Putin: Ukrayna’ya yönelik Afrika girişimi barışın temeli olabilir

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
TT

Putin: Ukrayna’ya yönelik Afrika girişimi barışın temeli olabilir

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, şu anda Ukrayna cephesinde ciddi bir değişiklik olmadığını vurgulayarak, 4 Haziran’dan bu yana Ukrayna’nın 415 tank ve bin 300 zırhlı araç kaybettiğini belirtti. Dün (Cumartesi) akşam düzenlediği basın toplantısında Putin, Moskova’nın Ukrayna kriziyle ilgili diyaloğu reddetmediğini söyledi. Şarku’l Avsat’ın Sputnik’ten aktardığına göre Putin basın toplantısında, Ukrayna’daki krize ilişkin Afrika girişiminin, barış için inşa edilecek bir temel olabileceğini belirtti. Aynı zamanda, Ukrayna ordusu saldırıdayken ateşkes uygulamasının zor olduğunu vurguladı. Putin Rusya ile Afrika ülkeleri arasındaki ilişkilere değinerek, “Afrika kıtasının birçok ülkesi için askeri teçhizat sağlamaya çalışıyoruz" dedi. Afrika liderleriyle yapılan görüşmelerin dostane olduğunu ve durumu çözmenin yollarını bulma girişimlerinin olduğunu vurguladı.

Geçtiğimiz Perşembe ve Cuma günleri Rusya, 17 Devlet başkanı da dahil olmak üzere 49 Afrika ülkesinden heyetlerin katıldığı Rusya-Afrika Zirvesi'nin ikinci baskısını düzenledi.

Putin dün (Cuma) yaptığı açıklamada, Rusya-Afrika zirvesine katılanların ikinci zirvenin ilanını kabul ettiklerini ve 2026 yılına kadar ortak bir eylem planı kabul ettiklerini açıkladı. Şarku’l Avsat’ın Sputnik’ten aktardığı habere göre Putin, Afrikalı liderlerin Rusya ile iş birliği yapma konusundaki siyasi isteklerini dile getirdiklerini vurguladı

Putin, Rusya ve Afrika’nın adil bir dünya düzeninin oluşumu konusundaki konumlarını doğruladıklarını belirtti. Putin, “Rusya, Afrika ülkelerine uygulanan yaptırımların azaltılması ve hafifletilmesi konusunda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nde çalışmak üzere Afrika ülkeleriyle anlaştı” dedi.

Putin, Rus şirketlerinin kamu yönetimi ve bankacılık sektöründeki teknolojilerini Afrika ülkelerine aktarılmasına açık olduğunu kaydetti. Rusya’nın Afrika ülkelerine ticari ve serbest bazda tahıl tedarik etmeye devam edeceğini vurguladı.



UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
TT

UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM), Gazze'de işlenen "savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar" nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında çıkardığı tutuklama emrinin yankıları sürüyor. 

İsrail'in köklü gazetelerinden Haaretz'in savunma analisti Amos Harel'in kaleme aldığı yazıda, UCM kararının İsrail'e karşı silah ambargosu taleplerini artırabileceğine dikkat çekiliyor.  

Gazetenin görüştüğü Kudüs merkezli düşünce kuruluşu İsrail Demokrasi Enstütüsü'nden Eran Şamir-Borer, UCM'nin kararını eleştirirken, sürecin bu noktaya varmasında Tel Aviv yönetiminin yol açtığına işaret ediyor. 

Analist, İsrail'de Gazze savaşıyla ilgili bağımsız bir inceleme yürütülse UCM'nin böyle bir karar vermek durumunda kalmayacağını savunarak şunları söylüyor: 

Devlet hiçbir şey yapmadı, kafasını kuma gömdü.

Hamas'ın 7 Ekim 2023'teki Aksa Tufanı operasyonuyla patlak veren Gazze savaşında muhalefet kanadı, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu liderliğindeki radikal sağcı koalisyonun kararlarının incelenmesi için defalarca komisyon kurulmasını talep etmişti. Ancak Netanyahu, araştırma komisyonu kurulmasına savaş bitene kadar karşı olduğunu söylemişti. 

İsrail'in ekonomi gazetelerinden Globes'taki analizde UCM kararının, İsrail'in Gazze işgalini eleştirenlerle Tel Aviv'e silah satışının yasaklanmasını isteyenlerin elini güçlendirdiği yorumu paylaşılıyor. 

Haberde, İsrail'in askeri teçhizatının yüzde 30'unun Almanya tarafından gönderildiği hatırlatılıyor. UCM kararının, Berlin hükümetinin İsrail'e silah tedariki konusundaki ısrarcılığının zayıflamasına yol açabileceği değerlendirmesi yapılıyor. 

UCM'nin merkezi Hollanda'nın Lahey şehrinde yer alıyor. Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, mahkemenin tutuklama emrini uygulayacaklarını duyurmuştu. 

Ancak sivil toplum kuruluşları (STK), Hollanda'nın İsrail'e silah gönderen ülkeler arasında yer aldığına dikkat çekerek ambargo talebiyle Lahey'de hükümete karşı dün dava açtı. Mahkeme, talebe ilişkin kararını 13 Aralık'ta açıklayacak.

Diğer yandan Times of Israel, UCM kararından önce de son dönemde İsrail'e silah tedarikinin durdurulması çağrılarının arttığına işaret ediyor. Haberde, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın İsrail'e ambargo talep ettiği mektubu 1 Kasım'da Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği'ne gönderdiği hatırlatılıyor. Ortak mektupta aralarında Rusya ve Çin'in de yer aldığı 52 ülkenin imzası var. 

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da geçen ayki açıklamasında Gazze savaşının sonlandırılması için İsrail'e silah ambargosu çağrısı yapmıştı. Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Macron'a destek verirken, Netanyahu açıklamaya tepki göstermişti. 

İsrail'in en büyük silah tedarikçisi olan ABD, UCM'yi kuran Roma Statüsü'ne taraf değil. ABD Başkanı Joe Biden, UCM kararını "rezalet" diye nitelerken, Netanyahu mahkemeyi "Yahudi düşmanlığıyla" suçlamıştı. İsrail de üye devletler arasında yer almıyor ve UCM'nin yargı yetkisini tanımıyor.

Independent Türkçe, Haaretz, Globes, Times of Israel, AP