Gazze savaşını sona erdirme görüşmeleri sürerken İsrail, 7 Ekim'in ikinci yıldönümünü anıyor

İsrail'in güneyinde bulunan Reim'deki Nova Müzik Festivali alanında 7 Ekim saldırılarının kurbanlarından biri için yapılan anıtın önünde oturan bir aile (AFP)
İsrail'in güneyinde bulunan Reim'deki Nova Müzik Festivali alanında 7 Ekim saldırılarının kurbanlarından biri için yapılan anıtın önünde oturan bir aile (AFP)
TT

Gazze savaşını sona erdirme görüşmeleri sürerken İsrail, 7 Ekim'in ikinci yıldönümünü anıyor

İsrail'in güneyinde bulunan Reim'deki Nova Müzik Festivali alanında 7 Ekim saldırılarının kurbanlarından biri için yapılan anıtın önünde oturan bir aile (AFP)
İsrail'in güneyinde bulunan Reim'deki Nova Müzik Festivali alanında 7 Ekim saldırılarının kurbanlarından biri için yapılan anıtın önünde oturan bir aile (AFP)

İsrail bugün, 7 Ekim'de Hamas tarafından kendisine karşı düzenlenen ve Gazze Şeridi'nde devam eden yıkıcı savaşı tetikleyen eşi görülmemiş saldırının ikinci yıldönümünü anıyor. Bu arada iki taraf (İsrail ve Hamas), savaşı sona erdirmek için Mısır'da dolaylı müzakereler yürütüyor.

7 Ekim 2023 sabahı, Sukot Bayramı'nın sonunda, Hamas liderliğindeki silahlı gruplar Gazze Şeridi'nden İsrail'in güneyine sürpriz ve eşi görülmemiş bir saldırı düzenledi. Bu saldırı, Yahudi devletinin tarihindeki en kanlı gün olarak kayıtlara geçti.

O gün Filistinli savaşçılar, Yahudi devletinin güney sınırını geçerek İsrail kasabalarına ateşli silahlar, füzeler ve patlayıcılarla saldırdı. Ayrıca o gün çölde düzenlenen bir müzik festivaline de saldırı düzenlediler.

afrgt
7 Ekim saldırısının kurbanları için yapılan anıtların yanında birbirlerine sarılan İsrailliler (AFP)

Saldırı sonucunda İsrail'de bin 219 kişi öldü ve 251 kişi kaçırılarak Gazze Şeridi'ne götürüldü. Bu kişilerden 47'si halen rehin tutuluyor ve İsrail ordusu, bunlardan 25'inin öldürüldüğünü söylüyor.

Anma etkinlikleri

Saldırının yıldönümü anısına bugün İsrail'de anma etkinlikleri düzenlenecek.

Kurbanların aileleri ve arkadaşları, Hamas militanlarının 370’ten fazla kişiyi öldürdüğü ve onlarca kişiyi rehin aldığı Nova Müzik Festivali'nin yapıldığı yerde toplanacak.

Bir başka tören ise Tel Aviv'deki Rehine Meydanı'nda düzenlenecek. Bu meydanda, Filistin topraklarında halen tutuklu bulunanların serbest bırakılması için haftalık gösteriler düzenleniyor.

Öte yandan İsrail, Yahudi takvimine göre hareket ettiği için bu saldırıyı bu yıl 16 Ekim'de resmen anacak.

Birçok İsrailli dün Nova Müzik Festivali’nin yapıldığı alanı ziyaret etti.

Elad Ganz, AFP'ye “Burada yaşananlar zor ve yıkıcıydı, ancak biz yaşamak istiyoruz. Her şeye rağmen hayatımıza devam ediyor ve o gün burada olan, ancak ne yazık ki artık aramızda olmayanları anıyoruz” dedi.

Hamas saldırısından bu yana İsrail, Gazze Şeridi'ndeki harekete karşı askeri misilleme kampanyasını sürdürüyor. Kara, hava ve denizden yürütülen bu amansız kampanya, Filistin topraklarını harabeye çevirdi ve on binlerce Filistinliyi öldürdü.

Birleşmiş Milletler'in (BM) güvenilir kabul ettiği Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'nın son rakamlarına göre, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'nde en az 67 bin 160 Filistinli hayatını kaybetti.

Maddi kayıplar açısından ise mahallelerin tamamı yerle bir edildi; evlerin, hastanelerin, ibadethanelerin, okulların ve altyapının büyük bir kısmı tahrip edildi.

Savaşın patlak vermesinden bu yana yüz binlerce Filistinli kalabalık kamplarda ve açık alanlarda evsiz olarak yaşıyor. Yerlerinden edilmiş insanlar, gıda, su kıtlığı ve hijyen eksikliğinden mustarip.

Cibaliye Mülteci Kampı’ndaki evinden göç etmek zorunda kalan 49 yaşındaki Hanan Muhammed, “Bu savaşta kelimenin tam anlamıyla her şeyimizi kaybettik; evlerimizi, aile üyelerimizi, arkadaşlarımızı ve komşularımızı. Hayatlarımızı, rutinlerimizi ve hayatımızın tüm ayrıntılarını, hatta akıl sağlığımızı bile sonsuza dek kaybettik” ifadelerini kullandı.

Muhammed, “Ateşkes ilan edilmesini, kan dökülmesinin ve ölümlerin sona ermesini sabırsızlıkla bekliyorum. Artık dayanamıyoruz. Hayatımızın zor olmaya devam edeceğini düşünüyorum. Burada yıkımdan başka bir şey yok” dedi.

Zor bir görev

Son iki yıl içinde İsrail, askeri operasyonlarını Filistin topraklarının ötesine genişleterek Tahran dahil beş bölgesel başkentteki hedefleri de kapsar hale getirdi.

Yahudi devleti, Hamas'ın üst düzey liderlerinin çoğu ve Hizbullah'ın eski genel sekreteri Hasan Nasrallah dahil olmak üzere birçok yetkili ve lideri ortadan kaldırmayı başardı.

Gazze Şeridi'ndeki savaş üçüncü yılına girerken, hem İsrail hem de Hamas bir anlaşmaya varmaları için artan uluslararası baskı ile karşı karşıya.

ABD Başkanı Donald Trump geçtiğimiz hafta, acil ateşkes, Hamas'ın tüm rehineleri serbest bırakması, hareketin silahsızlandırılması ve İsrail güçlerinin Gazze Şeridi'nden çekilmesini öngören 20 maddelik bir plan açıkladı.

Aksa Tufanı’nın ikinci yıldönümünün arifesinde, Hamas ve İsrail heyetleri arasında Trump'ın planı üzerinde anlaşmaya varmak için dolaylı müzakereler dün Mısır'ın Şarm eş-Şeyh kentinde başladı.

sdfrgt
Gazze Şeridi'nin kuzeyinde bulunan Cibaliye Mülteci Kampı’ndaki evlere düzenlenen İsrail hava saldırılarının ardından kurbanları arayan Filistinliler (Reuters)

Kahire el-İhbariyye televizyonu, görüşmelerin ABD Başkanı’nın planına uygun olarak rehine takası için ‘koşulların yaratılması’ üzerine odaklandığını bildirdi.

Hamas müzakerecilerine yakın bir Filistinli kaynak, görüşmelerin ‘birkaç gün sürebileceğini’ söyledi.

Hamas ve İsrail, Trump'ın önerisini memnuniyetle karşılasa da, ayrıntılar üzerinde anlaşmaya varmak zorlu ve çetrefilli bir görev olacak gibi görünüyor.

Mısır'daki müzakerelerin ilerleyişi ve özellikle Hamas'ın silah bırakmayı kabul etmesi gibi ön koşulları olup olmadığına ilişkin bir soruya yanıt veren ABD Başkanı, “Kırmızı çizgilerim var. Belirli şeyler gerçekleşmezse, ilerlemeyeceğiz. Ancak işlerin iyi gittiğini düşünüyorum ve Hamas'ın bazı çok önemli konularda anlaşmaya vardığını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

ABD Başkanı şöyle devam etti: “Bir anlaşmaya varacağımızı düşünüyorum. Yıllardır bir anlaşmaya varmaya çalıştıkları için bunu söylemek benim için zor. Gazze'de bir anlaşmaya varacağız, bundan neredeyse eminim.”

Savaşta daha önce iki kez ateşkes ilan edilmiş ve bu ateşkesler sayesinde onlarca rehine serbest bırakılmıştı. Ancak İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, Şarm eş-Şeyh müzakerelerinin başarısız olması halinde ordunun ‘savaşa geri döneceği’ uyarısında bulundu.



Suriye'nin Suveyda vilayetinde çatışmalar devam ediyor

 Suriye'nin Suveyda vilayetinde düzenlenen bir protesto eylemine katılan vatandaşlar (Arşiv – Reuters)
Suriye'nin Suveyda vilayetinde düzenlenen bir protesto eylemine katılan vatandaşlar (Arşiv – Reuters)
TT

Suriye'nin Suveyda vilayetinde çatışmalar devam ediyor

 Suriye'nin Suveyda vilayetinde düzenlenen bir protesto eylemine katılan vatandaşlar (Arşiv – Reuters)
Suriye'nin Suveyda vilayetinde düzenlenen bir protesto eylemine katılan vatandaşlar (Arşiv – Reuters)

Suriyeli bir kaynak, Hikmet el-Hicri’ye bağlı güçlerin, Suveyda vilayetinin batı kırsalında yer alan kamu güvenlik birliklerine yönelik saldırılarını üçüncü gününde de sürdürdüğünü bildirdi.

Adının açıklanmasını istemeyen kaynak, Alman haber ajansı DPA’ya yaptığı açıklamada, “Kanun dışı gruplar ya da Hikmet el-Hicri’ye bağlı ‘Ulusal Muhafızlar’ adıyla bilinen unsurlar, dün akşam kamu güvenliği noktalarına saldırı düzenledi” dedi.

Kaynak, “Kanun dışı unsurlarla çıkan çatışmalarda kamu güvenliği personelinden yaralananlar oldu. Saldırganlar arasında ölü ve yaralılar bulundu, silahlı kişileri taşıyan bir araç imha edildi” ifadelerini kullandı.

Aynı kaynak, kamu güvenliği güçlerinin amacının bölgenin istikrarını sağlamak ve halkın geri dönüşünü kolaylaştırmak olduğunu vurgulayarak, “Ancak bu unsurların tekrar eden saldırıları ve roketli bombardımanı, sivillerin geri dönmesini engellediği gibi, zeytin hasadı yapan çiftçileri dahi hedef aldı” diye konuştu.

Dera’nın doğu kırsalındaki yerel bir kaynak, el-Hicri’ye bağlı silahlı unsurları taşıyan bir aracın roketle vurulduğunu, saldırıda çok sayıda kişinin öldüğünü ve yaralandığını, aracın ise tamamen tahrip olduğunu açıkladı.

Suveyda içinden gelen bilgilerde, vilayetin batı kırsalında kamu güvenliği güçlerine yönelik saldırıda en az 5 Dürzi militanın öldüğü, 10’dan fazla militanın da yaralandığı, kamu güvenliği personelinin öldürüldüğü iddiaların ise ‘el-Hicri’ye bağlı güçlerin moralini yükseltmeyi amaçlayan asılsız bilgiler’ olduğu belirtildi.

Suveyda Valisi Mustafa el-Bekkur, Telegram hesabından yaptığı açıklamada, “Değerli Suveyda halkı, bugün bazı disiplinsiz silahlı grupların, Suveyda’nın batı ve kuzey kırsalında güvenlik ve istikrarı sarsma girişimiyle, çatışma çözme noktalarına ve iç güvenlik güçlerine saldırdığı bilgisini aldık. Bu eylemler, yalnızca kişisel çıkarlara ve kaos ile yağma eğilimine işaret ediyor; vilayetn değerleriyle ve halkının ahlakıyla bağdaşmıyor” ifadelerini kullandı.

Bekkur açıklamasını şu sözlerle sürdürdü: “Sizi bu tür uygulamalara karşı durmaya, halkın güvenliğiyle oynayan ya da insanların kaderini istismar etmeye çalışan herkesi engellemeye çağırıyoruz. Güvenlik ve istikrar ortak sorumluluktur; toplumu korumak her onurlu bireyin görevidir. Çıkar peşinde koşanlara sesleniyorum: Yeter artık. Ülke sizin hayallerinizden büyüktür ve Suveyda halkı, yıkıcı projelerinize kanmayacak kadar basiretlidir.”

Suveyda Emniyet Müdürü Süleyman Abdulbaki de sosyal medya paylaşımında şu ifadelere yer verdi: “Çeteler ve milisler, üçüncü gününde de iç güvenlik güçlerinin bulunduğu noktaları hedef almaya devam ediyor… Vilayetteki iç güvenlik komutanlığından talimat net: Ateş geldiği yer tespit edilip görüntülendikten ve ihlal belgelenip doğrulandıktan sonra yalnızca kaynaklara karşılık verilecektir.”

Paylaşımında, sivillere ve ‘toprağını ve namusunu savunmayı amaç edinen şerefli gruplara’ seslenen Abdulbaki, “Güvenlik güçlerinin ihlal gerçekleştirdiği ya da sizi hedef aldığı yönündeki söylenti ve yalanlara kapılmayın. Bu haberler asılsızdır ve nerede çatışma yaşanırsa tamamen bilgimiz dahilindedir. İç güvenlik güçleri, sivillerin güvenliğini korumak, gerginliği artırmamak ve istikrarı sağlamak için çalışmaktadır. Suriye devleti dışında ne bizim ne de sizin için güvenlik ve istikrarın garantisi yoktur. Halkımıza defalarca söyledik: Kan, kanı çeker; fitne ise öldürmekten beterdir. Bizim elimiz her zaman onurlu insanlara açıktır” ifadelerini kullandı.

Suveyda’daki Ulusal Muhafızlar’a yakın sosyal medya sayfalarında yer alan paylaşımlarda, Suveyda’nın batı kırsalında şiddetli çatışmaların yaşandığı bildirildi. Paylaşımlara göre, geçici hükümete bağlı kamu güvenliği güçleri, insansız hava araçları (İHA), orta menzilli silahlar ve havan topları kullanarak el-Mecdel köyünü hedef aldı ve komşu köylere doğru yeni cepheler açmaya çalıştı. Bu durumun, el-Mecdel köyüne yönelik bir baskın girişimini hedefleyen tehlikeli bir tırmanış olduğu öne sürüldü.

Aynı kaynaklar, Ulusal Muhafızlar’ın bölgeye takviye gönderdiğini ve el-Mecdel çevresinde bir saatten fazla süren ateş noktalarına karşılık verdiğini aktardı.

Suriye hükümet güçlerinin Suveyda’nın batı ve kuzey kırsalında kontrolü elinde tuttuğu, yerel güçlerin ise Suveyda kent merkezi ile vilayetin güney ve doğu kırsalını denetiminde bulundurduğu belirtildi.


Gazze'deki Nasır Hastanesi, ateşkes anlaşması kapsamında 15 Filistinlinin cenazesinin teslim alındığını açıkladı

İsrail ordusu tarafından şehit edilen 40 Filistinlinin cenazeleri, Sivil Savunma ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı bazı çalışanların katılımıyla Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta toprağa verilmek üzere hazırlanan Nasır Hastanesi önünde, (DPA)
İsrail ordusu tarafından şehit edilen 40 Filistinlinin cenazeleri, Sivil Savunma ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı bazı çalışanların katılımıyla Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta toprağa verilmek üzere hazırlanan Nasır Hastanesi önünde, (DPA)
TT

Gazze'deki Nasır Hastanesi, ateşkes anlaşması kapsamında 15 Filistinlinin cenazesinin teslim alındığını açıkladı

İsrail ordusu tarafından şehit edilen 40 Filistinlinin cenazeleri, Sivil Savunma ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı bazı çalışanların katılımıyla Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta toprağa verilmek üzere hazırlanan Nasır Hastanesi önünde, (DPA)
İsrail ordusu tarafından şehit edilen 40 Filistinlinin cenazeleri, Sivil Savunma ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı bazı çalışanların katılımıyla Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta toprağa verilmek üzere hazırlanan Nasır Hastanesi önünde, (DPA)

Gazze Şeridi'ndeki Nasır Hastanesi, ateşkes anlaşması kapsamında İsrail'den 15 Filistinlinin cenazesini aldığını duyurdu.

İsrail'in Gazze ateşkesi ve esir takası kapsamında serbest bıraktığı Filistinlilere Bureyc mülteci kampında cenaze töreni düzenlendi (AFP)İsrail'in Gazze ateşkesi ve esir takası kapsamında serbest bıraktığı Filistinlilere Bureyc mülteci kampında cenaze töreni düzenlendi (AFP)

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan hastane, yaptığı açıklamada, "Ceset değişim anlaşmasının 13. grubu kapsamında 15 Filistinli şehidin cenazesi Nasır Tıp Kompleksi'ne ulaştı. Teslim alınan cenaze sayısı 330'a ulaştı" ifadelerini kullandı.

İsrail, perşembe günü Gazze'de öldürülen bir rehinenin kalıntılarını teslim aldı ve bugün de on beş cesedi teslim etti.


İsrail, Rubio'nun Batı Şeria'daki şiddete yönelik eleştirilerinden endişe duyuyor

Filistinliler, işgal altındaki Batı Şeria'da Salfit yakınlarındaki Deyr İstiya köyündeki El-Hacı Hamida Camii'ne yerleşimcilerin dün verdiği zararı inceliyor (AFP).
Filistinliler, işgal altındaki Batı Şeria'da Salfit yakınlarındaki Deyr İstiya köyündeki El-Hacı Hamida Camii'ne yerleşimcilerin dün verdiği zararı inceliyor (AFP).
TT

İsrail, Rubio'nun Batı Şeria'daki şiddete yönelik eleştirilerinden endişe duyuyor

Filistinliler, işgal altındaki Batı Şeria'da Salfit yakınlarındaki Deyr İstiya köyündeki El-Hacı Hamida Camii'ne yerleşimcilerin dün verdiği zararı inceliyor (AFP).
Filistinliler, işgal altındaki Batı Şeria'da Salfit yakınlarındaki Deyr İstiya köyündeki El-Hacı Hamida Camii'ne yerleşimcilerin dün verdiği zararı inceliyor (AFP).

İsrail'in açıklamaları ve eylemleri, Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun Batı Şeria'daki yerleşimcilerin Filistinlilere yönelik ölümcül saldırılarını eleştirmesinin ardından, mevcut ABD yönetimi içinde nadir görülen bir tutuma ilişkin endişeleri ortaya koydu.

Rubio, bu saldırıların Başkan Donald Trump'ın Gazze savaşını sona erdirme planını baltalayabileceği korkusunu ifade ederken yumuşak bir dil kullansa da İsrail hükümet çevreleri bunları "endişe kaynağı olarak değerlendirdi ve yerleşimlere karşı sert bir tutuma dönüşmelerini önlemek için çaba gösterilmesi gerektiğini" belirtti.

Şarku’l Avsat’ın İsrail'in 12. Kanalından aktardığına göre siyasi bir kaynak dün yaptığı açıklamada, "İsrail, Gazze'deki küçük ayrıntılara odaklanma yaklaşımından vazgeçmeli" ifadesini kullandı.

Yerleşimci saldırıları dün de devam etti. Yerleşimciler, işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde bulunan Salfit'in batısında, Deyr İstiya ve Kafr Haris kasabaları arasında bulunan Hacı Hamida Camii'ne saldırdı. Caminin bazı kısımlarını ateşe verdiler ve duvarlarına ırkçı sloganlar yazdılar.

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, caminin bulunduğu yeri araştırmak üzere asker gönderdiğini ancak herhangi bir şüpheliyi tespit edemediğini, "olayı İsrail polisi ve güvenlik güçlerine ilettiklerini" ifade etti.