Gazze’de kıtlık derinleşiyor: “Çocuklarımız bir deri bir kemik kaldı”

“Kimse bizim için üzülmüyor”

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri öldürdüğü Filistinli sayısı 60 bini geçti (Reuters)
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri öldürdüğü Filistinli sayısı 60 bini geçti (Reuters)
TT

Gazze’de kıtlık derinleşiyor: “Çocuklarımız bir deri bir kemik kaldı”

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri öldürdüğü Filistinli sayısı 60 bini geçti (Reuters)
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri öldürdüğü Filistinli sayısı 60 bini geçti (Reuters)

İsrail ablukası altındaki Gazze Şeridi'nde açlık sürüyor.  

Guardian'ın iletişime geçtiği Cemil Mugari, "5 yaşındaki kızım şu anda sadece 11 kilo. Oğlum Muhammed ise bir deri bir kemik kaldı" diyor. Savaştan önce kendisinin de 85 kilo olduğunu fakat 55 kiloya düştüğünü belirtiyor. 

İsrail'in saldırıları nedeniyle Gazze'de 7 kez yer değiştirdiklerini söyleyen 38 yaşındaki Filistinli, günde tek öğün yemeği bile zor bulduklarını ifade ediyor. 

Haberde, ABD-İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'na (GHF) ait 4 erzak dağıtım noktası olduğuna, bunların da çok kısa süre faaliyet gösterdiğine işaret ediliyor. 

Filistinli yetkililer, GHF'ye ait erzak dağıtım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. İsrail ordusuysa iddiaları reddederek kurallara uymayan kişilere "uyarı ateşi" açıldığını öne sürüyor. GHF'nin faaliyete başladığı mayıstan bu yana en az bin kişi yardım kuyruğunda öldürüldü.

58 yaşındaki Mansure Fadıl Helu, geri dönmeyeceğini düşündüğü için oğlunu yardım noktalarına göndermediğini söylüyor: 

Oradaki durum korkunç ve çok tehlikeli. En kötüsü erkekler arasındaki kaos, birbirlerini itip kakıyorlar. İsrail askerlerinin oluşturduğu tehlike yüzünden onun yardım kamyonlarının yanına gitmesini istemiyorum.

Deyr el-Belah sakinlerinden Ebu Abed de uluslararası kamuoyunun üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmediğini söylüyor: 

Onlardan Gazze'deki hayvanların haklarını korumalarını isteseydik, hemen harekete geçip imkansızı başarırlardı. Ama Filistin halkının hakları söz konusu olduğunda kimse bizi hatırlamıyor ya da bizim için üzülmüyor, ne Araplar, ne Müslümanlar, ne Hıristiyanlar, hiç kimse.

Diğer yandan İsrail lideri Binyamin Netanyahu, Hamas'ın ateşkesi kabul etmemesi halinde atılacak adımlara ilişkin açıklamayı haftaya erteledi. CNN'in aktardığına göre Tel Aviv yönetiminde bir sonraki adıma ilişkin anlaşmazlıklar sürüyor. Ablukayı daha da sertleştirmek ya da Gazze'deki bazı bölgeleri ilhak etmek gibi seçenekler de masada. 

ABD ve İsrail, Katar'daki heyetlerini geri çekmiş, koşulların değişmesi durumunda müzakerelere devam edileceğini geçen hafta bildirmişti. Perşembe günkü açıklamasında kalıcı ateşkes ve İsrail askerlerinin Gazze'den çekilmesi için görüşmelere açık olduğunu belirten Hamas ise öncelikle bölgeye yardım girişinin artırılmasını istemişti.

Independent Türkçe, Guardian, CNN



İsrail, Gazze'deki savaş suçları davalarının yüzde 88'ini iddianame hazırlamadan kapattı

Gazze'deki savaş suçlarıyla ilgili soruşturmaların 10'da 9'u suçlama yöneltilmeden kapatıldı. (Reuters)
Gazze'deki savaş suçlarıyla ilgili soruşturmaların 10'da 9'u suçlama yöneltilmeden kapatıldı. (Reuters)
TT

İsrail, Gazze'deki savaş suçları davalarının yüzde 88'ini iddianame hazırlamadan kapattı

Gazze'deki savaş suçlarıyla ilgili soruşturmaların 10'da 9'u suçlama yöneltilmeden kapatıldı. (Reuters)
Gazze'deki savaş suçlarıyla ilgili soruşturmaların 10'da 9'u suçlama yöneltilmeden kapatıldı. (Reuters)

Londra merkezli Silahlı Şiddete Karşı Eylem (Action on Armed Violence-AOAV) adlı kuruluş tarafından yayınlanan bir rapor, Gazze Şeridi'ndeki savaşın başlamasından bu yana İsrail askerleri tarafından işlenen savaş suçları ya da suiistimallerle ilgili olarak İsrail ordusu tarafından açılan her 10 soruşturmadan yaklaşık 9'unun herhangi bir suçlama yöneltilmeden kapatıldığını ortaya koydu.

Şarku’l Avsat’ın The Guardian'dan aktardığına göre AOAV, Ekim 2023 ile Haziran 2025 sonu arasında İsrail ordusunun Gazze Şeridi veya Batı Şeria'daki güçleri tarafından sivillere zarar verildiği iddiaları üzerine bir soruşturma yürüttüğünü veya yürüteceğini söylediği 52 vakaya ilişkin İngilizce medyada haberler bulduğunu bildirdi. Söz konusu vakalar bin 303 Filistinlinin öldürülmesi ve bin 880 kişinin yaralanmasını içeriyor.

frgty
Yardım dağıtım noktasında vurularak öldürülen oğlu için gözyaşı döken Filistinli bir anne (EPA)

AOAV, soruşturmaların yüzde 88'inin çözülemediğini ve herhangi bir suçlama getirilmediğini kaydetti. Bunlar arasında Şubat 2024'te Gazze Şeridi'nde un kuyruğunda bekleyen en az 112 Filistinlinin öldürülmesi ve Mayıs 2024'te Refah'taki bir kampta 45 kişinin ölümüne neden olan hava saldırısı da yer alıyor.

Refah'taki bir dağıtım noktasından yiyecek almaya giden 31 Filistinlinin 1 Haziran'da İsrail güçlerinin ateş açması sonucu öldürülmesiyle ilgili soruşturma ise halen sonuçlanmadı.

AOAV ekibinden Iain Overton ve Lucas Tsantzouris, “İstatistikler, İsrail'in, güçlerinin savaşla ilgili ihlal suçlamalarını içeren davaların büyük çoğunluğunda sonuca ulaşamayarak ya da suçsuz olduğunu kanıtlayamayarak bir ‘cezasızlık modeli’ yaratmaya çalıştığını gösteriyor” dedi.

cvdfgt
Gazze Şeridi'ndeki bir yardım dağıtım noktasında yaşanan ölüm vakasının ardından Şifa Hastanesi’nin önünde kanlar içindeki bir ambulans sedyesini taşıyan Filistinliler (EPA)

İsrail ordusu, ‘askeri polis tarafından onlarca soruşturma açıldığını ve bu soruşturmaların çoğunun halen devam ettiğini’ bildirdi.

Ordu tarafından yapılan açıklamada, “Kuvvetlerimizin görevi kötüye kullandığına dair her türlü ihbar, şikâyet ya da iddia, kaynağı ne olursa olsun bir ön inceleme sürecinden geçer. Bazı durumlarda kanıtlar askeri polis tarafından cezai soruşturma başlatılması için yeterli olurken, diğer durumlarda sadece bir ön soruşturma yürütülür” ifadeleri yer aldı.

Açıklama şöyle devam etti: “Bu vakalar, İsrail Genelkurmay Başkanlığı Gerçekleri Araştırma ve Değerlendirme Mekanizması olarak bilinen bir mekanizma tarafından, kuvvetlerin suç teşkil eden bir suiistimalde bulunduğuna dair makul bir şüphe olup olmadığının belirlenmesi için değerlendirmeye sevk edilir.”

İnsan hakları örgütleri bu sistemi eleştirerek soruşturmaların yıllar sürebileceğini söylüyor.