DEAŞ ve Boko Haram arasındaki çatışma Nijer’i nasıl etkiliyor?

Nijerya’daki çatışmalardan kaçan yüzlerce kişi Niamey’de yakalandı

Nijeryalı aile Nijer’e göç etti (BM)
Nijeryalı aile Nijer’e göç etti (BM)
TT

DEAŞ ve Boko Haram arasındaki çatışma Nijer’i nasıl etkiliyor?

Nijeryalı aile Nijer’e göç etti (BM)
Nijeryalı aile Nijer’e göç etti (BM)

Nijer, büyük güvenlik açığına neden olan terör örgütleri arasındaki çatışmaların yanı sıra, komşu ülkelerden gelen militanların çoğalmasıyla baş etmeye çalışıyor. 10 Mayıs’ta Nijer ordusu, geçen Mart ayından bu yana komşu Nijerya’da DEAŞ örgütüyle çatışmalardan kaçan ‘Boko Haram’ terör örgütü mensubu bin 400 kişinin ve aile üyelerinin tutuklandığını duyurdu. Şarku’l Avsat’ın Fransız haber ajansı AFP’den aktardığı habere göre Nijer’in güneydoğusunda bulunan Diffa bölgesindeki askeri operasyonlarla ilgili, “Kanlı çatışmalar, kaçakları Nijer’e ulaşmak için Nijerya’daki Sambisa ormanını terk etmeye zorladı” ifadelerini kullandı.

Öte yandan yerel basın, 10 Mayıs’ta 13 binden fazla kadın ve çocuğun, teröristlerin ölümcül saldırılarının ardından Nijer’in batısındaki Nijer Nehri üzerinden kaçtığını duyurdu. Medya organları, nehir üzerindeki adalardan kaçan kadın ve çocukların, Nijerya’nın başkenti Niamey’den 200 km uzaklıktaki bir kasaba olan Ayoro’da güvenli alan aradıklarını belirtti.

Birleşmiş Milletler İnsani Gelişme Endeksi’ne göre dünyanın en fakir ülkesi olan Nijer; Mali ve Burkina Faso ile batı sınırlarında ve Nijerya ile güneydoğu sınırlarında teröristlerin isyanlarıyla mücadele ediyor.

Geçen Mart ayında Nijer ordusu, komşu Nijerya sınırındaki Batı Afrika Eyaleti İslam Devleti’nin (ISWAP) konuşlandığı üslere askeri bir operasyon başlattı. Sonuç olarak, örgüte bağlı yaklaşık 20 savaşçı öldürüldü ve 83 kişi tutuklandı. Nijerya ordusu, operasyonun ‘ISWAP üzerindeki baskıyı sürdürme’ ve ‘ikmal hatlarını kesme’ amaçlı olduğunu açıklamıştı.

ISWAP, yıllar önce Boko Haram grubundan ayrıldıktan sonra, DEAŞ’ın bir kolu olarak kabul ediliyor. İki taraf arasında sürekli şiddetli çatışmalar yaşanıyor. Bu durum, ISWAP örgütünden hasımlarıyla çatışmadan kaçmak için Boko Haram’ın yandaşlarını Nijer’e doğru kaçmaya itti.

Muhalif örgüt, Nijerya’nın kuzeydoğusundaki geniş alanlarda faaliyet gösteriyor. Ancak aynı zamanda, Nijer’in güneydoğusunda bulunan Diffa bölgesindeki önemli şehirlere ve askeri bölgelere tekrar tekrar saldırılar düzenliyor. Radikalizm yanlısı gruplar konusunda uzman olan Ahmed Sultan, “DEAŞ’ın Boko Haram’ı yok ettiğini ilan etmesine rağmen Boko Haram ve ISWAP arasında aylardır şiddetli bir çatışma yaşanıyor. Bu durum, her iki örgütte de yıpranmaya yol açarken, Nijer de dahil olmak üzere Afrika Sahel ülkeleri için bir güvenlik ve insani zorluk teşkil ediyor. Aynı şekilde çatışma, savaş verilerine göre, savaşçıların ailelerinin iki cepheden kaçmasına ve bu çatışma için büyük bedeller ödeyen sivillerin büyük göç dalgalarına neden oluyor” dedi.

Şarku’l Avsat’a konuşan Ahmed Sultan, “Terör unsurlarının kaçışı, Niamey’deki hükümeti mali ve lojistik açıdan maliyetli bir güvenlik alarmına sokuyor. Çünkü nihayetinde onlar teröristtir ve ülkedeki varlıkları bir tehdit oluşturmaktadır” şeklinde konuştu.

Uluslararası Barış ve Ekonomi Enstitüsü tarafından yayınlanan Terörizm Endeksi 2022’den alınan tahminlere göre, Batı Afrika’da gerçekleştirilen terör saldırılarının sayısı geçen yıl yüzde 55 arttı.

Sahel bölgesinin ve Batı Afrika’nın dünyadaki terör operasyonları kaynaklı toplam ölümlerdeki payı 2007’de yüzde 1’den 2022’de yüzde 35’e yükseldi. Burkina Faso, Mali ve Nijer, 2022’de üç ülkede birlikte yaklaşık 2 bin kişinin hayatını kaybetmesiyle terör kurbanlarının sayısı bakımından bölge ülkeleri listesinin başında yer alıyor.

Afrika meselelerinde uzmanlaşmış Senegalli bir analist olan Abdul Ahad Ampeng, “DEAŞ, Nijerya ve Sahel ülkelerinde artan nüfuzu ve büyük insani ve maddi yetenekleriyle, Batı Afrika ülkeleri için Boko Haram’dan daha büyük bir tehdit oluşturuyor” dedi. Analist, “Gana, Senegal ve Kamerun’daki hükümetler, DEAŞ’ın bu genişleme tehdidine karşı koymak için şimdiden hazırlıklar yapıyor” açıklamasında bulundu.

Şarku’l Avsat’a konuşan Ampeng, “Çad Gölü ülkeleri arasındaki kabilesel çakışma nedeniyle aşiretler arasındaki tarihi etnik çatışmalar, yerinden edilme dalgaları ile hareket etmektedir. Bu da kıt kaynaklar üzerinde ek çatışmalara neden olurken, bu çatışmalar, terörist grupların daha fazla unsur toplaması için olgun bir ortam sağlamaktadır” dedi.



Komutanı tarafından Gazze'ye girmeye zorlanan İsrail askeri intihar girişiminde bulundu

Geçtiğimiz nisan ayında Kudüs'teki askeri mezarlıkta bir askerin mezarına bayrak diken İsrail askeri (Reuters)
Geçtiğimiz nisan ayında Kudüs'teki askeri mezarlıkta bir askerin mezarına bayrak diken İsrail askeri (Reuters)
TT

Komutanı tarafından Gazze'ye girmeye zorlanan İsrail askeri intihar girişiminde bulundu

Geçtiğimiz nisan ayında Kudüs'teki askeri mezarlıkta bir askerin mezarına bayrak diken İsrail askeri (Reuters)
Geçtiğimiz nisan ayında Kudüs'teki askeri mezarlıkta bir askerin mezarına bayrak diken İsrail askeri (Reuters)

İsrail medyası, Gazze Şeridi'ne yönelik savaşın zorlukları nedeniyle sadece bir hafta içinde dört İsrail askerinin intihar ettiğini bildirdi. İsrail Kamu Yayın Kuruluşu KAN, komutanlarının sorumsuz davranışlarına karşı çıkan birlikteki arkadaşlarının uyanıklığı olmasaydı neredeyse listeye katılacak olan beşinci bir askerin hikayesini açıkladı.

Muhabir Carmela Menashe, askerlerden alıntı yaparak, arkadaşlarının ‘Gazze'ye girmeyi reddettiğini, ancak komutanının onu zorladığını, bunun üzerine askerin silahın namlusunu ağzına dayadığını ve kendini vurmakla tehdit ettiğini, bunun üzerine komutanın onu hafta sonu izninden men ederek cezalandırmaya karar verdiğini’ anlattı.

dfgthy
Meslektaşlarının cenaze töreni için mezarlığa giden yaralı İsrail askerleri, 8 Temmuz 2025 (AP)

İsrailli muhabire göre, ‘asker başlangıçta kabul etti ve Gazze'ye girdi. Ancak sonra geri döndü ve tekrar dışarı çıkmak istedi; komutana orada kalamayacağını açıklamaya çalıştı. Komutan onu hafife aldı ve onu başka cezalarla tehdit etti. Birlikteki arkadaşları son anda devreye girerek intihar etmesini engelledi ve onu psikolojik destek subayıyla görüşmeye zorladı.’

Psikolojik destek subayı, askerin durumunun Gazze Şeridi'ne girmesine izin vermediğine karar vererek onu birlik dışında tedavi görmesi için göndermiş; psikolojik durumunun ciddi olduğu teşhis edilmiş ve askerin ordudan tamamen terhis edilerek tedavi altına alınmasına karar verilmiş.

Muhabir, “Askerin durumu benzersiz değil; savaş binlerce askeri travmatize ediyor. Zamanında gerekli tedaviyi görmeyenler kendilerini ciddi bir depresyon içinde buluyor ve bu da aşırı durumlarda intihara yol açabiliyor” dedi.

4 asker intihar etti

Tel Aviv medyası sadece geçen hafta dört askerin intihar ettiğini ve savaşın başladığı 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana intihar eden asker sayısının 44'e yükseldiğini duyurdu.

İntihar eden askerlerin çoğunluğunun aktif görevdeki yedek askerler olduğunu belirten Haaretz gazetesi, İsrailli askeri kaynaklara dayandırdığı haberinde intihar eden askerlerin büyük bir kısmının savaş sırasında psikolojik durumlarını önemli ölçüde etkileyen durumlara maruz kaldıklarını aktardı.

xcvfgbh
Temmuz 2025'te Gazze Şeridi'nde öldürülen meslektaşlarının cenaze töreninde ağlayan İsrailli askerler (AFP)

Gazete, orduda aktif görevde olan İsrailli askerlerin intihar oranlarının önceki yıllara göre artış gösterdiğini doğruladı.

Kaynaklar, intiharların bazen iç raporlarda ‘çatışma dışı ölüm’ veya ‘soruşturma altındaki durumlar’ gibi muğlak etiketler altında kategorize edilmesi nedeniyle gerçek sayının daha yüksek olabileceğini tahmin ediyor.

Şarku’l Avsat’ın Haaretz'den aktardığına göre İsrail ordusu, 2024 yılının başından bu yana yaklaşık bin 600 askerin travma sonrası stres semptomlarından mustarip olduğunu kabul ediyor ve bu da yaklaşık 250 askeri ruh sağlığı nedenleriyle terhis etmesine neden oldu.

Veriler intihar eden askerlerin çoğunun geçtiğimiz mart ayında yeniden başlayan savaştan bu yana çatışmaların devam ettiği Gazze'deki çatışmalara katıldığını gösteriyor.

cdfgthy
Temmuz ayında Gazze'de öldürülen bir İsrail askerinin cenaze töreninden (EPA)

Cepheden dönen askerlerin psikolojik olarak yalnızlaştığı ve özellikle muharebe tugaylarına yeni katılanlar ile dışlanmış sosyal sınıflara mensup askerlere yeterli psikolojik bakım sağlanmadığı belirtiliyor.

Ordu, sahadan dönen askerlerle ilgili sessiz bir iç krizle karşı karşıya; bu askerler fiziksel yaralanmaların ötesinde derin psikolojik yaralar da taşıyor ve bu da bazılarının son bir kaçış olarak intiharı seçmesine neden oluyor.

Gözlemciler Gazze savaşının sadece Filistinlileri tüketmekle kalmadığını, aynı zamanda İsrail'in iç cephesinde de giderek artan bir çatlağa neden olduğunu, askerlerin karada savaşırken psikolojik kaderlerinin havada asılı kaldığını düşünüyor.