalinin sona erdirilmesi, Filistin devletinin kurulması ve bölgede adil, kapsamlı ve kalıcı barışın sağlanması yönündeki çabaları destekleme taahhüdünü içerdiği belirtildi.

vfk
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha (Şarku’l Avsat)

İİT Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha, New York'ta düzenlenen BM 79. Genel Kurulu çerçevesinde gerçekleştirilen üst düzey toplantı sırasında Suudi Arabistan ve ortakları tarafından ilan edilen İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon'un başlatılmasının önemini vurguladı.

Taha, Filistin devletini tanımayan ülkelere, Filistin'in meşruiyetini, siyasi ve hukuki statüsünü güçlendirmek ve Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkı da dâhil olmak üzere devredilemez haklarının tesis edilmesine ve başkenti Kudüs olan, 4 Haziran 1967 sınırlarında bağımsız ve egemen bir devlet kurulmasına katkıda bulunmak amacıyla, Filistin'i tanıyan ve BM'ye tam üyelik hakkını destekleyen 149 ülkenin oluşturduğu uluslararası konsensüse katılmaları çağrısını yineledi.

scdvfbrgthy
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan New York'ta gazetecilere konuştu. (DPA)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, New York'ta düzenlenen BM 79. Genel Kurulu çerçevesinde, ülkesinin öncülüğünde Arap ve İslam ülkeleri ile Avrupalı ortakların katılımıyla Filistinliler ve İsrailliler arasında İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon’un kurulduğunu duyurdu.

Filistin dosyasının ele alındığı toplantıda Faysal bin Ferhan, Gazze Şeridi'ne yönelik savaşın insani bir felakete yol açtığını vurguladı. İsrail işgal güçlerinin Batı Şeria'da gerçekleştirdiği ciddi ihlallere ve Mescid-i Aksa ile dini mabetlere yönelik tehdide ek olarak, işgal ve şiddet içeren aşırıcılık politikasını sürdürdüğünü belirtti. Faysal bin Ferhan, “Meşru müdafaa on binlerce sivilin öldürülmesini, sistematik yıkım uygulamasını, zorla yerinden edilmeyi ve açlığın bir savaş aracı olarak kullanılmasını haklı gösteremez” ifadesini kullandı.

Bölgedeki gerilime de değinen Faysal bin Ferhan, “Bugünlerde kardeş Lübnan Cumhuriyeti'ni etkileyen ve bizi, bölgemizi ve tüm dünyayı tehdit eden bölgesel bir savaş riskine sürükleyen tehlikeli bir gerilime tanık oluyoruz” dedi.