Wagner isyanı Çin’de endişe yarattı

Vladimir Putin ve Şi Jinping (Reuters)
Vladimir Putin ve Şi Jinping (Reuters)
TT

Wagner isyanı Çin’de endişe yarattı

Vladimir Putin ve Şi Jinping (Reuters)
Vladimir Putin ve Şi Jinping (Reuters)

Wagner paramiliter grubunun kısa süreli isyanı, Çin’in Rusya’nın Ukrayna’nın işgalinden bu yana en büyük korkularından birini derinleştirdi.

Çin, en yakın ortağı olarak gördüğü Rusya’nın, ABD liderliğindeki Batı karşısında istikrarsızlaşmasından korkuyor.

Şarku’l Avsat’ın Wall Street Journal gazetesinden aktardığı analize göre, Wagner’in Rostov şehrindeki Rus Güney Askeri Bölge Karargah binasını ele geçirmesinin ardından Moskova’ya yönelik ilerlemesini durdurmasından sonra bile bu korku varlığını sürdürüyor.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, televizyonda yaptığı bir konuşmada isyanı ihanet olarak nitelendirdi ve isyanı bastırma sözü verdi.

Bunun ardından, Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko’nun krizi yatıştırmak için Wagner lider Yevgeny Prigojin ile yaptığı sürpriz anlaşmanın ardından askerler geri adım attı ve çekildi.

Yine de bu kriz, Putin’in 23 yıllık iktidarına en ciddi meydan okuma olarak görülürken, bu isyan Çin’in Rusya ile ilişkisini ‘dünyadaki ABD etkisine karşı bir siper’ olarak gören Çin lideri Şi Cinping için bir belirsizlik yarattı.

Carnegie Uluslararası Barış Vakfı’ndan (CEIP) Timur Umarov, “Rusya şimdi darmadağın ve Putin zayıf görünüyor. Çin’in korktuğu kötümser senaryo budur. Pekin, Putin’in Ukrayna işgalinin, Rus rejiminin istikrarına zarar vereceğinden korkuyor” dedi.

Batı medyasındaki derinlemesine haberin aksine, Çin devlet medyasında Wagner isyanıyla ilgili haberler sınırlıydı.

Çin resmi haber ajansı Xinhua, Putin’in konuşmasını bildirdi ve Moskova da dahil olmak üzere birçok şehirlerde terörle mücadele önlemleri aldığına yer verdi.

Sosyal medyada, Halk Kurtuluş Ordusu Stratejik Destek Gücü’ne ait bir hesapta, Çin eski lideri Mao Zedong’un 1927’de Komünist Parti’nin orduyu nasıl yeniden düzenlediğini anlatan bilgiler paylaşıldı.

Partinin ordu üzerinde mutlak liderliği elinde tutmasını sağlayan bu adım, bazı sosyal medya kullanıcıları tarafından, Rusya’daki olaylara dolaylı gönderme olarak değerlendirildi.

Çin Renmin Üniversitesi’nde uluslararası ilişkiler profesörü olan Wang Yue ise, Çinliler arasında birçok kişinin, Wagner krizinin ardından Putin’in siyasi statüsünün istikrarsız olmasından ve Rusya’daki siyasi kargaşanın Çin’i etkileyebileceğinden endişe ettiğini söyledi.

Çin lideri Şi, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinde yaşanan aksiliklere rağmen Putin’i desteklemeye çalışırken, aynı zamanda şiddeti sona erdirmek için barış ve müzakere düzenlenmesi çağrısında bulunuyor.

Vladimir Putin ve Şi Jinping (Reuters)
Vladimir Putin ve Şi Jinping (Reuters)

Rusya’nın petrol ve gaz satın alması için Çin’e ihtiyacı var ve Çin ürettiği otomobiller ve akıllı telefonlar için Rusya’da büyüyen bir pazar olduğunu görüyor.

Ukrayna’yı işgali Rusya’nın Batı ile ilişkilerini baltaladı, yaptırımlar Rusya’nın ekonomisini olumsuz etkiledi.

Washington ve müttefikleri, ulusal güvenlik gerekçesiyle Çin’in gelişmiş bilgisayar çiplerine erişimini engellemek için adımlar attı.

Çok uluslu üreticiler tedarik zincirlerinde Çin’in rolü yeniden değerlendiriliyor.



Filistinli Hıristiyanlardan Paskalya'ya buruk giriş: "Kudüs'te korku hakim"

İşgal altındaki Doğu Kudüs'teki Hıristiyan mahallesinin girişi. (Ahmed Maher/Majalla)
İşgal altındaki Doğu Kudüs'teki Hıristiyan mahallesinin girişi. (Ahmed Maher/Majalla)
TT

Filistinli Hıristiyanlardan Paskalya'ya buruk giriş: "Kudüs'te korku hakim"

İşgal altındaki Doğu Kudüs'teki Hıristiyan mahallesinin girişi. (Ahmed Maher/Majalla)
İşgal altındaki Doğu Kudüs'teki Hıristiyan mahallesinin girişi. (Ahmed Maher/Majalla)

Batı Şeria'daki Hıristiyan Filistinliler, İsrail'in katı politikaları nedeniyle Paskalya yortusunu buruk kutlayacak.

Hıristiyan inancına göre İsa’nın çarmıha gerildikten sonra dirilişinin kutlandığı Paskalya, bu yıl 20 Nisan’a denk geliyor. Paskalya öncesinde Hıristiyanlar belirli günlerde çeşitli törenler düzenleyerek bayrama hazırlanıyor.

Bu törenlerden biri olan Kutsal Perşembe için Hıristiyanlar, Kutsal Kabir Kilisesi’nde dün ayin düzenledi. Kilise, İsrail işgali altındaki Doğu Kudüs’te yer alıyor.

Ancak Guardian, Hıristiyanlığın en kutsal mekanlarından biri kabul edilen kilise önünde az sayıda kişinin toplandığını ve grubun çoğunlukla “sessiz” kaldığını yazıyor. Ayrıca törende Filistinli Hıristiyanların neredeyse görülmediği aktarılıyor.

İsrail işgali altındaki Batı Şeria'nın Ramallah, Beytüllahim ve Taybe gibi şehir ve köylerinde yaşayan onbinlerce Filistinli Hıristiyan, nesiller boyunca Paskalya'da ibadet etmek için Kudüs’teki Eski Şehir’e giderdi.

Ancak yüzyıllardır süregelen bu gelenek, İsrail'in Filistinlilerin üzerinde giderek daha da sertleşen kontrolü nedeniyle bozuldu. Batı Şeria’da yaşayan herhangi bir Filistinlinin Doğu Kudüs’e girmesi için İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) izin alması gerekiyor.

Filistin topraklarındaki Hıristiyanlara, Paskalya döneminde Kudüs'ü ziyaret etmeleri için izin veriliyordu. Fakat Guardian, 7 Ekim 2023'te başlayan Gazze savaşının ardından izin almanın neredeyse imkansız hale geldiğini yazıyor.

Hükümetin resmi rakamlarına göre, Batı Şeria'da yaşayan 50 bin Hıristiyan’dan sadece 6 binine izin verildi. Hıristiyan liderlerse sayının 4 bin olduğunu söylüyor. Bu izinler sadece bir hafta geçerli ve Filistinli hacıların Kudüs'te gecelemelerine müsaade edilmiyor. Bu yüzden çeşitli törenlere katılmak isteyen Filistinli Hıristiyanlar, akşam otobüs ya da taksiyle Batı Şeria'ya geri dönmek ve çok sayıda askeri kontrol noktasından geçmek zorunda kalıyor.

Taybe köyünden bir grup Filistinli, izin belgeleri olmasına rağmen İsrail ordusunun Kudüs’e girişlerini engellediğini belirtiyor.

Kudüs merkezli Hıristiyan kuruluşu olan Sabeel'in yöneticisi Ömer Harami de şunları söylüyor:

İnsanlar çok korkuyor ve birçoğu artık Paskalya törenlerine katılma riskini göze almayacak.

Haberde “Gazze’nin hayaletinin de bu yılki Paskalya kutlamalarının üzerinde dolaştığı” yazılıyor. İsrail ordusu, Gazze’de Hıristiyanlar tarafından işletilen tek hastane olan El Ehli Baptist Hastanesi’ni 13 Nisan’da bombalamıştı. Gazze'de çalışır durumda olan son hastane de böylelikle Paskalya törenlerinden Dallar Bayramı sırasında işlevsiz hale gelmiş, saldırıda bir çocuk hayatını kaybetmişti. Kudüs Anglikan Piskoposluğu’nun yönettiği tesis, 1 milyondan fazla kişiye sağlık hizmeti sunuyordu.

Independent Türkçe, Guardian, BBC