6+6 Komisyonu’nun seçimlerle ilgili anlaşmazlıkları Fas'ta yapılacak toplantı öncesi giderilemedi

UBH Dışişleri Bakanı Menguş, UBH Başbakanı Dibeybe'nin Körfez ülkelerinin Libya'nın istikrarını desteklemedeki rolüne önem verdiğini vurguladı

6+6 Komisyonu ile UNSMIL’in teknik ekibi arasında Trablus’ta yapılan toplantıdan bir kare (TM)
6+6 Komisyonu ile UNSMIL’in teknik ekibi arasında Trablus’ta yapılan toplantıdan bir kare (TM)
TT

6+6 Komisyonu’nun seçimlerle ilgili anlaşmazlıkları Fas'ta yapılacak toplantı öncesi giderilemedi

6+6 Komisyonu ile UNSMIL’in teknik ekibi arasında Trablus’ta yapılan toplantıdan bir kare (TM)
6+6 Komisyonu ile UNSMIL’in teknik ekibi arasında Trablus’ta yapılan toplantıdan bir kare (TM)

Libya Temsilciler Meclisi (TM) Başkanı Akile Salih, TM ve Devlet Yüksek Konseyi (DKY temsilcilerinden oluşan, seçim yasalarını düzenlemekle görevli 6+6 Komisyonu’nun Fas'ta gerçekleştirmesi planlanan toplantısı öncesinde ‘çifte uyrukluların adaylığıyla ilgili anlaşmazlığın devam ettiğini’ söyledi. Salih, geçici Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe seçimlerde aday olmak istiyorsa görevinden istifa etmek zorunda kalacağını da sözlerine ekledi.

TM Başkanı Salih, dün bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimleri için aday olma ihtimalini canlı tutarak aday olup olmamaya henüz karar vermediğini açıkladı. Seçim yasası üzerinde anlaşmaya varıldığında anlaşmanın uygulanması için bir hükümet kurulacağını vurgulayan Salih, yasanın uygulanması için ‘yeni ve tarafsız bir hükümete ihtiyaç olduğunu’ belirtti.

Seçimlerin Dibeybe hükümeti görevdeyken yapılmasını kabul etmediğini söyleyen Salih, TM’de yapılan oturumda vekillerin çoğunun paralel İstikrar Hükümeti Başbakanı Fethi Başağa'nın görevden alınması ve hakkında kamu malına zarar vermek suçlamasıyla soruşturma açılması yönünde kullandıkları oylara katılmadığını da sözlerine ekledi.

Başağa’nın görevden alınması kararını ‘aceleye getirilmemesi gerektiğini’ düşünen TM Başkanı, milletvekillerinin çoğunluğu tarafından alınan kararda acele edildiğini ve oylamanın kanuna uygun yapılmadığını söyledi. Başağa hakkındaki soruşturmanın ardından kaldığı yerden görevine devam edebileceği imasında bulunan Salih, bir hükümeti ya da başbakanını görevden alma prosedürlerinde önce hesap verebilirliğin, sonra soruşturmanın geldiğini hatırlattı.

Öte yandan TM kaynakları, 6+6 Komisyonu'nun yakında yapılacak toplantısının gündemine devam eden siyasi gerginliğin hakim olacağını belirttiler. Kimliklerinin gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, önümüzdeki süreçte Fas’ta Birleşmiş Milletler Libya Destek Misyonu (UNSMIL) temsilcilerinin katılımıyla toplanacak olan 6+6 Komisyonu’na, seçim yasaları konusunda fikir birliğine ulaşmaktan çok uzak olduklarını söylediler. Aynı kaynaklar, ülkenin doğusunda konuşlu Libya Ulusal Ordusu (LUO) Başkomutanı Mareşal Halife Hafter’in cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olma olasılığıyla ilgili meselenin henüz çözülmediğine dikkati çektiler.

Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, ordu mensuplarının ve çifte vatandaşların seçimlerde aday olmaya uygun olup olmadıklarına ilişkin anlaşmazlığın devam ettiğinin altını çizdiler.

TM, Hafter’in cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmasının önünü açılmasını isterken DYK, Hafter’in LUO başkomutanlığından istifa etmesini ve ABD vatandaşlığından çıktığını resmen ilan etmesini istiyor.

Seçim yasalarını düzenlemekle görevli TM ve DYK temsilcilerinden oluşan 6+6 Komisyonu, başkent Trablus'ta UNSMIL teknik ekibiyle, Komisyon seçim yasalarını hazırlama görevlerini mümkün olan en kısa sürede tamamlamasına yardımcı olmak için UNSMIL’in sağlayabileceği teknik desteği görüştü.

TM Başkanı Salih, cuma akşamı, batı bölgesinin ileri gelenleri, aşiret şeyhleri ve akil adamlarıyla görüşmesi sırasında yaptığı açıklamada “Libyalılar kardeştir. Eğer dışarıdan müdahale olmaksızın iş onlara bırakılsaydı, Libya sorunu iki günde biterdi” ifadelerini kullandı.

Libya’nın birliğinden ve egemenliğinden taviz verilmeyeceği, ulusal uzlaşının ülkede güvenlik ve istikrarın yeniden sağlanması için en önemli dayanak olduğunu belirten Salih, TM’nin Libyalıların seçimlerin bir an önce yapılması talebini gerçekleştirmek için kendisine düşen görevi yerine getirdiğini vurgulayarak dış müdahaleyi ve ülkedeki yabancı güçleri reddettiğini belirtti. Salih, 6 ila 8 aylık bir süreyi geçmeyecek belirli bir takvim çerçevesinde görevi seçimlerin ‘tarafsız’ bir şekilde yapılmasını denetlemek ve Libyalılara ait zenginliği kurtarmak olan bir mini hükümetin kurulması çağrısında bulundu.

Öte yandan Libya İhtiyarlar ve İleri Gelenler Yüksek Meclisi, dün, başkent Trablus'ta 13 belediyenin temsilcilerinin katıldığı bir toplantının ardından Anayasa Beyannamesi'ndeki 13'üncü değişikliğe karşı olduğunu ilan etti. Meclis, bu değişikliğin, ‘cumhurbaşkanlığı seçimlerinin başarısız olmasına ve dolayısıyla milletvekili seçimlerinin yapılamayıp bölünmenin devam etmesine yol açacağını’ değerlendirdi.

Meclis, kapanış bildirisinde, siyasi organların tüm Libyalıları temsil eden tek bir yasama organı çatısı altında birleştirilmesini, milletvekili seçimlerinin yapılmasını ve yeni bir parlamentonun seçilmesinin yanı sıra aşiretçilikten ve kotalardan uzak, 17 bakanlıktan oluşan yetkili bir hükümetin kurulmasını, yeni parlamentoya, Libya'da kapsamlı bir ulusal uzlaşı başlatma, anayasaya uygun olarak cumhurbaşkanlığı seçimlerini düzenleme ve Libya topraklarındaki tüm yabancı güçlerin ülkeden çıkarma yetkisi verilmesini istedi.

UBH İçişleri Bakanlığı, Sınır Muhafızları Komutanı’nın birkaç subay ile birlikte Tunus ile paylaşılan sınırdaki güvenlik birimini ziyaret ettiğini duyurdu. Açıklamada, bazı güvenlik noktalarını ve karakollarını kapsayan ziyaret sırasında Sınır Muhafızları Komutanı’nın güvenlik personelinin Libya-Tunus sınırını koruma ve güvenliğini sağlama konusunda kendilerine verilen görevleri yerine getirme çabalarına övgüde bulunduğu belirtildi. Ziyaret, İçişleri Bakanlığı’nın Libya ile Tunus arasındaki sınırların güvenliğini sağlamaya yönelik eylem planının uygulanmasını takip etmek için yapılan birkaç periyodik ziyaret arasında yer aldı.

İçişleri Bakanlığı’nın Zaviye’de güvenliğin sağlanmasına yönelik eylem planının uygulanması kapsamında düzenlenen devriye (AFP)
İçişleri Bakanlığı’nın Zaviye’de güvenliğin sağlanmasına yönelik eylem planının uygulanması kapsamında düzenlenen devriye (AFP)

Dibeybe hükümetinin Dışişleri Bakanı Necla el-Menguş, Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi ile Cidde’deki 32. Arap Birliği Zirvesi oturum aralarında yaptığı görüşmede, KİK’in Libya’da geçiş dönemlerinin sona erdirilmesi ve seçimlerin düzenlenmesi konusunda destek vermesini umduklarını söyledi.

Menguş, Dibeybe’nin Körfez'in Libya'nın istikrarını desteklemedeki rolüne önem verdiğini söyledi (AFP)
Menguş, Dibeybe’nin Körfez'in Libya'nın istikrarını desteklemedeki rolüne önem verdiğini söyledi (AFP)

UBH tarafından yapılan açıklamaya göre Menguş, UBH Başbakanı Dibeybe’nin ‘Körfez ülkelerinin Libya'nın istikrarını desteklemedeki rolüne önem verdiğini’ söyledi. Açıklamada ayrıca Başbakan Yardımcısı ve Sağlık Bakan Vekili Ramazan Ebu Cenah’ın ‘görevinden istifa ettiği iddiaları’ yalanlanarak ‘kendisine verilen görev ve sorumlulukları yerine getirmeye devam ettiği’ vurgulandı.



Sudan’da ölüm ve yıkımla geçen 100 gün

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Sudan’da ölüm ve yıkımla geçen 100 gün

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Sudan kamuoyunda “iki generalin savaşı” olarak adlandırılan iç savaş, tahminen binlerce ölü, milyonlarca yerinden edilmiş kişi ve mülteci; hastahaneler ve okullar dahil olmak üzere ülkenin altyapısının tamamen çökmesine yol açtı. Sudan’a bu ağır bedeli ödeten iç savaş 100. gününe girdi.

Her iki taraf da birbirine karşı sadece saatler veya en fazla birkaç gün sürecek hızlı bir zaferin hayalini kuruyordu. Ancak şimdi ‘100 günlük ölüm ve yıkım’ hikayesiyle dünyayı ‘şaşırtıyorlar’.

Son bilançoya göre Sudanlı generallerin iç savaşında yaklaşık bin 800 kişiyi öldürüldü. Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC), en az 180 kişinin kimlikleri tespit edilmeden “rastgele” gömüldüğünü söylerken, basında çıkan haberlerde ölü sayısının çok daha yüksek olabileceği ifade edildi. Zira sosyal medyada yoğun bir şekilde dolaşan haberlerde, sokaklarda ve yollarda henüz gömülmemiş “çürüyen cesetlerin” yanı sıra evlerin içinde, dışında ve meydanlarda gömülmüş cesetlerin olduğu öne sürüldü.

Çatışmada her iki taraftan ölen askerlerin kesin sayısı bilinmezken, Hartum’daki halk her iki taraftan da sokakların ortasında veya evlerin içinde yatan askeri üniformalı çok sayıda ceset görüyor. Ancak her iki taraftaki gerçek ölü sayısının öğrenilebileceği güvenilir üçüncü bir taraf yok.

Şarku’l Avsat’ın Sudan Doktorlar Sendikası’ndan edindiği verilere göre, savaş nedeniyle sağlık hizmetleri neredeyse tamamen felç oldu ve hastanelerin ve sağlık merkezlerinin yaklaşık yüzde 80’i çalışmaz hale geldi.

Sağlık alanında olduğu gibi eğitim sistemi de tamamen felç oldu. Sudanlı öğrencilerin sınavları süresiz olarak ertelendi, okullar kapatıldı, üniversiteler çalışmalarını durdurdu, bazıları geniş çaplı vandalizm faaliyetlerine maruz kaldı, hatta bazıları merkezlerini Sudan’ın dışına taşırken bir kısmı da uzaktan eğitim yöntemini seçti. Ülkede bankacılık sistemi de tamamen çöktü. Sudan Merkez Bankası da dahil olmak üzere tüm bankalar çalışmayı durdurdu.