DEAŞ’ın elinden 400 kadın ve bine yakın çocuk kurtarıldı

Tacikistan, 80 çocuk ve 28 kadını Suriye kamplarından tahliye etmeyi başardı.

Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke’nin Malikiye kırsalındaki Roj Kampı. (Şarku’l Avsat)
Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke’nin Malikiye kırsalındaki Roj Kampı. (Şarku’l Avsat)
TT

DEAŞ’ın elinden 400 kadın ve bine yakın çocuk kurtarıldı

Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke’nin Malikiye kırsalındaki Roj Kampı. (Şarku’l Avsat)
Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke’nin Malikiye kırsalındaki Roj Kampı. (Şarku’l Avsat)

Tacikistan, bu yıl yabancı bir ülke tarafından, türünün en büyüğü olarak nitelenen bir tahliye ile Suriye kamplarındaki DEAŞ terörist unsurlarının ailelerinden 80 çocuk ve 28 kadını kurtardı.  Suriye’nin kuzeydoğusundaki özerk yönetimin Dış İlişkiler Dairesi istatistiklerine göre böylece son dört yılda 30 ülke, 54 yabancı ve Arap milletinden 400 kadın ve binden fazla çocuğu kurtardı.

weg

Özbekistan, Kazakistan, Kosova ve eski Sovyetler Birliği vatandaşlarını kurtarmak için çalışırken Rusya 240 çocuğu ve 100’den fazla kadını kurtarmayı başardı. Tacikistan, çoğu çocuk olmak üzere 254 vatandaşını tahliye etti.

Şarku’l Avsat’ın Kürt kaynaklardan aktardığına göre DEAŞ kamplarında halen bu ülkelerin sınırlı sayıda vatandaşı var.

Hasake’deki el-Hol Kampı’ndaki kadınlar ve çocuklar. (Şarku’l Avsat)
Hasake’deki el-Hol Kampı’ndaki kadınlar ve çocuklar. (Şarku’l Avsat)

Şarku’l Avsat’a konuşan El-Hol Kampı yetkilisi Cihan Hanan, el-Hol ve Roj kamplarının kaldırılmasının yıllar alacağını belirttiği açıklamasında şunları söyledi:

Yabancılar kısmında yüzde 90’ı çocuk 7 bin 700 kişiyi bulunuyor. Vatandaşlarını geri almak için kampı ziyaret eden yabancı heyetlerle yaptığımız görüşmelerde, tüm bu kişilere DEAŞ destekçilerinin yanında kalma tehlikesini aktarıyoruz. Kamp, özerk yönetimin omuzlarında büyük bir yük. Uluslararası Koalisyon’u, ikilemi kökten çözmek için örgütün hücreleriyle savaşmaya ve ortaklarına tüm vatandaşlarını menşe ülkelerine iade etmeleri için baskı yapmaya çağırdım.

Özerk yönetim yetkilileri ve askeri güçlerin komutanları açıklamalarında, DEAŞ’a karşı Uluslararası Koalisyon’u tutuklu ailelerin dosyasını hızlandırmaya çağırdı.

swde

Hanan birçok ülkenin, bu kampa ve diğerlerine sıkışmış vatandaşlarının kaderini sormadığını belirtti. Hükümetlerin insani davaları restore ettiklerini ancak geri kalan vatandaşlarını iade etmeyi reddettiğini vurguladı.

Mart 2019’da askeri operasyonların sona ermesi ve Fırat Nehri’nin doğusunda DEAŞ kontrolünün ortadan kaldırılmasıyla Tacikistan geçen yılın temmuz ayının ortalarında, askeri operasyonların sona erdirdi. Tacikistan söz konusu dönemden bu yana kuzey ve doğu Suriye’nin özerk yönetimi altındaki kamplarda yaşayan 104’ü çocuk ve 42’si kadın olmak üzere 146 kişiyi tahliye etti.

A

Özerk İdare Dış İlişkiler Dairesi yetkilisi Bedran Ciya ,Kürt Şarku’l Avsat ile yaptığı telefon görüşmesinde departman üyelerinin geçtiğimiz çarşamba ve perşembe günleri Kamışlı şehrinde Tacikistan’ın Kuveyt Büyükelçisi Zebidullah Zabidov başkanlığındaki Tacikistan Dışişleri Bakanlığı’ndan resmi bir heyet ağırlandığını söyledi. Kürt açıklamasını şöyle sürdürdü:

İki taraf arasındaki resmi ilişkileri ve uluslararası terörizmle mücadele yollarını, bölge halkının terör örgütü karşısında yaptığı muazzam fedakarlıkları, bölge ve tüm dünya için tehlikesinin boyutunu görüştük.

Kürt ayrıca resmi bir belgeye göre Tacikistan ve Kazakistan’dan 108 vatandaşı kabul eden heyetle görüştüğünü söyledi.

 Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) gözaltı merkezlerinde ve hapishanelerinde özel bir uluslararası mahkeme aracılığıyla gözaltına alınan binlerce DEAŞ üyesinin hesap verebilirliği sorunu sürüyor. Örgütün aileleri için düzinelerce küçük çocuğu barındıran rehabilitasyon merkezleri çalışmaya devam ediyor.

AS

Özerk idare Dış İlişkiler Dairesi, Tacikistan Büyükelçisi Zabidov ile yaptığı görüşmenin içeriğini resmi internet sitesinde yayınladı. Yayınlanan raporda terörle mücadelede, siviller, güvenlik ve askeri kurumlar da dahil olmak üzere Suriye’nin kuzeydoğu bölge halkının oynadığı rolü övgüde bulunuldu. Zabidov, ülkesinin Kuveyt’teki büyükelçiliğinin el-Hol ve Roj kamplarında kalan Tacik vatandaşlarını, kadınları ve çocukları tahliye etmek için çalıştığını vurguladı. Ayrıca iç savaş nedeniyle 10 yıldan fazla acı çeken Suriye’de güvenlik ve emniyetin hakim olmasını diledi.



Salih Müslim: Dünya Türkiye’nin operasyonlarına için yeşil ışık yakmayacak

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
TT

Salih Müslim: Dünya Türkiye’nin operasyonlarına için yeşil ışık yakmayacak

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim, Türkiye'nin İsveç'in NATO'ya üyeliğini kabul etmesi karşılığında Kürtlere yönelik operasyonlarının desteklenmesinin de aralarında bulunduğu şartlarını, Kürtlerin bekasına yönelik bir savaş ilanı olarak değerlendirdi. Müslim, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, Türkiye, tarafların tarafsızlık politikasını reddetmelerinden ötürü Kürt halkının çektiği sıkıntıları anlayan uluslararası güçlere her türlü baskıyı uyguluyor. Öyle ki Ankara, Kürtlerin bekasına karşı yürüttüğü savaşta, başta NATO olmak üzere tüm güçleri kendi tarafına çekmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.

PYD ile başta İsveç olmak üzere Avrupa ülkeleri arasında herhangi bir düşmanlık olmadığını vurgulayan Müslim, Ankara'nın, Suriye'nin kuzeydoğusunda Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ve PYD liderliğindeki askeri güçlerin kontrolü altındaki bölgelere yönelik operasyonlarına yeşil ışık yakılması ihtimalini dışladı.

Müslim, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye'nin Kürtlere yönelik saldırılarının karşılığında müzakerelerden bir şey kazanabileceğini düşünmüyorum. Çünkü Erdoğan, tüm dünyanın onun bombardımanlarına razı olacağına inanıyor, ama beklediğini alamayacak.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg arasında 11 Temmuz’da Litvanya'nın Vilnius kentinde gerçekleşen üçlü görüşme sırasında, Türkiye’nin İsveç'in NATO'ya katılımını onayladığını duyurdu. Müslim, bu kararın Suriye'nin kuzeydoğusundaki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi bölgelerine ilişkin beklenen sonuçları hakkında yaptığı değerlendirmede, Özerk Yönetim tecrübesi ve bu bölgelerin 10 yıl önce Suriye yönetiminin kontrolü dışında örgütlenmesi sayesinde Rojava'da (Suriye Kürdistanı) başarılı bir model oluşturduklarını belirterek, “Güçlerimizin disiplini sonucunda, ABD ve Uluslararası Koalisyon güçlerini bizimle askeri ortaklık yapmaya iten halkımızın kazanımlarını savunacağız” dedi.

Kürt halkını hedef alan saldırılara karşı Kürtlerin ulusal birliğinin sağlanmasını isteyen ve tüm Kürt tarafları, Kürt birliğinin önündeki en büyük engel olan partizanlık ve tek taraflı çıkarlardan uzak durmaya çağıran Müslim, “Ulusal birliği sağlamak isteyen Kürt partileri çıkarlarını bir kenara bırakmalı” şeklinde konuştu. Suriyeli siyasetçi, ulusal birliği sağlamaya ve muhalefetteki Kürt Ulusal Konseyi de dahil olmak üzere tüm Kürt taraflarla diyalog kurmaya hazır olduğunu da sözlerine ekledi.

Müslim, Özerk Yönetimin ve askeri güçlerinin kontrolü altındaki bölgeleri yönetmek için Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile birlikte çalışmak istediklerini, ancak ENKS’nin Türkiye destekli Suriyeli muhalefet koalisyonundaki varlığının buna engel olduğunu söyledi. Müslim, diyalog kapısının bir şeyler yapmak ve bu cesareti göstermek isteyen tüm siyasi güçlere açık olduğunun da altını çizdi.

Türk siyasetine ve Kürtlerle savaş politikasına karşı uyarıda bulunan PYD Eş Başkanı, “Türkiye, Türkiye'deki Kürt şehirlerini ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) topraklarındaki Kürt şehirlerini yakıp yıkıyor. Bunun DEAŞ'ın Rojava bölgelerine yaptıklarından hiçbir farkı yok. Bu politikalar, bir iç ekonomik krizin yansımasıdır” şeklinde konuştu.

PYD’nin resmi internet sitesi üzerinden pazar günü konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Suriye sorununun çözümüne yönelik arabuluculuk çalışmalarında önemli rol oynayan İsveç halkına ve kurumlarına saygı ve takdir ifade edildi. Açıklamada, “Partimiz (PYD), İsveç'in ve halkının çıkarlarına zarar verecek herhangi bir eylemde bulunmamıştır. Türkiye'nin, İsveç'in tüm dünyada demokrasiye destek veren insani duruşunu etkilemek için uyguladığı baskıyı kınıyoruz” denildi.

Türkiye’nin artan operasyonları

Türkiye, geçtiğimiz haziran ayı başlarından bu yana DEAŞ'e karşı savaşında ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon güçleri tarafından desteklenen Özerk Yönetim ve Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrolündeki bölgeleri hedef alan hava saldırılarını artırdı.

Geçtiğimiz haziran ayının sonlarında silahlı insansız hava aracı (SİHA) ile Özerk Yönetimin önde gelen isimlerinin bulunduğu bir araç hedef alındı. Araçta Kamışlı Kantonu Eş Başkanı Yusra Derviş ile yardımcısı Liman Şiveş ve aracı kullanan Fırat Tuma öldü, Kamışlı Kanton Eş Başkanı Gabi Şamun ise ağır yaralandı.