SDG saflarındaki Arap savaşçılar hükümet kontrolündeki bölgelere firar etti (VİDEO)

Firar edenler, zorla silah altına alınan aşiret mensupları

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) savaşçıları Mayıs 2018'de Deyrizor'da (Reuters)
Suriye Demokratik Güçleri (SDG) savaşçıları Mayıs 2018'de Deyrizor'da (Reuters)
TT

SDG saflarındaki Arap savaşçılar hükümet kontrolündeki bölgelere firar etti (VİDEO)

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) savaşçıları Mayıs 2018'de Deyrizor'da (Reuters)
Suriye Demokratik Güçleri (SDG) savaşçıları Mayıs 2018'de Deyrizor'da (Reuters)

Suriyeli yerel kaynaklar, Haseke'nin kuzeyindeki Tel Tamer ekseninde onlarca Suriye Demokratik Güçleri (SDG) mensubunun tüm teçhizatlarıyla birlikte Suriye ordu güçlerinin bulunduğu Rasulayn bölgesine girdiğini ve Suriye'nin doğusundaki el-Mayadin'e doğru başka firarlar olduğunu bildirdi.

Bunun sonucunda SDG, Tel Tamer kentindeki bazı askeri komutanlara karşı, ihmalkarlık ya da askerlerin kaçışını kolaylaştırma suçlarından soruşturma başlatmak üzere bir gözaltı operasyonu başlattı.

Rasulayn kentinden bilgi sahibi bir kaynak, firar edenlerin daha önce SDG tarafından zorla silah altına alınmak üzere geri çekilen Arap aşiret mensupları olduğunu söyledi. Şarku'l Avsat, firarların cumartesi akşamı tespit edildiğini ve firar edenlerin Rasulayn'daki Hamza Tümeni'nin askeri akademisinde olduğunu öğrendi.

Öte yandan 8 Arap SDG savaşçısının firar ederek Suriye'nin doğusundaki Deyrizor'un el-Meyadin kentine geçtiği bildirildi. Bölgedeki kaynaklar, firar edenlerin Deyrizor'un eş-Şadadi beldesinden olduğunu söyledi.

Bu SDG üyelerinin ilk firarı değil; firarlar birkaç yıldır devam ediyor. Bilgi sahibi bir kaynağa göre aradaki fark bu kez sayının daha fazla olması.

Gazeteci ve araştırmacı Samir el-Ahmed, SDG saflarındaki firarların artmasını çoğu üyenin zorla silah altına alınmasına bağladı. El-Ahmed, SDG'nin Suriye'de zorla silah altına alma uygulamasını yürüten tek güç olduğuna dikkat çekti. Firar edenlerin çoğu, Esed rejiminin düşmesinden sonra SDG'nin dışlayıcı güvenlik ve ekonomi politikalarını protesto etmek için Şam hükümetine meyletmeye başlayan Arap aşiretlerinden.

Cumartesiyi pazara bağlayan gece hükümet güçlerinin kontrolündeki el-Meyadin şehrinin mahallelerine roket mermileri düşerken, bölgedeki kaynaklar mermilerin SDG'nin kontrolündeki bölgelerden atıldığını bildirdi. Aktivistler bombardımanı SDG savaşçılarının el-Meyadin'e sığınmasına bir tepki olarak değerlendirdi.

Esed rejimi ve İranlı milislerin çekilmesinden bu yana el-Meyadin'i hedef alan ilk bombardıman olan bu olayda mermiler pazar yerinin yakınına düştü. Bombardıman sonrası herhangi bir yaralanma rapor edilmedi.

Medya sayfaları ve aktivist hesapların Deyrizor'un doğu kırsalındaki el-Meyadin şehrine atılan iki merminin etkilerini gösteren video ve fotoğraflar paylaşması ve mermilerin SDG'nin kontrolündeki bölgelerden atıldığının belirtilmesi üzerine SDG, Deyrizor'un doğusundaki Fırat nehrinin batı yakasına roket mermisi atılmasının sorumluluğunu reddetti.

SDG tarafından dün resmi internet sitesi üzerinden yapılan açıklamada, “Güçlerimizin kontrolündeki bölgelere atfedilen Deyrizor'daki el-Meyadin kentine top mermisi düştüğü haberlerini yalanlıyoruz. Güçlerimizin bunlarla hiçbir ilgisi yoktur. Güçlerimiz son olayları araştırıyor” denildi.



Lübnan hükümeti, Hizbullah'ın silahları konusuna henüz bir karar almadan "yaklaşıyor"

Baabda Sarayı'nda Lübnan hükümeti oturumu (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Baabda Sarayı'nda Lübnan hükümeti oturumu (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
TT

Lübnan hükümeti, Hizbullah'ın silahları konusuna henüz bir karar almadan "yaklaşıyor"

Baabda Sarayı'nda Lübnan hükümeti oturumu (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Baabda Sarayı'nda Lübnan hükümeti oturumu (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)

Lübnan hükümeti, Hizbullah'ın silahları ve Lübnan ordusunun Litani Nehri'nin güneyinde konuşlanmasını ve yasadışı silahlı varlığın önlenmesini öngören 1701 sayılı uluslararası kararın uygulanması konusuna, silah dosyasıyla ilgili karar almadan yaklaştı.

Şarku’l Avsat'a konuşan hükümet kaynakları, konunun dünkü oturumda genel bir çerçevede gündeme geldiğini ve “Lübnan Güçleri” bakanlarının silahların geri çekilmesi için bir zaman sınırı belirlenmesi talebinin, silahların münhasırlığı konusunun bakanlar bildirisinde yer aldığını gören diğer bakanlardan gelen tepkiler üzerine yanıtlanmadığını, Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın dosyayı ilgili taraflarla görüşmeyi üstlendiğini ve istişarelerinin sonuçlarını kabineye bildireceğini söyledi.

Sanayi Bakanı Joe Isa el-Huri, Kuvvet bakanlarının altı aylık süre içinde yasadışı silahların teslim edilmesi için bir takvim belirlenmesi konusunu gündeme getirdiklerini ve işe Filistin kamplarından başlanmasını önerdiklerini söyledi.