Libya seçim yasaları konusunda uzlaşı sağlandı

Libya Temsilciler Meclisi ve Devlet Yüksek Konseyi, seçim yasalarına ilişkin uzlaşma sağladı

5+5 Ortak Askeri Komitesi’nin Trablus’taki Güvenlik Çalışma Grubu ile yaptığı toplantılardan bir kare
5+5 Ortak Askeri Komitesi’nin Trablus’taki Güvenlik Çalışma Grubu ile yaptığı toplantılardan bir kare
TT

Libya seçim yasaları konusunda uzlaşı sağlandı

5+5 Ortak Askeri Komitesi’nin Trablus’taki Güvenlik Çalışma Grubu ile yaptığı toplantılardan bir kare
5+5 Ortak Askeri Komitesi’nin Trablus’taki Güvenlik Çalışma Grubu ile yaptığı toplantılardan bir kare

Temsilciler Meclisi ve Devlet Yüksek Konseyi (DYK) tarafından Libya seçim yasalarını hazırlamakla görevlendirilen 6+6 Ortak Komitesi, ‘yasalarla ilgili tam bir uzlaşma sağlandığını’ duyururken, Libya’daki askeri çatışmanın iki tarafından oluşan 5+5 Ortak Askeri Komitesi, Berlin Konferansı’ndan doğan Güvenlik Çalışma Grubu ile dün Birleşmiş Milletler Libya Destek Misyonu (UNSMIL) aracılığında başkent Trablus’ta bir araya geldi.

Abdulhamid ed-Dibeybe liderliğindeki geçici Ulusal Birlik Hükümeti (UBH), 5+5 Ortak Askeri Komitesi’nin toplantısının başladığını duyuran kısa bir açıklama yapmakla yetinirken, Trablus Emniyet Müdürlüğü, Emniyet Müdürü Halil Vehibe’nin toplantının güvenliğini doğrudan denetlediğini duyurarak, bu toplantının ‘5+5 Ortak Askeri Komitesi’ni ve doğu ve batı Libya’dan askeri, güvenlik ve saha liderlerini içeren önceki toplantıların devamı niteliğinde’ olduğunu belirtti.

Toplantıya BM Libya Özel Temsilcisi Abdullah Bathiliy ile Türkiye, İngiltere ve Almanya’nın büyükelçileri katıldı. Avrupa Birliği (AB) Libya Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Sabadell Jose toplantıyı ‘tarihi bir olay’ olarak nitelendirerek ‘güvenliğin siyasi süreçte temel bir unsur olduğuna ve bunun mutlaka ülkeyi seçimlere, istikrara ve birliğe götüreceğine’ işaret etti. Ayrıca ‘AB’nin destek vermeye hazır olduğunu’ da vurguladı.

Mısır’ın Trablus Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Tamer Mustafa toplantıdan önce Bathiliy ile bir görüşme gerçekleştirdi. Mısır Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre Mustafa, ülkesinin ‘Libya’da bağımsız ve şeffaf bir şekilde parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılması için seçimlere ilişkin bazı noktalar üzerinde uzlaşıyı sağlamakla görevli 6+6 Komitesi’nin toplantılarına ek olarak, UNSMIL’in çabalarına verdiği desteğe ve Berlin sürecinden doğan Ekonomik Çalışma Grubu’nun ortak başkanlığı çerçevesinde oynadığı role’ değindi. Mısır Dışişleri Bakanlığı, ‘Bathiliy’nin Libyalıların seçilmiş bir hükümet ve parlamento altında meşru anayasal haklarını kullanabilmeleri için Libya seçimlerinin mümkün olan en kısa sürede yapılmasının önemini’ vurguladığını ve ‘Berlin sürecinden doğan çalışma gruplarının çabalarını övdüğünü’ kaydetti.

Temsilciler Meclisi ve DYK tarafından seçim yasalarını hazırlamakla görevlendirilen 6+6 Ortak Komitesi salı akşamı yaptığı açıklamada, ‘siyasi partilerin parti listeleri veya bireysel adaylıklar ile Temsilciler Meclisi seçimlerine nasıl katılacağı hususunun yanı sıra cumhurbaşkanı ve Millet Meclisi üyelerinin seçimiyle ilgili noktalarda tam bir uzlaşı sağladığını’ duyurdu. Komite, Fas’ın Buznika şehrinde yapılan toplantısının ardından DYK Heyeti Başkanı Ömer Bulifa tarafından okunan açıklamasında “Fas Krallığı’ndaki bu tur başlamadan önce başkent Trablus’ta bir dizi toplantı yapıldı. Yasama ve cumhurbaşkanlığı seçim yasaları ile ilgili çoğu noktanın tartışılması sırasında üyeler arasında olumlu bir atmosfer hakimdi” ifadelerini kullanarak ‘seçimlerle ilgilenen çeşitli devlet kurumlarıyla iletişim kurulduğunu’ kaydetti. Yasama ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ‘eş zamanlı prosedürlere’ göre düzenleneceğini belirterek ‘siyasi partilerin parti listeleri veya bireysel adaylıklar ile Temsilciler Meclisi seçimlerine nasıl katılacağının yanı sıra, cumhurbaşkanı ve Millet Meclisi üyelerinin seçimiyle ilgili noktalarda tam bir uzlaşı sağladığını’ duyurdu. Bu doğrultuda ‘seçim bölgelerine göre Temsilciler Meclisi ve Senato koltuklarının belirlenmesi ve dağıtımı, aday listelerinin oluşturulması ve onaylanmasına ilişkin prosedürler, kadın temsili, seçim suçlarının düzenlenmesi, cumhurbaşkanlığı, Temsilciler Meclisi ve Senato seçimlerine ilişkin itiraz prosedürleri ve tüm adayların adil bir şekilde devlet ve özel medya platformlarına katılım hakkının düzenlenmesi gibi konularda kaydedilen ilerlemeye’ dikkat çekti. Aynı zamanda Komite ‘yargı organları ve Yüksek Seçim Komisyonu ile UNSMIL gibi teknik kurumlar ile sürekli istişare halinde olarak, Libya’daki seçimler için kapsayıcı ve uzlaşıya dayalı yasal bir çerçeve sağlamak için bu toplantıda farklı seçim yasalarının taslaklarının hazırlıklarını tamamlamaya özen gösterdiğinin’ de altını çizdi.

Öte yandan salı akşamı Dibeybe Trablus’ta Dışişleri Bakanı Necla el-Menguş ile bir araya geldiği sırada ‘Sudan’da kalıcı bir ateşkese ulaşmayı amaçlayan Arap ve uluslararası çabalardaki gelişmeleri’ ele aldıklarına dikkat çekerek Sudan’daki kardeşler arasında barış görüşmelerine liderlik eden Suudi Arabistan’ın rolünü takdir ettiğini ifade etti. Ayrıca, Menguş’un son zamanlarda ziyaret ettiği Arap ülkelerinin hükümetlerinin tutumları hakkında kendisini bilgilendirdiğini kaydetti. Menguş’un ziyaretlerinin amacı, Arap ve bölgesel düzeydeki dosyalar ve problemlerle ilgili olarak ortak Arap çabalarını ve tutumlarını koordine etmek ve Libya'daki geçiş aşamalarının sona ermesi ve seçimlerin yapılması için Arap desteğini toplamaktı.

Menguş ‘Libya’da ulusal seçimlerin düzenlenmesi ve bu konuda ortak bir Arap tutumu oluşturup bunu korumanın önemi konusunda Arap ülkeleri düzeyinde bir fikir birliği olduğunu’ belirtti. Ayrıca Dibeybe’ye bazı Körfez ülkelerinin başkent Trablus'ta büyükelçiliklerini açmak için çalışmalara başlama taahhütlerini de iletti.

Menguş ‘Libya’da ulusal seçimlerin düzenlenmesinin önemi konusunda Arap ülkeleri düzeyinde bir fikir birliği olduğunu’ belirtti (AP)
Menguş ‘Libya’da ulusal seçimlerin düzenlenmesinin önemi konusunda Arap ülkeleri düzeyinde bir fikir birliği olduğunu’ belirtti (AP)

Öte yandan ABD Büyükelçiliği yaptığı bir açıklamada ‘UBH’nin ABD hükümetiyle vatandaşların seyahatini kolaylaştırmak için çalışmalarına devam ettiğini ve bu durumun iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirdiğini’ vurgulayarak ‘bazı Libya ve ABD vizelerine ilişkin mütekabiliyet kuralları düzeyindeki bir değişikliğe’ atıfta bulundu.

ABD Büyükelçiliği ‘iş veya turizm amaçlı seyahat koşullarını sağlayan Libya ve ABD vatandaşlarına bir yıllık çok girişli vize verileceğini’ duyurarak ‘tek girişli üç aylık vizenin mevcut geçerliliğiyle kıyaslandığında bunun büyük bir ilerleme’ olduğunu vurguladı.

 ABD Büyükelçiliği, UBH’nin ABD hükümetiyle Libyalıların seyahatini kolaylaştırmak için çalışmalarına devam ettiğini duyurdu. (ABD Büyükelçiliği’nin Twitter hesabı)
ABD Büyükelçiliği, UBH’nin ABD hükümetiyle Libyalıların seyahatini kolaylaştırmak için çalışmalarına devam ettiğini duyurdu. (ABD Büyükelçiliği’nin Twitter hesabı)

Öte yandan Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre UBH, İtalya’ya resmi bir ziyarette bulunan Genelkurmay Başkanı Muhammed el-Haddad’ın İtalya Genelkurmay Başkanı Cavo Dragone ile askeri tıbbın yanı sıra kara, deniz ve hava askeri alanlarında ortak iş birliği ve eğitim alanındaki anlaşmaları tartıştığını duyurdu. Aynı zamanda Libya ve İtalyan askeri kurumlarıyla ilgili anlaşmaları ve tüm askeri alanlarda ortak iş birliğinin boyutunu ele aldıklarını belirtti.



Halkın geçim kaynağı olan Libya petrolü ‘politikacıların arzularının rehinesi’

Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)
Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)
TT

Halkın geçim kaynağı olan Libya petrolü ‘politikacıların arzularının rehinesi’

Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)
Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)

Libya'da zaman zaman tekrarlanan petrol sahalarının kapatılma süreci, ‘halkın tek geçim kaynağı’ olduğu için vatandaşlar arasında birçok soruyu gündeme getiriyor. İktidar mücadelesi veren iki hükümet arasındaki bölünmüşlük ışığında, adeta ‘politikacıların rehinesi haline gelen üretimi aksatmanın faturasını kimin ödeyeceği’ sorusunun cevabı ise merak ediliyor.

Libya'nın 2014 yılından beri bir bütün olarak yaşadığı siyasi bölünme, petrol zenginliğine ve gelirlerine, ülke siyasetçilerinin siyasi arenada ve bu zenginliğin yönetim mücadelesinin perde arkasında pazarlık ettiği bir ‘koz’ olarak yansıyor.

Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Petrol ve Doğalgaz Bakanı Muhammed Avn, Güney Libya’daki eş-Şerara ve el-Fil sahalarının üretimi durdurulduktan sonra geçtiğimiz Cuma günü üretimin yeniden başlatılmasıyla ilgili ilk yorumunda “Kayıp 340 bin varil olarak gerçekleşti” ifadesini kullandı.

Cumartesi akşamı yerel basında yer alan açıklamalarında Avn, bir grup vatandaşın el-İntisar 103 sahasını ve Zuytine petrol limanını birbirine bağlayan hattaki 108 noktasının vanasını kapatmakla tehdit ettiğini söyledi. Avn, “Bu olsaydı, bir felaket yaşanırdı. O zaman onu ham petrol taşımak için kullanmak imkânsız olabilirdi” dedi.

Avn, “Petrol sahalarının ve tesislerinin tekrar tekrar kapanması durumunda bundan yalnızca halk etkilenecek” diyerek bunun ‘baskı için bir koz olarak kullanılmaması’ çağrısında bulundu.

Petrol alanındaki politikacılar ve uzmanlar, Libya'daki petrol üretiminin ‘büyük mali getirileriyle ilgili amaçlar için genellikle politikacılar tarafından pazarlığa tabi olduğuna, Libya'nın üç bölgesi arasında eşit olarak dağıtılmadığına ve Trablus’un en büyük payı denetimsiz olarak aldığına’ inanıyor.

Temsilciler Meclisi'ndeki (TM) Enerji Komitesi'nin bir üyesi, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada ‘petrol sahaları ve limanlarının kapatılmasının tehlikeli bir mesele olduğu ve bunun ülkenin geçimini tehlikeye atarak aslında herkesi riske attığını’ ifade etti.

Eski Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Maliye Bakanı Farac Bumtari'nin de mensubu olduğu ez-Zaviye aşiretinin bazı mensupları, üç petrol sahasını kapatmalarının ardından Cumartesi akşamı serbest bırakılmadan önce, Libya Merkez Bankası Başkanı es-Sıddık el-Kebir'i Trablus'ta ‘Farac Bumtari'nin kaçırılmasının bilgisine sahip olmakla’ suçladı.

Libya'daki limanlar ve petrol sahaları, Libyalı siyasetçiler arasında ‘kaynakların dağılımında adaletsizlik’ gibi nedenlerle yaşanan anlaşmazlıklar dolayısıyla geçtiğimiz yıllarda birden fazla kez kapatıldı.

Geçtiğimiz yıllarda, Libya'daki bazı petrol tesisleri, kendileri ve aileleri için mali yardım talep eden protestocular tarafından ‘rehin’ alındı. Petrol Bakanlığı ve Libya Ulusal Petrol Kurumu’na göre, söz konusu protesto eylemleri, ‘günlük üretim oranlarında birkaç kez düşüşe neden olan’ bazı petrol tesislerindeki çalışmaları kasıtlı olarak kesintiye uğrattı.

Avn, daha önce petrol sahaların kapatılması sürecinin ardından ‘bunun sonucunda kamu gelirinin etkileneceği’ uyarısında bulunmuş ve bunu ‘Libya tarafının el-Fil ve eş-Şerara sahalarındaki payının yüzde 88'i geçmesine’ bağlamıştı.

Ez-Zaviye kabilesinden ve Ubari şehrinden bir grup vatandaş, eş-Şerara, el-Fil ve 108 petrol sahalarını kapattı.

dfrg
Kızgın gençler ‘108’ petrol sahasını kapattı. (Libya’nın güneydoğusundaki Petrol Tesisleri Muhafızları)

Başkent Trablus'un 750 km güneybatısında yer alan el-Fil petrol sahası günlük 70 bin varil üretim hacmine sahip. Saha, siyasi krizler nedeniyle geçtiğimiz yıllarda birden fazla kez kapatıldı. Eş-Şerara sahası ise günde yaklaşık 240 bin varil üretimle Libya'daki en büyük petrol sahalarından biri.

Denetim Bürosu Başkanı Halid Şakşak, TM üyeleriyle birlikte kamu harcamalarını takip etmek, mali kaynakların adil dağılımını sağlamak ve bunun sonuçlarını kavramsallaştırmak için bir ‘yüksek komite’ oluşturma kararının uygulanma olasılığını vurguladı.

Trablus şehrinde gerçekleştirilen toplantıda, Denetim Bürosu'nun önceki özelleştirme prosedürlerini takip etme deneyimi, harcamaları takip etme ve ‘dağıtımda adalet’ kriterlerinin mevcudiyetini doğrulama konusundaki istekliliği gözden geçirildi. Mekânsal kalkınma programlarına önem verilmesinin, tüm bölgelere hizmet eden stratejik programlara yönelmenin ve dağıtımda adaletin sağlanmasının önemine işaret edildi.

TM üyeleri, kamu harcamalarının denetimini artırmak için gözlemlerini ve tavsiyelerini dile getirdiler. Sürekli takip toplantıları düzenlemenin, ekonomik kaynakların dağılımı için adil kriterlerin mevcudiyetinin doğrulanmasının ve harcama için gerekli prosedürlerin bütünlüğünün sağlanmasının önemini vurguladılar.