‘Birlik’ kuvvetleri, Zaviye’deki ‘çete sığınaklarını’ bombaladı

Muhalifleri, Dibeybe’ye tasfiye operasyonu düzenlemekle suçladı.

Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Menfi, el-Magarha kabilesinden bir heyeti kabul etti. (Başkanlık Konseyi)
Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Menfi, el-Magarha kabilesinden bir heyeti kabul etti. (Başkanlık Konseyi)
TT

‘Birlik’ kuvvetleri, Zaviye’deki ‘çete sığınaklarını’ bombaladı

Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Menfi, el-Magarha kabilesinden bir heyeti kabul etti. (Başkanlık Konseyi)
Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Menfi, el-Magarha kabilesinden bir heyeti kabul etti. (Başkanlık Konseyi)

Abdulhamid Dibeybe başkanlığındaki Libya Ulusal Birlik Hükümeti’nde Savunma Bakanlığı’na bağlı insansız hava araçları, ülkenin batısındaki Zaviye şehrinin güneyindekifarklı noktalara ‘hava saldırıları’ düzenledi. Akaryakıt kaçakçılığı çetelerini, uyuşturucu ve insan tacirlerini hedef aldı. Ancak Dibeybe’nin muhalifleri, bu operasyonu ‘bölgenin suçtan arındırılması değil, daha çok rakiplerine karşı bir tasfiye operasyonu’ olarak nitelendirdi.

Ambulans ve Acil Durum Yetkilisi ve yerel bir yetkiliye göre vatandaşları korkutan bombardıman, Zaviye’nin güneyindeki bölgeleri hedef aldı. Bu bölgeler arasında Maya Limanı ve yaralanan parlamento üyesi Ali Ebu Zariba’nın yakın bir arkadaşına ait olan Ebu Surra bölgesindeki bir dinlenme evi de bulunuyor. Ebu Zariba, İstikrar Hükümeti’nde İçişleri Bakanı İssam Ebu Zariba’nın erkek kardeşi.

İstikrar Hükümeti’nde İçişleri Bakanı İssam Ebu Zariba.
İstikrar Hükümeti’nde İçişleri Bakanı İssam Ebu Zariba.

Bombardımanın nedenlerine ilişkin yapılan açıklamalar çerçevesinde, Birlik Hükümeti Sözcüsü Muhammed Hammuda, Savunma Bakanlığı’nın şu açıklamasını aktardı:

“Ulusal hava kuvvetlerimiz, bu sabah Batı Sahili bölgesindeki akaryakıt, uyuşturucu ve insan kaçakçılığı çetelerinin sığınaklarına isabetli hava saldırıları düzenledi. Bu, Allah’ın izniyle amacına ulaşan başarılı bir darbe olmuştur.”

Birlik Hükümeti Sözcüsü Muhammed Hammuda. (Facebook)
Birlik Hükümeti Sözcüsü Muhammed Hammuda. (Facebook)

Yerel medya organlarına göre Ambulans ve Acil Servis Sözcüsü Usame Ali, dinlenme evinin bombalanması sonucu bir kişinin yaralandığını açıkladı. Maya Limanı’nın hedef alındığı bombardımanda ise yaralanan olmadı. Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre Hammuda şunları söyledi:

“Başbakanın doğrudan takibi ile ulusal görev yerine getirilirken, Batı Sahili’ni ve Libya’nın geri kalanını suç yuvalarından ve çete eylemlerinden arındırmak için belirlenen talimatlar ve askeri plan uygulandı. Vatanseverlik görevini yerine getirmekte geç kalınmayacaktır.”

Bakanlık ayrıca tüm vatandaşlara ‘hedeflerine ulaşılana kadar durmayacak askeri operasyonlarda askeri güçler ve genelkurmay ile tam iş birliği yapma’ çağrısında bulundu.

Aynı şekilde Zaviye İhtiyarlar ve İleri Gelenler Meclisi Başkan Yardımcısı Cuma el-Cilani ise insansız hava araçlarının şehrin güneyindeki iki bölgeyi bombaladığını söyledi. Cilani, ilk bombardıman Ebu Surra bölgesindeki bir dinlenme evini, ikinci bombardıman ise el-Maya’daki bir bölgeyi hedef alarak, iki kişinin yaralanmasına neden olduğunu açıkladı. Ali Ebu Zariba, bombardımanın ‘Türk güçleri ile bölgedeki Libya ulusal güç işbirlikçileri arasındaki savaşın başladığının ilanı’ olduğunu ileri sürdü. Ayrıca Dibeybe’nin emriyle hareket eden insansız hava araçlarının Ebu Surra bölgesini hedef alması dolayısıyla şaşkınlık yaşadığını dile getirdi.

Diğer yandan Büyük Zaviye’de Rotayı Düzeltme Hareketi, herhangi bir yönelim, siyasi hesaplaşma veya herhangi bir askeri operasyonla hiçbir ilgisi olmayan sivil, reformist bir hizmet hareketi olduğunu açıklayarak, bir savaş olduğunu veya şehri savaşa sürüklemeyi reddettiğini vurguladı. Hareket tarafından şu açıklamada bulunuldu:

Şehrin güvenliğini ve halkının güvenliğini sağlamaya yönelik çabaları ve haydutlardan hesap sorma çabalarını, bu çabaların devam etmesi ve suçlular arasında ayrım yapılmaması şartıyla destekliyoruz.

Libya hükümetinde İçişleri Bakanlığı, Zaviye şehrinde ve bakanlığa bağlı Maya Limanı’nda bulunan çeşitli bölgelerin ayrım gözetmeksizin bombalanmasını reddettiğini bildirdi. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Bakanlık yaptığı açıklamada “Zaviye’nin güneyindeki Maya Limanı, Ebu Surra ve Seyyide Zeynep bölgesindeki Sahil Güvenlik Birimi’ni hedef alan saldırıyı şiddetle kınıyoruz” diyerek, İHA’larla gerçekleştirilen operasyonun, Bakanlığa bağlı çok sayıda güvenlik görevlisinin yaralanmasıyla sonuçlandığını duyurdu. Ayrıca ‘iğrenç’ olarak nitelendirdiği ve ‘sonuçları vahim olabilecek’ bu operasyonla ilgili derhal soruşturma açılması çağrısı yaptı.

Aynı şekilde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ni (BMGK), Birleşmiş Milletler (BM) misyonunu, uluslararası toplumu ve uluslararası kuruluşları bu çalışmaya yönelik sorumluluklarını üstlenmeye çağırırken, faillerin hesap vermesi ve adalet önüne çıkarılması için bu suçların belgelenmesi gerektiğini vurguladı.

Büyük zorluklar

BM Lİbya Özel Temsilcisi Abdullah Bathiliy, güvenli bir ortamın sağlanması, silahlı oluşumlar ikilemini ele almak, ulusal uzlaşmayı ve geçiş dönemi adaletini ilerletmek ve uluslararası insan haklarını korumak da dahil olmak üzere Libya’nın seçimlere doğru ilerlemesinin önünde halen ‘büyük zorluklar’ olduğunu dile getirdi.

BM’nin Libya Özel Temsilcisi Bathiliy, Trablus’taki güvenlik çalışma grubu toplantısında konuşma yaptı. (BM misyonu)
BM’nin Libya Özel Temsilcisi Bathiliy, Trablus’taki güvenlik çalışma grubu toplantısında konuşma yaptı. (BM misyonu)

Bathiliy, Berlin sürecine bağlı uluslararası takip komitesinden doğmuş Güvenlik Çalışma Grubu tarafından Libya topraklarında yapılacak ilk genel kurul toplantısına Türkiye ile birlikte başkanlık etti. BM Temsilcisi, toplantının ‘Libya’nın çeşitli bölgelerinde düzenlenebilecek güvenlik çalışma grubunun diğer toplantılarının ilkini oluşturduğunu ve kesinlikle siyasi sürecin ilerlemesine ve 2023’te özgür ve adil seçimlerin düzenlenmesi ve tüm partilerin sonuçlarını kabul etmesi için gerekli koşulları oluşturulmasına katkıda bulunacağını’ vurguladı. Aynı şekilde Bathiliy, 5+5 Ortak Askeri Komite’nin son aylarda güvenlik ve askeri aktörleri bir araya getirme çalışmalarına da övgüde bulundu. BM Temsilcisi, “Bugüne kadar elde edilen başarıları küçümsememek gerekiyor” dedi.

Türkiye’nin Libya Büyükelçisi ve çalışma grubunun bu ayki eş başkanı Kenan Yılmaz da güvenlik çalışma grubu üyelerinin Trablus’taki toplantısının ‘bu konu istisnai bir durum olmaktan ziyade, Libya’da gerçekleşecek çok sayıda görüşmenin ilk bölümünü oluşturmasını’ umut ettiğini dile getirdi.

Aynı şekilde Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi de dün yaptığı açıklamada el-Makarha kabilesinin şeyhleri ve ileri gelenlerinden oluşan bir heyet ile ‘haklarında tahliye kararı verilen ancak uygulanmayan siyasi tutukluların koşullarını’ görüştü. Konseyin medya ofisi, Menfi’nin genel olarak tüm Libya aşiretlerinin ve özel olarak ise el-Makarha kabilesinin ulusal uzlaşma araçlarını desteklemede oynadığı büyük rolü vurguladığını aktardı.



Halkın geçim kaynağı olan Libya petrolü ‘politikacıların arzularının rehinesi’

Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)
Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)
TT

Halkın geçim kaynağı olan Libya petrolü ‘politikacıların arzularının rehinesi’

Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)
Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)

Libya'da zaman zaman tekrarlanan petrol sahalarının kapatılma süreci, ‘halkın tek geçim kaynağı’ olduğu için vatandaşlar arasında birçok soruyu gündeme getiriyor. İktidar mücadelesi veren iki hükümet arasındaki bölünmüşlük ışığında, adeta ‘politikacıların rehinesi haline gelen üretimi aksatmanın faturasını kimin ödeyeceği’ sorusunun cevabı ise merak ediliyor.

Libya'nın 2014 yılından beri bir bütün olarak yaşadığı siyasi bölünme, petrol zenginliğine ve gelirlerine, ülke siyasetçilerinin siyasi arenada ve bu zenginliğin yönetim mücadelesinin perde arkasında pazarlık ettiği bir ‘koz’ olarak yansıyor.

Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Petrol ve Doğalgaz Bakanı Muhammed Avn, Güney Libya’daki eş-Şerara ve el-Fil sahalarının üretimi durdurulduktan sonra geçtiğimiz Cuma günü üretimin yeniden başlatılmasıyla ilgili ilk yorumunda “Kayıp 340 bin varil olarak gerçekleşti” ifadesini kullandı.

Cumartesi akşamı yerel basında yer alan açıklamalarında Avn, bir grup vatandaşın el-İntisar 103 sahasını ve Zuytine petrol limanını birbirine bağlayan hattaki 108 noktasının vanasını kapatmakla tehdit ettiğini söyledi. Avn, “Bu olsaydı, bir felaket yaşanırdı. O zaman onu ham petrol taşımak için kullanmak imkânsız olabilirdi” dedi.

Avn, “Petrol sahalarının ve tesislerinin tekrar tekrar kapanması durumunda bundan yalnızca halk etkilenecek” diyerek bunun ‘baskı için bir koz olarak kullanılmaması’ çağrısında bulundu.

Petrol alanındaki politikacılar ve uzmanlar, Libya'daki petrol üretiminin ‘büyük mali getirileriyle ilgili amaçlar için genellikle politikacılar tarafından pazarlığa tabi olduğuna, Libya'nın üç bölgesi arasında eşit olarak dağıtılmadığına ve Trablus’un en büyük payı denetimsiz olarak aldığına’ inanıyor.

Temsilciler Meclisi'ndeki (TM) Enerji Komitesi'nin bir üyesi, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada ‘petrol sahaları ve limanlarının kapatılmasının tehlikeli bir mesele olduğu ve bunun ülkenin geçimini tehlikeye atarak aslında herkesi riske attığını’ ifade etti.

Eski Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Maliye Bakanı Farac Bumtari'nin de mensubu olduğu ez-Zaviye aşiretinin bazı mensupları, üç petrol sahasını kapatmalarının ardından Cumartesi akşamı serbest bırakılmadan önce, Libya Merkez Bankası Başkanı es-Sıddık el-Kebir'i Trablus'ta ‘Farac Bumtari'nin kaçırılmasının bilgisine sahip olmakla’ suçladı.

Libya'daki limanlar ve petrol sahaları, Libyalı siyasetçiler arasında ‘kaynakların dağılımında adaletsizlik’ gibi nedenlerle yaşanan anlaşmazlıklar dolayısıyla geçtiğimiz yıllarda birden fazla kez kapatıldı.

Geçtiğimiz yıllarda, Libya'daki bazı petrol tesisleri, kendileri ve aileleri için mali yardım talep eden protestocular tarafından ‘rehin’ alındı. Petrol Bakanlığı ve Libya Ulusal Petrol Kurumu’na göre, söz konusu protesto eylemleri, ‘günlük üretim oranlarında birkaç kez düşüşe neden olan’ bazı petrol tesislerindeki çalışmaları kasıtlı olarak kesintiye uğrattı.

Avn, daha önce petrol sahaların kapatılması sürecinin ardından ‘bunun sonucunda kamu gelirinin etkileneceği’ uyarısında bulunmuş ve bunu ‘Libya tarafının el-Fil ve eş-Şerara sahalarındaki payının yüzde 88'i geçmesine’ bağlamıştı.

Ez-Zaviye kabilesinden ve Ubari şehrinden bir grup vatandaş, eş-Şerara, el-Fil ve 108 petrol sahalarını kapattı.

dfrg
Kızgın gençler ‘108’ petrol sahasını kapattı. (Libya’nın güneydoğusundaki Petrol Tesisleri Muhafızları)

Başkent Trablus'un 750 km güneybatısında yer alan el-Fil petrol sahası günlük 70 bin varil üretim hacmine sahip. Saha, siyasi krizler nedeniyle geçtiğimiz yıllarda birden fazla kez kapatıldı. Eş-Şerara sahası ise günde yaklaşık 240 bin varil üretimle Libya'daki en büyük petrol sahalarından biri.

Denetim Bürosu Başkanı Halid Şakşak, TM üyeleriyle birlikte kamu harcamalarını takip etmek, mali kaynakların adil dağılımını sağlamak ve bunun sonuçlarını kavramsallaştırmak için bir ‘yüksek komite’ oluşturma kararının uygulanma olasılığını vurguladı.

Trablus şehrinde gerçekleştirilen toplantıda, Denetim Bürosu'nun önceki özelleştirme prosedürlerini takip etme deneyimi, harcamaları takip etme ve ‘dağıtımda adalet’ kriterlerinin mevcudiyetini doğrulama konusundaki istekliliği gözden geçirildi. Mekânsal kalkınma programlarına önem verilmesinin, tüm bölgelere hizmet eden stratejik programlara yönelmenin ve dağıtımda adaletin sağlanmasının önemine işaret edildi.

TM üyeleri, kamu harcamalarının denetimini artırmak için gözlemlerini ve tavsiyelerini dile getirdiler. Sürekli takip toplantıları düzenlemenin, ekonomik kaynakların dağılımı için adil kriterlerin mevcudiyetinin doğrulanmasının ve harcama için gerekli prosedürlerin bütünlüğünün sağlanmasının önemini vurguladılar.