Sisi: Filistinlilerin yerlerinden edilmesini ve bölgenin ulusal güvenliğine yönelik tehdidi reddediyoruz

) Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi (DPA)
) Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi (DPA)
TT

Sisi: Filistinlilerin yerlerinden edilmesini ve bölgenin ulusal güvenliğine yönelik tehdidi reddediyoruz

) Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi (DPA)
) Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi (DPA)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi bugün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşmasının çeşitli aşamalarında uygulanması, esirlerin takas edilmesi ve insani yardımların Gazze Şeridi'ne girmesi gerektiğini vurguladı. Sisi, Irak Ulusal Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim ile yaptığı görüşmede, Filistin davasını tasfiye etmekten ve bölge ülkelerinin ulusal güvenliğine tehdit oluşturmaktan kaçınmak için Filistin halkını yerinden etme önerilerini reddederken, Gazze Şeridi'nin yeniden inşasına Filistin halkını yerinden etmeden başlamanın önemini vurguladı.

Sisi, 4 Haziran 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulmasının bölgede kalıcı barışın sağlanmasının tek garantisi olduğunu belirtti.

ABD Başkanı Donald Trump'ın önerdiği plana cevaben Sisi geçtiğimiz ay yaptığı açıklamada, Filistin halkının Gazze Şeridi'nden çıkarılmasının ‘Mısır’ın katılamayacağı bir adaletsizlik’ olduğunu söylemişti.

Görüşme sırasında Sisi, Irak'ın güvenlik ve istikrarının korunmasının önemini vurgulayarak, Mısır'ın kalkınma çabalarını desteklemek ve Irak halkının isteklerini yerine getirmek için gerekli tüm imkânları kullanmaya hazır olduğunu ifade etti.

El-Hekim ise iki ülke ve halklar arasındaki tarihi ilişkilerden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Mısır'ın bölgenin güvenlik ve istikrarı ile halklarının çıkarlarının korunmasında oynadığı öncü rolün altını çizdi ve Mısır'ın Irak'a çeşitli alanlarda verdiği sürekli desteği takdir ettiğini belirtti.

Resmi sözcü toplantıda Suriye'deki gelişmelerin de ele alındığını ve Suriye'nin birlik, bütünlük ve egemenliğinin korunması gereğinin, Suriye halkının tüm kesimlerini kapsayan bir siyasi sürecin başlatılmasının kaçınılmazlığının, anayasanın kabul edilmesi ve seçimlerin yapılmasının yanı sıra Suriye topraklarının işgaline son verilmesinin öneminin vurgulandığını belirtti. Toplantıda ayrıca, bölgedeki gelişmeler de ele alınarak, bölge ülkelerinde istikrarın yeniden tesis edilmesine yönelik çabaların sürdürülmesi gerektiği ve tüm bölge ülkeleri ve halklarının kapasiteleri üzerinde olumsuz etkileri olacak bölgesel bir çatışmanın patlak vermesinden kaçınılmasının önemi vurgulandı.



Hizbullah'ın savaşçılarını Litani'nin güneyinden naklettiğine dair haberler

Hasan Nasrallah'ın Beyrut'un güney banliyösündeki anıt mezarı başında ağlayan Hizbullah destekçileri (Şarku’l Avsat)
Hasan Nasrallah'ın Beyrut'un güney banliyösündeki anıt mezarı başında ağlayan Hizbullah destekçileri (Şarku’l Avsat)
TT

Hizbullah'ın savaşçılarını Litani'nin güneyinden naklettiğine dair haberler

Hasan Nasrallah'ın Beyrut'un güney banliyösündeki anıt mezarı başında ağlayan Hizbullah destekçileri (Şarku’l Avsat)
Hasan Nasrallah'ın Beyrut'un güney banliyösündeki anıt mezarı başında ağlayan Hizbullah destekçileri (Şarku’l Avsat)

Wall Street Journal'ın dünkü haberine göre Hizbullah, Lübnan'ın güneyinde İsrail ile sınır bölgeleri olan Güney Litani'deki savaşçılarından köylerine dönmelerini istedi ve örgütün İsrail'in Lübnan'a yönelik savaşından etkilenenlere yaptığı tazminat ödemelerini ‘geçici bir süre’ için askıya aldığını duyurdu.

Hizbullah'ın bu kararı, İsrail'in Lübnan topraklarından tamamen çekilmesini ve hava ve kara ihlallerine son vermesini sağlamak amacıyla Lübnan devleti tarafından yürütülen diplomatik müzakereler sonuçlanıncaya kadar askeri eylemlerin askıya alındığını duyurmasıyla birlikte geldi.

Şarku’l Avsat’ın Wall Street Journal’dan aktardığı haberde, Hizbullah'ın askeri kabiliyetlerinin ‘önemli ölçüde kötüleştiği ve mali kaynaklarının mensuplarına karşı yükümlülüklerini yerine getirmekte zorlandığı noktaya kadar gerilediği’ belirtildi. Haberde, “Son savaşın artan faturası bu ödemelerin çoğunu imkânsız hale getiriyor” denildi.

Haberde bazı bölge sakinlerinin Hizbullah'ın ana finans kurumu olan Karz-ı Hasen'in ‘son haftalarda daha önce verilmiş olan tazminat çeklerinin ödemelerini dondurduğunu’ söyledikleri aktarıldı. Haberin devamında, ‘finansman üzerindeki artan baskıya ve kayıpların boyutuyla ilgili baskılara rağmen bugüne kadar 630 milyon dolardan fazla ödeme yapıldığı’ kaydedildi.

csdvf
Hasan Nasrallah'ın Beyrut'un güney banliyösündeki anıt mezarı (Şarku'l Avsat)

Hizbullah'a yakın bir kaynak Wall Street Journal'a yaptığı açıklamada, Hizbullah'ın savaşan birimlerine bir not dağıtıldığını, bu notta Lübnan'ın güneyindeki bölgelerden olmayan militanların mevzilerini boşaltmalarının emredildiğini ve ateşkes uyarınca Lübnan Ordusu'nun bölgeyi kontrol altına almasına izin verileceğini söyledi.

“Hizbullah ağır kayıplar verdi” diyen kaynak, bazı askeri birliklerin tamamen dağıtıldığını ifade etti. ‘Hizbullah'ın saflarını Suriye'de konuşlanmış savaşçılarla doldurduğunu ve herhangi bir çatışmanın yeniden başlamasına hazır bazı birimleri yeniden yapılandırdığını’ belirten kaynak, “Hizbullah zayıfladı ama yenilmedi” dedi.

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım defalarca ‘direnişin var olduğunu’ ve silahları bulunduğunu söyledi. Ancak 1701 sayılı kararın Litani'nin kuzeyindeki değil güneyindeki silahlardan bahsettiğini ve Hizbullah'ın Litani'nin kuzeyindeki silahlarının tartışılmasını Lübnan devletinin çeşitli siyasi güçlerle görüşeceği bir ‘savunma stratejisine’ bıraktığını tekrarladı.

Hennis-Plasschaert ve 1701 sayılı karar

Birleşmiş Milletler (BM) Lübnan Özel Koordinatörü Jeanine Hennis-Plasschaert, Beyrut'taki Lübnan Amerikan Üniversitesi'nde yaptığı konuşmada, BM ve bağlı kurumlarının rolünü ve oynadıkları rolleri ele aldı. Hennis-Plasschaert, 1701 sayılı kararın son 18 yıldaki akıbeti, Güney Lübnan'daki son savaş ve Lübnan'daki sınırların belirlenmesi ve silahlar gibi önemli konular hakkında konuştu.

Hennis-Plasschaert, “1701 sayılı kararın fiilen uygulanmasına Mavi Hattın her iki tarafında ve Litani Nehri kıyısının ötesinde şimdi başlanmalıdır. Özellikle Lübnan'da, çatışmanın geri dönmemesini sağlamak için bu salondaki kararlılığınız da dahil olmak üzere, bunun gerçekleşmesi için tüm unsurlar mevcut. Ancak bu sürecin başarısı, her tarafın önemli bir rol oynadığı kapsayıcılığına bağlı” ifadelerini kullandı.