Esad eş-Şeybani önümüzdeki günlerde Katar, BAE ve Ürdün'ü kapsayacak bir tura çıkacağını duyurdu

Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safadi, Şam ziyareti sırasında Suriye’deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera ve Suriyeli mevkidaşı Esad Hasan eş-Şeybani ile birlikte (SANA)
Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safadi, Şam ziyareti sırasında Suriye’deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera ve Suriyeli mevkidaşı Esad Hasan eş-Şeybani ile birlikte (SANA)
TT

Esad eş-Şeybani önümüzdeki günlerde Katar, BAE ve Ürdün'ü kapsayacak bir tura çıkacağını duyurdu

Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safadi, Şam ziyareti sırasında Suriye’deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera ve Suriyeli mevkidaşı Esad Hasan eş-Şeybani ile birlikte (SANA)
Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safadi, Şam ziyareti sırasında Suriye’deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera ve Suriyeli mevkidaşı Esad Hasan eş-Şeybani ile birlikte (SANA)

Suriye’deki yeni yönetimin Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybani dün yaptığı açıklamada, önümüzdeki günlerde Katar, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Ürdün'ü ziyaret edeceğini duyurdu.

Eş-Şeybani X platformunda yaptığı paylaşımda, “Bu hafta ülkem Suriye'yi temsilen Katar, BAE ve Ürdün'deki kardeşlerimize resmi bir ziyarette bulunacağım. Bu ziyaretlerin istikrarı, güvenliği, ekonomik iyileşmeyi desteklemeye ve seçkin ortaklıklar kurmaya katkıda bulunmasını dört gözle bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Diğer yandan Amman'dan yapılan açıklamada, Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safadi'nin Suriyeli mevkidaşı Esad Hasan eş-Şeybani ile dün bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiği ve bu görüşme sırasında iş birliğinin arttırılması konusunu görüşmek üzere Suriyeli geniş bir bakanlar heyetinin ziyaretini organize etme konusunda mutabık kaldıkları belirtildi.

Ürdün Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada iki bakanın ‘Safadi'nin resmi daveti üzerine sınırlar, güvenlik, enerji, ulaştırma, su, ticaret ve diğer hayati sektörler de dahil olmak üzere çeşitli alanlarda iş birliği mekanizmalarını görüşmek üzere Ürdün’e bir ziyaret düzenlenmesi konusunda anlaştıkları’ ifade edildi.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Safadi, ‘Ürdün'ün bu tarihi aşamada Suriye'ye ve kardeş halkına tam desteğini ve Suriye'nin güvenliğini, birliğini ve egemenliğini garanti altına alan, terörizmden arındıran ve tüm Suriyelilerin haklarını koruyan istikrarlı bir gelecek inşa eden, Suriyeliler tarafından yönetilen bir Suriye-Suriye siyasi süreci yoluyla vatanlarını yeniden inşa etme sürecine desteğini’ vurguladı.

Ürdün Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre eş-Şeybani ülkesinin ‘Ürdün ile kardeşlik ilişkilerini geliştirme ve her alanda güçlendirme konusundaki istekliliğini’ vurgulayarak, ‘Ürdün’ün bu hassas aşamada Suriye'nin yanında yer almasını’ takdir etti.

Şam'da 23 Mart'ta Suriye’deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera ile bir araya gelen Safadi, ülkesinin Suriye'nin yeniden inşasına yardım etmeye hazır olduğunu yineledi.

Bu arada Ürdün Enerji ve Maden Kaynakları Bakanı Salih Ali Hamid el-Harabşe dün yaptığı açıklamada, ‘Ürdün'ün elektrik ihtiyacının bir kısmını Suriye tarafına sağlamaya hazır olduğunu’ bildirdi.

Ürdün’ün resmî el-Memleke televizyon kanalı tarafından yayınlanan açıklamalarında el-Harabşe, “Ürdün toprakları içindeki elektrik bağlantı hattı Ürdün-Suriye sınırına kadar hazır. Suriye'ye elektrik tedarikinin başlaması Suriye tarafının hazır olmasına bağlı” ifadelerini kullandı.

El-Harabşe, “Suriye tarafının talebi üzerine Ürdün tarafı şu anda Suriye'nin Nasib Sınır Kapısı’nın (iki ülke arasında faaliyet gösteren tek sınır kapısı) elektrik ihtiyacını karşılamak için gerekli altyapıyı hazırlıyor” dedi.

Ürdün'ün Suriye ile 375 kilometrelik bir kara sınırı bulunuyor. Amman, komşu ülkede çatışmaların başladığı 2011 yılından bu yana 1,3 milyondan fazla Suriyeli mülteciye ev sahipliği yaptığını söylerken, Birleşmiş Milletler (BM) rakamlarına göre Ürdün'de yaklaşık 680 bin kayıtlı Suriyeli mülteci bulunuyor.

Geçtiğimiz ayın 14'ünde Ürdün, sekiz Arap ülkesi, ABD, Fransa, Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları ile BM temsilcisinin katılımıyla Suriye konulu bir toplantıya ev sahipliği yaptı.

İki ülke arasındaki ticaret 20 Aralık'ta yeniden başladı.



Kanada Başbakanı Gazze'de gıdanın "siyasi araç" olarak kullanılmasını reddetti

 Kanada Başbakanı Mark Carney (Reuters)
 Kanada Başbakanı Mark Carney (Reuters)
TT

Kanada Başbakanı Gazze'de gıdanın "siyasi araç" olarak kullanılmasını reddetti

 Kanada Başbakanı Mark Carney (Reuters)
 Kanada Başbakanı Mark Carney (Reuters)

Kanada Başbakanı Marc Carney, İsrail'e, Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı'nın Gazze'de çalışmasına izin vermesini istedi ve gıdanın “siyasi bir araç” olarak kullanılmasını reddetti. Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardı habere göre bu açıklama, İsrail'in ablukası nedeniyle BM programının gıda stoklarının tükenmesinden birkaç saat sonra yapıldı.

Dünya Gıda Programı dün yaptığı açıklamada, Gazze'de sıcak yemek sağlayan mutfaklara kalan son erzakları teslim ettiğini ve bu tesislerdeki gıda stoklarının önümüzdeki günlerde tükenmesinin beklendiğini belirtti.

Karney, “X” platformunda “Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı, İsrail hükümetinin uyguladığı abluka nedeniyle Gazze'deki gıda stoklarının tükendiğini açıkladı. Gıda, siyasi bir araç olarak kullanılamaz” ifadelerini kullandı.

Program, tüm ana sınır kapılarının kapalı olması nedeniyle, yedi haftadan fazla bir süredir Gazze'ye hiçbir insani veya ticari yardımın girmediğini ve bunun Gazze'nin şimdiye kadar yaşadığı en uzun kapatma olduğunu belirtti.

Carney, “Filistinli siviller (Hamas'ın) terör suçlarının sonuçlarını üstlenmemelidir. Dünya Gıda Programı'nın hayat kurtarmak için çalışmalarına devam etmesine izin verilmelidir” dedi.

Bir hayır kurumunun mutfağından başına tencereyi koymuş yiyecek bekleyen bir kız, (Reuters)Bir hayır kurumunun mutfağından başına tencereyi koymuş yiyecek bekleyen bir kız, (Reuters)

İsrail daha önce Gazze'de açlık krizi yaşandığı iddialarını reddetmişti. Ordu, Gazze'yi yöneten Hamas'ı yardımları istismar etmekle suçluyor, Hamas ise bu iddiayı reddediyor. Hamas, savaşçılara ulaşmasını önlemek için tüm yardımların engellenmesi gerektiğini söylüyor.

Gazze'deki hükümet basın bürosu dün, 2,3 milyon nüfuslu bölgede kıtlığın “acı bir gerçek” haline geldiğini açıkladı.

 Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bulunan bir mutfaktan hayır amaçlı yemekler almak için bekliyor (AFP)Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bulunan bir mutfaktan hayır amaçlı yemekler almak için bekliyor (AFP)

Ocak ayında varılan ateşkesin 18 Mart'ta çökmesinden bu yana, Gazze'deki sağlık yetkililerine göre İsrail saldırılarında çoğu sivil, bin 900'den fazla Filistinli hayatını kaybetti. İsrail'in “tampon bölge” olarak adlandırdığı bölgeyi ele geçirmesiyle yüz binlerce kişi yerinden edildi.

 Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'daki bir mutfaktan yemek alıyor (AFP)Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'daki bir mutfaktan yemek alıyor (AFP)

Hamas'ın Ekim 2023'te İsrail'e düzenlediği saldırıda, İsrail'in verilerine göre bin 200 kişi öldü ve 251 kişi Gazze'de rehin alındı. Gazze'deki sağlık yetkilileri, o günden bu yana İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda 51 bin 300'den fazla Filistinlinin öldüğünü açıkladı.

Carney, “Müttefiklerimizle birlikte kalıcı bir ateşkes ve tüm rehinelerin derhal serbest bırakılması için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

ABD Başkanı Donald Trump dün, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya Gazze'ye gıda ve ilaç girişine izin vermesi için baskı yaptığını belirtti.