HDK Komutanı Mısır'ı mevzilerine hava saldırıları düzenlenmekle suçladı, Kahire reddetti

HDK Komutanı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) (Reuters)
HDK Komutanı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) (Reuters)
TT

HDK Komutanı Mısır'ı mevzilerine hava saldırıları düzenlenmekle suçladı, Kahire reddetti

HDK Komutanı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) (Reuters)
HDK Komutanı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) (Reuters)

Sudan’da Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti), dün yayımlanan görüntülü bir mesajla Mısır'ı HDK mevzilerine hava saldırıları düzenlemekle suçladı.

Hamideti olarak da bilinen Daklu, Kahire'yi HDK ile Sudan ordusu arasında yaklaşık 18 aydır devam eden ve son dönemde gelişmelerin yaşandığı savaşta Sudan ordusunu eğitmek ve orduya insansız hava araçları (İHA) sağlamakla da suçladı.

Öte yandan Mısır Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Daklu’nun bu suçlamaları, Mısır'ın Sudan'daki savaşı durdurmak, sivilleri korumak ve çatışmalardan etkilenenlere destek olmayı amaçlayan insani yardım planlarına uluslararası tarafların daha fazla dahil olmasını sağlamak için yoğun çaba sarf ettiği bir dönemde yaptığı vurgulandı.

Yazılı olarak yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Mısır Arap Cumhuriyeti bu suçlamaları reddediyor ve uluslararası toplumu milis grup HDK’nın liderinin söylediklerinin doğruluğunu kanıtlayan delilleri bulmaya çağırıyor.”

Açıklamanın sonunda Mısır'ın Sudan'ın güvenliği, istikrarı ve birliğine olan bağlılığını vurgulanırken Mısır hükümetinin ve halkının Sudan'daki kardeşlerine yönelik bu acımasız savaştan kaynaklanan zorluklarla mücadelesinde mümkün olan her türlü desteği sağlamaya devam edeceğinin altı çizildi.

Sudan ordusuna ve Ordu Komutanı ve Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'a yakın görünen Mısır, ABD ve Suudi Arabistan'ın çatışmaya arabuluculuk etme çabalarına dahil oldu.

Mısır'ın hava saldırılarında ABD yapımı bombalar kullandığını da söyleyen Hamideti, “Amerikalılar kabul etmeseydi, bombalar Sudan'a ulaşmazdı” dedi. Ayrıca Tigray, Eritre ve Azerbaycan'dan paralı askerlerin yanı sıra Ukraynalıların da sahada olduklarını öne süren Hamideti, İranlıların da Sudan ordusunun yanında savaşta yer aldıkları suçlamalarını tekrarladı.

Ordu son dönemde Sudan'ın başkenti Hartum'da ve ülkenin güneydoğusundaki Sennar eyaletinde ilerleme kaydetti. Hamideti, Mısır'ın HDK’ya karşı düzenlediği iddia edilen hava saldırılarının onları stratejik öneme sahip olan Cebel Muye bölgesinden geri çekilmeye zorladığını söyledi. Barış çabalarını destekleyen daha önceki yorumlarından farklı bir tonda, savaşın ne bu gece ne bir yıl ne iki ne üç ne de dört yıl sonra biteceğinin bilinmediğini vurgulayan HDK Komutanı, “İnsanlar bir milyon askerden bahsediyor. Allah’ın izniyle bir milyon askere ulaşacağız” şeklinde konuştu.

Sudan’da geçtiğimiz yıl nisan ayında patlak veren savaş yaklaşık 10 milyon insanı evlerinden ederken yaygın bir açlığa ve kıtlığa yol açtı. Ayrıca büyük ölçüde HDK’nın sorumlu tutulduğu etnik şiddet dalgalarına sahne oldu.



İran petrolünü Çin'e kaçıran ‘gölge filo’ hakkında ne biliyoruz?

İran rejimi 123 gemiden oluşan bir filo kullanırken uluslararası yaptırımları atlatmak için kargo belgelerinde değişiklik yapılması ve bayrakların değiştirilmesi gibi çeşitli hilelere başvuruyor (AFP)
İran rejimi 123 gemiden oluşan bir filo kullanırken uluslararası yaptırımları atlatmak için kargo belgelerinde değişiklik yapılması ve bayrakların değiştirilmesi gibi çeşitli hilelere başvuruyor (AFP)
TT

İran petrolünü Çin'e kaçıran ‘gölge filo’ hakkında ne biliyoruz?

İran rejimi 123 gemiden oluşan bir filo kullanırken uluslararası yaptırımları atlatmak için kargo belgelerinde değişiklik yapılması ve bayrakların değiştirilmesi gibi çeşitli hilelere başvuruyor (AFP)
İran rejimi 123 gemiden oluşan bir filo kullanırken uluslararası yaptırımları atlatmak için kargo belgelerinde değişiklik yapılması ve bayrakların değiştirilmesi gibi çeşitli hilelere başvuruyor (AFP)

Independent Farsça

İngiltere merkezli günlük gazete The Times, 7 Ekim Pazartesi günü yayınladığı bir haberde İran petrolünün gölge filo (karanlık filo) olarak bilinen yaşlanan tankerler aracılığıyla Çin'e kaçırılmasının ayrıntılarını ele aldı. Haberde, bu petrol kaçakçılığının neden olduğu kirliliğin deniz habitatını tehlikeye attığı belirtildi.

Gazeteye göre İran’ın petrol ihracatına uygulanan uluslararası yaptırımları aşmak için yaşlanan iki petrol tankeri Basra Körfezi sularında dünya güçlerinin gözlerinden uzakta birbirine yaklaştı. Petrol sızıntısından kaynaklanan deniz kirliliğinin feci sonuçlarını uydular tarafından kaydedildi.

Şarku'l Avsat'ın The Times’tan aktardığı habere göre İran petrolü kaçakçılığı yapmak ve denizcilik yasalarını ihlal etmekle suçlanan Fortune Galaxy adlı petrol tankeri, Basra Körfezi'nde Serrano-2 adlı tankere petrol aktarmak için tehlikeli bir operasyon gerçekleştirdi. Daha sonra uydular görüntülerinde Basra Körfezi sularının yüzeyine beş kilometre uzunluğunda bir petrol tabakasının yayıldığı görüldü.

Petrol sızıntısı, gölge filo olarak bilinen petrol tankerlerinin neden olduğu çeşitli çevre kirliliği olaylarının sonuncusu olurken uluslararası yaptırımları atlatmak amacıyla İran ve Rusya'dan petrol taşımak için denizcilik kanunları dışında faaliyet gösteren yaşlanan petrol tankerleri bu isimle anılıyor.

İran rejiminin 123 gemiden oluşan bir gölge filo kullandığı ve kendisine uygulanan uluslararası yaptırımları atlatmak için kargo belgelerinde değişiklik yapılması ve bayrakların değiştirilmesi gibi çeşitli hilelere başvurduğu daha önce başka haberlerde de belirtilmişti. Bu gemilerin GPS sistemlerindeki gerçek konumları çarptırılıyor ve örneğin limanlarda yükleme ve boşaltma yaparken denizde demirlemiş gibi görünüyor.

Times'a göre dünya çapında petrol tankerlerinin hareketlerini izleme ve takip etme konusunda uzmanlaşmış bir şirket olan Tanker Trackers, Fortune Galaxy ve Serrano-2'nin faaliyetlerinden kaynaklanan petrol kirliliğini ortaya çıkardı. Öte yandan olay, İsrail'in İran’ın petrol tesislerine saldırması ihtimalinden duyulan korku nedeniyle petrol tankerlerinin İran'daki büyük limanlardan ayrıldığı bir dönemde gerçekleşti.

Diğer taraftan İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) İsrail'e düzenlediği füze saldırısına İsrail'in misillemede bulunma olasılığı nedeniyle petrol fiyatları yükselmeye başladı.

Her ne kadar uluslararası yaptırımlar İran'ın dünya pazarında petrol satmasını engellese de Çin, petrol ihtiyacının yaklaşık yüzde 15'ini İran'dan satın aldığı petrolle karşılamaya devam ediyor. Bu yasadışı ticaret, Ortadoğu'daki çatışmalar ve savaşların tırmanması nedeniyle tehdit altında.

Resmi verilere göre son 25 yılda uluslararası denizlerde sadece 3’ü büyük, 55’i küçük olmak üzere toplam 58 petrol sızıntısı meydana geldi. Ancak gölge filonun faaliyetleri nedeniyle, İran rejiminin yaşlanan gemilerinin neden olduğu denizdeki petrol sızıntısı miktarının çok daha büyük olabileceği düşünülüyor.

Aslında petrol sızıntıları İran'ın gölge filo tankerlerinin yarattığı tek tehdit değil. Geçtiğimiz temmuz ayında yasadışı bir petrol tankeri Malezya'nın uluslararası suları yakınlarında başka bir gemiyle çarpıştı. Yasadışı tanker hemen vericisini kapatarak kaçtı. Geçtiğimiz yıl da benzer bir tanker Malezya açıklarında infilak etti. Tanker denizden çıkarılmadan önce yedi ay boyunca terk edilmiş halde kaldı.

Tüm bu olaylar nedeniyle çevreciler, gölge filonun siyasi ve ekonomik tehditlerin ötesinde, deniz habitatı ve nihayetinde insan sağlığı için de önemli bir tehdit oluşturduğuna inanıyorlar.

Uzmanlar, bu tankerlerde taşınan ve denize dökülen kaçak petrolün genellikle gıda zincirine girebilecek tehlikeli yabancı maddelerle dolu olduğunu vurguluyorlar.

Çin'in tüm uyarılara rağmen düşük fiyatlı kaçak İran petrolüne olan talebi o kadar arttı ki, İran'ın petrol üretimi 2018 yılında eski ABD Başkanı Donald Trump'ın uyguladığı petrol yaptırımlarından önceki seviyeye ulaştı.

Uluslararası yaptırımlar altında Çin'e bu miktarda petrol göndermek, Batı’nın finans sisteminin yanı sıra kayıt dışı ve yasadışı taşımacılık hizmetlerinin etrafından dolaşmanın bir yolunun bulunduğu anlamına geliyor. Gölge filo da tam da bu yüzden bu kadar aktif.

Kâr amacı gütmeyen United Against Nuclear Iran (UANI) Araştırma Direktörü Daniel Roth, Tahran'ın neredeyse tamamen 400 yabancı tankerden oluşan bir gölge filoya bağımlı olduğunu söyledi.

UANI, 2022 yılında Fortune Galaxy tankerini İran rejimi tarafından kaçak petrol taşımak için kullanılan ve uluslararası yaptırımları ihlal eden bir tanker olarak ifşa etti. ABD Hazine Bakanlığı, Fortune Galaxy’ye DMO’nun finansörlerinden biriyle olan ilişkisi nedeniyle doğrudan yaptırımlar uyguladı.

İran rejiminin gölge filo yokken son dört yılda petrol gelirlerinin 100 milyar dolardan fazlasını kaybettiğini belirten Roth, bu paranın Tahran'a bağlı silahlı milislere, balistik füze ve insansız hava aracı (İHA) programlarına ve nükleer projeye gitmesinin kaçınılmaz olduğunu kaydetti.

Her ne kadar gemiden gemiye petrol transferi yasal olsa da uluslararası yaptırımları atlatmak amacıyla sahte isimler ve farklı ülkelerin bayrakları altında petrol kaçakçılığı yapan gölge filonun faaliyetleri mercek altına alınmış durumda.

Avrupa'da Yunan makamları ve Baltık Denizi çevresindeki ülkeler, bu tür petrol kaçakçılığı faaliyetlerini önlemeye çalışmış, Finlandiya Avrupa Birliği’nin (AB) petrol sızıntılarıyla mücadele amacıyla bir gemi satın almasını ve AB'nin Tahran'ın gölge filosunun yaşlı gemileriyle mücadeleye hazır olmasını önermişti.

Ancak, uluslararası camianın tüm endişelerine rağmen petrol kaçakçılığı ve taşımacılığının çoğu ve bunun sonucunda meydana gelen sızıntılar ya rapor edilmiyor ya da göz ardı ediliyor.

Tanker Trackers şirketinde çalışan Samir Medeni, İran'ın gölge filosundaki gemilerden ve tankerlerden petrol sızıntılarının giderek yaygınlaştığını söyledi.

Bu tür petrol kirliliği olaylarının sık sık meydana geldiğini ancak çoğu zaman rapor edilmediğini vurgulayan Medeni, Ortadoğu ve Güney Doğu Asya ülkelerindeki çoğu vakada yetkililerin bu tür olaylara ilişkin raporları görmezden geldiğini ve bu konuda hiçbir şey yapmadıklarını belirtti.

Medeni, şunları söyledi:

Bir petrol sızıntısının nedenini tespit etmek bazen zor olabilir, ancak yetkisiz gemiler günlerce denizde kaçak petrol alışverişi yaptığında, suçluyu tespit etmek zor olmaz. Dünyanın dört bir yanındaki ülkeler petrol kaçakçılığı ve deniz kirliliğiyle mücadele etmek için daha fazlasını yapmalı.

*Independent Farsça’dan yayınlanan bu makale Şarku'l Avsat tarafından Independent Arabia'dan çevrilmiştir.