İsrail ve ABD’den ortak tatbikat

Pazartesi günü düzenlenen tatbikata katılan ABD ve İsrail uçakları. (İsrail ordusu)
Pazartesi günü düzenlenen tatbikata katılan ABD ve İsrail uçakları. (İsrail ordusu)
TT

İsrail ve ABD’den ortak tatbikat

Pazartesi günü düzenlenen tatbikata katılan ABD ve İsrail uçakları. (İsrail ordusu)
Pazartesi günü düzenlenen tatbikata katılan ABD ve İsrail uçakları. (İsrail ordusu)

ABD Başkanı Joe Biden'ın Binyamin Netanyahu hükümetini şiddetle eleştirdiği ve Netanyahu’yu Beyaz Saray'da ağırlamayı reddettiği açıklamaları uluslararası medyada kendine geniş yer bulurken diğer yandan iki ülkenin ordularına ait onlarca uçak, ortak taarruz operasyonlarının simüle edildiği büyük askeri tatbikata katıldı. İki ordudan oluşan ortak bir ekip de siber saldırılar için eğitim aldı.

Söz konusu adım, ABD ve İsrail hava kuvvetleri tarafından düzenlenen The Juniper Oak adlı ortak tatbikat kapsamında geldi. İsrail Ordu Sözcüsü tarafından yapılan açıklamaya göre, bu kapsamda düzenlenen stratejik saldırılar, hava sahası ihlalleri ve çeşitli tehditlere karşı siber savunma dahil olmak üzere birden fazla senaryoyu içerdi.

Açıklamada İran’ın ismi geçmedi. Ancak Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre ordu kaynakları, söz konusu tatbikatların oklarının açıkça Tahran'a yöneldiğini, olduğunu, senaryoların uzun menzilli hedefler için saldırı niteliğindeki yeni eğitim operasyonlarıyla ilgili olduğunu doğruladı. Havada bir uçak savaşının ve bir ABD’ye ait bir KC-46 tanker uçağı tarafından havada yakıt ikmalinin yapıldığı aktarıldı. Kaynaklar, bu tatbikatların ortak saldırı operasyonları yönünde ortak koordinasyonun başka bir düzeye yükseldiğini gösterdiğini vurguladı.

İsrail'in güneyinde Ocak 2022’de düzenlenen ortak tatbikatta yer alan iki İsrail savaş uçağı ve bir ABD F-16’sı. (İsrail Savunma Kuvvetleri)
İsrail'in güneyinde Ocak 2022’de düzenlenen ortak tatbikatta yer alan iki İsrail savaş uçağı ve bir ABD F-16’sı. (İsrail Savunma Kuvvetleri)

Maariv gazetesinin aktardığına göre Tel Aviv'deki güvenlik kaynakları, Netanyahu hükümeti ile ABD yönetimi arasındaki siyasi ilişkilerde yaşanan ciddi krize ve İran konusunda aralarındaki anlaşmazlıklara rağmen ABD’nin İsrail’e onu yalnız bırakmayacağına, İsrail'in stratejik bir müttefik olmaya devam edeceğine, onu ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı’nın (CENTCOM) bir parçası tutmak istediğine dair net bir mesaj vermekle ilgilendiğini vurguladı.

İsrail ordusu, dün Suriye'deki Golan Tepeleri'nin kuzey bölgelerinde ve Celile'nin kuzeyinde gelecek Perşembe’ye dek devam edecek bir askeri eğitime başladığını duyurdu.

İsrail ordusu 22 Haziran'da, işgal altındaki Golan Tepeleri yakınlarında askeri tatbikat düzenledi. (AFP)
İsrail ordusu 22 Haziran'da, işgal altındaki Golan Tepeleri yakınlarında askeri tatbikat düzenledi. (AFP)

İsrail ordusu, bu tatbikat çerçevesinde Celile'deki 918 numaralı sokağın 22.00 ila Çarşamba sabahı saat 08.30 arası kapalı olacağını, bu alanda askeri araçların aktif hareket edeceğini, patlama ve silah seslerinin kaydedileceğini bildirdi.

Bu tatbikatın 2023 eğitim planının bir parçası olduğunu, önceden planlandığını doğrulayan İsrail ordusu, Kuzey sınırında gerilim yükseldiği sırada düzenlenmesinin Lübnan’daki Hizbullah’a yönelik bir mesaj teşkil ettiğini vurguladı.

Tel Aviv'deki askeri kaynakların aktardığına göre, İsrail mühendislik alanında adımlar attığı ve dikenli teller döşediği, Lübnan’ın ise İsrail güçlerini Lübnan topraklarına sızmakla suçladığı bir dönemde İsrail ordusu ise Hizbullah tarafından gönderilen Lübnan vatandaşları ve aktivistler ile İsrail ordusu güçleri arasında sınırlarda kaydedilen çatışmaları ciddiye alıyor.

Fotoğraf Altı: Mavi Hat yakınındaki Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü unsurları. (EPA)
Mavi Hat yakınındaki Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü unsurları. (EPA)

İsrail’deki muhalefet çevreleri, ABD Başkanı Joe Biden'ın pazar günü yaptığı sert açıklamalardan derin endişe duyduklarını dile getirdi. Netanyahu hükümetindeki kabine üyelerini hayatında gördüğü en radikal sağcılar olarak tanımlayan Biden, “Golda Meir dönemine geri dönüyorum” vurgusunda bulundu. Bu eleştirilerin son yıllarda ABD’nin İsrail’e yönelik en şiddetli eleştiriler olduğuna dikkat çeken Yedioth Ahronoth gazetesi de haberinde “İki ülke arasındaki ilişkilere, İsrail'in dünyadaki ve bölgedeki konumuna oldukça olumsuz yansımaktan başka bir şey yapamaz” ifadelerine yer verdi.

Biden, Netanyahu'yu Beyaz Saray'a davet edip etmeyeceği sorusuna verdiği cevapta İsrail Devlet Başkanı Isaac Herzog’un yakında Beyaz Saray'ı ziyaret edeceğini söyledi. Yedioth Ahronoth ise bu açıklamaların Netanyahu'ya Beyaz Saray'ın kapısını kapatmakla eşdeğer olduğunu belirtti. Bunun iki ülke ilişkilerinde hiç gerçekleşmediğine dikkat çeken Yedioth Ahronoth, “Bu, yeni bir İsrail muamelesi gerektiren ciddi ve tehlikeli bir krizin ifadesidir. ABD, Netanyahu'yu istenmeyen adam olarak görüyor” ifadelerini kullandı. ABD’nin mevcut yapısıyla Netanyahu hükümetinin bir an önce gitmesini istediğine dikkat çeken gazete, “Çünkü bu, bölgede krizlere yol açan, ortak değerlere dayalı ilişkileri koparan sorunlu bir iktidar” vurgusunda bulundu.



İran, ABD'nin önerisi nedeniyle müzakereleri askıya aldığı iddialarını yalanladı

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)
TT

İran, ABD'nin önerisi nedeniyle müzakereleri askıya aldığı iddialarını yalanladı

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)

İran devlet televizyonu, ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi arasındaki müzakerelerde ‘geçici’ bir çıkmaz yaşandığını iddialarını yalanladı.

İran medyası, yaklaşık bir saat süren görüşmelerin ardından Arakçi'nin ‘ABD tarafının nükleer olmayan konuları gündeme getirmesi nedeniyle müzakereleri 15 dakikalığına durdurduğunu ve görüşmelerin yeniden başlamasının sadece nükleer konulara odaklanılması şartına bağlı olduğunu açıkladığını’ bildirdi.

Bu açıklama, Tahran'ın ABD heyetine ‘İsrail'in etkisi altında gerçekçi olmayan ve mantıksız taleplerde bulunmaktan kaçınma’ çağrısı yapmasının ardından geldi.

Konuyla ilgili bilgi sahibi bir kaynak devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, müzakerelere 15 dakika ara verildiğine dair basında çıkan haberleri yalanladı. Haberleri ‘yalan’ olarak nitelendiren kaynak, “Söz konusu haberlerin gerçek dışı olduğu ortaya çıktı” dedi.

Duraklamanın yalanlanmasına rağmen, İran heyetine eşlik eden gazeteciler duraklamanın doğruluğunu teyit etti, ancak bunun İran heyetinin ‘namaz için ara verme’ talebinden kaynaklandığını söylediler.

Hem ABD hem de İran tarafından yetkililer, Witkoff ile Arakçi liderliğindeki İran heyeti arasında İran'ın nükleer programına ilişkin ikinci tur görüşmelerin cumartesi günü Roma'da başladığını duyurdu.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, “İran ve ABD arasındaki dolaylı görüşmeler Roma saatiyle 12.00 sularında Umman Büyükelçisi’nin konutunda Umman Dışişleri Bakanı Bedr el-Busaidi'nin de katılımıyla başladı... İtalyan tarafı ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi” ifadelerini kullandı.

Bekayi sözlerini şöyle sürdürdü: “Müzakerelerin süreci ilk tura benziyor. İki heyet iki ayrı odada oturuyor ve Umman Dışişleri Bakanı iki heyet arasında gidip geliyor. Müzakereler başlamadan önce Ummanlı bakanla görüşmelerimiz oldu. Müzakereler bir önceki turda olduğu gibi tamamen Umman tarafından yönetiliyor.”

Bekayi, “Medya müzakerelerle ilgili yalan haberlere yer vermemeli ve doğru haberleri Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla takip etmelidir. Yalan haberler müzakerelerle ilgili kafa karışıklığı yaratma girişimlerinin bir parçasıdır. Bizim odak noktamız bu marjinal hususlara dikkat etmeden İran'ın çıkarlarını gerçekleştirmektir” şeklinde konuştu.

İran heyetinin Roma'ya varışının ardından devlet medyası Bekayi'nin şu sözlerini aktardı: “Son birkaç gün içinde bazı ABD yetkilileri tarafından yapılan çelişkili açıklamalar ışığında, ABD tarafının ilk aşamada niyeti ve ciddiyeti konusunda ortaya çıkan tehlikeli belirsizliği ortadan kaldıracak bir açıklama yapmasını bekliyoruz.”

Bekayi, “İran İslam Cumhuriyeti'nin gerek yasadışı yaptırımların kaldırılması gerekse nükleer meseleye ilişkin pozisyon ve talepleri son derece nettir ve müzakerelerin ilk turunda karşı tarafa iletilmiştir. Önceki yöntemlere geri dönmek bir sonuç getirmeyecektir. Karşı taraf gerçekçi davranmadıkça ve İsrail'in etkisi altında gerçekçi olmayan ve mantıksız taleplerde bulunmaktan kaçınmadıkça gerçek bir ilerleme sağlanamaz” dedi.

Adının açıklanmaması kaydıyla AP’ye konuşan ABD'li bir yetkili, görüşmelerin Camilluccia semtindeki Umman Büyükelçiliği’nde yapıldığını söyledi.

İran devlet televizyonu, Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ve üst düzey yardımcılarının İtalya'nın başkenti Roma'da bulunan Umman Büyükelçiliği’ndeki dolaylı görüşmelere geldiğini bildirdi.

Görüşmelere ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff başkanlığındaki ABD heyeti katıldı.

Arakçi görüşmeler öncesinde Ummanlı mevkidaşı Bedr el-Busaidi ile istişarelerde bulundu. İranlı bakan daha önce de İtalyan mevkidaşı Antonio Tajani ile istişarelerde bulunmuştu.

Witkoff ve Arakçi, Tahran ile Batılı ülkeler arasında gerilime neden olan İran'ın nükleer dosyasıyla ilgili görüşmelere 12 Nisan'da Umman'da başladı.

ABD Özel Temsilcisi Steve Witkoff (AP)ABD Özel Temsilcisi Steve Witkoff (AP)

İki ismin bu yüksek riskli müzakerelerde ortak bir zemin bulma becerileri görüşmelerin kaderini belirleyebilir. Her iki isim de bu sabah geç saatlerde Roma'nın Camilluccia semtindeki Umman Büyükelçiliği’ne vardı.

Görüşmeler, iki ülke arasında 1979 İran Devrimi ve ABD Büyükelçiliği rehine krizinden bu yana süregelen düşmanlık bağlamında tarihi bir an. ABD Başkanı Donald Trump'ın 2018 yılında İran nükleer anlaşmasından çekilmesi, ekonomik yaptırımların kaldırılması karşılığında İran'ın uranyum zenginleştirmesini sınırlandıran anlaşmayı yeniden tesis etmekte başarısız olan yıllarca süren saldırılara ve müzakerelere yol açtı.

Riskler, İran'ın nükleer tesislerine yönelik bir ABD ya da İsrail askeri saldırısı ya da İran'ın nükleer silah edinme tehdidini gerçekleştirmesi olasılığında yatıyor.

Bu arada, İsrail ile Hamas arasında Gazze Şeridi'nde yaşanan savaş ve ABD'nin Yemen'de İran destekli Husilere karşı düzenlediği ve onlarca kişinin ölümüne neden olan hava saldırıları Ortadoğu'daki gerilimi arttırdı.

Trump dün yaptığı açıklamada, “İran'ın çok basit bir şekilde nükleer silah edinmesini engellemekten yanayım. İran'ın büyük, müreffeh ve harika olmasını istiyorum” dedi.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi bugün X platformunda yaptığı paylaşımda, “İran her zaman iyi niyetle ve sorumluluk duygusuyla sorunları çözmenin medeni bir yolu olarak diplomasiye olan bağlılığını göstermiştir. Yolun kolay olmadığının farkındayız. Ancak geçmiş deneyimlerden yararlanarak her adımı açık gözlerle atıyoruz” ifadelerine yer verdi.

Arakçi bugün Witkoff ile yapacağı ‘dolaylı’ görüşmeler öncesinde İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani ile bir araya geldi.

Hem Arakçi hem de Witkoff görüşmeler öncesinde seyahat ettiler. Witkoff Ukrayna ve İran konulu görüşmeler için Paris'teydi. Arakçi ise Devlet Başkanı Vladimir Putin de dahil olmak üzere Rus yetkililerle bir araya geldiği Moskova ziyaretinin ardından Tahran'a döndü.

2015'teki İran nükleer anlaşmasını imzalayan dünya güçlerinin bir üyesi olan Rusya, Tahran ile Washington arasında gelecekte varılacak herhangi bir anlaşmada kilit bir oyuncu olabilir. Analistler Moskova'nın İran'ın silah üretmek için gerekli olan yüzde 90'a yakın bir seviye olan yüzde 60'a kadar zenginleştirilmiş uranyumunu taşıma görevini üstlenebileceğini öne sürüyor.

İlk tur görüşmelerde arabuluculuk yapan Umman Dışişleri Bakanı Bedr el-Busaidi de dün Roma'ya gelerek İtalyan mevkidaşı ile görüştü. Bekayi, el-Busaidi'nin iki ülke arasında yine arabuluculuk yapacağını söyledi.

Arap Yarımadası'nın doğu ucunda yer alan Umman, İran ile Batı arasında arabuluculuk yapan uzun soluklu bir aktör. Maskat geçen hafta sonu Arakçi ve Witkoff arasındaki müzakerelerin ilk turuna ev sahipliği yaptı.

İran ekonomik istikrar anlaşması istiyor

İran'daki protestolar, halkın hayat pahalılığından duyduğu hoşnutsuzluğun bir sonucu olarak tırmanmaya devam ederken, ülkedeki sübvansiyonlu benzin fiyatlarının artırılabileceği ve bunun da yeni protestolara yol açabileceği söylentileri var.

İran'ın para birimi riyal, ay başında ABD doları karşısında bir milyon sınırını aşarak keskin bir düşüş yaşadı. Ancak Tahran'ın devam etmesini umduğu görüşmelerin başlamasıyla kısmen iyileşme görüldü.

Bir başka gelişme de İran Air'in uzun süredir beklediği iki adet Airbus A330-200'ün perşembe günü Tahran'a ulaşması oldu. Daha önce Çin'in Hainan Havayolları'na ait olan uçaklar İran adına yeniden tescil edildi. İran'a yönelik yaptırımlar nedeniyle anlaşmanın ABD Hazine Bakanlığı tarafından onaylanması gerekiyor ve Washington'dan henüz bir açıklama gelmedi.

2015 anlaşması kapsamında yeni uçaklar satın alabilen İran, Airbus ve Boeing ile büyük anlaşmalar yapmıştı. Ancak bu anlaşmalar Trump'ın nükleer anlaşmayı iptal etme tehditlerinden etkilendi.