İsrail ordusu: Gazze'de terk edilmiş bir hastanedeki ‘teröristleri’ hedef aldık

Gazze Şeridi'ndeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda İsrail hava saldırısında vurulan bir dairede çıkan yangını söndürmeye çalışan bir Filistinli (DPA)
Gazze Şeridi'ndeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda İsrail hava saldırısında vurulan bir dairede çıkan yangını söndürmeye çalışan bir Filistinli (DPA)
TT

İsrail ordusu: Gazze'de terk edilmiş bir hastanedeki ‘teröristleri’ hedef aldık

Gazze Şeridi'ndeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda İsrail hava saldırısında vurulan bir dairede çıkan yangını söndürmeye çalışan bir Filistinli (DPA)
Gazze Şeridi'ndeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda İsrail hava saldırısında vurulan bir dairede çıkan yangını söndürmeye çalışan bir Filistinli (DPA)

Ankara'nın Gazze Şeridi'nde Türkiye tarafından inşa edilen bir hastaneyi yıkmakla suçlamasının ardından İsrail ordusu dün, terk edilmiş ve Hamas savaşçıları tarafından kullanıldığını söylediği bir hastanede ‘teröristleri hedef aldığını’ açıkladı.

AFP'ye konuşan bir ordu sözcüsü Türkiye'nin suçlamalarıyla ilgili olarak “İsrail güçleri dün erken saatlerde Gazze'nin merkezinde eskiden hastane olan Hamas'a ait bir terör tesisinde teröristleri vurdu” dedi.

Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı, ‘işgal güçleri tarafından işlenen iğrenç suç’ olarak nitelendirdiği olayı kınadı.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, Filistin-Türkiye Dostluk Hastanesi'nin ‘Gazze Şeridi'nde onkoloji hastalarının tedavisine adanmış tek hastane’ olduğu ve ‘Netzarim Koridoru olarak adlandırılan bölgenin işgali sırasında bir karargâh olarak kullanıldıktan sonra’ İsrail ordusu tarafından yıkıldığı belirtildi.

İki aylık kırılgan bir ateşkesin ardından İsrail salı günü Gazze Şeridi'ne yönelik ağır bombardımana yeniden başladı ve çarşamba günü Hamas'a kalan esirleri serbest bırakması için baskı yapmak üzere yeni kara operasyonları başlattı.

Ateşkesin yürürlüğe girmesinden bu yana daha önce görülmemiş yoğunluk ve kapsamdaki saldırılar, Gazze Şeridi'ni büyük bir yıkım ve feci bir insani krizle baş başa bırakan savaşın ilk günlerine dair anıları yeniden canlandırdı.

Ateşkes anlaşması, göreceli sükûnetin sağlanmasına, İsrailli esirlerin ve Filistinli mahkûmların serbest bırakılmasına ve Gazze Şeridi'ne ek insani yardım girişine katkıda bulundu. Ateşkesin ilk aşaması altı hafta sürdü ve bu süre zarfında sekizi ölü olmak üzere 33 esir, bin 800'den fazla Filistinli mahkûma karşılık serbest bırakıldı.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail'in güneyine düzenlediği saldırıda, İsrail tarafında bin 218 kişi öldü.

Hamas saldırısı sırasında kaçırılan 251 esirden 58'i halen Gazze Şeridi'nde tutuluyor. İsrail ordusu bunlardan 34'ünün öldüğünü açıkladı.

Birleşmiş Milletler'in (BM) güvenilir kabul ettiği Hamas yönetimindeki Sağlık Bakanlığı verilerine göre Gazze Şeridi'ndeki savaş, çoğunluğu sivil kadın ve çocuklardan oluşan en az 49 bin kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu.



İsrail'in Beyrut'ta bir Hizbullah üyesini hedef alan saldırısında 3 kişi öldü

TT

İsrail'in Beyrut'ta bir Hizbullah üyesini hedef alan saldırısında 3 kişi öldü

İsrail'in Beyrut'ta bir Hizbullah üyesini hedef alan saldırısında 3 kişi öldü

İsrail ordusu bugün Beyrut'un güney banliyölerinde bir Hizbullah üyesini hedef alan hava saldırısı düzenlediğini duyurdu. Bu, Hizbullah ile İbrani devleti arasındaki ateşkesin yürürlüğe girdiği kasım ayından bu yana Hizbullah’ın kalesini hedef alan ikinci saldırı oldu.

İsrail ordusu, İç Güvenlik Teşkilatı (Shin Bet) ile yaptığı ortak açıklamada, "baskının, yakın zamanda (Filistinli) Hamas hareketinin üyelerine rehberlik eden ve onların İsrailli sivillere karşı büyük ve yakın bir terör saldırısı planlamalarına yardımcı olan bir Hizbullah üyesini hedef aldığını" belirtti.

Açıklamada, baskında hedef alınan kişinin kimliği belirtilmeden, "Bu teröristin oluşturduğu doğrudan tehdit göz önüne alındığında, ordu ve Şin Bet onu tasfiye etmek ve tehdidi ortadan kaldırmak için harekete geçti" denildi.

Lübnan Sağlık Bakanlığı, İsrail'in güney banliyölerinde bir binaya düzenlediği saldırı sonucunda üç kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu. Bakanlıktan yapılan açıklamada, “İsrail'in güney banliyölerine düzenlediği düşman saldırısı 3 kişinin şehid olmasına ve 7 kişinin yaralanmasına neden oldu” denildi.

Saldırı, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun geçen hafta ordusunun " herhangi bir tehdide karşı Lübnan'ın her yerini vuracağı" yönündeki uyarısının ardından geldi.

Bu, İbrani devleti ile Hizbullah arasındaki ateşkesin 27 Kasım'da yürürlüğe girmesinden beri Hizbullah'ın kalesi olan Beyrut'un güney banliyösünü hedef alan ikinci İsrail saldırısı. İlk saldırı cuma günü gerçekleşti ve İsrail'in, Hizbullah'ın “insansız hava araçlarını depolamak” için kullandığını söylediği bir binayı hedef aldı.

O günkü saldırı, hiçbir tarafın sorumluluğunu üstlenmediği ve Hizbullah'ın sorumluluğunu reddettiği bir operasyonda Güney Lübnan'dan İsrail'e atılan iki füzeye yanıt olarak geldi.

Saldırının ardından Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, grubunun İsrail'in Lübnan başkentinin güney banliyösünü bombalamasını kabul edemeyeceğini vurguladı.

Kasım o gün, "İsrail'in, biz izlerken Lübnan'ı istediği anda özgür olmaktan, istediği zaman eğlenmekten mahrum bıraktığı bir denklemin varlığını kabul edemeyiz. Her şeyin bir sınırı var" ifadelerini kullandı.

Ateşkes anlaşmasına rağmen İsrail, güney ve doğu Lübnan'a baskınlar düzenlemeye devam ediyor ve Hizbullah'ın askeri hedeflerini vurduğunu söylüyor.

İsrail ayrıca Lübnan devletini, Hizbullah'ın askeri cephaneliğinin sökülmesi ve sınırlarından çıkarılması çağrısında bulunan anlaşmanın kendisine düşen kısmını uygulamamakla suçluyor.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ateşkes anlaşması, İsrail ordusunun savaş sırasında girdiği tüm bölgelerden çekilmesini öngörüyordu ancak İbrani devleti, güçlerini sınırın her iki tarafındaki geniş alanları denetlemelerine olanak tanıyan beş stratejik noktada tuttu.