Ukrayna saflarında savaşan Rus lejyonun komutanı: Gelecek ay bir sürpriz daha yapacağız

Caesar kod ismini kullanan Maksimilyan Andronnikov, Rusya'da vatana ihanet suçlamasıyla yargılanıyor (AFP)
Caesar kod ismini kullanan Maksimilyan Andronnikov, Rusya'da vatana ihanet suçlamasıyla yargılanıyor (AFP)
TT

Ukrayna saflarında savaşan Rus lejyonun komutanı: Gelecek ay bir sürpriz daha yapacağız

Caesar kod ismini kullanan Maksimilyan Andronnikov, Rusya'da vatana ihanet suçlamasıyla yargılanıyor (AFP)
Caesar kod ismini kullanan Maksimilyan Andronnikov, Rusya'da vatana ihanet suçlamasıyla yargılanıyor (AFP)

Ukrayna saflarında savaşan Putin muhalifi Ruslardan oluşan Özgür Rusya Lejyonu'nun sözcüsü Caesar, Kiev'de Guardian'a bir röportaj verdi.

Daha önce Belgorod'a düzenlediklerine benzer bir sınır ötesi baskın daha planladıklarını söyleyen Caesar, "Gelecek ay bir başka sürpriz daha yapacağız. Bu bizim üçüncü operasyonumuz olacak. Ondan sonra dördüncü ve beşinci. İddialı planlarımız var. Topraklarımızın tamamını özgürleştirmek istiyoruz" diye konuştu.

Birkaç yüz gönüllü Rus askerinden oluşan lejyon, mayıs ve haziranda Rusya içinde saldırılar gerçekleştirmiş ve Belgorod kentindeki sınır köylerini kontrol altına almayı başarmıştı.

Operasyon sırasında Rus ordusuyla çatışmaya giren gönüllü askerler 10 Rus askerini de esir almıştı.

Rusya'nın işgal harekatı başladığında Ukrayna'ya taşındığını belirten Caesar, sınır kasabalarına düzenlenen operasyon sırasında Rus pasaportunun yanında olduğunu söylerken, "Sınır görevlileri kaçtığı için pasaportumu gösteremedim" ifadelerini kullandı.

Savaş öncesi dönemde Soçi ve St. Petersburg'da spor hocalığı yapan Caesar'ın gerçek isminin Maksimilyan Andronnikov olduğu belirtildi. 

Liderlik ettiği paramiliter grubun sadece Ukrayna ordusunun desteğiyle aktif kalabileceğini kabul eden Caesar, yine de Rus topraklarına geçtikleri zaman kendi bağımsız kararlarını verdiklerini vurguladı.

Rus medyasında yer alan lejyonun çok ağır kayıplar verdiğine ilişkimn haberlerin gülünç olduğunu söyleyen Caesar, "Cansız bedenlere Ukrayna üniforması giydirip televizyonda yayımlıyorlar. Ancak bizim üniformalarımız farklı. Bu sadece aptalca bir yalan" diye konuştu.

Ukrayna saflarında savaşan Rus birliklerinin aşırı sağcılardan oluştuğu yönündeki eleştirilere de yanıt veren Ceasar, "Lejyon savaşçıları içinde hem sağ hem de sol görüşlü kişiler var. Aleksey Navalni'nin inancını yitirmiş destekçileri de var. Gelecekteki Rus toplumunun bir prototipiyiz. Lejyon Rusya'nın olduğu kadar Ukrayna'nın da geleceği için savaşıyor. Bu ortak bir mücadele ve ortak bir trajedi" ifadelerini kullandı.

Wagner'in dağıtılmasının Ukrayna'nın savaş sahasındaki şansını artıracağını söyleyen Caesar, "Wagner, Rusya'nın en yetkin askeri birimiydi. Onlara karşı Bahmut'ta savaştım. Şehri almaya çok yaklaştılar. Onların sahadan ayrılması Rus ordusunun moralini düşürdü. Ukrayna karşı taarruzunun başarılı olacağından yüzde 100 eminim" dedi.

Ukrayna güçleri Bahmut'ta yeniden ilerliyor

Yılbaşından bu yana savaşın en kanlı bölümlerinden birine sahne olan Bahmut'un çevresinde Ukrayna güçlerinin yeniden ilerlemeye geçtiği bildirildi.

Aylar süren kanlı çatışmaların ardından mayısta Wagner güçleri tarafından ele geçirilen Bahmut'un kontrolü daha sonra Rus ordusuna devredilmişti.

Ukrayna Genelkurmay Başkanlığı kente yönelik operasyonların, Bahmut'un hem kuzeyinde hem de güneyinde yürütüldüğünü belirtirken, Washington merkezli Savaş Çalışmaları Enstitüsü Ukrayna ordusunun kuzeyde 1,5 kilometreye yakın bir ilerleme kaydettiğini bildirdi.

Cumartesi günü Bahmut'taki son durumla ilgili bir istihbarat raporu yayımlayan Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı da kentte bir ay süren sessizliğin ardından çatışmaların yeniden yoğunlaştığını ifade etmişti.

Bakanlığın raporunda Rus kuvvetlerinin muhtemelen kötü moral, birliklerin karma hale getirilmesi ve Ukrayna topçularının yerini tespit edememe gibi nedenlerle başarısız bir performans sergilediğine dikkat çekilmişti.

Independent Türkçe, Guardian, Insider, Washington Post



Kremlin: Rusya, ABD-İran gerginliğini azaltmaya yardım etmeye hazır

Tahran'daki eski ABD Büyükelçiliği’nin yanında ABD karşıtı bir duvar resminin önünden geçen İranlılar (EPA)
Tahran'daki eski ABD Büyükelçiliği’nin yanında ABD karşıtı bir duvar resminin önünden geçen İranlılar (EPA)
TT

Kremlin: Rusya, ABD-İran gerginliğini azaltmaya yardım etmeye hazır

Tahran'daki eski ABD Büyükelçiliği’nin yanında ABD karşıtı bir duvar resminin önünden geçen İranlılar (EPA)
Tahran'daki eski ABD Büyükelçiliği’nin yanında ABD karşıtı bir duvar resminin önünden geçen İranlılar (EPA)

Kremlin bugün yaptığı açıklamada, Rusya'nın, Tahran'ın nükleer programı konusunda ABD ile İran arasındaki gerilimin azaltılmasına yardımcı olmak için elinden gelen her şeyi yapmaya hazır olduğunu belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre ABD Başkanı Donald Trump, nükleer programı konusunda Washington ile bir anlaşmaya varmaması halinde İran'ı bombalamakla tehdit etti.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi dün, ABD Başkanı Donald Trump'la, Libya'nın 2003'te vazgeçtiğine benzer bir şekilde nükleer programından vazgeçme anlaşmasını kabul etmeyi reddetti.

Arakçi, İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politikalar Komisyonu’na dün verdiği brifingde, ‘İran’ın henüz ABD ile herhangi bir müzakere yürütmediğini’ söyledi ve ülkesinin arabulucular aracılığıyla müzakere konusundaki ısrarını vurguladı. Arakçi, İran’ın ‘güç tehdidi kullanan taraflarla’ doğrudan müzakere etmeyi reddettiğini yineledi.

Başkan Trump, İran'a iki seçenek sundu: Ya nükleer programı konusunda diplomatik bir anlaşmaya varacak ya da askeri bir çözümle karşı karşıya kalacak. Cuma günü ise İran'ın doğrudan görüşmelere hazır olduğunu söyledi. Cumhuriyetçi Senatör Tom Cotton, X platformu aracılığıyla Trump'ın ‘İran'la 2003 Libya anlaşmasına benzer bir anlaşma planladığını’ açıkladı.

Libya senaryosuyla ilgili bir soruya Arakçi, “Bu sadece onların hayallerinde var” yanıtını verdi.

Trump ilk döneminde, Devrim Muhafızları Ordusu'nun (DMO) bölgesel faaliyetleri ve balistik füze programının geliştirilmesindeki başarısızlık da dahil olmak üzere 2015 nükleer anlaşmasının ‘kusurlarını’ ele almak için İran'ın müzakere masasına dönmesini aylarca talep ettikten sonra Mayıs 2018'de nükleer anlaşmadan çekildi.

Joe Biden yönetiminin nükleer anlaşmaya geri dönme çabaları başarısız oldu. Nisan 2021'den bu yana Tahran yüzde 60 saflıkta zenginleştirilmiş uranyum biriktiriyor. Bu oran nükleer silah yapmak için gereken yüzde 90 seviyesine yakın ve anlaşmada öngörülen yüzde 3,67'lik sınırın oldukça üzerinde.

Trump, İran'ın nükleer bomba yapmaya çok yakın olduğunu söylüyor ve nükleer programı konusunda Washington ile bir anlaşmaya varmaması halinde İran'ı bombalamakla tehdit ediyor.

İran hedeflerinin tamamen barışçıl olduğunu ve sivil amaçlarla yüksek düzeyde zenginleştirme yapma hakkına sahip olduğunu söylese de Batılı güçler bu düzeyde zenginleştirmenin sivil amaçlarla yapıldığına dair inandırıcı bir açıklama olmadığını ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın (UAEA) başka hiçbir ülkenin nükleer silah üretmeden bunu yapmadığını söylediğini belirtiyor.