İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında yaklaşık 100 kişi hayatını kaybetti

Deyr el-Belah'taki Aksa Hastanesi'nde Filistinli bir kadın, İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda ölen akrabalarının cenaze töreninde ağlıyor (Reuters)
Deyr el-Belah'taki Aksa Hastanesi'nde Filistinli bir kadın, İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda ölen akrabalarının cenaze töreninde ağlıyor (Reuters)
TT

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında yaklaşık 100 kişi hayatını kaybetti

Deyr el-Belah'taki Aksa Hastanesi'nde Filistinli bir kadın, İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda ölen akrabalarının cenaze töreninde ağlıyor (Reuters)
Deyr el-Belah'taki Aksa Hastanesi'nde Filistinli bir kadın, İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda ölen akrabalarının cenaze töreninde ağlıyor (Reuters)

Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı, İsrail'in bugün şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 97 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın Filistin Enformasyon Merkezi'nden aktardığına göre bakanlık tarafından yapılan basın açıklamasında, hayatını kaybedenlerin 45'inin Gazze şehri ve Gazze Şeridi'nin kuzeyinde olduğu ifade edildi.

Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal günün erken saatlerinde yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nin farklı bölgelerine düzenlediği hava saldırılarında ‘yarısından fazlası çocuk’ 33 Filistinlinin yaşamını yitirdiğini duyurdu.

xcvfdgh
Deyr el-Balah'taki el-Aksa Hastanesi'ne yaralı bir adamı taşıyan Filistinliler (AP)

Basal AFP'ye yaptığı açıklamada, Sivil Savunma Müdürlüğü ekiplerinin Gazze Şeridi'nin farklı bölgelerinde ‘gece yarısından sonra ve bugün şafak vakti İsrail'in bir dizi şiddetli hava saldırısı sonucunda yarısından fazlası çocuk olmak üzere en az 33 şehidi kaldırdığını’ söyledi.

Basal, “İsrail'in gece yarısından sonra Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'un batısında bulunan el-Mevasi bölgesinde yerinden edilmiş insanların kaldığı çadırlara düzenlediği hava saldırısı sonucunda en az 22 şehit ve 100 yaralı hastanelere nakledildi” dedi. Han Yunus'un doğusundaki el-Fehari'de evleri bombalanan bir adam ve oğlu da hayatını kaybetti.

dfgthy
Filistinli bir çocuk, Cebaliye'de İsrail bombardımanında yıkılan bir binaya bakıyor (AFP)

Gazze Şeridi'nin kuzeyinde de çok sayıda hava saldırısı düzenlendiğini belirten Basal, “İşgalcilerin Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye kasabasında ez-Zerka Caddesi'nde Mukat ailesine ait bir evi bombalamasının ardından en az yedi şehit ve çok sayıda yaralı olduğu bildirildi” dedi.

Despite the siege, bombardment, forced displacement and increasing challenges, UNRWA teams in #Gaza continue to provide essential services. This includes collection and transfer of waste wherever possible.

UNRWA water provision and solid waste collection translates into… pic.twitter.com/sxnsbTNIlV

— UNRWA (@UNRWA) May 18, 2025

 

Basal, Cibaliye Mülteci Kampı’nın Tel ez-Zater bölgesindeki el-Avde Hastanesi'ndeki binalarda ‘ağır hasar’ olduğunu ve Han Yunus'un doğu ve kuzey bölgelerinin bu sabah ağır topçu bombardımanına maruz kaldığını bildirdi.

Hamas yaptığı açıklamada, yerinden edilmiş insanların kaldığı çadırların hedef alınmasını ve içlerindeki masum sivillerin yakılmasını ‘yeni bir vahşi suç’ olarak nitelendirdi.

fghyj
Filistinliler bugün Han Yunus'ta İsrail bombardımanıyla tahrip edilen bir alanı inceliyor (AP)

Açıklamada, “Terörist işgal hükümetine siyasi ve askeri koruma sağlayan ABD yönetimi, Gazze Şeridi'ndeki bu çılgınca tırmanıştan ve sivillerin hedef alınmasından doğrudan sorumludur” denildi.

İki aylık bir ateşkesin ardından İsrail 18 Mart'ta Gazze Şeridi'ndeki askeri operasyonlarına yeniden başladı ve Gazze Şeridi’nin büyük bir bölümünü ele geçirdi.

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nde ‘geniş çaplı saldırılar başlattığını ve bölgeleri kontrol altına almak için takviye güç sevkiyatı yaptığını’ duyurdu.

fgtrhy
Filistinli bir kadın, Han Yunus'taki yerinden edilmiş kişiler kampına düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından ağlıyor (Reuters)

Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail'e yönelik eşi benzeri görülmemiş saldırısından bu yana tutulan esirlere atıfta bulunarak, ‘esirleri serbest bırakmayı ve Hamas'ı yenmeyi’ hedeflediğini vurguladı.



Sudan'da cinsel şiddetten sağ kurtulanlar iyileşmek için zorlu bir süreçten geçiyor

Nisan 2023'te savaşın başlamasından bu yana binlerce Sudanlı kadın cinsel şiddete maruz kaldı (AFP)
Nisan 2023'te savaşın başlamasından bu yana binlerce Sudanlı kadın cinsel şiddete maruz kaldı (AFP)
TT

Sudan'da cinsel şiddetten sağ kurtulanlar iyileşmek için zorlu bir süreçten geçiyor

Nisan 2023'te savaşın başlamasından bu yana binlerce Sudanlı kadın cinsel şiddete maruz kaldı (AFP)
Nisan 2023'te savaşın başlamasından bu yana binlerce Sudanlı kadın cinsel şiddete maruz kaldı (AFP)

Hızlı Destek Kuvvetleri'nin (HDK) bir üyesi Aişe'nin Hartum'daki evine baskın düzenlediğinde, ona iki acı seçenek sundu: Ya kendisiyle evlenecekti ya da babasını öldürecekti. Aişe çok fazla düşünmedi ve özgürlüğünü babasının hayatı karşılığında takas etti. Genç kadın AFP'ye yaptığı açıklamada, "Babam için korktum, ben de evlenmeyi kabul ettim” dedi.  

Aişe 22 yaşında, takma ad kullanmak isteyen ve bir yıl boyunca ailesinin evinden çok uzak olmayan bir evde alıkonulan, tecavüze uğrayıp defalarca dövülerek sonunda kürtaj olmak zorunda kalan bir kadın.

2023'te savaş patlak vermeden önce Aişe, bilgi teknolojileri fakültesinde öğrenciydi, ancak çatışmaların başlaması ve zorla evlendirilmesinden sonra “psikolojik olarak yıkıldığını” titrek bir sesle anlattı AFP'ye.

Hükümet ve sivil toplum kuruluşlarının tahminlerine göre Nisan 2023'te Abdülfettah el-Burhan liderliğindeki ordu ile eski yardımcısı Muhammed Hamdan Dagalo (Hamideti) liderliğindeki HDK arasında başlayan savaştan bu yana binlerce Sudanlı kadın cinsel şiddete maruz kaldı.

Sudan hükümetine bağlı Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Birimi, savaşın başlangıcından bu yana bin 138 cinsel şiddet vakasını belgeledi, ancak birimin müdürü Salma Ishak el-Halifa'ya göre bu rakam "gerçek sayının yüzde 10'unu" geçmiyor.

Uluslararası örgütler, Hızlı Destek Güçleri'ni, düzenli orduya karşı savaşında bir silah olarak tecavüz, cinsel kölelik ve zorla evlendirme gibi sistematik cinsel şiddet kullanmakla suçluyor.

Uluslararası örgütler, HDK’yı düzenli orduya karşı savaşında bir silah olarak tecavüz, cinsel kölelik ve zorla evlendirme gibi cinsel şiddeti sistematik olarak kullanmakla suçluyor.

Yakın zamana kadar şiddet olaylarının büyük ölçüde yaşanmadığı doğu Sudan'daki Port Sudan şehrinde, bazı kurtulanlar Aman Vakfı'nda sığınak buldu.

Yeni başlangıç

Sudan'ın doğusundaki Port Sudan kentinde, birkaç gün öncesine kadar şiddet olaylarından uzak kalan bazı kadınlar, Aman Vakfı'nda sığınak buldu.

Ağustos 2024'te kurulduğundan bu yana Aman, bin 600'den fazla cinsel şiddet mağduruna yardım sağladı. Kuruluş, mağdurlara psikolojik danışmanlık, sağlık ve hukuk hizmetleri, hatta fırıncılık, dokuma ve nakış gibi mesleki eğitimler de veriyor.

Port Sudan'ın sakin mahallelerinden birinde bulunan mütevazı bir evdeki Aman'ın kurtulan kadınları, yatak odalarını ve yemek yedikleri küçük bir masanın bulunduğu mutfağı paylaşıyor. Diğer tarafta ise televizyonun bulunduğu bir oturma odası var. Sadeliğine rağmen, bu ev yüz binlerce Sudanlı kadının mahrum kaldığı bir lüksü onlara sunuyor.

Aman'daki ofisinde psikolojik danışman Lubna Ali, Darfur, El Cezire, Hartum ve diğer eyaletlerden gelen kadınlara destek sağlayan merkezle iletişime geçen kadınların dosyalarını inceliyor. Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Lubna Ali, "Bize ulaşan vakaların çoğu birden fazla kişinin tecavüz ettiği vakalar. On milis savaşçısı (HDK’yı kastediyor) tarafından tecavüze uğrayan bir kızımız oldu" diyor.

Ali'ye göre, merkezdeki cinsel şiddet mağdurlarının üçte biri “yüzde 33,5” oranında reşit olmayan kızlar ve bunların çoğu hamile.

Aman, hayatta kalan kadınların şiddet gördükleri eyaletlerden çıkmalarına ve merkezde üç ila dört ay kaldıktan sonra eğitimlerine devam etmelerine veya hamile olanların doğum yapmalarına yardımcı oluyor.

Aman, tecavüz sonucu doğan çocuklarını evlatlık vermeye karar veren kızlara danışmanlık hizmeti veriyor ve kurban sayısının önümüzdeki dönemde artabileceği uyarısında bulunuyor.

Merkezin mağdurların mahremiyetine önem verdiğini vurgulayan Ali, “Onlara ilk söylediğimiz şey, bizim için önemli olanın onların ruhsal ve bedensel sağlığı olduğu” diyor.

Üçüncü yılına giren Sudan'daki çatışmalar on binlerce kişinin ölümüne, 13 milyon kişinin yerinden edilmesine ve Birleşmiş Milletler'in modern tarihin en kötü insani krizi olarak nitelendirdiği bir duruma yol açtı.

"Bunun üstesinden gelemedim"

“Aman"da Selma, küçük oturma odasında kitap okuyup çay içiyor. 23 yaşındaki kız, ‘HDK’ milislerinin şiddetine maruz kaldığı Cezire eyaletinin Hasahisa kentinden kaçtı.

Selma, ki kendisi de takma ad kullanmak istedi, kendisi ve üç arkadaşının saklandıkları eve giren militanlar tarafından cinsel tacize uğradığını söyledi. “Sekiz kişiydiler... Bizi dövdüler, taciz ettiler, bazılarımıza tecavüz ettiler, diğerlerini silahla dövdüler, ben de onlardan biriydim” diyen Selma, ‘Şok geçirdim... çünkü unutamayacağım bir manzaraya tanık oldum’ ifadesini kullandı.

Aralık 2023'e gelindiğinde, HDK savaşçılarının çok sayıda köyü kuşatmasıyla ele geçirilen El Cezire eyaletinden yüz binlerce kadın yerinden edilmişti.

Ordu bu yılın başlarında adayı ele geçirip HDK’yı adadan çıkarmıştı, ancak Port Sudan'a kaçan Selma, "yaşananları atlatamıyor."

Selma, AFP’ye “Eğitimimi tamamlamak ve geleceğime odaklanmak istiyorum, ancak çoğu zaman kendimi başıma gelenleri düşünürken buluyorum” dedi.

Savaşın başlamasından bu yana 1,5 milyon Sudanlının kaçtığı Mısır'da, psikoterapist Sara Muntazır, Kahire'deki bir yardım merkezinde her gün en az beş tecavüz mağduruyla görüşüyor.

Muntazır, AFP’ye, mağdurların tedavi planlarına aktif olarak katılmaları gerektiğini belirterek, yaşadıkları travma nedeniyle "artık uyuyamadıklarını veya normal bir hayat süremediklerini" söyledi. Amina soruyor: "Biz, bizim hiçbir müdahalemiz veya kontrolümüz olmayan bir şeyin kurbanıyız." Bütün bunlar başımıza neden geldi?!”