Beyaz Saray: Suudi Arabistan, Washington için önemli bir stratejik ortak

ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan bir yetkili, Riyad'ın Sudan krizinde "paha biçilemez bir rol oynadığını" söyledi

Reuters
Reuters
TT

Beyaz Saray: Suudi Arabistan, Washington için önemli bir stratejik ortak

Reuters
Reuters

Kifaye Euler 

Beyaz Saray tarafından cuma günü yapılan açıklamada, Suudi Arabistan'ın ABD'nin önemli bir stratejik ortağı olduğu, Washington'un geleceğe odaklandığı ve ilişkilerde ilerleme kaydedildiği ifade edildi.

ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, önümüzdeki hafta ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, ABD'nin müttefiki olan ve ilişkilerin şu anda hassas bir aşamadan geçtiği Suudi Arabistan'ı ziyaret edecek.

Blinken'in 6 Haziran'da başlayıp 8 Haziran'da sona erecek olan Suudi Arabistan ziyareti, iki ülkenin Sudan'da arabuluculuğa öncülük ettiği ve şimdiye kadar çatışmanın iki tarafı arasında ateşkesi tam olarak sağlamayı başaramadığı bir zamana denk geliyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Milner yaptığı açıklamada, Blinken'in Suudi Arabistanlı yetkililerle yapacağı görüşmede iki ülke arasında bölgesel ve ikili konularda 'stratejik iş birliğini' ele alacağını söyledi.

Blinken, önümüzdeki çarşamba günü, Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) tarafından düzenlenecek bakanlar toplantısına ve Perşembe günü Riyad'da yapılacak IŞİD ile Mücadele Uluslararası Koalisyonu toplantısına katılacak.

Blinken'in ziyareti, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan'ın Suudi Arabistan'a yaptığı ziyaretten birkaç hafta sonra ve ABD Başkanı Joe Biden'ın 2022 yazında yaptığı ziyaretinden yaklaşık bir yıl sonra gerçekleşiyor.

Washington ile Riyad arasındaki ilişkiler çok karmaşık. Biden yönetimi, petrol zengini Suudi Arabistan'ı insan haklarını ihlal etmekle ve ham petrol fiyatlarını yükseltmeye çalışmakla suçluyor.

ABD pozisyonu

Bu kapsamda ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in Suudi Arabistan'a yapacağı ziyaret hakkında uluslararası medyayı bilgilendirmek için bir basın toplantısı düzenledi.

Toplantıya IŞİD ile Mücadele Uluslararası Koalisyonu Özel Temsilci Yardımcısı Ian McCurry'nin yanı sıra, ABD Dışişleri Bakanlığı Yakın Doğu Bürosu Arap Yarımadası İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Daniel Benaim de katıldı.

Benaim, ABD Dışişleri Bakanı'nın, IŞİD ile Mücadele Uluslararası Koalisyonu'n bakanlar düzeyindeki toplantısı kapsamında Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan ile görüşmek üzere 6-8 Haziran tarihleri arasında Suudi Arabistan'a gitmesinin planlandığını söyledi.

Benaim, toplantının çok çeşitli konularda fikir alışverişinde bulunmak için önemli bir fırsat olacağını da sözlerine ekledi.

Benaim, Suudi Arabistan'ı çeşitli ABD yönetimleri aracılığıyla seksen yılı aşkın bir süredir ABD'nin geniş ölçekte bir stratejik ortağı olarak tanımladı.

"Çok çeşitli konularda sürekli istişare ve iş birliği içindeyiz ve birlikte yapılacak çok iş var" diyen Benaim, diğer ortak konuların, Suudi Arabistan'ın Ukrayna'ya verdiği 410 milyon dolarlık hayati yardım ve iki ülke liderlerinin üst düzey ikili ziyaretlerini içeren desteği olduğunu da sözlerine ekledi.

Benaim, "Açık Radyo Erişim Ağı (Open RAN), yeşil enerji ve uzay alanı da dahil olmak üzere teknoloji ve iletişim gibi yeni iş birliği alanlarımız, beşinci ve altıncı nesil teknolojilerdeki (6G/5G) gelişmiş ortaklığımız ve teknoloji alanındaki iş birliğimiz de var" ifadelerini kullandı.

Suudi Arabistan-ABD ortaklığının derinleştirilmesi

ABD Dışişleri Bakanlığı Yakın Doğu Bürosu Arap Yarımadası İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Daniel Benaim, konuşmasını şöyle sürdürdü:

ABD, Suudi Arabistan ile yüzbinlerce ABD'li işçinin yararına olan ticari ortaklıkları derinleştirmek için çalışıyor. Suudi Arabistan ile geçen Mart ayında duyurulan yaklaşık 37 milyar dolar değerindeki ve ülke çapında 140 binden fazla istihdamı destekleyecek olan Boeing anlaşması gibi, savunma iş birliğimiz de güçlü olmaya devam ediyor. Suudi Arabistan ile güvenlik ilişkimiz, bölgesel savunma ve güvenlik yaklaşımımızın ve ülkede yaşayıp çalışan 80 binden fazla ABD vatandaşının korunmasının temel taşı olmaya devam ediyor. Son yıllarda yüzbinlerce Suudi Arabistanlı öğrencinin ABD üniversitelerinde eğitim gördüğünü de belirtmek isterim.

Afrika'da IŞİD'e karşı mücadele

IŞİD ile Mücadele Uluslararası Koalisyonu Özel Temsilci Yardımcısı Ian McCurry, Riyad'da IŞİD'e karşı mücadele konulu toplantıya 30'dan fazla dışişleri bakanı ve onlarca başka üst düzey yetkilinin katılmasının planlandığını söyledi.

"Şiddet yanlısı grupların IŞİD ideolojisini benimsediği, masum insanlara saldırdığı, yerel ekonomileri yok ettiği, okulları ve sağlık merkezlerini yaktığı, toplulukları gasp ettiği ve istihdam yaratılmasını engellediği Afrika'ya özellikle odaklandık" diyen McCurry, IŞİD ile Mücadele Uluslararası Koalisyonu'nun, Afrika hükümetleriyle koordinasyon halinde, halklarını savunabilmeleri ve istikrar ve ekonomik kalkınma için koşullar yaratabilmeleri için terörle mücadele yetenekleri oluşturmaya çalıştığını vurguladı.

Asıl odak noktasının el-Hol Kampı olacağını söyleyen McCurry, "mümkün olduğu kadar çok insanı kamptan çıkarıp kendi ülkelerine geri göndermeli ve henüz eve dönemeyenler için hizmetleri, eğitimi, sağlığı ve barınma koşullarını iyileştirmeliyiz" ifadelerini kullandı.

IŞİD ile Mücadele Uluslararası Koalisyonu'nun geçen yıl, Irak ve Suriye'deki istikrar ihtiyaçlarını desteklemek için 445 milyon dolar topladığına işaret eden Blinken, bu yıl önemli bir yeni ABD katkısının açıklanacağına işaret etti. Blinken ayrıca, "Geçen yıl topladığımız sayıyı aşmak umuduyla bu yıl ortaklarımızla çok fazla konuştuk" dedi.

Rusya-Çin gelgitiyle yüzleşmek

Blinken, ABD ile Suudi Arabistan arasındaki geniş ikili ilişkilere ve bazı konularda görüş ayrılıklarına ilişkin bir soruya cevaben, "Yemen ve Sudan'da yapmaya çalıştığımız ikili ticaret, eğitim, terörle mücadele, savunma, güvenlik ve bölgesel diplomasi alanlarında çok büyük işler olduğunu açıkça ifade ettim. Pozitif gündeme, iki ülkenin birlikte yapabileceği çok sayıda çalışmaya ve bunun getirebileceği geniş kapsamlı faydalara odaklanıyoruz" diye konuştu.

Blinken, konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:

Gerçekleştireceğim ziyaret sırasında fark edeceğimiz şeyin, ABD ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkinin savunma, güvenlik ve terörle mücadele gibi alanlarda tarihi iş birliğimizin temellerine dayandığını görmek olacağını düşünüyorum. Aynı zamanda görüşmemiz, özellikle Yemen ve Sudan'da devam eden ve önemli görülen bölgesel diplomasiyi de kapsayacak. İkimiz de (ABD-Suudi Arabistan) bölgesel gerilimi azaltma ve bölgesel entegrasyon için fırsatlar arayacağız. İki ülke, uzay alanında iş birliğinin yanı sıra, örneğin beşinci ve altıncı nesil teknolojiler (5G/6G) dahil olmak üzere, ekonomik, teknik vb. alanlarda yeni potansiyel alanlarını dört gözle bekliyor.

Benaim, "Yalnızca bu değil, iki tarafın gelişen ilişkisini yansıtan başka sorunlar da olacak. Uzun vadeli ekonomik ve ticari ilişkilerimiz var ve bu ilişkiler her iki taraftaki insanların da menfaatine devam ediyor" dedi.

 

 

Independent Arabia



Avustralya polisi, "Sydney saldırısı" failinin hastaneden cezaevine nakledildiğini duyurdu

Avustralya medyasında yayınlanan, Naveed Akram'ın Bondi Plajı saldırısı sırasındaki bir fotoğrafı
Avustralya medyasında yayınlanan, Naveed Akram'ın Bondi Plajı saldırısı sırasındaki bir fotoğrafı
TT

Avustralya polisi, "Sydney saldırısı" failinin hastaneden cezaevine nakledildiğini duyurdu

Avustralya medyasında yayınlanan, Naveed Akram'ın Bondi Plajı saldırısı sırasındaki bir fotoğrafı
Avustralya medyasında yayınlanan, Naveed Akram'ın Bondi Plajı saldırısı sırasındaki bir fotoğrafı

Avustralya polisi yaptığı açıklamada, geçen hafta Bondi'de yaşanan silahlı saldırının şüphelisinin bugün hastaneden cezaevine nakledildiğini duyurdu.

24 yaşındaki Naveed Akram, polis gözetimi altında hastanede tedavi görüyordu. Terörizm ve 15 cinayet işlemek de dahil olmak üzere çeşitli suçlardan yargılanıyor.

Sydney'deki Bondi Plajı'ndaki silahlı saldırı olay yerinde kurbanlardan birinin cesedini inceleyen adli tıp uzmanları, (Arşiv-EPA)Sydney'deki Bondi Plajı'ndaki silahlı saldırı olay yerinde kurbanlardan birinin cesedini inceleyen adli tıp uzmanları, (Arşiv-EPA)

Mahkeme belgelerine göre Avustralya polisi, saldırıyı gerçekleştirmekle suçlanan iki kişinin saldırı için Avustralya'nın kırsal kesiminde eğitim aldığını doğruladı.

Belgelerde ayrıca baba-oğul Sajid ve Naveed Akram'ın saldırıyı gerçekleştirmeden sadece birkaç gün önce Bondi Plajı'na keşif gezisi yaptıkları belirtildi.


Görevden alınan Güney Kore lideri, gençlerin gözdesi oldu

Azil sürecinden bu yana Yoon için birçok destek gösterisi düzenlendi (AP)
Azil sürecinden bu yana Yoon için birçok destek gösterisi düzenlendi (AP)
TT

Görevden alınan Güney Kore lideri, gençlerin gözdesi oldu

Azil sürecinden bu yana Yoon için birçok destek gösterisi düzenlendi (AP)
Azil sürecinden bu yana Yoon için birçok destek gösterisi düzenlendi (AP)

Görevden azledilen eski Güney Kore lideri Yoon Suk-yeol, hükümet karşıtı sağcı gençlik hareketinin sembolüne dönüştü.

BBC'nin aktardığına göre Özgürlük Üniversitesi adlı gençlik hareketinin bu hafta düzenlediği gösteri büyük ilgi gördü.

24 yaşındaki Park Joon-young'un liderliğindeki örgütün Yoon'a destek gösterisine binlerce gencin katıldığı belirtiliyor.

Anayasa Mahkemesi, Yoon'un 3 Aralık 2024'teki sıkıyönetim ilanının yasalara aykırı olduğuna hükmederek görevden azline karar vermişti.

Bu ilandan kaynaklanan davada ayaklanmayla suçlanan Yoon, suçlu bulunursa idamla cezalandırılabilir.

Demokrasinin "devlet karşıtı" unsurlardan korunması için sıkıyönetim ilan ettiğini söyleyen Güney Koreli siyasetçiyse hiçbir zaman askeri yönetime geçmek gibi bir amacı olmadığını savunuyor. 

Özgürlük Üniversitesi'nin lideri Park, Birleşik Krallık'ın kamu yayıncısına açıklamasında, ana muhalefetteki Halkın Gücü Partili (PPP) Yoon'un normalde gençler arasında popüler bir isim olmadığını söylüyor.

Ancak Yoon'un azil sürecinde, Demokratik Parti'yi (DPK) "gücü suiistimal etmek ve gençlik politikalarını yönelik bütçeleri kesmekle" eleştirmesinin, siyasetçinin bu konumunu değiştirdiğini belirtiyor.

DPK'li Devlet Başkanı Lee Jae-myung'un hükümetini "yolsuzlukla" suçlayan Park, Yoon'un tekrar ülkenin başına geçmesini istediklerini ifade ediyor.  

Özgürlük Üniversitesi hareketi, geçen yıl Yoon'un azil sürecine karşı çıkmak için ülke çapındaki kampüslerde örgütlenmişti. Örgüt, sosyal medya kampanyalarıyla mitinglerine binlerce katılımcı çekerek hızla büyüdü.

Hareketin düzenlediği protestolarda "Kore Korelilerindir" ve "Çin Komünist Partisi defol!" gibi pankartlara sıkça rastlanıyor. Özügrlük Üniversitesi, Güney Kore'de resmi bayram olarak kutlanan 3 Ekim Ulusal Kuruluş Günü'nde Çin karşıtı yürüyüş de düzenlemişti.

Gençlik hareketi ayrıca ABD Başkanı Donald Trump'ı destekleyen Amerika'yı Yeniden Harika Yap'ın (Make America Great Again/MAGA) sloganlarını da ödünç alıyor.

BBC'nin aktardığına göre Yoon'a destek mitinginde "Kore'yi Yeniden Harika Yap" yazılı dövizler yer aldı. Bunun yanı sıra "Hepimiz Charlie Kirk'üz" pankartları da dikkat çekti.

Muhafazakar aktivist Charlie Kirk, 10 Eylül'de Utah Valley Üniversitesi'nde katıldığı etkinlikte silahlı saldırıya uğrayarak hayatını kaybetmişti. Gençler arasında çok popüler olan Kirk, muhafazakar fikirleri yaymak amacıyla kurduğu Turning Point USA'le tanınıyordu.

Independent Türkçe, BBC, Chosun


800'ü aşkın kişi Manş Denizi'ni geçerek rekor kırdı

Küçük tekne geçişleri 2025'te artsa da 2022'de kırılan rekorun gerisinde kaldı (Reuters/Arşiv)
Küçük tekne geçişleri 2025'te artsa da 2022'de kırılan rekorun gerisinde kaldı (Reuters/Arşiv)
TT

800'ü aşkın kişi Manş Denizi'ni geçerek rekor kırdı

Küçük tekne geçişleri 2025'te artsa da 2022'de kırılan rekorun gerisinde kaldı (Reuters/Arşiv)
Küçük tekne geçişleri 2025'te artsa da 2022'de kırılan rekorun gerisinde kaldı (Reuters/Arşiv)

800'den fazla kişi küçük teknelerle Manş Denizi'ni geçti ve böylelikle aralık ayı içinde şimdiye dek kaydedilen en yüksek günlük sayıya ulaşılarak rekor kırıldığı düşünülüyor.

Son resmi rakamlar, cumartesi Fransa'nın kuzeyinden gelen 13 bottaki 803 kişinin bu tehlikeli yolculuğu tamamladığını gösterdi. Bununla birlikte 2025'te Manş Denizi'nden geçenlerin toplam sayısı 41 bin 455'e çıktı. 2018'de toplanmaya başlayan veriler arasında ikinci en yüksek rakam yakalanırken ilk sırada 2022'deki 45 bin 774 kişilik rekor var.

1075 kişinin kanaldan geçtiği 8 Ekim'den beri bir günde bu yolculuğu tamamlayan en fazla kişi cumartesi günü kaydedildi.

Bu ay şimdiye kadar 2 bin 163 civarında kişi geldi ve geçen aralıkta bildirilen 3 bin 254 kişilik rekora yaklaşıldı.

Birleşik Krallık (BK) Sınır Gücü'ne ait bir geminin Manş Denizi'nde yaşanan bir olaydan sonra göçmen olduğu düşünülen kişileri cumartesi sabahı Dover'a getirdiği görüldü.

Çok sayıda botun Fransa kıyılarından ayrıldığına tanık olunan yoğun bir gecenin ardından bu olay yaşandı.

Fransız polisi cumartesinin erken saatlerinde küçük bir botla denize açılmaya çalışan kişilerle Calais yakınlarında çatıştı.

Grand-Fort-Philippe kasabasındaki bir nehir kıyısındaki yaklaşık 30 göçmenden oluşan bir kalabalığa jandarmanın gözyaşartıcı gaz yağdırdığı videoya alındı.

Beklenmedik fırlama, BK İçişleri Bakanlığı'nın 15 Kasım ve 12 Aralık arasında hiçbir geçiş kaydetmediği 4 haftalık bir durgunluğun ardından geldi.

Normalde aralık, olumsuz hava koşulları nedeniyle bu girişimlerin en az yaşandığı aylardan biridir.

Ancak son duraklamayla, 2018 'den bu yana hiç kimsenin gelmediği en uzun kesintisiz süre yaşanmıştı.

Daha geniş çapta bakıldığında eğilimler, gelenlerin sayısının bu yılın ilk 10 ayında arttığını ama 2022'de bildirilen rekor seviyelerin altında kaldığını gösteriyor.

İşçi Partisi hükümeti, Avrupa ülkeleriyle işbirliği yaparak gelen küçük teknelerle mücadele çabalarını hızlandırdı.

Fransa, BK'nin aylarca süren baskısının ardından Manş Denizi'ndeki küçük tekneleri durdurmaya başlamayı kabul etti.

Bu politika değişikliğiyle güvenlik güçleri tekneleri denizde durdurabilecek ama yolcu almamaları koşuluyla.

Almanya, BK'ye göçmen getirmeye çalışan insan kaçakçılarının 10 yıla kadar hapis cezalarıyla karşı karşıya kalmasını öngören yeni bir yasayı bu hafta kabul etti.

Yıl bitmeden yürürlüğe girecek yasa değişikliği, kolluk kuvvetlerine ve savcılara daha fazla yetki vermeyi ve BK'yle Almanya arasındaki bilgi paylaşımını artırmayı amaçlıyor.

Independent Türkçe