Özgür Suriye Ordusu'nun kurucusu grupların birleşeceğinden emin

Riyad el-Esad (AFP)
Riyad el-Esad (AFP)
TT

Özgür Suriye Ordusu'nun kurucusu grupların birleşeceğinden emin

Riyad el-Esad (AFP)
Riyad el-Esad (AFP)

2011 yılında çatışmalar başladığında Suriye ordusundan ilk ayrılanlardan biri olan Riyad el-Esad, AFP'ye verdiği mülakatta, yıllar süren savaşın ardından Devlet Başkanı Beşşar Esed'i deviren grupların birleşeceğinden emin olduğunu ifade etti.

El-Esad, Temmuz 2011'de demokrasi yanlısı protestoların iç savaşa dönüştüğü dönemde Suriye Hava Kuvvetleri'nde albay rütbesiyle görev yapıyordu. Suriye'de 13 yıldır süren çatışmalar sırasında başlıca muhalif gruplardan biri olan Özgür Suriye Ordusu'nu (ÖSO) kurdu ve Mart 2013'te Suriye'nin doğusunda arabasına düzenlenen bir saldırı sonucu bacağı kesildi.

Beşşar Esed geçen hafta Heyetu Tahriru’ş-Şam (HTŞ) liderliğindeki muhalif grupların yıldırım taarruzunun ardından devrildi ve bir geçiş hükümeti atandı.

El-Esad, HTŞ ile yakın çalıştığını söyledi ve yeni hükümetin daha önce Esed rejimine karşı olan çeşitli grupları birleştirmeye çalışacağından emin olduğunu ifade etti. El-Esad, “Devrimin farklı fraksiyonlarla sonuçlanan çeşitli süreçlerden geçmesi gayet doğaldır. Gerçek şu ki, başından bu yana Suriye arenasında tek bir vücut ve zafere ulaşmak için bu askerî harekâtı yönetecek bir konsey arayışındayız” ifadelerini kullandı.

Beşşar Esed'in devrilmesinden bu yana HTŞ ve geçiş hükümeti, tüm Suriyelilerin haklarının korunmasına vurgu yapıyor. Suriye'de Esed karşıtı protestolar 2011 yılında patlak vermiş ve güvenlik güçleri tarafından şiddetle bastırılmıştı. Yıllar geçtikçe ülke kanlı ve çok taraflı bir çatışmaya sürüklendi. İran, Rusya ve Tahran destekli Hizbullah Esed'i desteklemek için askeri müdahalede bulunurken, Türkiye ve diğer ülkeler muhalefetin bazı kesimlerini destekledi. Ülkede ayrıca cihatçı örgütler de geniş bir varlık gösterdi.

‘Adalet’

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre el-Esad artık çeşitli gruplara bölünen ÖSO’ya liderlik etmiyor, ancak muhalif bir figür olmaya devam ediyor ve Şam'a döndüğü için mutlu. El-Esad, silahlı grupları yeni bir Savunma Bakanlığı altında birleştirmek için HTŞ tarafından atanan yeni geçiş dönemi yetkilileriyle birlikte çalıştığını ve böylece herhangi bir iç çatışmayı ve misillemeyi önlemeyi umduğunu belirtti.

“Amacımız bağışlama ve uzlaşmadır, ancak misilleme olmaması için geçiş dönemi adaletli olmalıdır” diyen el-Esad, Beşşar Esed döneminde işlenen suçlar için ‘suçluların yargıda ve uluslararası kurumlarda hesap vermesini’ talep etti.

El-Esad, uluslararası topluma yeni yetkilileri destekleme çağrısında bulunarak şunları söyledi: “Tüm dünya ve bölge ülkelerinin Suriye halkının yanında yer alacağını umuyoruz... Suriye'nin gerçekten halkın her kesiminin huzurla yaşadığı bir ülke olması için bugün bir kez daha Suriye halkının yanında durulmasını istiyoruz.”

Suriye'nin ‘tüm dünya ve bölge ülkeleriyle iyi ilişkiler kuracağını’ vurgulayan el-Esad, Beşşar Esed'in başlıca destekçisi olan ve halen Suriye'nin batısında bir hava üssü ve liman bulunduran Rusya'nın ise ‘hesaplarını ve stratejik ilişkilerini yeniden gözden geçirmesi’ gerektiğini belirtti. El-Esad, “Rusya, Suriye halkının düşmanı oldu ve umarız bu düşmanlığı bırakıp dost olur” ifadelerini kullandı.



Dibeybe, Libya sağlık sektöründeki ‘yolsuzlukla’ mücadele sözü verdi

Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe pazar akşamı Libya'nın batısında sağlık sektörü yetkilileriyle yaptığı toplantı sırasında (UBH)
Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe pazar akşamı Libya'nın batısında sağlık sektörü yetkilileriyle yaptığı toplantı sırasında (UBH)
TT

Dibeybe, Libya sağlık sektöründeki ‘yolsuzlukla’ mücadele sözü verdi

Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe pazar akşamı Libya'nın batısında sağlık sektörü yetkilileriyle yaptığı toplantı sırasında (UBH)
Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe pazar akşamı Libya'nın batısında sağlık sektörü yetkilileriyle yaptığı toplantı sırasında (UBH)

Resmi raporlara göre Libya Ulusal Birlik Hükümeti’ni (UBH) çevreleyen yolsuzluk suçlamalarının ortasında, Başbakan Abdulhamid Dibeybe ‘vatandaşların çıkarlarına zarar veren hiçbir uygulamaya’ müsamaha göstermeyeceğine ve tüm sektörlerdeki suiistimallerin üzerine gideceğine söz verdi.

Libya Denetim Bürosu, UBH de dahil olmak üzere ülkedeki birçok tarafın kamu parasını ‘israf’ ettiğini ortaya çıkardı. Ancak Libya Avukatlar İttifakı’na atfedilen bir raporda UBH Sağlık Bakanlığı öne çıkarıldı ve ‘mali ve idari yolsuzluk vakaları’ bu bakanlığa atfedildi.

Libya Avukatlar İttifakı tarafından yalanlanan raporda, ‘zimmete büyük miktarda para geçirme’ ve ‘500 milyon dinardan fazla değeri olan kanser ilacı kaçakçılığı’ (1 dolar = 5,47 dinar) suçlamalarının yanı sıra böbrek hastaları için ilaç ve tıbbi malzeme alımında ve hastane bakımında yolsuzluk ve suiistimal suçlamaları da yer aldı.

Bu suçlamalar karşısında Dibeybe pazar akşamı sağlık sektörü yetkilileriyle genişletilmiş bir toplantı yaparak sağlık sektöründeki yolsuzlukla mücadelenin hükümetinin en önemli önceliği olduğunu vurguladı. Dibeybe, ‘bu hassas dosyaya herhangi bir şekilde karışılmaması ya da gevşeklik gösterilmemesi’ konusunda uyarıda bulunarak, ‘vatandaşlara sunulan sağlık hizmetlerinin kalitesinden ödün verilmemesi’ gerektiğini belirtti.

UBH’nin bazı bakanları yolsuzluk davalarında hapis cezasına çarptırıldı. Son olarak Eğitim Bakanı Musa Mugaryif, mart ayı ortasında Trablus'taki bir mahkeme tarafından ders kitaplarının basım ihalelerinde ‘kayırma yaptığı’ gerekçesiyle üç yıl altı ay hapis cezasına çarptırıldı.

Dibeybe o dönemde, “Eğitim Bakanı, bakan olarak dokunulmazlığı olmasına rağmen kitapların tedarikini geciktirdiği için birkaç yıl hapis cezasına çarptırıldı” demişti.

 Libya Başsavcısı Sıddık es-Sur (Başsavcılık ofisi)Libya Başsavcısı Sıddık es-Sur (Başsavcılık ofisi)

Libya Başsavcısı Sıddık es-Sur, UBH Kültür Bakanı Mebruke Tuği Osman ile eski Sağlık Bakanı Ali ez-Zanati ve yardımcısı Semir Koko'nun ‘yolsuzluk’ davalarına karıştıkları, mali ve idari ihlallerde bulundukları suçlamasıyla tutuklu yargılanmalarına karar vermiş, ancak bu kişilerin tamamı serbest bırakılmıştı.

Uluslararası Şeffaflık Örgütü'nün 2021 raporuna göre Libya, yolsuzluktan en çok etkilenen ülkeler listesinde 180 ülke arasında 172. sırada yer alıyor.

Bakanlığın yanıtı

Sağlık Bakanlığı kendisine yöneltilen suçlamalara cevaben, ilaç ve tıbbi malzeme tedarikinde yolsuzluk yapıldığına dair tüm haberleri ‘ulusal sağlık kurumunun itibarını zedeleyecek bir iftira’ olarak nitelendirdi ve ‘personelinin çabalarının dürüstlüğünü sorgulamayı ve kişisel çıkarlar ya da dar siyasi kazanımlar elde etmek için hastaların acılarını istismar etmeyi’ amaçladığını söyledi.

Bakanlık, ‘özellikle onkoloji hastaları için yapılan tüm ilaç ve tıbbi ekipman ithalatının sıkı kontrol prosedürlerine uygun olarak ve ilgili düzenleyici makamlarla koordinasyon içinde gerçekleştirildiğini ve tüm yetkili makamların denetimine açık resmi kayıtlarla belgelendiğini’ kaydetti.

UBH dün yaptığı açıklamada, yeni kurumların kurulması da dahil olmak üzere tıp sektörünü geliştirmek için çalıştığını söyledi. UBH ayrıca, ‘temel sağlık hizmetlerinin etkinliğini arttırmak amacıyla’ çeşitli bölgelerdeki klinikleri ve sağlık merkezlerini denetleyecek bir temel tıbbi bakım otoritesinin kurulacağını duyurdu.

Libyalıların yurtdışında tedavi edilmesi konusuna da değinen UBH, Dibeybe'nin ‘yurtdışına gönderilen hasta sayısındaki artışı sınırlandırmak için ek kontroller oluşturulması’ gerektiğini vurguladığını belirterek, ‘ulusal sağlık kurumlarının kapasitelerini arttırmak ve yurtdışında tedaviye bağımlılığı azaltmak için bu dosyayı ülke içinde tedaviyi yerelleştirme planlarıyla ilişkilendirmenin’ önemini vurguladı.